Acısı var içimde yarin bıraktığı
yüzüm gülse de içimi acıtan sevdası
Keşkelere boğuluyorum bazısı…
Keşke
Keşke dur diyebilsem, durdurabilsem
Keşke sarılılıp sana
öylece kalabilsem
Ama sen!
SEN!!!
Sen, kendi çıkmazındasın
Oysa biz, biz olabilsek,
gecenin keyfine kalsak,
asırlarca yalnız birbirimizin olsak…
Ama sen, gidince ardından çaresiz
Ben, gitme dur! diyemeyen bir aciz
Dur diyemedim
Kal diyemedim
İnan
hep bekledim,
gelecek dedim,
dönecek dedim
Geldin,
Döndün,
Ama sen, hep gittiğin yerde kaldın
arkanda ne bıraktığına bakmadan
Sende; ben hiç olamadım
Hiç giremedim hayatına
Direndim,
tutunmaya çalıştım uçurum kokan kalbine
Hani beni de attın ya,
ben o attığın uçurum kenarına tutunuyorum şimdilerde
Takvimlere bakar oldum yokluğunda
Sayfalarda arar oldum gelirsin diye
Aslında giden ben değildim
giden, sendin
kalan, ben
yokluğunla bir başıma
hayalinle her akşam…
Küsmelerim
Çaresizliğimin verdiği bir tepkiydi hep,
sana olan özlemime bir sonun beklentisi,
yanımda olabilmenin umudu,
sol yanımın hevesiydi…
Gitmelerinle;
sol yanımın acısını katladın
sol yanımın yangını körükledin
öyle bir yara açtın ki sol yanıma
hala kanar
hala kapanmaz
bekler durur sensizliğinde seni
Ben sende imkansızı yaşadım,
ben sende çaresizliğimi yaşadım,
ben sende hasretliği yaşadım
Hani sen, hasretimsin diyorsun ya
ben hiç hasretin olmadım ki
Ben sen de hiç var olmadım ki,
ben senin kalbine hiç doğmadım ki
Anlayamadın sen beni,
bilemedin bende ki seni
Dedim ya;
Ben, sende hiç olmadım ki
Gelip gitmelerin
Gidip kalmaların…
Hani hep derdin ya;
“Ya sen ya hiç”
Sahi öylemiydi?
Sahi ben var mıydım?
Varoldum mu sende?
Yar oldum mu sende?
Yaşadım mı hiç gönlünde?
Yaşattın mı gönlünce yüreğinde?
Ya ben bilemedim,
Ya da sen belli etmedin
Oysa ben seni hiç bırakmadım
Hep sensiz, senle kaldım
Ama sen, bıraktın beni uçurumuna
sen
sen
SEN!
Sen, beni sensiz bıraktın…
alıntı