Prof. Dr. Sinsi
|
Fuzuli Sözleri Ve Beyitler
Fuzuli Sözleri ve Beyitler
Fuzuli Sözleri - Fuzuli Gazelleri - Fuzuli Beyitler - Fuzuli
Leyla Dilinden Gazel
Felek, bağrımı kan etmeden, gönlüm açılıp serpilmedi;
Beni böyle ağlatıp inletmeden sevindirmedi
Kılmadan zulm ile yüz parça su yaralı göğsümü,
Bu bahçede, gül gibi, bir anlık bile güldürmedi
Şükür ki, felek muradımı verdi de; ümitsiz kılıp,
Bu aşk ve sevgi isinde beni pişman eylemedi
Dert yokmuş kimsede; yoksa, ask feyzi tabibi
Kimde dert gördü de, o derde derman eylemedi? 
İnsanoğlu sabırsızdır; yoksa zaman
Hangi isi yavaş yavaş kolaya döndürmedi? 
Gözyaslarımın seli yeryüzünü kapladı, ama mutluyum;
Çünkü o sel, sabrımın binasını viran eylemedi  
Aşk alış verisinde, dosta kavuşma kazancını elde ettim;
Ey Fuzuli! Canana canini veren, asla ziyan eylemedi  
Mecnun Dilinden Gazel
Öyle sarhoşum ki, idrak edemem, dünya nedir;
Ben kimim, saki olan kim, acaba bu şarap nedir? 
Gerçi, canandan çılgın gönlümün arzusunu istiyorum; ama,
Bilemem çılgın gönül arzusunu ki, canan sorsa, nedir?
Madem bir kez kavuşmak, aşığı vuslata kandırır;
Peki maşuktan aşığa her dem bu istiğna nedir?
Dünya ve alem felsefesinden anlayan, bilge sayılmaz;
Bilge ona derler ki bilmesin hiç, dünyadakiler ve dünya nedir!
Ey Fuzuli! Ah ve feryatların incitmekte alemi;
Eğer aşk belası ile başın hoşsa, o zaman bu dava nedir?
Leyla Dilinden Gazel
Ey beni çılgın eden: benden bu kaçış hali nedir?
Niye sormazsınki, bu çılgın gönlümün ahvali nedir?
Eğer bana halk içinde ilgi göstermezsen mazursun:
Ama tenhada da yüz vermezsin, bu korku nedir?
Halimi bilmediğin için bana açmıyorsan, anlarım;
Ya halimi bilip de kasten bilmezden gelmek nedir?
Bülbülün gayreti gül arzusu yolundadır derler;
Ama gulu gördüğünde meyletmez, peki bu dava nedir?
O peri yüzlü, ben rüsvaya hiç etmez iltifat  
Ey Fuzuli! Bilmem ki, ben rüsvanın sucu nedir?
Mecnun Dilinden Gazel
Gönül hayalle avunup, vuslata meyletmez;
Gönül dışında bir yar olduğunu aşık hayal etmez
Hakikat ehli, kendini güzellik ve cemale kaptırmamalı;
Gerçek aşk asla bir kusur kabul etmez  
Kamil aşk isteyen, sekil güzelliğinden sakınır;
Çünkü sekle bağlanmak, aşığı olgunluk sahibi etmez
Şekilcilik, aşk ehlinin cehaletine delildir;
Halbuki, akilli olan, bir gün ayrılınacak olanla birleşmez
Dost, gönülde yerleşse, gözde niçin dolaşsın?
Muhabbet, sabit olsa, öz mekanından göçüp gitmez  
Gönül levhası masiva lekesinden daima beri olmalı;
Tevhit ehli olan, idrak sayfasına zülüften ve benden nakış çekmez  
Mana ehli, sekil için iradesini kaybetmez asla;
Hakikat cevherini mecaz cahilliğine çiğnetmez  
Gönül ehli olan, suret ehlinin hilesine bağlanmaz;
Fuzuli ise bağlanmıştır; demek ki hali idrak etmez  
Leyla Dilinden Gazel
O dilber ki, devamlı aşığa yüzünü göstermez;
Noksan kalır; bakış feyzi bulup, olgunluk kesbetmez  
Aşıkları kendine çekmeyen, gerçek maşuk sayılmaz;
Ne çıkar o suret güzelliğinden ki, hal ehlini cezp etmez?  
Maşukun yüzü, bilge olmayandan gizli kalmalı;
Çünkü bilge olmayan, Allah?ın sanatını idrak etmez  
Güzellerin vuslatına talip olan, nefsin arzusudur;
Yoksa gerçek aşk için: ayrılık: ya da vuslat: fark etmez  
Maşuk, aşığın var olan hayat nakdini harcıyor;
Korkulur ki, bu zulmü maşukuna aşık helal etmez!
Güzeller naz cilvelerini mecaz ehline göstersinler;
Hakikat ehli, kendini zülüf ve bene müptela etmez!
Fuzuli, suret aleminde şaşkın ve gafil gezer durur  
Nasıl gafil? Bu sevdanın sonunu hiç hayal etmez  
Mecnun Dilinden Gazel
Biz cihan sarayını gerçekte viran bilmişiz;
Esenlik hazinesini bu virane içinde gizli bilmişiz
Gerçi suretperest, taklit ile kendini alim bilir;
Gerçekler aleminde biz onu cahil bilmişiz
Habersizler, şarabi, rahatlık içkisi sanırlar;
Biz zamanın bilgesiyiz; onu dökmüş; kan bilmişiz
Anladık ki, alem mülkü kimseye vefa eylemez;
O zamandan beridir; onu Süleyman mülkü bilmişiz
Ey Fuzuli! Ayrı sanmışın mescidi meyhaneden;
Meğer ne hata imiş ki, biz seni hep irfan ehli bilmişiz!
"Şeb-i yeldâda uzar fecre kadar kıssa-i aşk,
Ta ki Mecnun bitirir nutkunu Leyla söyler"
FUZÛLÎ
Vermeyen cânın sana bulmaz hayat-ı câvîdân,
Zinde-i câvîd ana derler ki kurbândır sana"
FUZÛLÎ
"Öyle sarhoşum ki idrak etmezem dünya nedir,ben kimim?
Sakî olan da kim? Mey-û sahbâ nedir?"
FUZÛLÎ
|