10-11-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Yoksayamadım Seni
Yoksayamadım Seni
Gecenin kokusu sinerken üzerime, beyin kıvrımlarında dansetmekte kelimeler
Anlamsızlık yapışmışken ömrümün sayılı kalan zamanına, tüm ihtişamınla geldin sensiz kıyılarıma
İmkansızlığını soyundukça sevdanı giydirdin üzerime
Ben sana aktıkça sen doldun Sen benimle doldukça taştın Taştıkça sardın, sardıkça yaktın
Ayazda iki yürek, yangınlar ortasında, küllerin içinde dans ederdi bir zamanlar  Hangi zamanlar 
Ne zaman var mıydı öyle bir zaman;
Yoktu senden öncesi yaşanmışlıklardan arta kalan Yaşanmamış ne varsa sana dair, akreple yelkovanın takılı kalmış ucunda  
'Sensizliğim Kalın bir örtü gibiydi yüreğimin üzerini örten '
Seninle bu kadar doluyken, her yanım seninle çevriliyken ne yöne dönsem sana sobelenirken,
görünmez ellerin hala yüreğimi sıkarken    
De bana sevgili, Yok sayabilir miyim seni?
De bana; Yok sayabilir miyim yaşanmış bir sevdanın küllerini eşelendiğimi?
Yok sayabilir miyim sana olan sevgimi?
Peki ya, yok sayabilir miyim sendeki yüreğimi?
Sen gitsen de benden, ben yine söküp getiririm seni yaşadığın şehrin kalbinden 
Sen öldüm desen de o aşifte şehrin rahminden sezeryanla alırım seni
Ben bu kadar senken 
Sen bu kadar benken 
Bizken 
Yok say beni diyemezsin, isteyemezsin bunu benden  
Ama; gittin benden Gitmemi istedin senden Korktun belki de aşktan, hiç yaşamadığın bu tılsımlı duygudan 
Affet, yok sayamadım seni sevgili Ben seni yok sayamadım Zamanın durduğu bu noktada susuyorum Kanayan ruhumun tüm kırılmışlığıyla, hiç yapmadığım bir şeyi yapıyorum 
Ve ilk kez yüreğine fısıldıyorum: Yok sayabilirsin artık beni
Yenilgiyi yakıştıramadım kendime, tıpkı gidişleri yakıştıramadığım gibi Ama bana çok yakıştığını düşünmüş ki hayat, iğneledi üstüme hayal kırıklığını ve terkedişleri 
Acaba bir gün  Bir gün hayat eğilip de öper mi beni de alnımdan  
|
|
|