Yalnız Mesajı Göster

Toplum Hayatında Önemli Yer Tutan Marşlar Hakkında Genel Bilgiler

Eski 10-24-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Toplum Hayatında Önemli Yer Tutan Marşlar Hakkında Genel Bilgiler




Toplum hayatında önemli yer tutan marşlar hakkında genel bilgiler

MEHMET ÂKİF’ İN SANATI İLE MİLLÎ MARŞ OLAN ŞİİR
İnsanları bir araya getiren ortak değerler vardır Bu değerler millet olmanın da aracıdır
Ülkenin hangi bölgesinde olursa olsun insanların üzerinde ittifak edebilecekleri noktalar
mutlaka vardır Bunlar gizli sözleşmeler mahiyetinde soyut ama yaşayan değerler olduğu gibi;
somut, ortak belge niteliğinde olma özelliği ile de herkese açıktır Her fert bu tür vasıtaları
kendinden bir parça sayar Bu vasıta ile diğer insanlara ulaşır, sıkı bir dayanışma içine girer
Birlikte yaşamanın esrarlı bir terkibi gizli ya da aşikâr bu tür ittifaklarda yer alır
Değişik karakterlerde ve farklı kültürel birikimlerdeki kişilerin bir arada olmasını sağlayacak
bağlar toplumsal bütünlük için gereklidir Bu tür bağların çokluğu, yüreklerin aynı heyecanla
atmasını sağlar Ortak heyecanlar büyük başarıların yolunu açar Bu nedenle üzerinde ittifak
edebileceğimiz değerlerin çokluğu büyük olmanın göstergesidir Ortak değerlerin çokluğu millet
bütünlüğünün teminatıdır Bunları yok saymak, zedelemek, unutturmaya gayret etmek, karşı
değerler katarak bulandırmak, işin farkına varamayanların gafleti olarak görülmelidir
Millet için ortak ittifak belgelerinden biri de İstiklal Marşı’dır Nice zaferler, acılar,
fedakârlıklar, hayaller, idealler ve millet olma şuuru bu şiirin bünyesinde toplanmıştır İstiklal
Marşı’nın rengi milletin rengidir Bu marş milletin geçmiş, hâl ve gelecek zaman dilimlerinin
özeti ve ışığıdır Milletle marş arasında birbirini tamamlayan ve yaşatan damarlar vardır
Milletin üzerinde ittifak edebileceği dayanışma belgelerinin ortaya çıkışı için özel vasıfları
olan sanatçılara ihtiyaç vardır Sanatçı milletiyle bütünleşmiş olmalıdır Milletin rengini iyi
gözlemeli, yaşananları sanatçı duyarlılığı ile besleyip bir terkipte toplayabilmelidir Milletin rengi
sanat eserlerinde hissedildiği oranda eserin millî oluşu gerçekleşir Sanat eserlerinde millete
sunulan hedefler, milletin değerleriyle aynı paralelde gidiyorsa karşılıklı uyum sağlanmıştır
İstiklal Marşı her insanın yazabileceği bir metin değildir Çok önemli vasıfları haiz kişilerin
başaracağı bir iştir Milletini tanıyan, onun değerleriyle bütünleşmiş, söylediklerini yaşayan,
samimi, fedakâr, mütevazı, sağlam karakterli, ağlayan, ağlatan, hisseden, söyleyen bir sanatçı
böyle bir metni yazabilecektir Bu başarı Mehmet Âkif Ersoy’a nasip olmuştur
Mehmet Âkif’in, Safahat’ında neler söylediği, İstiklal Marşı’nda neler anlattığı sık sık dile
getirilmiştir Bunlarla ilgili sayısız kitap ve makale yazılmış; akademik çalışma, resmî ve özel
toplantılar yapılmıştır Mehmet Âkif’in nasıl yazdığına, sanatçı kimliğine ve sanatçı duyarlılığına
daha az temas edilmiştir Âkif’in başarısında sanatçı kimliğin de önemini vurgulamak gerekir
Duygu, düşünce ve hayalleri sanat eseri hâline nasıl getirdiği incelenmelidir Böylece anlam
zenginliği ve değeri yanında üslup özellikleri ve ayrıcalıkları da bilinecektir
Millî Marş Olan Şiir
İstiklal Marşı, millet için önemli bir belgedir Varoluş belgesidir Yediden yetmişe milletin
bütün fertlerinin ortak duygusunu terennüm eder Üzerinde herkesin anlaştığı, anlaşabileceği
ya da anlaşması gereken düşünceler, duygular İstiklal Marşı’nı oluşturur Bir sanatçının bu
duyguları ve değerleri bütün incelikleriyle bilmesi hâlinde marşı yazması mümkün olacaktır Bir
anlamda millet bir sanatçıda bütünleşmiş, sözcülük görevini ona vermiştir Sanatçıya düşen bu
ulvî sorumluluğu ifade edecek kelimeleri bulmak ve sanatçı duyarlılığı ile son şeklini vermektir
Bu zor bir görevdir Millet adına sadece bir şiir yazılacak ve bu şiir bütün eksiklerinden uzak
fazlalıklardan kurtulmuş olacaktır Bir özel belge olduğu için müdahale edilmesi de mümkün
olmayacaktır
Bu durumda İstiklal Marşı’nı kim yazabilir? Yukarıda sayılan özellikleri şahsında
toplayabilen sanatçıya düşen bir görevdir bu
İstiklal Marşı seçilmiş bir şiirdir Yüzlerce şiir arasında Millî Marş olmaya layık görülmüş,
bütün bir maziyi ve geleceği tam bir uyum içinde sunarak milletle bütünleştiği için kabul
görmüştür İfade ettiği fikir, gösterdiği hedef ve barındırdığı değerlerle sanatkârane söyleyişi
buluşturmuştur
Âkif, hayatı sanata, sanatı hayata katmıştır Böylesi özellik çok az sanatçıya aittir Şiiri
kurarken merkezde kendisi vardır Temsil ettiği kitle millettir Milletin duygularını sanat eserine
dönüştürmenin gayreti içindedir Buradaki başarısı bütün benliğiyle şiirde varolmasına bağlıdır
Dışarıdakilere seslenirken şiirin merkezindedir Milletin iftihar edilecek vasıflarını kendi
kimliğinde toplamakta, bütün vatan coğrafyasında hissedilenleri şiir hâline getirmektedir
Realist bir sanatçı oluşu durumu en güzel sunmasına yeterlidir Zira sanatçı zor günleri,
endişeyi tereddüdü, ümidi, fedakârlığı, zaferi, imanı, yurdun değişik bölgelerindeki
görevlerinden derlemiştir
Söylediğinde samimidir Samimi olduğu için de etkilidir Âkif, “Söz ruhtan çıkarsa ruha
nüfuz eder, ağızdan çıkarsa kulağın hududunu aşmaz” görüşüne katılır1 İstiklal Marşı bu
açıdan değerlendirildiğinde mısralardaki yürekten söyleyiş dikkati çeker:
“Ruhumun senden ilahî şudur ancak emeli” derken bu özelliğin zirvesine ulaşırız
Mehmet Âkif kelimeleri seçerken ona kendince özel anlamlar yükler Kelimelerin mısraa
yerleştirilmesi, diziliş, sıralama, vurgular farklı anlam ayrıntılarını ortaya çıkarır
“Arkadaş yurduma alçakları uğratma sakın” derken “Arkadaş” kelimesine sanatçının
yüklediği değerler ve ton farklarının katkısı bu zenginliği ifade eder Bu kelimenin vurgusu
önemlidir Âkif’in sanat gücü bu tür vurgularda gizlidir Böylece kelimeye, samimiyet, tabiilik,
ikaz, yakınlık, kesinlik, uyarma anlamları yüklenmiştir
“Bastığın yerleri toprak diyerek geçme tanı” mısraındaki tabiilik hepimizin dikkatini çeker
Bir şiir mısraı bu kadar konuşuyor gibi rahat ve tabii söylenmiş olabilir
Edebî eserin oluşumuna etki eden faktörleri bu şiirde bulmak mümkündür Bir sanat
eserine dönemin problemleri yön verir Toplumsal ve sosyal meseleler insanları derinden
etkiler Döneme ve daha sonraki yıllara damgasını vuran olaylar yumağı uzun süre eserlere
konu teşkil eder İstiklal Marşı böyle bir sürecin içinden süzülmüş duygular birikimidir Tarih,
medeniyet ve milletin hafızası telmihlerle canlı tutulmuş, güncel olaylarla zenginleştirilmiş,
geleceğe ait hedef ve arzularla sunulmuştur
Sanatçının başarısı, kabiliyeti olduğu sahaya vukufuyla da orantılıdır Bu saha güzel
sanatların değişik şubeleri olabileceği gibi, bir şube içinde farklı türler de olabilir Duygu ve
düşünceleri dışa vurmada her sanatçının farklı malzeme ve vasıta kullanmasındaki sebep de
budur Sanatkâr olarak tanınan birinin ilgili sanat şubelerinin birinde ya da bir kaçında başarılı
olduğunu görürüz Onun güzel sanatların bütün şubelerinde başarılı olmasını istemek haksızlık
olur Mehmet Âkif dönemin şiir ustaları arasındadır Eserleri okuyucular tarafından hasretle
okunmakta, yeni yeni şiirleri beklenmektedir İstiklal Marşı’nın söz konusu olduğu günlerde
Mehmet Âkif’ten de şiir talep edilmesinin sebebi budur Devrin şairleri arasında onun farklı bir
yeri vardır Onun katılmadığı bir yarışmanın maksadı hasıl olmamış demektir Mehmet Âkif,
kimliği, ruhu, geçmişi ve hassasiyetleriyle İstiklal Marşı’nı en iyi yazabilecek kişi olarak kabul
ediliyordu Bu beklenti üzerine yarışmaya’ “Maarif Vekaleti”nin talebi ve arkadaşlarının ısrarı ile
katılmıştır
Sanat eserini oluşturmada sanatçının felsefi pozisyonu önemlidir Yazacağı tür ve konu ile
bütünleşmiş olması başarısını artırmaktadır Bilindiği gibi Âkif İstiklal Marşı’nı sadece
yazmamış, bütün ayrıntıları ile yaşamıştır Söylediklerini görmüş, gördüklerini yaşamış bütün
olayları ruhunda hissetmiştir Şiirlerinin çoğunu bu özel hâl ile yazdığı, arkadaşları tarafından
nakledilmiştir Binlerce kilometre uzakta Çanakkale Zaferi şiirini yazarken gece âdeta cezbe
hâlinde, bir vecd içinde şiiri tamamladığı nakledilmektedir
İstiklal Marşı olabilecek 724 şiir teklif edilmiştir Bunlar arasından bir tanesi Millî Marş
olmaya layık bulunmuştur Bunda şiirin dış unsurları, içeriği tabiî ki üslubu önemli bir etkendir
Şiire özgünlük katan Âkif’in samimiyetidir Bu tavır şiirin üslubunu belirlemede ilk sıradadır
İstiklâl Marşı olarak yazılan diğer şiirlerde de konu hemen hemen aynı olmasına rağmen hiçbir
şiir, millî hafızayı, geleceğe ait hedefleri, görev ve sorumlulukları, heyecanlı, samimi ve realist
biçimde sanatkârane ifade edememiştir Burada şu gerçeği hatırlamak gerekiyor;
Shakespeare’dan önce Romeo ve Jülyette hakkında iki yüze yakın eser yazılmıştır Doğu
kültür coğrafyasında Leyla ile Mecnun hakkında birçok eser yazılmıştır Alman edebiyatında



Alıntı Yaparak Cevapla