Konu
:
Tutsak Melodiler|Masal Ve Hikaye Özetleri
Yalnız Mesajı Göster
Tutsak Melodiler|Masal Ve Hikaye Özetleri
10-24-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Tutsak Melodiler|Masal Ve Hikaye Özetleri
Tutsak Melodiler
Odasında yapayalnız oturuyordu, ümitsiz
Acıyla kıvranarak uzanmıştı yatağına ayaklarını karnına dogru çekmiş sanki bu dünyadan tamamiyle kopmak istiyordu
Arkada hafif bir müzik eşlik ediyordu yalnızlığına
Asla çalamazsın diyordu askın tutsak notalarını
Evet çalamazdı hiç kimse ne de kelimelere dökebilirdi içindeki duyguları
En azından onun söylediği buydu
Tek bir notayla ağlatmak isterdi tüm dünyayı
Nerden takılmıştı bu fikir aklına
Kim bilir belki bir filmde duymustu ya da uzaklardan rüzgarın getirdiği yalnız bir müzisyenin sesinden kulağına çalınmıştı
Şiddetle yağan yagmurun iceri girmemesi icin sıkıca kapatmıştı bu gece gönlünün kapılarını
Mutluluk ve sevinci yağmurun altında ıslanmaya bırakmıştı
Her zamanki gibi hüzün ve gözyaşıydı misafirleri
Sadık dostları
saatlerce oturur acıyla kanayan yarasını kırbaçlayanı anlatırdı onlara
Dinlerlerdi sessizce , asla cevap vermezlerdi
Kulaklarını çınlatan bu sessizlik onu çileden cıkarırdı, deliler gibi hıçkırarak ağlamaya iterdi
Ama bırakın çığlığı, tek bir ses bile çıkaramazdı ağzından
Korkardı cünkü birileri duyar diye
Sadece birkaç kırık nota doldururdu odasını
Onu bu karanlık odaya getiren, anlamsız harfler karaladığı saman kağıtlarını damla damla ıslatmasına sebep olan belki de çoktan geçmiş tualin başına rüzgarda özgürce dalgaları yararak ilerleyen gemiler çiziyordu kendi kendine dünyayı umursamadan
Keşke acı dolu gözlerine bakıp görseydi içindeki çığlıklar atanı
Gitmek isterdi hep buralardan
Terketmek isterdi bu karanlık odayı
Peşinde sadece havada uçuşan ıslığına takılmış birkaç nota
Ayak izlerimi geçtim derdi, belki ıslığımdan kopup gelen birkaç notayı takip eder de bulur beni
Kalkmak istedi yatağından, ama yapabildiği tek şey gözlerinden önündeki kağıda birkaç damla daha yaş düşürmek ve dizlerini karnına daha çok çekmek oldu
Günler olmuştu birşeyler karalamayalı küçük defterine belki de haftalar geçmişti çoktan
Zaman kavramı yoktu onu tanıdığından beri
Gözyaşlarıyla çentikler atıyordu duvarlara sanki
Eski sadık dostları konuştular o gece ilk defa ya da birkaç dakika önce odasını ziyaret eden beyaz önlüklü hemşirenin verdigi ilaçlardan dolayı uyuşan beyni ona oyunlar oynamaya başladı
Canlandılar sanki karşısında oturup seyrettiler onu uzun uzun
„ şu kendine yaptıklarına bak" dediler
Gözyaşları alay ettiler onunla
Hüznüyse sadece durup karşısında gülmekle yetindi ona
Açıldı birden gönlünün kilitli kapıları sadık dostları da sevinç ve mutlulukla beraber yağmurun altında uzun bir yürüyüşe cıktılar
Aynı çizdiği gemilerin birine binip birkaç notacığı kovalamaya giden ve bir daha asla geri dönmeyen en sevgili dostu gibi
Gözyaşları ve hüznü de yalnız bıraktılar onu
Ve her yer karardı
karardı
karardı
sadece aşkın tutsak notalarını anlatmaya çalışan bir melodi kaldı içinde
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul