![]() |
Haçlı Seferleri-Çocuk Haçlı Seferi-Son Haçlı Seferleri
Haçlı Seferleri-Çocuk Haçlı Seferi-Son Haçlı Seferleri
Tarih boyunca insanlar dinsel inançları uğruna birçok kez savaşa girdiler. Bu savaşlardan biri de ortaçağda Batı Avrupalı Hıristiyanların Müslümanlar'ın elinde bulunan Kudüs'ü ve öteki kutsal toprakları almak için düzenledikleri Haçlı Seferleri'dir. Hz. İsa'nın doğduğu yer olan Kudüs kenti Hıristiyanlar için büyük bir önem taşıyordu. Hıristiyanlar bu kenti ziyaret edenlerin günahlarından arınacağına inanıyorlardı. Ortadoğu'yu ele geçirerek Hıristiyan dünyasında söz sahibi olmak isteyen din adamları Kudüs'ü ve kutsal toprakları ele geçirmenin bir din görevi olduğunu söyleyerek Hıristiyanlar'ı harekete geçirmek için büyük çabalar harcadılar. Bu seferler 1095'ten başlayarak 13. yüzyılın ikinci yarısına kadar sürdü. Yola çıkmadan önce Haçhlar'ı kutsayan papa, bu kutsal savaşta bütün günahlarının bağışlanacağını söylüyordu. Zengin soyluların yanı sıra krallar da büyük ordular kurabilmek amacıyla topraklarını sattılar; uzun süre yurtlarından uzak kaldılar. Sefere katılan krallar arasında İngiltere Kralı I. Richard (Aslan Yürekli) da vardı. Bir söylentiye göre I. Richard seferden dönerken Avrupa'da tutsak düştü ve bir kaleye kapatıldı. Efendisini ararken oraya yolu düşen ozan Blondel, kale duvarlarının ardından şarkısına karşılık veren kralın sesini tanıyarak onu kurtardı. Batıda Haçlı Seferleri'ne katılan şövalyelere ve askerlere ilişkin anlatılanların çoğu yiğitlik ve cesaret öyküleridir. Ne var ki, kutsal inançlar uğruna ve bir din görevi olarak başlayan Haçlı Seferleri zamanla, dinsel inançlarını bir kenara bırakarak mal ve para hırsıyla gözü dönen insanların bu uğurda birbirlerini öldürmekten çekinmedikleri uzun ve kanlı bir mücadeleye dönüştü. |
Birinci Haçlı Seferi
Birinci Haçlı Seferi
1071'de Anadolu'ya girdikten sonra Anadolu Selçuklu Devleti'ni kuran Türkler düzenledikleri sürekli akınlarla Bizans İmparatorlu-ğu'nu tehdit ediyorlardı. I. Haçlı Seferi, Bizans İmparatoru I. Aleksios'un Selçuklu tehdidine karşı Papa II. Urbanus'tan yardım istemesiyle başladı {bak. Anadolu Selçuklu Devletî; Bizans İmparatorluğu). Bizans'ın düşmesi Türkler'e Avrupa yolunun açılması demekti. 1095'te Fransa'da Clermont Konsili' ni toplayan Papa II. Urbanus Doğu Hıristi-yanlar'ını kurtarmanın kutsal bir görev olduğunu söyleyerek Bizans'a yardım çağrısında bulundu. Çağrı olumlu karşılanarak 400 yıldır Müslümanlar'm egemenliğinde olan Kudüs'e ve öteki kutsal topraklara seferler düzenlenmesine ve sefere katılanların bir haç taşımasına karar verildi. Papa II. Urbanus'un konuşmaları Hıristiyanlar üzerinde büyük bir etki yarattı. Konsilin hemen ardından savaş hazırlıkları başlatıldı. Binlerce Hıristiyan ilk Haçlı Seferi'nin sancağı altında bir araya geldi. O sırada Pierre I’Hermite (Keşiş Pierre) adlı bir keşiş tüm Fransa'yı dolaşarak Kudüs'ün Müslümanlar'dan geri alınması için ateşli vaazlar verdi. Yüzlerce yoksul köylü eşeğinin sırtında köyleri dolaşan bu adamın peşinden gitti. Düzensiz ve başıbozuk birliklerden oluşan ordusuyla Konstantinopolis'e (İstanbul) ulaşan Pierre FHermite, I. Aleksios'un asıl Haçlı ordusunu beklemesi için yaptığı uyarıya kulak asmayarak Nikaia'ya (İznik) kadar ilerledi. Ama orada I. Kılıç Arslan karşısında yenilgiye uğrayarak kılıçtan geçirildiler. Dört koldan oluşan Haçlı ordusu 1096 baharında Bizans'a doğru yola çıktı. 1097'de Konstantinopolis'te birleşen ordulardan birincisinin başında Fransa Kralı I. Philippe'in kardeşi Hugues de Vermandois ile Aşağı Lorraine Dükü Godefroi de Bouillon, ikinci ordunun başında Norman asıllı Bohemond, üçüncü ordunun başında Toulouse Kontu Raimond de Saint Gilles, dördüncünün başında da Flandre Kontu Robrecht bulunuyordu. Çok geçmeden İmparator I. Aleksios ile doğuda kendilerine ait krallıklar kurmak isteyen Haçlı ordusu komutanları arasında anlaşmazlıklar başladı. Haçlılar Temmuz 1097'de Nikaia'yı ele geçirdiler ve I. Aleksios'la yapılan anlaşma uyarınca kenti Bizans'a bıraktılar. Dorylaion (Eskişehir) önlerinde I. Kılıç Arslan'in ordusuyla yaptıkları kanlı bir savaşın ardından Anadolu'yu geçerek Antiokheia'ya (Hatay) ulaştılar. Uzun bir kuşatmanın ardından kenti ele geçirdiler. Daha sonra Kudüs'e doğru yürümeyi sürdürdüren Haçlılar Temmuz 1099'da Fatımiler'in elinde bulunan Kudüs'ü alarak Müslüman ve Yahudi halkı kılıçtan geçirdiler. Godefroi de Bouillon, Advocatus sancti sepulchri (Kutsal Kabrin Koruyucusu) unvanıyla kentin yöneticiliğine getirildi. Birkaç ay sonra Godefroi'nin ölümü üzerine kardeşi Kudüs Krallığı'nı kurarak I. Baudouin adıyla taç giydi. Daha sonra Filistin kıyılarını da ele geçiren Haçlılar orada üç devlet daha kurdular: Edessa (Urfa) Kontluğu, Trablus Kontluğu ve Antiokheia Prensliği. İlk Haçlı Seferi sırasında Haçlı şövalyeler bir araya gelerek Hospitalier, Templier ve Töton Şövalyeleri olmak üzere üç ayrı tarikat kurdular. Bu tarikatlar sonraki Haçlı Seferle-ri'nde önemli rol oynadı. |
İkinci Haçlı Seferi
İkinci Haçlı Seferi
Topraklarını korumaya çalışan Müslüman devletler Haçlılar'a karşı birleşti. Musul Ata*beyi İmadeddin Zengi 1144'te Edessa Kontlu-ğu'nu ele geçirdi. Bu olay batıda büyük bir tepki yarattı. Bunun üzerine Papa III. Euge-nius yeni bir ferman çıkararak Hıristiyanlar'ı, Müslümanlar'a karşı savaşa çağırdı. Bu kez Haçlı ordusunun başında Fransa Kralı VII. Louis ile Alman İmparatoru III. Konrad bulunuyordu. 1147'de yola çıkan Haçlı ordusu Konstantinopolis'i geçerek Dory-laion'a ulaştı. Ama orada Anadolu Selçuklu Sultanı I. Mesud'un baskınına uğradı; III. Konrad güçlükle Nikaia'ya kaçtı. Önlerinde bir engel kalmayan Müslümanlar 1153'te denizyoluyla Suriye kıyılarına gelen VII. Louis'nin ordusunu geri püskürterek Şam'ı kuşattılar. 1187'de Eyyubi hükümdarı Selahaddin Eyyubi Haçlı ordusunu büyük bir bozguna uğratarak Kudüs'ü aldı. |
Cevap : Haçlı Seferleri-Çocuk Haçlı Seferi-Son Haçlı Seferleri
Üçüncü Haçlı Seferi
Kudüs'ün düşmesi Hıristiyan dünyasında bü*yük bir tepki uyandırdı. Papa VIII. Gregorius bir ferman çıkararak Kutsal Roma-Germen İmparatoru I. Friedrich'i (Barbarossa), Fransa Kralı II. Philippe August'u ve İngiltere Kralı I. Richard'ı (Aslan Yürekli) yeni bir sefere çağırdı. I. Friedrich o zamana kadar bir araya getirilen en büyük Haçlı ordusunun başında yola çıktı. Anadolu'da Selçuklular'ı yenilgiye uğratarak İkonion'a (Konya) ulaştı. Ama öteki komutanlarla buluşma yeri olan Akkâ'ya varamadan yolda boğularak öldü. Aralarında anlaşan Kral I. Richard ile II. Philippe 1191'de Akkâ'yı ele geçirdiler, ama Kudüs'e ulaşamadılar. Sonunda I. Richard ile anlaşmaya varan Selahaddin Eyyubi Haçlı-lar'ın Kudüs'ü ziyaret etmelerine izin verdi. Görevinin tamamlandığını düşünen Fransa Kralı II. Philippe ise ülkesine döndü. Haçlı-lar'ın bu seferdeki en büyük kazançları, Kıbrıs'ı ele geçirerek orada bağımsız bir krallık kurmaları oldu. Dördüncü Haçlı Seferi 1198'de Papa III. Innocentius'un fermanı üzerine başlayan dördüncü Haçlı Seferi'ne Champagne Kontu III. Thibaut önderlik etti. Sefer masraflarının karşılanması için Vene-dikliler'le anlaşan Haçlı ordusu karşılık ola*rak, bir Hıristiyan kentine saldırmak istemedikleri halde Macaristan'ın Zara (bugün Zadar) kentini alarak Venediklilere verdiler. Ardından Konstantinopolis'e ulaşarak üç gün boyunca kenti yağmaladılar. Flandre Kontu I. Baudouin'i tahta geçirerek 1204'te Bizans'ta bir Latin İmparatorluğu kurdular. Kudüs'ü ve kutsal toprakları almak için Müslümanlar'a karşı başlatılan dördüncü sefer amacından saparak Bizans Imparatorluğu'nun zayıflamasına ve batı kiliseleri arasında uzlaşma olanağının ortadan kalkmasına neden oldu. Çocuk Haçlı Seferi Haçlı Seferleri'nin en ilgi çekici olanı 1212'de gerçekleşen Çocuk Haçlı Seferi'ydi. İki din adamının kışkırtmasıyla, çoğu 12 yaşından küçük binlerce çocuk bir araya getirilerek sefere yollandı. Çocukların çoğu seferin güç koşullarına dayanamayarak öldü; kalanları da köle pazarlarında satıldı. |
Son Haçlı Seferleri
Son Haçlı Seferleri
1218'de gemilerle yola çıkan beşinci Haçlı ordusu Nil Irmağı ağzındaki Dimyat kentini ele geçirerek Mısır'ın içlerine doğru ilerlemeye başladı. Haçlılar'ın ilerlemesini durduramayan Eyyubiler barış yapmak koşuluyla Kudüs'ü kendilerine bırakacaklarını belirttiler. Ama Haçlılar anlaşmayı kabul etmedi; Kahire'ye doğru ilerlerken Nil Irmağı'm geçemeyerek geri çekilmek zorunda kaldılar. Bu sefer papalık tarafından düzenlenenlerin sonuncusu oldu. Daha önce Papa III. Honorius'a sefere çıkacağına söz veren Kutsal Roma-Germen İmparatoru II. Friedrich bu seferi çeşitli bahanelerle erteledi. Honorius'un yerine geçen Papa IX. Gregorius bu gecikmeden dolayı II. Friedrich'i aforoz etti. 1228'de gemilerle doğuya hareket eden II. Friedrich Eyyubi Sultanı el-Kâmil'le anlaşarak Kudüs, Nasıra ve Beytlehem'i aldı. 10 yıllık bir ateşkesin ardından Eyyubiler Kudüs'ü ele geçirdiler. O tarihten 1917'ye kadar bu kente hiçbir Hıristiyan ordusu giremedi. Ama batıda kutsal toprakları kurtarma umudu sürmekteydi. VII. Haçlı Seferi Fransa Kralı IX. Louis'nin önderliğinde başladı. 1249'da Mısır'a saldırarak Dimyat'ı aldı. Kahire'ye doğru ilerlemeye çalışırken yenilgiye uğradı ve tutsak düştü. Daha sonra fidye karşılığında serbest bırakıldı; dört yıl sonra da yurduna döndü. 1267'de kardeşi Anjou Dükü Charles'ın (sonradan Sicilya Kralı I. Carlo) isteği uyarınca Prens Edward'ın desteğine güvenerek yeniden sefere çıktı. Ama Kuzey Afrika'da hastalanarak öldü. Doğuda savaşı sürdüren Prens Edvvard herhangi bir başarı sağlayamadı. Müslümanlar önce Hayfa ve Arsuf'u, ardından da Antiokheia ve Hospitalier tarikatının güçlü kalesi Krak des Chevaliers'yi aldılar. 1291'de Haçlılar'ın doğudaki son önemli kalesi olan Akkâ'nın bir kez daha Müslümanların eline geçmesiyle Haçlı Seferleri sona erdi. |
haçlı seferleri,nedenleri ve sonuçları
haçlı seferleri,nedenleri ve sonuçları
Haçlı Seferleri Haçlı Seferleri'nin Nedenleri Dinsel Nedenler : Hıristiyan Avrupa'nın, Hıristiyanlık'ın kurucusu ve peygamberi Hz. İsa'nın doğduğu bölge olan Kudüs ve çevresini Müslümanlardan geri almak istemesi. Papa'nın seferler sonucunda otoritesini artıracağını düşünmesi. Cluny Tarikatının çalışmaları. Ekonomik ve Sosyal Nedenler : Feodalitenin etkisiyle halkın yoksul düşmesi İpek ve Baharat Yolu'nun Müslümanların eline geçmesi. Hıristiyanların Doğu'nun zenginliklerini ele geçirmek istemesi. Haçlı Seferleri I. Haçlı Seferi (1096-1099) Papa II. Urbanus'un çağrısı ile başladı. I. Kılıç Arslan tarafından öncüleri Anadolu'da yok edildi. Asıl grup Antakya'yı aldıktan sonra, Kudüs'ü Fatimiler'den aldı. I. Haçlı Seferi sonunda Urfa, Antakya ve Kudüs'ü içine alan bir Latin Krallığı kuruldu. II. Haçlı Seferi (1147-1149) Musul atabeyi İmadedin Zengi'nin 1144 yılında Urfa'yı geri alması üzerine başladı. Sefere Alman Kralı III. Konrad ile Fransa kralı VII. Louis katıldı. Haçlılar Şam yakınlarına kadar geldiler; fakat burada bozguna uğrayarak geri döndüler. III. Haçlı Seferi (1189-1192) 1187 yılında Selahaddin Eyyubi'nin, Kudüs'ü geri alması üzerine başladı. Sefere İngiltere kralı Arslan Yürekli Richard, Alman Kralı Friedrich Barbarossa ve Fransız Kralı II. Philippe Auguste katıldı. Barbarossa Silifke Çayı'nı geçerken boğularak öldü, Arslan Yürekli Richard ve Philippe Auguste ise Selahattin Eyyubi tarafından bozguna uğratıldı. IV. Haçlı Seferi (1202-1204) Papa III. Innocentus'un çağrısı üzerine yeniden toplanan Haçlı ordusu, Venediklilerin de yardımıyla denizden yola çıktı. Haçlılar 1203'te İstanbul'a geldiler. şehre girerek katliam yaptılar. İstanbul'dan kaçan Rumlar, 1204'te İznik Rum Devleti ve Trabzon Rum Devleti'ni kurdular. Haçlı Seferleri'nin Sonuçları Dinsel Sonuçları : Kilise ve papalığa güven sarsıldı. Skolastik düşünce zayıfladı. Doğudaki bilim ve kültürün zenginliğini gören Hristiyanlar, din adamlarının yalan söylediğini anladılar. Ekonomik Sonuçları : Doğu Akdeniz limanları önem kazandı. Burjuva sınıfının ekonomik gücü arttı. Marsilya, Ceneviz ve Cenova limanlarının önem kazanması ile ekonomik güç İtalyan denizcilerin eline geçti. Siyasal Sonuçları : Çok sayıda senyör ve şövalyenin ölmesi ile derebeylik sistemi zayıfladı. Merkezi krallıklar güç kazanmaya başladı. Türklerin batı yönünde ilerlemesi durdu. Teknik Sonuçları : Kağıt, barut, pusula gibi buluşlar Avrupa'ya taşındı. __________________ |
Cevap : Haçlı Seferleri-Çocuk Haçlı Seferi-Son Haçlı Seferleri
3 Eklenti(ler)
HAÇLI SEFERLERİ
Hıristiyanlık dininin peygamberi olan Hz. İsa Kudüs’te yaşamıştır. Bu yüzden Kudüs ve çevresi Hıristiyanlık için kutsal topraklardır. Kudüs, aynı zamanda Müslümanlar ve Yahudiler için de kutsaldır. Ancak, bu topraklar, 636 yılında Halife Hz. Ömer döneminde, ünlü komutan Halid bin Velid tarafından İslam devleti topraklarına katıldı. Avrupalı Hıristiyanlar, Müslümanların elinde bulunan bu kutsal yerleri almak için bir takım askeri seferler düzenlediler. Bu seferlere katılanlar elbiselerinin ve kalkanlarının üzerinde bir haç işareti taşıdıkları için bu seferlere Haçlı Seferleri” denmiştir. Şimdi Haçlı Seferlerinin nedenlerini sırasıyla inceleyelim. Siyasal Nedenler Müslüman Araplar, Dört Halife ve Emeviler döneminde Suriye, Filistin ve İspanya’yı ele geçirmişlerdi. Aynı zamanda, son derslerimizde gördüğümüz gibi, Selçuklu Türkleri Anadolu’nun büyük bölümünü Hıristiyanlık Bizans’ın elinden alarak devlet kurmuşlardı. Bu durum Avrupalı Hıristiyanların sinirini bozuyordu. Ekonomik Nedenler Avrupalılar çok eskiden beri doğudan gelen ipek, porselen ve baharat gibi mallara çok ilgi göstermişlerdir. Ancak, o zaman dünyanın en büyük ticaret yolları sayılan İpek” ve Baharat” yollarının denetimi Müslümanların denetiminde bulunuyordu. Bazı Avrupalılar, bu Müslüman ülkelerine giderek zengin olmak istiyorlardı. Dinsel Nedenler Hıristiyanlar için Kudüs’e haç ziyareti yapmak kutsal bir görevdi. Ancak, haç merkezinin Müslümanların elinde olması Hıristiyanların hoşuna gitmiyordu. Haç görevini rahat yerine getiremediklerini düşünüyorlardı. Avrupa’nın önde gelen Hıristiyanlık tarikatları önce devlet ve derebeyler arasında barışı sağladılar sonra onları, Müslümanlarla savaşmaya çağırdılar. Bu savaşı Hz. İsa ve Tanrı istiyor, Müslümanlarla savaşmak en kutsal görevdir, bu savaşa katılanlar cennete gidecekler” diye propaganda yaptılar. Ayrıca, Hıristiyanlık Bizans’ın Türk akınlarından kurtulmak için diğer Hıristiyanlık ülkelerden iki de bir yardım istemesi macera peşinde koşan Avrupalı prensleri ve şövalyeleri savaşa katılmaya yönlendiriyordu. Haçlı Seferleri toplam sekiz tanedir. İlki 1096’da başlamış, en sonuncusu ise 1270 yılında yapılmıştır. Bunlardan, şimdilik ilk dördü bizi ilgilendirdiği için aşağıda onlardan söz edeceğiz. Birinci Haçlı Seferi (1096-1099) Haçlı kuvvetleri Papa II. Urbanus’un tâlimatı uyarınca Ağustos 1096’da harekete geçtiler. Sefere Batı Avrupa krallarının hiçbiri katılmadı. Fransalı (Frank) şövalyelerinin ağırlıkta olduğu haçlı ordusu dört ayrı koldan yola çıktı. Yaklaşık 4 bin atlı ve 25 bin piyadeden oluşan Haçlı kuvvetleri bir yıl içinde İstanbul’a (Konstantinopolis’e) vardı. Bizans desteğini de alan haçlılar 1097’de İznik’i Anadolu Selçuklularının elinden aldılar ve Bizans’a bıraktılar. Anadolu Selçuklu Sultanı I. Kılıç Arslan’ın direnişi yüzünden Anadolu’yu büyük zorluklar ve kayıplarla geçen Haçlılar, sekiz aylık kuşatma sonunda Haziran 1098’de Antakya’yı aldılar. Burada ortaya çıkan veba salgını yüzünden aralarında papalık temsilcisi de olmak üzere yüzlerce Haçlı askeri öldü. 7 Haziran’da Kudüs’e ulaşdılar. Bir aylık bir kuşatma sonunda kenti Fatımîlerden alıp Müslüman ve Yahudi halkı kılıçtan geçirdiler (1099). Haçlılar Kudüs’te bir krallık, Urfa ve Antakya’da birer kontluk kurdular. Böylece Haçlı seferleri Hıristiyanlar açısından başarı ile sonuçlandı. Varlıklarını sürdüren bu devletlerden Urfa Kontluğunun daha sonra Musul Atabeyi Nureddin Zengi tarafından ele geçirilmesi Hıristiyan dünyasında büyük tepkilere yol açtı ve Papa 1145’de yeni bir Haçlı seferi çağrısında bulundu. İkinci Haçlı Seferi (1147-1149) II. Haçlı Seferi’nde Fransa kralı VII. Louis ile Alman imparatoru III. Konrad da vardı. VII. Louis’den bir ay önce yola çıkan III. Konrad, 1147’nin sonlarında Anadolu Selçuklu sultanı I. Mesud tarafından Eskişehir yakınlarında yenilgiye uğratıldı. İznik’e geri dönen Konrad burada güçlerini VII. Louis’ninkilerle birleştirerek Kudüs’e doğru tekrar ilerlediler. 1148’de Antakya’ya ve oradan da Kudüs’e ulaştılar. Burada Haçlı komutanlarının katıldığı bir toplantıda Şam’a saldırı kararı alındı ve 50 bin kişilik büyük bir ordu oluşturuldu. Ancak bu sefer başarısızlıkla sonuçlandı ve yenileceklerini anlayan Haçlılar geri çekildiler. Hıristiyan ahalinin çoğu kenti terk etmek zorunda kaldı. II. Haçlı Seferini izleyen 25 yılboyunca Kudüs Krallığı varlığını sürdü. Mısır’daki Eyyübi Kralı Salaheddin Eyyubî Kudüs’ün düştüğü haberi Avrupa’da geniş yankılar uyandırdı. Papa VIII. Gregorius bir ferman yayınlayarak yeni bir Haçlı Seferi çağrısında bulundu. Mayıs 1189’da o zamana değin bir araya getirilen Haçlı kuvvetlerinin en büyüğünün başında yola çıktı. Bu sefere Alman İmparatoru Frederik Barbaros, Fransa Kralı II. Filip Ogüst ve İngiltere Kralı Arslan Yürekli Rişar katıldılar. Selçukluları yenilgiye uğrattıktan sonra Mayıs 1190 Konya’ya ulaştı. Anadolu Selçuklu Devleti hükümdarı II. Kılıç Arslan Haçlıların transit geçişine izin verdi. Ama bir ay sonra Alman İmparatoru Frederik Tarsus çayında yüzerken boğuldu ve öldü. İmparatorun ölümü Alman ordusunun dağılmasına neden oldu. Kalan Haçlı birlikleri Fransa ve İngiltere kralları önderliğinde Kudüs’e doğru ilerlemeyi sürdürdüler. Önce Kudüs’ü sonra da Şam’ı almayı tasarlıyorlardı. Ancak Selahaddin Eyyübi’yi yenemediler ve başarıla olamayarak ülkelerine geri döndüler. Haçlıların bu seferdeki en büyük kazancı Kıbrıs’ın alınması olmuştu. Ada, bundan sonraki Haçlı Seferlerinde üs olarak kullanıldı. Dördüncü Haçlı Seferi Papa III. Innocentius 1198’de IV. Haçlı Seferi için bir ferman yayınladı. Fransız soylusu katılmıştı. Sefere katılacak birliklerin Venedik gemileriyle taşınması kararlaştırıldı. Bunun için Venediklilere belirli bir para ödenecek ve fethedilecek topraklar Fransızlar ile Venedikliler arasında eşit olarak paylaşılacaktı. Ama Haçlıların bir bölümü doğrudan Anadolu’ya gitmeyi yeğlediğinden 1202 yazında Venedik’e gelen Haçlı birlikleri beklenenden küçüktü. Haçlılar Venediklere karşı borçlu durumuna düştü ve bu borcu kapatmak için Macaristan’ın Zara kentinin ele geçirilmesinde Venediklilere yardım etmeye karar verdiler. Kasım 1202’de Zara kenti alınarak Venediklilere verildi. Bundan sonra Venedikliler tarafından, aralarındaki ticarî rekabet yüzünden doğrudan Bizans üzerine yönlendirilen Haçlılar Nisan 1204’de Konstatinopolis’i ele geçirdiler ve yağmaladılar. Bizans İmparatorluğunu yıkıp, yerine Latin İmparatorluğu’nu kurdular. Bizans İmparatorluğu 1261 İznik’te sürdürmek zorunda kalacaktı. Müslümanlara karşı başlatılmasına karşın amacından sapan IV. Haçlı Seferi, Bizans İmparatorluğunun iyice zayıflamasına yol açtı. Avrupalılar, 1270 yılına kadar dört tane daha Haçlı Seferi düzenledilerse de yeterince başarılı olmadılar. Haçlı Seferlerinin Hıristiyan ve Müslüman dünyaları üzerinde büyük etkiler olmuştur. Ayrıca şunu hatırlatmakta fayda var, 1999 yılı Birinci Haçlı Seferinin 900. yıl dönümü. Yanlardaki resimler o dönemdeki haçlı askerlerini gösteriyor. Haçlı Seferlerinin sonuçları 1- Haçlı Seferleri yüz binlerce Müslüman ve Hıristiyanlık insanın ölümüne neden oldu. 2- Hıristiyanlar başlangıçta başarı elde etseler de esas amaçalrına ulaşamadılar. 3- Avrupa’da bir çok derebeylik. Yıkıldı yerine küçük krallıklar kuruldu. Yani Avrupa’nın siyasal görüntüsü değişti. 4- Bizans İmparatorluğu Haçlı Seferlerinden büyük zarar gördü ve zayıfladı. 5- Avrupalılar Haçlı Seferlerinden ekonomik bakımdan kazançlı çıktılar. Deniz ticareti gelişti. Marsilya, Venedik ve Cenova gibi liman kentleri zenginleşti. 6- Avrupa’da gemi yapımcılığı gelişti. 7- Doğu’dan pusula, kağıt ve barut gibi şeyleri alan Avrupa’nın bilim ve tekniği gelişti. 8- Haçlı Seferleri sonundan papanın ve kilisenin prestiji azaldı. 9- Haçlı Seferleri sayesinde Müslümanlar ve Hıristiyanlar birbirlerini daha yakından tanıma olanağı buldular. |
Cevap : Haçlı Seferleri-Çocuk Haçlı Seferi-Son Haçlı Seferleri
3 Eklenti(ler)
HAÇLI SEFERLERİ
Hıristiyanlık dininin peygamberi olan Hz. İsa Kudüs’te yaşamıştır. Bu yüzden Kudüs ve çevresi Hıristiyanlık için kutsal topraklardır. Kudüs, aynı zamanda Müslümanlar ve Yahudiler için de kutsaldır. Ancak, bu topraklar, 636 yılında Halife Hz. Ömer döneminde, ünlü komutan Halid bin Velid tarafından İslam devleti topraklarına katıldı. Avrupalı Hıristiyanlar, Müslümanların elinde bulunan bu kutsal yerleri almak için bir takım askeri seferler düzenlediler. Bu seferlere katılanlar elbiselerinin ve kalkanlarının üzerinde bir haç işareti taşıdıkları için bu seferlere Haçlı Seferleri denmiştir. Şimdi Haçlı Seferlerinin nedenlerini sırasıyla inceleyelim. Siyasal Nedenler Müslüman Araplar, Dört Halife ve Emeviler döneminde Suriye, Filistin ve İspanya’yı ele geçirmişlerdi. Aynı zamanda, son derslerimizde gördüğümüz gibi, Selçuklu Türkleri Anadolu’nun büyük bölümünü Hıristiyanlık Bizans’ın elinden alarak devlet kurmuşlardı. Bu durum Avrupalı Hıristiyanların sinirini bozuyordu. Ekonomik Nedenler Avrupalılar çok eskiden beri doğudan gelen ipek, porselen ve baharat gibi mallara çok ilgi göstermişlerdir. Ancak, o zaman dünyanın en büyük ticaret yolları sayılan İpek” ve Baharat” yollarının denetimi Müslümanların denetiminde bulunuyordu. Bazı Avrupalılar, bu Müslüman ülkelerine giderek zengin olmak istiyorlardı. Dinsel Nedenler Hıristiyanlar için Kudüs’e haç ziyareti yapmak kutsal bir görevdi. Ancak, haç merkezinin Müslümanların elinde olması Hıristiyanların hoşuna gitmiyordu. Haç görevini rahat yerine getiremediklerini düşünüyorlardı. Avrupa’nın önde gelen Hıristiyanlık tarikatları önce devlet ve derebeyler arasında barışı sağladılar sonra onları, Müslümanlarla savaşmaya çağırdılar. Bu savaşı Hz. İsa ve Tanrı istiyor, Müslümanlarla savaşmak en kutsal görevdir, bu savaşa katılanlar cennete gidecekler” diye propaganda yaptılar. Ayrıca, Hıristiyanlık Bizans’ın Türk akınlarından kurtulmak için diğer Hıristiyanlık ülkelerden iki de bir yardım istemesi macera peşinde koşan Avrupalı prensleri ve şövalyeleri savaşa katılmaya yönlendiriyordu. Haçlı Seferleri toplam sekiz tanedir. İlki 1096’da başlamış, en sonuncusu ise 1270 yılında yapılmıştır. Bunlardan, şimdilik ilk dördü bizi ilgilendirdiği için aşağıda onlardan söz edeceğiz. Birinci Haçlı Seferi (1096-1099) Haçlı kuvvetleri Papa II. Urbanus’un tâlimatı uyarınca Ağustos 1096’da harekete geçtiler. Sefere Batı Avrupa krallarının hiçbiri katılmadı. Fransalı (Frank) şövalyelerinin ağırlıkta olduğu haçlı ordusu dört ayrı koldan yola çıktı. Yaklaşık 4 bin atlı ve 25 bin piyadeden oluşan Haçlı kuvvetleri bir yıl içinde İstanbul’a (Konstantinopolis’e) vardı. Bizans desteğini de alan haçlılar 1097’de İznik’i Anadolu Selçuklularının elinden aldılar ve Bizans’a bıraktılar. Anadolu Selçuklu Sultanı I. Kılıç Arslan’ın direnişi yüzünden Anadolu’yu büyük zorluklar ve kayıplarla geçen Haçlılar, sekiz aylık kuşatma sonunda Haziran 1098’de Antakya’yı aldılar. Burada ortaya çıkan veba salgını yüzünden aralarında papalık temsilcisi de olmak üzere yüzlerce Haçlı askeri öldü. 7 Haziran’da Kudüs’e ulaşdılar. Bir aylık bir kuşatma sonunda kenti Fatımîlerden alıp Müslüman ve Yahudi halkı kılıçtan geçirdiler (1099). Haçlılar Kudüs’te bir krallık, Urfa ve Antakya’da birer kontluk kurdular. Böylece Haçlı seferleri Hıristiyanlar açısından başarı ile sonuçlandı. Varlıklarını sürdüren bu devletlerden Urfa Kontluğunun daha sonra Musul Atabeyi Nureddin Zengi tarafından ele geçirilmesi Hıristiyan dünyasında büyük tepkilere yol açtı ve Papa 1145’de yeni bir Haçlı seferi çağrısında bulundu. İkinci Haçlı Seferi (1147-1149) II. Haçlı Seferi’nde Fransa kralı VII. Louis ile Alman imparatoru III. Konrad da vardı. VII. Louis’den bir ay önce yola çıkan III. Konrad, 1147’nin sonlarında Anadolu Selçuklu sultanı I. Mesud tarafından Eskişehir yakınlarında yenilgiye uğratıldı. İznik’e geri dönen Konrad burada güçlerini VII. Louis’ninkilerle birleştirerek Kudüs’e doğru tekrar ilerlediler. 1148’de Antakya’ya ve oradan da Kudüs’e ulaştılar. Burada Haçlı komutanlarının katıldığı bir toplantıda Şam’a saldırı kararı alındı ve 50 bin kişilik büyük bir ordu oluşturuldu. Ancak bu sefer başarısızlıkla sonuçlandı ve yenileceklerini anlayan Haçlılar geri çekildiler. Hıristiyan ahalinin çoğu kenti terk etmek zorunda kaldı. II. Haçlı Seferini izleyen 25 yılboyunca Kudüs Krallığı varlığını sürdü. Mısır’daki Eyyübi Kralı Salaheddin Eyyubî Kudüs’ün düştüğü haberi Avrupa’da geniş yankılar uyandırdı. Papa VIII. Gregorius bir ferman yayınlayarak yeni bir Haçlı Seferi çağrısında bulundu. Mayıs 1189’da o zamana değin bir araya getirilen Haçlı kuvvetlerinin en büyüğünün başında yola çıktı. Bu sefere Alman İmparatoru Frederik Barbaros, Fransa Kralı II. Filip Ogüst ve İngiltere Kralı Arslan Yürekli Rişar katıldılar. Selçukluları yenilgiye uğrattıktan sonra Mayıs 1190 Konya’ya ulaştı. Anadolu Selçuklu Devleti hükümdarı II. Kılıç Arslan Haçlıların transit geçişine izin verdi. Ama bir ay sonra Alman İmparatoru Frederik Tarsus çayında yüzerken boğuldu ve öldü. İmparatorun ölümü Alman ordusunun dağılmasına neden oldu. Kalan Haçlı birlikleri Fransa ve İngiltere kralları önderliğinde Kudüs’e doğru ilerlemeyi sürdürdüler. Önce Kudüs’ü sonra da Şam’ı almayı tasarlıyorlardı. Ancak Selahaddin Eyyübi’yi yenemediler ve başarıla olamayarak ülkelerine geri döndüler. Haçlıların bu seferdeki en büyük kazancı Kıbrıs’ın alınması olmuştu. Ada, bundan sonraki Haçlı Seferlerinde üs olarak kullanıldı. Dördüncü Haçlı Seferi Papa III. Innocentius 1198’de IV. Haçlı Seferi için bir ferman yayınladı. Fransız soylusu katılmıştı. Sefere katılacak birliklerin Venedik gemileriyle taşınması kararlaştırıldı. Bunun için Venediklilere belirli bir para ödenecek ve fethedilecek topraklar Fransızlar ile Venedikliler arasında eşit olarak paylaşılacaktı. Ama Haçlıların bir bölümü doğrudan Anadolu’ya gitmeyi yeğlediğinden 1202 yazında Venedik’e gelen Haçlı birlikleri beklenenden küçüktü. Haçlılar Venediklere karşı borçlu durumuna düştü ve bu borcu kapatmak için Macaristan’ın Zara kentinin ele geçirilmesinde Venediklilere yardım etmeye karar verdiler. Kasım 1202’de Zara kenti alınarak Venediklilere verildi. Bundan sonra Venedikliler tarafından, aralarındaki ticarî rekabet yüzünden doğrudan Bizans üzerine yönlendirilen Haçlılar Nisan 1204’de Konstatinopolis’i ele geçirdiler ve yağmaladılar. Bizans İmparatorluğunu yıkıp, yerine Latin İmparatorluğu’nu kurdular. Bizans İmparatorluğu 1261 İznik’te sürdürmek zorunda kalacaktı. Müslümanlara karşı başlatılmasına karşın amacından sapan IV. Haçlı Seferi, Bizans İmparatorluğunun iyice zayıflamasına yol açtı. Avrupalılar, 1270 yılına kadar dört tane daha Haçlı Seferi düzenledilerse de yeterince başarılı olmadılar. Haçlı Seferlerinin sonuçları 1- Haçlı Seferleri yüz binlerce Müslüman ve Hıristiyanlık insanın ölümüne neden oldu. 2- Hıristiyanlar başlangıçta başarı elde etseler de esas amaçlarına ulaşamadılar. 3- Avrupa’da bir çok derebeylik. Yıkıldı yerine küçük krallıklar kuruldu. Yani Avrupa’nın siyasal görüntüsü değişti. 4- Bizans İmparatorluğu Haçlı Seferlerinden büyük zarar gördü ve zayıfladı. 5- Avrupalılar Haçlı Seferlerinden ekonomik bakımdan kazançlı çıktılar. Deniz ticareti gelişti. Marsilya, Venedik ve Cenova gibi liman kentleri zenginleşti. 6- Avrupa’da gemi yapımcılığı gelişti. 7- Doğu’dan pusula, kağıt ve barut gibi şeyleri alan Avrupa’nın bilim ve tekniği gelişti. 8- Haçlı Seferleri sonundan papanın ve kilisenin prestiji azaldı. 9- Haçlı Seferleri sayesinde Müslümanlar ve Hıristiyanlar birbirlerini daha yakından tanıma olanağı buldular. |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.