Konu
:
Ey Oruç, Tut Beni!..
Yalnız Mesajı Göster
Ey Oruç, Tut Beni!..
10-28-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Ey Oruç, Tut Beni!..
“Bir kez gönül yıktın ise / o kıldığın namaz değil” der ya Yunus Emre; Ramazan ayının ve Oruç ibadetinin bize önerdiği şey de tam olarak budur bana kalırsa: Gönül yıkmamak
Böylelikle tuttuğumuz “şey”in oruç olmasını sağlamak
Orucun¸ kişiye öğretmesi gereken en önemli unsurlar “tahammül”¸ “sabır” ve “yoksunluğa alışma” kavramlarıdır
Biz¸ sahurdan iftara yemekten¸ içmekten ve cinsellikten uzak durarak tahammül etmeyi¸ sabretmeyi ve yokluğa-yoksunluğa alışmayı öğreniriz/öğrenmeliyiz
Kurban ibadetini tanımlayan ayetlerden birinde “kestiğiniz kurbanların ne etleri ne de kanları Allah’a ulaşacak değildir
Allah’a ancak takvanız ulaşır” denilmektedir
Yukarıdaki ayetin evrensel mesajı¸ sadece kurban için değil¸ tüm ibadetler için geçerlidir
Verdiğimiz sadakanın banknotları değil¸ sadaka verdiğimiz için ortaya çıkacak iyilik ilgilendirmektedir Alemlerin Rabbini
Oruçta da öyledir
Aslolan aç kalmak değil¸ aç kalarak öğrenilecek kavramlardır
Meseleyi şuradan devam ettirmek istiyorum
Her Ramazan’da¸ özellikle büyük şehirlerde yaşanan bir sosyolojik durum var
Bu sosyolojik durumu¸ aslında Ramazanla pek ilgisi olmayacağını düşündüğümüz (bu da Türkiye’deki bir algı sorunundan kaynaklanıyor elbette; ama bambaşka bir yazı konusu olduğundan geçiyorum) bir mizah dergisindeki küçücük bir köşe¸ harika özetliyor
Leman dergisinde Mehmet Çağça𸠓11 Ayın Sultanı¸ Hoşgeldin Ramazan” diyerek Ramazan’ı selamladıktan sonra “İyi İnsan Kimdir” diye soruyor ve şöyle cevaplandırıyor: “Ramazan geldiğinde içki içmeyen¸ kavga etmeyen¸ oruçluyum diye kibirlenip sinirlenmeyen¸ iftar çadırlarında beleş diye tabaklardan kule yapmayan¸ trafikte iftara yetişeceğim diye kendini Kimi Raikonen sanmayan¸ taksici esnafına bol bahşiş veren
”
Etrafınıza bakın
Oruç tuttuğu halde orucun gerektirdiği üst düzey sabrı göstermeyen pek çok insanla karşılaşacaksınız
Tahammülsüzlükleri ve sabırsızlıkları için sığınacak mazeretleri ise zaten hazır: “Oruçluyum
” Yani¸ tahammülü ve sabrı öğreneceğimiz ibadet için bizatihi o ibadeti mazeret gösteriyoruz
Olmuyor
Halbuki¸ Resulullah (s
a
v)¸ “biri Ramazan’da size bulaşırsa siz ‘oruçluyum¸ oruçluyum’ deyiniz” buyuruyor
Yani¸ bırakın birine bulaşmayı¸ oruçluyken biri bize bulaşsa bile tahammül göstermek durumundayız
Evet¸ özellikle büyük şehirlerde iftara eve ulaşmak için çabalarken felaket bir trafikle karşı karşıya kalıyoruz
Doğru
Hem çalışıp hem oruç tutarken zorlanıyoruz
Bu da doğru
Oruçsuzken gayet normal tepkiler verdiğimiz durumlara oruçlu iken aşırı tepki verebiliyoruz
Burası da doğru
Ancak¸ orucun insana sağlaması gereken “sabır” duygusunu asla gözden çıkarmamamız gerekiyor bu durumlarda
Trafikte¸ önümüzdeki araba birdenbire durabilir
Olsun
Oruçluyuz
Sabır edeceğiz
Ofiste¸ amiriniz sizi haşlayabilir
Olsun¸ tahammül göstereceğiz
Sokakta biri¸ sizin gözünüzde tüten; akşam olsa da bir tane yaksam diye içinizden geçirdiğiniz sigarayı yüzünüze üfleyebilir bilmeden
Olsun¸ yokluğa alışacağız
Yeri gelmişken bir çıkma daha yapalım
Elbette oruç¸ bir “katlanma” biçimidir ve iftar da orucun mükafatıdır
Ve elbette iftar sofralarımıza¸ her zamanki sofralarımızdan daha çok özen göstermemiz normaldir
Ancak burada çok önemli iki kavram girer devreye: “İsraf etmemek” ve “başkalarıyla paylaşmak
”
Biz¸ evimizde en güzel yemekleri yerken; hatta yemekten artanları çöpe dökerken hemen yanı başımızda bir Ramazan pidesi alamayan insanların olduğunu/olabileceğini bir an olsun aklımızdan çıkarmamamız gerekiyor
Bu mübarek ay¸ bize ve bütün inananlara hayır getirsin
Sabrı¸ tahammülü¸ yokluğa alışmayı¸ israf etmemeyi ve başkalarıyla paylaşma duygusunu öğretsin
Alıntı
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul