Yalnız Mesajı Göster

Rukye Ve Dua İle Tedavi Nasıl Yapılır

Eski 10-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Rukye Ve Dua İle Tedavi Nasıl Yapılır




Rukye ve Dua İle Tedavi Nasıl Yapılır
Hakkında Rukye ve Dua İle Tedavi Nasıl Yapılır




Rukye ve Dua İle Tedavi Nasıl Yapılır

Rukye okuyup üflemedir Sihir karışmayan, yani şer ve şeytanlık için olmayıp da ondan korunmak ve bir hastalık veya âfete Allah'tan şifa niyazı için kendine veya diğerine hulûs-i kalp ve salih niyet ile bir duâ veya âyet okuyup üflemek kabilinden olan nefesler caizdir Çünkü bunda kimseye zarar vermek veya sapıtmak veya Allah'tan başkasına sığınma ve iltica mânâsı yoktur

Resulullah'ın kendisine ve diğerlerine bu şekilde okuyup üflediği ve böyle hayır için rukye (üfleme)'ye müsaade ettiği sabit ve bu sebeple gerek ruhanî ve gerek cismanî nice hastaların şifa bulduğu da vâki olmuş ve görülmüştür

Bununla beraber mutlaka okuyup üfleme ile koruma ve yardım isteme, yani okumakla tedavi caiz olup olmayacağı hakkında da ihtilaf edilmiştir: Şüphe yok ki herkesin Allah'a sığınarak kendisi ve diğerleri için duâ etmesi, okuması, sadece meşrû değil, dince emredilmiştir Lâkin bunun tedâvi için kendine okutmak denilen mânâ ile rukye denilen tarzda yapılmasında, Razî'nin beyan ettiği üzere ihtilaf edilmiştir Bazıları rukyeyi, yani okuma ile tedâviyi yasaklamışlardır Bunlar, şu hadis ile istidlâl etmişlerdir

"Allah'ın birtakım kulları vardır ki, kendilerine ne keyy (yarayı dağlama), ne de rukye (okuyarak tedavi) yaptırmazlar, yani dağlanmazlar ve başkalarının nefesiyle tedavi istemezler ve ancak Rab'lerine tevekkül ederler"

Bir hadiste de "Allah'a tevekkül etmemiştir dağlanan ve okunmak isteyen" buyurulmuştur

Bunun izahı Buhârî'nin ve daha geniş olarak Müslim'in Husayn b Abdurrahman'dan senetleriyle rivayet ettikleri şu hadistedir: Saîd b Cübeyr'in yanında idim

-Dün gece düşen yıldızı hanginiz gördü? dedi

-Ben, amma, ben bir namazda değildim, böcek sokmuştu, dedim

-Ne yaptın? dedi,

-Rukye ettirdim, okuttum

-Seni ona ne sevketti?

-Şâbî'nin bize haber verdiği bir hadis

-Şâbî size ne haber verdi?

- Büreyde b Husayb Eslemî'den "Gözden veya sokmadan başkasında rukye yoktur" dediğini bize haber verdi

- İşittiğini tutan iyi yapmıştır Fakat İbnü Abbas bize Hz Peygamber (sav)'den şöyle haber verdi:

- Peygamber buyurdu ki:

'Bana ümmetler gösterildi, peygamber gördüm yanında bir toplumcuk, peygamber gördüm yanında bir iki adam, peygamber gördüm yanında kimse yok Derken bana bir büyük kalabalık gösterildi, zannettim ki benim ümmetim, derken bana denildi ki:

- Bu Musa ve kavmidir, lâkin ufuğa bak, baktım ki yine bir büyük kalabalık, derken bana denildi ki: Diğer ufuğa bak, baktımki bir büyük kalabalık

- İşte denildi bu senin ümmetin, beraberlerinde hesapsız ve azapsız cennete girecek yetmiş bin vardı

Peygamber bunu söyledi, sonra kalktı evine girdi İnsanlar bu hesapsız ve azapsız cennete girecekler kimler olduğu hakkında konuşmaya daldılar Bazıları:

"Bunlar Resulullah'la sohbet edenler olsa gerek" dediler Bazıları da:

"Bunlar İslâm'da doğup da Allah'a hiç şirk koşmamış olanlar olsa gerek" dediler, daha birtakım şeyler söylediler Derken Resulullah (sav) çıktı:

"Neden bahsediyorsunuz?" dedi, durumu haber verdiler, buyurdu ki:

"Onlar, o kimselerdir ki, rukye yapmazlar, rukye istemezler, tetayyûr yani uğursuz da görmezler ve ancak Rablerine tevekkül ederler"

Fakat Buhârî'de, Mesâbih'de ve Meşârık'da yoktur ve hadis şöyledir:

"Onlar, o kimselerdir ki, uğursuzluk saymazlar, okunmak istemezler, dağlanmazlar ve ancak Rab'larına tevekkül ederler" Bu, daha sahihtir

Bu hadis İhlâs Sûresi'nde "Samed"in mânâsını izahta geçtiği üzere sebeplere gönül vermeyen, elemler ve musîbetler karşısında sarsılmayarak tevekkül makamının en yüksek mertebesinde bulunan "nefs-i râdıye" sahibi Allah ehli olanların büyükleri hakkında olduğu açıktır Onun için bunlardan uğursuz sayma ve okunmayı istemenin terkedilmesinin daha iyi olacağına istidlâl olunabilirse de herkes için mutlaka men edilmesi ve yasaklanmasına istidlâl etmek uygun olmaz Yine Buhârî, Müslim ve diğer sahih hadis kitaplarında okunup üflemeye müsaade eden hadisler de çoktur

Bu cümleden olarak Câbir b Abdullah hadislerinde demiştir ki:

Benim bir dayım vardı, akrep sokmasına okuyup üflerdi Resulullah (sav) okuyup üflemeden yasakladı Onun üzerine, vardı

-Ey Allah'ın Resulü! Sen okuyup üflemeyi yasakladın, ben ise akrep sokmasına rukye ederim dedi

Resulullah da:

-Sizden her kimin kardeşine bir menfaat etmeye gücü yeterse yapsın, buyurdu

Avf bMâlik Eşceî hadisinde de demiştir ki:

Biz câhiliye zamanında okuyup üflerdik Dedik ki:

-Ey Allah'ın Resulü onun hakkında ne buyurursun?

-Rukyelerinizi bana arzediniz, rukyelerde bir sakınca yoktur, onda şirk olmadıkça" buyurdu

Ebu Saîd Hudrî hadisinde:

Resulullah'ın ashabından birtakım kimseler seferde idiler Arap obalarından birine uğradılar Onlara misafir olmak istediler, misafir etmediler

-İçinizde bir rukye eden (okuyucu) var mı? Zira obanın efendisi ledig (yani yılan veya akrep sokmuş)dir" dediler

Ashab içinden bir adam -ki Ebu Saîd kendisidir

-Evet, dedi

Vardı onu Fatiha Sûresi'yle okudu üfledi, bunun üzerine adam iyi oldu Ona bir bölük koyun verildi, o, onu kabul etmek istemedi,

-Peygamber (sav)'e arzetmeden almam, dedi ve Peygamber'e vardı anlattı,

-Ey Allah'ın Resulü, vallâhi yalnız Fatiha Sûresi ile okudum

Resulullah tebessüm etti de:

-Sen onun rukye olduğunu ne bildin? Onu onlardan alın, bana da sizinle beraber bir hisse ayırın, buyurdu"

Daha bunlar gibi hadisler delâlet ediyor ki, yasaklanmış olan rukyeler hakikatleri bilinmeyen, sihir ihtimâli ve şirk mânâsı bulunan rukyelerdir

Bazıları da üflemeyi yasaklamışlardır



Alıntı Yaparak Cevapla