Konu
:
İstiare
Yalnız Mesajı Göster
İstiare
07-03-2008
#
1
Equinox
İstiare
İstiare
, Türk Edebiyatında, bir sözcüğü kendi anlamı dışında kullanarak, bir şeyi benzediği başka varlığının adıyla anma sanatı
Diğer adı eğretilemedir
Benzetmenin iki temel öğesi vardır, benzeyen ve benzetilen
İstiare bunlardan birinin söylenmemesiyle yapılır
Konu başlıkları
1 Çeşitleri
1
1 Açık İstiare
1
2 Kapalı İstiare
1
3 Yaygın
2 Örnekleri
2
1 Açık İstiare
2
2 Kapalı İstiare
2
3 Yaygın İstiare
2
4 Bayağı ve münasebetsiz İstiareler
Çeşitleri
İstiare genel olarak 3 çeşide ayrılır:
Açık İstiare
Sadece kendisine benzetilenle yapılan istiaredir
Bir sözcüğün yerine benzetme amacı güderek başka bir sözcük kullanmaya denir
Kapalı İstiare
Yalnızca benzeyenin söylendiği istiareye de "kapalı istiare" (istiare-i mekniye) denir
Yaygın
Benzetmenin temel öğelerinden yalnızca birisiyle çok sayıda benzerliği sıralayarak yapılan istiareye ise "yaygın istiare" (istiare-ı temsiliye) adı verilir
Örnekleri
Açık İstiare
Bedr'in aslanları ancak bu kadar şanlı idi
Yorum:
Cümlesindeki "ASLAN" bu istiare çeşidine bir örnektir
Dışarıda bir dost eli okşuyor tenimizi
Yorum:
Bu örnekte
dost eli
rüzgar yerine kullanılmıştır
Dünyaya geldiğim anda
Yürüdüğüm hayli zamanda
İki kapılı bir handa
Gidiyorum gündüz gece
Aşiyân-ı murg-ı dil zülf-ı perîşânındadır
Kanda olsam ey perî gönlüm senin yanındadır
Fuzulî
Al câme ile meh-pâre maşallah
Pertev Paşa
Âh eylediğim serv-I hırâmânın içindir
Kan ağladığım gonce-I handânın içindir
Fuzulî
Kadem kadem gece teşrîfi Nâilî o mehin
Cihân cihân elem-I intizâra değmez mi
Nâilî
Gezermiş kasrın etrâfında yer yer tâze meh-rûlar
Mükahhal gözlü Şîrîn sözlü Leylî yüzlü âhûlar
Nedîm
Açıldığın haber verir ağyâra gül gibi
Dâim bize nesîm-I sebük-pâ gelir gider
Nâbî
Kapalı İstiare
Her taraf kırık dökük
Dalların boynu bükük
"Kederliyiz" der gibi
Orhan Seyfi Orhon
Yorum:
Dallar boynu bükük insana benzetiliyor ama kendisine benzetilen insandan söz edilmiyor
Boynu bükük sözcüğü ile insanın bir özelliği vurgulanıyor
Örnekler;
Nâz ederse gamzesi uşşâk-I zâra nâz eder
Zülfi bir âşüftedir ki rûzgâra nâz eder
Nâbî
Ki henüz gonce-I neşküfte iken
Anı dest-I ecel itdi pâmâl
Fâzıl
Nâgehân simsiyâh olur eflâk
Hayretinden düşer sükûna cihân
Mecnûn ana verdi cümle rahtın
Pâk eyledi bergden dırahtın
Fuzulî
Eşcâr-I bâğ hırka-I tecrîde girdiler
Bâd-I hazan çemende el aldı çenârdan
Bâkî
Yaygın İstiare
Bin gemle bağlanan at şaha kalkıyor
Gittikçe yükselen başı Allah'a kalkıyor
Son macerayı dinlememiş varsa anlatın
Râm etmek isteyenler o marûr, âsil atın
Beyhudedir her uzvuna bir halka bulsa da
Boştur köpüklü ağzına gemler vurulsa da
Coştukça böyle sel gibi bağrındaki hisleri
Bir gün başında kalmayacaktır seyisleri!
Faruk Nafız Çamlıbel
Yorum:
Çamlıbel, milleti mağrur bir ata benzeterek çok sayıda benzerliği sıralıyor
Bayağı ve münasebetsiz İstiareler
Makdem-I tab’a dîbâ-yı Münîf olsa hasır
Kadr-I iclâlime nisbetle değildir şâyân
İrfan Paşa
Yanıkdır o âşıkın kitâbı
Nazmında kokar ciğer kebâbı
Ziya Paşa
O ten ki hâk ola aşkın güdâz u sûzunda
Biten giyâhı dem-I haşre dek kebâb kokar
Nedîm
__________________
CHP’siz Atatürkçü,MHP’siz milliyetçi,AKP’siz Müslümanım,Allah istismarcılardan korusun
Equinox
Kullanıcının Profilini Göster
Equinox tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul