![]() |
Öfkeyi Yenmede '4 Metot'
Öfkeyi Yenmede '4 Metot' Allah Resûlü (sas) öfke konusunda bizlere bir takım yol ve yöntemler göstererek öfkelendiğimiz zaman öfkemize nasıl hakim olmamız gerektiğinin yollarını öğretiyor. Son olarak paylaşmak istediğimiz konu öfkeyi yenmenin 4 metodu. Gerçekte de birçok adlî vaka, bir anlık öfke patlamasıyla meydana gelir. Öfke, insanda fıtri olarak yaratılan, ancak aklî ve dinî terbiye ile kontrol altına alınabilen bir duygudur. Yerinde kullanılması halinde faydalı, aksi takdirde, fert ve toplum için bir musibettir. Kuran-ı Kerim, öfkelerine hakim olmayı, müminlerin güzel sıfatlarından sayıyor. Al-i İmran suresi 134. ayeti kerimede � takva sahipleri bollukta ve darlıkta harcayıp yedirenler, öfkelerini tutanlar, insanların kusurlarını bağışlayanlardır. ( 3/ 134) buyrulmuştur. Öfkelenmemeyi emreden Hz. Peygamber, öfkeye hakim olma yollarını da mucizevi bir şekilde göstermiştir. Buharinin rivayetine göre, bir adam, Resulullaha gelerek, bana nasihat et der. Resulullah da ona, öfkelenme (kızma)!der ve bu ifadeyi birkaç defa tekrarlar. Taberani rivayetinde de, Ebu Derda, Resulullaha bana, beni cennete götürecek bir amel söyle,dedim. O da bana, öfkelenme, dedi diye anlatır. Muhaddisler, Rasulullah'n Kızma! (öfkelenme!) sözlerinin, kızmayı, kızdırmayı doğuran sebeplerden kaçınma manasına geldiğini, yoksa fıtri olan kızmanın bizzat kendisi olmadığını ifade ediyorlar. İmam Gazali de, İnsanlar içinde en akıllı olan, en az öfkelenendir,tespitini yapıyor. 1.Besmele Öfke anında Euzü billahi mineşşeytanirracim demek. Buhari ve Müslim İn rivayetine göre, iki kişi ResulullahIn yanında birbirlerine kızıp bağrışıyorlardı, öfkede biri öyle ileri gitti ki, yüzü kıpkırmızı oldu. Bunu gören Allah Resulü, şöyle buyurdu: Öyle bir söz biliyorum ki, eğer onu söylese ondaki bu öfke gidecektir o da Euzu billahi mineşşeytanirracimDir. 2. Susmak: Resulullah, Müsned�e yer alan bir hadisinde de şu tavsiyede bulunuyor: �fkelendiğin zaman sus!�Ve bu sözü üç defa tekrarlıyor. Muhaddisler bu hadisi şöyle açıklıyorlar: Öfke anında akla Allah� getirmek, öfkeyi def etmede en etkili yoldur. Zira hakiki mümin, Allah�n izni olmadan hiçbir şeyin meydana gelemeyeceğine, hiç kimsenin kendisine zarar veremeyeceğine, onun dışındaki bütün etkenlerin, birer araç ve sebep olduklarına inanır. Modern tıp da, öfkelenen kişiye düşünce alanını değiştirmeyi, o anda başka şeyleri akla getirmeyi, mesela, hiçbir söz söylemeden önce, birden otuza kadar sayı saymayı tavsiye edilmektedir. Bu yolla, öfkeyi artıracak bazı enzimlerin salgılanmasına engel teşkil edilmiş olunuyor. Muhataba hiç cevap vermeden susma, olayı muhakeme etme, neticeyi düşünme, zihinsel faaliyetlerde bulunma da tıbben öfkeyle baş etmenin yollarından biri olarak psikologlar tarafından tavsiye edilmektedir. İşte Allah Resulü, öfkelenen kişiye istiazeyi tavsiye ederek, on dört asır sonra keşfedilen psikolojik bir tedaviye işaret etmiştir. 3. Konumunu Değiştirme: Resulullah, bilimsel bir mucizeye on dört asır önce işaret etmektedir. Ebu Davud�n naklinde Allah Resulü şöyle buyurmaktadır: �iriniz öfkelendiğinde, ayakta ise otursun, eğer bu durumda öfkesi geçmiyorsa uzansın.Modern tıp, aşırı bir şekilde öfkeye maruz kalan kimselere, muhataba, sözlü veya fiili bir tepki göstermeden önce, konumunu değiştirerek rahat bir konuma geçmeyi tavsiye etmektedir. Tıbben sabittir ki, insanda adrenalin hormonu, şeker eksikliği, stres, korku ve öfke durumlarında salgılanır. Bu hormonun artışı, kalp atışlarını da artırır ve oksijen tüketimi de bu nedenle artar. İşte öfke, bu hormonu artırarak, kalbin fazla çalışmasına ve dolayısıyla yüksek tansiyona yol açar. Bu nedenle doktorlar, şeker, yüksek tansiyon ve kalp hastalarına stres ve öfkeden kaçınmalarını tavsiye etmektedirler. Yine tıbben sabittir ki, adrenalin hormonunun kandaki miktarı, ayakta ve ilk beş dakikada, normalden iki üç kat artıyor, öfke ve stres durumlarında ise, bu artış katlanarak yüksek bir düzeye çıkıyor. Böylece, öfke ve ayakta olma faktörü birleşince, sağlık tehlikeye giriyor. Bu nedenle, Resulullah, öfkelenen kişiye, ayakta ise oturmayı, oturuyorsa uzanmayı, mucizevi bir şekilde tavsiye etmiştir. 4. El Ve Yüz Yıkamak: Öfkelenen kişinin el ve yüzünü yıkaması veya duş alması, modern tıbbın en son tavsiyeleri arasında yer almaktadır. Zira bu durum sinir sistemini düzenliyor. Çünkü öfke, genel hararet ve sıkıntıdan kaynaklanıyor, su ise harareti ve sıkıntıyı hafifletiyor. Hz. Peygamber, �fke şeytandandır, Şeytan ateşten yaratılmıştır, ateş ise su ile söndürülür. Biriniz kızdığı zaman abdest alsın.�buyurmaktadır. |
Öfkeyi Yenmede '4 Metot'
teşekkür ederim bu gün bende bir yazı okudum bana çok fayda sağladı: Bir kişiye kin duymamıza yol açan onun bize zarar verdiğini düşünmemizdir.oysaki bize bir zarar gelmiş ise şöule düşünmeliyiz;insana bir zarar ya günahından yada derecesi yükselsin diye gelir.öyle ise suçu kendimizde arayıp yanlışlarımızı görmeye çalışmalı olaydaki kişilere kin duyacağımıza ibret almayı denemeliyiz zira onu yaptıran Allahu teala. |
Öfkeyi Yenmede '4 Metot'
Slm çare çok güzel ve yerinde bir yazı dinin psikolojiyi ,psikolojininde dini beslediğini belirten birçok örnekten sadece biri . Öfke kontrolü gerçketen günümüzde sık kullanılan yöntemlerden uygulama alanı çok yaygın ve her an uygulanılabilecek nadir yöntemlerden.Normal bireylerde uygulanabilir bu yöntem yada teknik psikotik rahatsızlığı olan hastalarda hastaya söylesenizde yapmayacaktır. Amna öfkenin asıl kaynağı nedir onu bulmaktada fayda var bence. Kişi nelere ,nasıl, ne şartlarda öfkelenir.bunun bir listesinin yapılmasınında faydalı olabileceğini düşünüyorum .Paylaşım için Allah razı olsun)) |
Öfkeyi Yenmede '4 Metot'
konu için teşekkürler ÇARE, Allah teala razı olsun. Sizde hosgeldiniz psikolog kardesim, öneriniz için teşekkürler, güzel olur tabii başlayalım. Listeye bizden başlayalım inşaAllah, lakin bütün kardeşlerimizi buraya kendi nedenlerini eklemelerini rica ediyorum. Baştan şunu belirtelimki dinimiz islamın öfkeye dair uyarısı ve kuralları malumumuzdur. Safahat ne zaman öfkelenir; ağırlıklı olarak karşısındakinin kendisni anlayamadığında ve haksızlık karşısında kendini savunamadığında. |
Öfkeyi Yenmede '4 Metot'
safahat Nickli Üyeden Alıntı konu için teşekkürler ÇARE, Allah teala razı olsun. Sizde hosgeldiniz psikolog kardesim, öneriniz için teşekkürler, güzel olur tabii başlayalım. Safahat ne zaman öfkelenir; ağırlıklı olarak karşısındakinin kendisni anlayamadığında ve haksızlık karşısında kendini savunamadığında. ağırlıklı olarak karşısındakinin kendisini anlayamadığında ve haksızlık karşısında kendini savunamadığında. -yalan -kibirlilik - başkalarının hakkında yorum etmek - çoğul kullanmak |
Öfkeyi Yenmede '4 Metot'
safahat Nickli Üyeden Alıntı konu için teşekkürler ÇARE, Allah teala razı olsun. Sizde hosgeldiniz psikolog kardesim, öneriniz için teşekkürler, güzel olur tabii başlayalım. Listeye bizden başlayalım inşaAllah, lakin bütün kardeşlerimizi buraya kendi nedenlerini eklemelerini rica ediyorum. Baştan şunu belirtelimki dinimiz islamın öfkeye dair uyarısı ve kuralları malumumuzdur. Safahat ne zaman öfkelenir; ağırlıklı olarak karşısındakinin kendisni anlayamadığında ve haksızlık karşısında kendini savunamadığında. selamün aleyküm safahat kardeşim Allah Teala sizden ve çareden de razı olur inşaalah haksızlığın tam tanımını yapar mısınız ? sizce nedir haksızlık kişisel hakların ihlali mi sosyal hakların ihlalimi düşküne yapılan adaletsizlik mi ? beklide en önemlisi haksızlığa uğradığınızdaki duygu surumunu kızgınlık mı? Kararsızlık mı? Hüzün mü ? Bu duygunun adı herneyse direkt kişiye mi ?sözlerine mi ? bunlar çok önemşli aslında çünkü kime neden nasılve niçin o duyguyu besliyoruz onu tanımlarsak hem stresle baş etme hemde ruhsal bir rahatlama sağlanır. biz bazen nedensiz “ya bu adam çok güvenli gelmedi yada” “bu adamın her sözü beni rahatsız ediyor bulunduğu ortamda bulunmak istemiyorum “ gibi sözler sarfederiz bunların altında hep bir duygu ve bir neden yatar bundan dolayı stresde yada öfke kontrolünde tanımlama çok önemlidir son yazdığım yeri bulamadım ) cevabım biraz geç geldi ) |
Öfkeyi Yenmede '4 Metot'
(((OFLU))) Nickli Üyeden Alıntı ağırlıklı olarak karşısındakinin kendisini anlayamadığında ve haksızlık karşısında kendini savunamadığında. -yalan -kibirlilik - başkalarının hakkında yorum etmek - çoğul kullanmak selamün aleyküm oflu kardeşim sizdede safahat kardeşimizde olduğu gibi birinci sırada olan haksızlık karşısında kendini savunmama durumu en yakınlarımıza karşı bile yapamadığımız bir durum Anne , baba yada eşimiz bile bize haksızlık yapsalar çoğu zaman ya karşılık vermemeye çalışırız yada görmezden geliriz. Bu sorunu çözmekten çok içinden çıkılmaz bir hal alır .Aslında birinci dereceden olan yakınlarımıza duygularımızı sıralamaya kalksak bunun içinde öfke kızgınlık vs gibi ciddi duygu durumları sıralanabilir. Bazen doğru iletişimle haksızlık yapılan konunun tam tanımlanması uygun dille yakınlarımıza ifade edilmesi güzel olabilir die düşünüyorum. Yalan tüm insanları rahatsız eden bir durum sizce yalan neden rahatsız eder? Biçok insandan biçok cevap alınabilir bu soruya ama temelinde. bence kişinin yalan söyleyen kişi tarafından önemsenmediği!!! Aptal yerine konulduğu , yada doğru söylemeye değer görülmediği düşüncesi yatar. Kibirlilik Genelde bu durumda olan insanlar yani kibirli olan insanlarda çoğu zaman kibirlik gösterdikleri durumlarda eksikliklerinin olduğunu görürsünüz kibirlilik eksik kapatmaktır aslında. Ve unutmamakta fayda var aşırı mütevazilikte bir çeşit kibirdir yada göstermelik mütevazilik.Mütevaziliğinde sınırı olmalı bana göre.burda aşırı mütevaziliği bir örnekte açrsak belki daha ii olacak. Mesela başarılı bir kişiye başarısının nedenli güzel ve iyi olduğunu ifade edersiniz mütevazi kişi gerçekten kaydedeğer bir önemi yoktur der. Ama aşırı mütevazi kişi konu hakkında daha çok durup mütevazilik cümlelerini fazlaca sarfeder bununda kibirden çok farkı yoktur bence. Kibrin temelinde istek ve arzularımızın ifadesi olan “ego” nun yapmak istediklerini bir çeşit ifade şeklidir de diyebiliriz. Başkaları hakkında yorum yapmak diğer adı dedikodu? Dedikodu insanları sinirlendirmesinin temelinde kendisininde arkasından söylenebilecek olması ve huzuurn ortadan kalkması yatar bence.Dedikodu karşısındaki duruşunuz insanlarınkişiliğinize vereceği notu beliler çoğu zmaan .Toplum huzur için mutlaka dedikodunun önüne geçilmeli. Bana göre dinimizdede bunun günah olmasının altında buna bezer bir çok neden olabilir gibi geliyor onu dinimiz konusunda uzman olan kişilerden sormak daha yerinde olabilir Çoğul kullanmayı tam anlayamadım ? Biz bilincinin oluşması toplumda istenen bir durumdur sizi neden strese sokuyor ? yada yanlışmı anladımJ) |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.