Prof. Dr. Sinsi
|
Hz. Mevlanadan İbretlik Sözler
Hz Mevlanadan İbretlik Sözler
Şu üç şey hakkında dudağını kıpırdatma: Gittiğin yol, paran, bir de mezhebin
Çünkü bu üçünün de düşmanı çoktur Düşman bildi mi sana pusu kurar
Ok gibi doğru ol da yaydan kurtul Çünkü her doğru okun, yaydan fırlayacağına şüphe yoktur

Söz söylemek için önce dinlemek gerekir Söze, kulak verme yolundan gir
Dinleme ihtiyacı olmaksızın anlaşılan söz, ancak tamahsız ve ihtiyaçsız olan Allah ın sözüdür
Sel akmağa başlar başlamaz önünü kes, yolunu bağla Yoksa alemi perişan ve harap eder, her tarafı yıkar
Fakat harap olmaktan niye gamlanayım Harabenin altında padişah hazinesi var!
Kimin namazında mihrab ve kıblesi Ayn (Allah ın zatı, cemali) olursa onun tekrar iman tarafına gitmesini ayn ve kusur bil
(Hak) Bu yolda yolun, tırmalan, son nefese kadar bir an bile boş durma!
Olabilir ki son nefeste bir dem inayete erişirsin O inayet, seni sırdaş eder
Dünyanın lütfetmesi ve yaltaklanması, hoş bir lokma-dır, ama az ye Çünkü ateşten bir lokmadır!
Ateş gizlidir, zevki meydanda Dumanı sonunda mey-dana çıkar
Nefis, çok övülmesi yüzünden firavunlaştı Alçak gönüllü, hor, hakir ol; ululuk taslama!
Elinden geldikçe kul ol, sultan olma! Top gibi zahmet çekici ol, çevgân olma!
Yoksa; senin bu letâfetin, bu güzelliğin kalmayınca o, seninle düşüp kalkanlar, senden usanırlar
Zamanınızdaki günlerde Rabbinizin güzel kokuları vardır Kendinize gelin; o güzel kokuları almaya çalışın ( Hadis)
Sen mâdem ki zahiri önü, sonu düşünmektesin, ancak ve ancak bu gam ve neşe alemindesin Ey hakikatte yok olan! Yok olan; nerede ön, nerede son!
Yağmurlu gündür, gece çağına kadar yürü! Bu yağmur bildiğimiz yağmur değil, Rahmet yağmurlarından
Eğer, cüzü külle muttasıl dır, ayrılmaz dersen diken ye, gül isteme Diken de gülden ayrılmaz
Cüzü külle ancak bir yüzden bağlıdır Yoksa Hakk ın peygamberleri göndermesi abes olurdu
)
Sakın, endişelerden sakın! Fikir, aslan ve yaban eşeğidir; gönüller de ormanlıklar
Perhizler, ilaçların başıdır Çünkü kaşınma uyuzluğu artırır
Perhiz, şüphe yok ki ilacın aslıdır Düşüncelerden perhiz et de can kuvvetini gör!
Akıllı, o kişidir ki, çekinilen belada dostların ölümünden ibret alır
Kendinize gelin Allah ın gayreti, pusudan çıkmayı görsün: baş aşağı yerin dibine gidersiniz
Vehmi, fikri, duyguyu, anlayışları sopa gibi çocuk atı bil!
Gönül ehlinin ilimleri, kendilerini taşır Ten ehlinin ilimleriyse kendilerine yüktür
Gönle uran, adamı gönül ehli yapan ilim, insana fayda verir Yalnız tene tesir eden, insana mal olmayan ilim yükten ibarettir
Hakikati olmayan bir adı hiç gördün mü Yahut Kâf ve Lâm harflerinden gül topladın mı
Mâdem ki, ismi okudun; var müsemmayı da ara Ayı gökte bil, derede değil!
Addan ve harften geçmek istersen hemencecik kendini tamamıyla kendinden arıt (yok ol!)
Demir gibi demirlikten çık, renksiz bir hale gel Riyazatta tozsuz, passız bir ayna ol!
Kendini kendi vasıflarından arıt ki, asıl kendi saf, pak zatını göresin
O vakit kitap, müzakereci ve üstat olmaksızın gönlün-de peygamberlerin ilimlerini görür bulursun
Din ehlini kin ehlinden ayırt et; Hak la oturanı ara, onunla otur!
Maksada sabırla erişilir, aceleyle değil Sabret, doğrusunu Allah daha iyi bilir
Aslanlar gibi avını kendin avla Yabancının yaltaklan-masını da terk et, akrabanın yaltaklanmasını da!
Aşağılık kişilerin hürmetini, hatır saymasını, o halden bil Kimsesizlik, adam olmayan kişilerin işvesinden iyidir
Miski tene sürme, gönle sür Misk nedir Ululuk sahibi Allah ın adı
Temiz şeyler temizlere aittir; pis şeyler de pislere   kendine gel!
Kin yüzünden yol azıtanlara kin tutma Çünkü onların kabirlerini de kin tutanların yanına kazarlar
Kinin aslı cehennem dir Senin kinin o küllün cüzüdür, dinin de düşmanı
Kim seni haktan hakikatten soğutursa bil ki, şeytan o adamın içindedir Derisinin altında gizlenmiştir
Böyle bir adamın içine girip, böyle bir adamın sûretine bürünüp seni aldatamazsa hayaline girer de seni o hayaller kötülüğe sevk eder
Seni gâh gezip eğlenme, gâh dükkan açıp alışveriş etme, gâh ilim öğrenme, gâh ev bark kurup çoluk çocuk sahibi olma hayallerine düşürür
Kendine gel, hemen Lâ Havle de Ama sade dille değil; candan gönülden!
Âdem oğlu da iflası sabit oluncaya kadar bu dünya hapishanesinde kalır
Rabbimiz de İblis in müflisliğini Kur an la bize bildir-miş, her tarafa yaymıştır
O; hilekar, müflis ve kötü sözlüdür Onunla hiçbir sûretle ortak olma, oyuna girişme!
Alış-verişe girişirsen kâr edemezsin, çünkü o müflistir, ondan nasıl olur da bir şey elde edebilirsin diye anlatmıştır
Ey çarelere başvuran, ölünün gözü nasıl cana bakarsa sen de gözünü lâmekan alemine çevir, aklını başına al
Varlık alemi çarelerle doludur da Allah, bir pencere açmadıkça yine çare yok!
Bu cihan, cihetsiz lâmekan aleminden meydana gelmiş, bu cihana lâmekan aleminden bir mekan verilmiştir
Allah ı candan-gönülden seviyorsan varlıktan yokluğa dön
Bu yokluk, gelir yeridir; ondan kaçınma Bu varlık da çok olsun, az olsun, gider yeridir!
Hak sanatının tezgah evi, mâdem ki yokluktur O hal-de tezgah evinin dışında ne varsa değersizdir
Padişahlıktan feragat edeni padişah bil Onun nuru ayla güneş olmaksızın da parlar durur
Kendini ücret tuzağına teslim et de sonra kendinden, kendiliğin olmaksızın bir şey çal
Yaralıya, vücudundan temreni çıkarabilmek için afyon verir, uyuturlar
Ölüm vaktinde de adama elem ve ıstırap verirler O halde meşgulken canını alıverirler
Şu halde anlıyorsun ya, gönlünü her hangi bir düşünceye verdin mi, gizlice senden bir şey alacaklardır
Her ne düşünür, her ne elde edersen hırsız, emin olduğun yerden gelip çatmaktadır
Binaenaleyh, en iyi işe koyul da, hırsız senden hiç olmazsa en bayağı bir şeyi, en aşağı bir şeyi alıp götürebilsin
Tacirin yükü suya düşerse ondan daha iyi bir kumaşa el atar
Senin de, mâdem ki suya bir şeyin düşecek, mahvolacak, en aşağı şeyi terk et de daha iyisini bul!
Hiss e ait gözüne toprak serp His gözü akla da düşmandır, dine de
Hak Teâlâ, duygu gözüne kör dedi, putperest dedi, bizim zıddımız dedi Çünkü o, köpüğü gördü de denizi görmedi Bu demi gördü de yarını görmedi
Bugünün sahibi de O dur, yarının sahibi de Her ana sahip olan, önünde durup durur da o, hazineden bir pul bile görmez
Bir zerre bile o güneşten haber verir ve güneş: o zerreye kul, köle kesilir
Birlik denizinin elçisi olan katraya, yedi deniz esir olur
Gönül istemeden ağza gelen latif sözler, külhandaki yeşilliğe benzer, dostlar
Uzaktan bak, geç Yavrum, onlar yemeye, kokmaya gelmez
Vefasızlara gitme Onlar; iyi dinle, yıkık köprü dür
Bilgisiz biri oraya ayak basarsa köprü de yıkılır, ayağı da kırılır
Asker, nerede bir bozgunluğa uğrarsa, iki-üç karı tabiatlı adamın yüzünden uğrar
O, erkek gibi silahlanıp savaş safına girer Diğerleri de İşte tam dost , diye ona güvenirler
Fakat savaş zahmetlerini gördü mü yüz çevirir Onun kaçışı senin manevi kuvvetini de kırar
(O adam ki) İbadet-i kışırdan ibaret, içi yok Cevizler çok ama içleri boş!
İbadetlerin netice vermesi için zevk gerek Tohumun ağaç olması için iç gerek!
İçsiz tohum, fidan olur mu Cansız sûret de hayalden başka bir şey değil
Ticarette kamil değilsen yalnız başına dükkan açma, yoğrulup kemale gelinceye dek birisinin hükmü altına gir!
Susun, dinleyin! emrini işit, sükut et Mâdem ki Hak dili olamadın, kulak kesil
Söylersen bile sual tarzında söz söyle Padişahlar padi-şahıyla edepli konuş!
Kibir ve kinin başlangıcı şehvettendir Şehvetinin yerleşip kuvvetlenmesi de itiyat yüzündendir
Kötü huy, adet edindiğinden dolayı sağlamlaşır, yerleşir, seni ondan vazgeçirmek isteyene kızarsın
Toprak yemeye alışırsan, kim seni bundan menetmeye kalkışırsa onu düşman sayarsın
Puta tapanlar, bu tapmayı huy edindiklerinden men edenlere düşman olmuşlardır -
Bakır, altın olmadıkça bakırlığını: gönül padişah olmadıkça müflisliğini bilmez
Bakır gibi sen de iksire hizmet et Gönül, dildarın cevrini çek
Dildar kimdir İyice bil Dildar, ehl-i dildir Çünkü ehl-i dil olan, gece ve gündüz gibi cihandan kaçıp durmakta, alemde eğleşmemektedir
Allah kulunun ayıbını az söyle, padişahı hırsızlıkla az kına
Addan geç, sıfatına bak da sıfatlar, seni zata ulaştırsın
Halkın ihtilafı addan meydana gelir Fakat manaya ulaşınca rahatlaşırlar
Her an, canının bir cüzü ölüm halindedir, her an can verme zamanındadır Can verme anında imanını gör, gözet!
Ömrün, altın kesesine benzer, geceyle gündüz de para sayan adamdır
Bilmeden, anlamadan sayar-durur, nihayet kese boşa-lır, ay tutulur
Dağdan alsan da yerine koymasan dağ bile yerinde kalmaz, yok olur, gider
Şu halde her an yerine karşılık koy ki Secde et de yaklaş âyetinin maksadı neyse bulasın
|