06-23-2009
|
#2
|
KRDNZ
|
Cevap : Hedef Dünya
Fotoğraf : Stephen Alvarez
İlk kez 1952’de incelediği Meteor Krateri, Gene Shoemaker’e göre Arizona çölünde açılmış olan 1,2 kilometre genişliğindeki bir çukurdan ibaret değildi O sırada 24 yaşında olan jeolog Shoemaker, buranın kökenine ilişkin bilmeceyi çözmeye kararlıydı Kısa bir süre sonra, Meteor Krateri’nin ve yeryüzündeki bdiğer benzer izlerin Ay’daki kraterlere yol açanlarla aynı tür çarpmalarla oluştuğunu ileri sürdü –bu, zamanla kanıtlayacağı radikal bir kuramdı
Fotoğraf : David Tholen, Roy Tucker ve Fabrizio Bernardi
Asteroid avcıları gece gökyüzünün uzun pozlama ile çekilmiş görüntülerini inceleyerek yıldızlarla birlikte hareket etmeyen gökcisimlerini arıyor 2004’te bu tür bir örnek buldular ve ona Mısır mitelojisinde kaos tanrısı olan Apofis’in adını verdiler 274 metre genişliğindeki bu asteroid 2029’da ve sonra yeniden 2036’da Dünya’nın yakınından geçecek Bu iki geçişte Dünya’ya çarpma olasılığı nedir? Bilim insanları şimdi 45 binde bir olduğunu söylüyor
Fotoğraf : James M Baker
1972’de Wyoming’de Jackson Gölü üzerinden geçen 150 tonluk bu gökcismi, atmosferin üzerinden, suda seken bir taş gibi zarar vermeden geçip gitti NASA, bundan daha büyük olan ve Dünya’yı huzursuz edecek kadar yakın dolaşmaları nedeniyle tehlikeli olma potansiyeli taşıyan 950’nin üzerinde asteroid ve kuyrukluyıldız saptadı
Fotoğraf : Tass, Sovfoto
30 Haziran 1908’de sabah 07 00’den hemen sonra bir asteroid ya da kuyrukluyıldız, Tunguska’nın (Sibirya) üzerinde patladı ve 2 bin 71 kilometrekarelik bir alandaki ağaçları yerle bir etti
Fotoğraf : Stephen Alvarez (çekildiği yer NASA Ames Araştırma Merkezi Dikey Tüfek Menzili)
Yerbilimci Peter Schultz, küçük, alüminyum bir saçma tanesini saatte 19 bin kilometre hızla bir kum çukuruna ateşleyerek çarpışma bölgelerini anlamaya çalışıyor
Fotoğraf : Stephen Alvarez (çekildiği yer NASA Ames Araştırma Merkezi Dikey Tüfek Menzili)
“Menzili içinde yer alırsanız patlamadan haşlanır ve kum saldırısına uğrarsınız,” diyor yerbilimci Peter Schultz “Dağ olmayan bir yerde sıcak bir toprak kayması düşünün ”
Fotoğraf : NASA/ESA/Hal Weawer ve Ed Smith, Uzay Teleskopu Bilim Enstitüsü, John Tauger ve Robin Evans, JPL
Shoemaker–Levy 9 kuyrukluyıldızının yaklaşık 20 parçasının oluşturduğu bir dizilim Temmuz 1994’te Jüpiter’e makineli tüfek mermileri gibi çarptı
Fotoğraf : NASA/ESA/Heidi Hammel, Uzay Bilim Enstitüsü
Çarpmalar Jüpiter’in atmosferinde –kimi Dünya’dan bile büyük– yaralar açtı Bu, gökbilimciler için bir gezegene göktaşı çarpmasını ilk görme olanağıydı
Fotoğraf : NASA/JPL/Caltech
2005’te bir NASA uzay aracı, bir kuyrukluyıldızı, ona beş tonluk bir dinamit kuvvetiyle çarparak inceledi ama neredeyse yörüngesinden hiç oynatamadı
Fotoğraf : Stephen Alvarez
Hawaii Üniversitesi Astronomi Enstitüsü’nün Maui’deki PS1 gözlemevinde 1,4 milyar pikselli görüntüler çekebilen bir dijital fotoğraf makinesi bulunuyor (normal fotoğraf makinelerinin çoğu ancak 6-12 milyon pikselli görüntüler çekebilir) PS1, 2013’e kadar hepsi benzer yüksek pikselli fotoğraf makineleri ile donatılacak olan dört teleskopu kapsayan Panoramik Araştırma Teleskopu ve Acil Yanıt Sistemi’nin (Pan–STARRS) bir parçası Pan-STARRS’ın amacı Dünya’nın yakınında duran, 300 metre ya da daha fazla genişlikte olan ve potansiyel tehlike taşıyan asteroidlerin yüzde 99’unu saptamak
Fotoğraf : Stephen Alvarez
Gordon Garradd, Avustralya Ulusal Üniversitesi’nin Siding Spring Gözlemevi’ndeki bir teleskopu yönetiyor Güney Yarıküre’den görülen gökyüzünün net görüntülerini çeken bu merkez, Dünya’ya yakın cisimleri saptayıp izleyen bir uluslararası gözlemevleri ağının bölümlerinden birini oluşturuyor
Fotoğraf : Stephen Alvarez
Porto Riko’daki Arecibo Gözlemevi, gökbilimcilerin Dünya’ya yakın cisimlerin bileşim, büyüklük, biçim ve yörüngeyi de kapsamak üzere doğru profillerini çıkarmak için kullandığı verileri topluyor Arecibo’nun dev yansıtma çanağının yukarısında kablolara asılı duran ve parlak ışıklarla aydınlatılan 900 tonluk ekipman platformu, uzayın derinliklerine radyo sinyalleri iletiyor ve sekip geriye dönen sinyalleri topluyor
Fotoğraf : Stephen Alvarez
Avustralya kırsalında, Mavis Malbunka torunlarına arkadaki Tnorala’nın (Gosses Bluff) oluşumunu açıklayan eski bir Yerli masalını anlatıyor Masala göre, bir zamanlar sekiz kadın gece vakti gökyüzünde dans ederken, içlerinden biri bebeğini taşımaktan yorulmuş Bebeğini yatırdığı tahta beşik, konulduğu yerden bir anda yuvarlanarak hızla yeryüzüne düşüvermiş Uzmanlar şimdi aşınmış haldeki daha büyük bir kraterin kalıntısı olan bu çıkıntının 140 milyon yıl kadar önce oluştuğunu belirtiyor Bilim ve efsane tek bir görüşte buluşuyor: Burada uzun süre önce ani ve şiddetli bir şey oldu –ve böylece gezegenin çehresini değiştirdi
Fotoğraf : Stephen Alvarez
Bundan yaklaşık 140 milyon yıl önce Avustralya kırsalına bir kuyrukluyıldız ya da bir asteroid düştü ve 22,5 km çapında bir çukur açtı Bugün Gosses Bluff, kraterin üç kilometre genişliğindeki merkezini oluşturuyor
__________________
Garbın âfâkını sarmışsa çelik zırhlı duvar Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imânı boğar, 'Medeniyyet!' dediğin tek dişi kalmış canavar?
Ey ŞaiR! Bana Yağmurdan bahsetme, yağdır
|
|
|
|