gülgüzeli
|
Babasiz Kadinlar...
Ben yazmayı düşünüyordum ama, benim onları yazmamı bu kadar isteyeceklerini düşünmüyordum 
Babasız kadınların bu kadar çok mail göndereceğini beklemiyordum  
Babalarının prensesi kadınları yazarken, babasız
kadınları kendilerini yazı öksüzü hissedeceklerini tahmin etmiyordum
Babasız kadınların babasız hayatlarını anlatmamı bu kadar isteyeceklerini sanmıyordum  
Sanmıyordum; çünkü babasız kadınların kendilerini ne kadar öksüz hissetiklerini biliyordum  
Bu öksüzlüğün dipsiz kuyularını yazılarda anlatmamı isteyeceklerini sanmıyordum  
Babasız kadınlar müthiş kadınlardı  
Babasız kadınlar, çok zor ama çok sevgi dolu kadınlardı  
Babasız kadınlar, onları terk eden babalarının, onlarda bıraktığı eksikliği bilen ve
erkeğine ona göre davranan kadınlardı  
Babasız kadınlar, onları sevmemiş görünen babaların, onlara yarattığı dilemmaları hayatta her şeyiyle yaşayan ve yaşatan kadınlardı  
Onun için babasız kadınlar, bir erkeği sevdi mi çok sever, acıtırkense çok acıtırdı 
***
Severken, sevilemeyen baba kadar okyanus bir sevgi, acıtırken acıtılamayan baba kadar cehennem bir acı yaşardınız  
Okyanusun üstündeki güneşin pırıltılarıyla, yedi kat derinliklerdeki cehennem ateşi arasında kum saati olurdunuz  
Babasız kadınlar kendilerinde olmayan büyük mutlulukları, yaşamadıkları büyük sevgileri kimselerle kıyas kabul etmez biçimde erkeklerine
sunarlardı  
Karşılığında sınırsız sevgiler, geçmiş eksikleri dolduracak ilgiler beklerlerdi 
Onu bulamadılar mı acıtırlardı 
Zamanında acıtamadıkları babalarını da acıtmışcasına acıtırlardı  
Katmerleşen acı, nefes aldırmazdı  İlgisi yeterli bulunmayan erkek, ilgisiz babayla toplanır, öfkesini alamayan küçük kız çocuğu, öfkesini bu kez katmerli alacak bir babasız kadına dönüşürdü  
Onun için babasız kadınlarla dans, okyanusta bir yelkenli gibiydi  
Okyanusun sonsuzluğunda müthiş zevkliydi 
Denizi ve sevgiyi bir göl gibi değil, sonsuz bir özgürlükte hissettirirdi  
Babasız kadınlarla dans, aynı zamanda çok riskliydi 
Azgınlaşan okyanus dalgalarının nerede ne zaman erkeği alabora edeceğini kestirmek güçtü 
Dalgaların ne zaman şiddetleneceğini bilmek her zaman mümkün değildi  
Okyanusun altındaki derinliklerin hepsine hakim olmak güçtü  
***
Baba sevgisizliğinin, baba terk edilmişliğinin, etraftaki babalara karşı babasızlığın ne olduğunu anlatabilmek felsefeyle mümkün değildi Her halükarda babasız kadınlar müthiş sevgilerin ve müthiş acıların kadınıydılar 
Bir 24 Aralık gecesi, o zaman aşık olduğum kadına, önce onun olan çocuğunun “Bana baba demesinde artık bir sakınca olmadığını” söyledim  Onu söylerken, aşkım bitse de aşkımdan gitsem de çocuğumdan gitmeyeceğimi biliyordum  
Aşkım bittiğinde eski sevgililer olurduk Oysa çocuğumdan gittiğimde, kızım babasız kadınlardan olurdu  
Üstelik giden babasının ardından, ilerde büyük aşklar ve sevgiler verse de, hayattan ve erkeklerden büyük intikamlar alırdı  
O intikamlar önce onun hayatını mahvederdi 
Acı verirken canı acı-masa da, acı vermeden önce canı çok acımış olurdu 
***
Benim kızım babasız kadınlardan olmadı 
Ama bu babasız kadınlardan beni hiçbir zaman uzak tutmadı  
Çünkü babasız kadınlar müthiş kadınlardı
Can acıtsalar da, okyanus dalgaları gibi tehlikeli olsalar da, sevginin sonsuzluğunda okyanus güzelliğindeydiler 
Erkeklere karşı güvensizdiler 
Ama erkeklere karşı güven duymak isteyecek kadar
sevgi doluydular 
Hiçbir zaman tam güven duymayacaklardı  
Ama her zaman hayatlarını teslim edecek kadar seveceklerdi  
Reha Muhtar
************************************
Dünyada En Çok Sevdiğim Kişiye: Babama
Bir gün Alaeddin’in sihirli lambası gelir ve: “Dile benden, ne istersen”, der
“Babamı”, derim Babam öleli 9 yıl oldu Onu çok özledim Ona son bir defa sarılmak ve onu hep yanımda hissettiğimi bilmesini isterim
Lamba bu istek üzerine şaşırır Şimdiye kadar böyle bir istekte bulunan olmamıştı “Sen hiç öbür tarafa gidip de gelenini gördün mü?”, der
“Görmedim ama hani sen sihirliydin? Önce umutlandırdın beni, ne dilesem yapacağını söyledin Şimdi de yapamıyorsun işte O zaman insanlara her istediğinizi gerçekleştiririm diye övünme!”
Lamba çok üzülür “Benim senin dileğini gerçekleştirmem imkansız ama aklıma bir şey geldi Sen babanın yanına gidince mutlu olacağına inanıyor musun?”
“Evet, hem de çok Bilirsin, babalar kızlarına, kızlar da babalarına çok düşkündürler Benimki biraz fazlaydı sanırım ”
Lamba: “Öbür tarafta başka kim var?”, dedi
“Babaannem, dedem,babamın çok sevdiği birkaç arkadaşı var ”
“Baban annesine düşkün müydü?”
“Evet, hem de çok ”
“Sen babana kavuşacağın zaman mutlu olacağını düşünüyorsun, babanın annesine kavuştuğunu düşünüp mutlu olmalısın bence Onun çok sevdiği insanlar var orda ”
“Düşündüm Daha önce bunu düşünmemiştim ”, dedim “Bundan sonra onun orda sevdikleri olduğunu, huzurlu ve mutlu olduğunu düşüneceğim ”
“Senin bu hayatta amacın yok mu?”
“Var Babamın söylediği gibi bu dünyada dürüst kimse kalmasa bile ben dürüst olacağım ve zamanımı insanlara faydalı olmak için harcayacağım ” Lambaya, bana değişik açıdan bu olaya bakmamı sağladığı için teşekkür ettim
Lamba: “Senin birazcık da olsa olumlu düşünmeni sağladıysam ne mutlu bana Umarım amacına ulaşırsın Hoşça kal canım babacım seni çok özlüyorum
yanımda olmasan bile babalar gününü kutluyorum
biliyorum ki hissediyorsun,hep kalbimde olacaksın
ECE
15 haziran 2003
Bir Çocuğun Babası İçin Yazdığı Yazı
alıntı
__________________
|