![]() |
Hayvana Veya (Bir Vasıtaya) Binince Okunacak Duâ...
Hayvana Veya (Bir Vasıtaya) Binince Okunacak Duâ
Allah Tealâ şöyle buyurmuştur: "Allah sizin için gemilerden ve hayvanlardan bineceğiniz şeyler yarattı, onların sırtlarına binip oturasınız diye. Sonra onların üzerine oturunca Allah´ın nimetini hatırlayıp şöyle diyesi-niz: (Bunları bizim hizmetimize veren Allah´ın sânı ne yücedir! (O, bütün noksanlıklardan bendir. O´nun ihsanı olmasaydı, biz bunlara güç ye-tiremezdik. Muhakkak ki biz Rabbimize dönmüş olacağız.)"[12] 545- Ali İbni Rabîa´dan sahih isnadlarla rivayete göre şöyle demiştir: Üzerine binmesi için Ali İbni Ebû Talib´e (Radiyallahu Anh) bir hayvan getirildiği bir zamanda ben de bulundum. Hz. Ali ayağını üzengiye koyduğu zaman "Bismillah" (Allah´ın adıyla) dedi. Hayvanın sırtına binip oturduğu zaman: "Elhamdülillâhillezî sehhara lenâ hazâ vemâ künnâ lehû mugarrinin. Ve innâ ilâ rabbinâ lemüngaîibûn, "Bunları bizim hizmetimize veren Allah´ın sânı ne yücedir! O´nun ihsanı olmasaydı, biz buna güç yetiremezdik. Muhakkak ki biz, Rabbimize dönmüş olacağız." dedi. Sonra üç defa "El-Hamdü Lillâh" dedi. Sonra üç defa "Allahu Ekber" dedi. Sonra: "Sübbâneke innî zaîemtü nefsî fağfirlî innçhü lâ yağfiruzzünübe illâ ente." "Alah´ım, Seni tenzih ederim. Ben kendime yazık etlim, beni bağışla, çünkü günahları ancak Sen bağışlarsın" dedi. Sonra güldü. Kendisine soruldu: Ey müminlerin Emiri neden güldün? Şöyle cevab verdi: Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem´i gördüm, benim bu yaptığım gibi yapmıştı. Sonra gülmüştü. Ben (ona) sordum: Ey Allah´ın Resulü, neden güldün? Şöyle dedi: Noksanlardan, münezzeh olan senin Rabbın, kulunun şöyle demesinden memnun kalır: Allah´tan başka günahları bağışlayanın yok olduğunu bilerek: Allah´ım Benim günahlarımı bağışla.[13] 546- Abdullah İbni Ömer´den (Radıyallahu Anhümâ) rivayet edildiğine göre: "Resülüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem, bir sefere çıkarken devesi üzerine oturunca üç defa tekbir getirirdi.Sonra (şu ayeti okurdu:" "Bunu bizim hizmetimize veren Allah´ın sânı ne yücedir. O´nun ihsanı olmasaydı biz buna güç yetiremezdik. Muhakkak ki biz Rabbimize dönmüş olacağız. "Allah´ım, biz bu seferimizde senden iyilik ve takva ve razı olduğun amel istiyoruz. Allah´ım, bizim bu yolculuğumuzu kolaylaş-tır, uzaklığını bize yaklaştır. Allah´ım yolculukta sen koruyucusun, aile hakkında da gözeticisin. Allah´ım, yolculuğun meşakkatinden, üzüntülü halinden, mal ve aile hakkında kötü bir akıbetten Sana sığınırım." Seferden dönünce de bunları söylerdi ve şunu sözlerine eklerdi: Tevbe ediciler olarak, Rabbimize ibâdet ediciler olarak, hu m d ediciler olarak (seferimizden) dönüyoruz!"[14] Bu söz, Müslim´in rivayetidir. Ebû Davut rivayetine şunu ilâve etmiştir: "Peygamber ve askerleri hayvanlara bindikleri zaman tekbir getirirlerdi. İndikleri zaman ise, teşbih ederlerdi (Sübhânellah derlerdi.) 547- Abdullah İbni Sercis´den (Radiyallahu Anh) yapılan rivayctdc şöyle demiştir: "Resûlüllah Sallaliahu Aleyhi ve Sellem sefere (yola) çıktığı zaman yolculuğun güçlüğünden, üzüntülü akıbetten, iyi halden kötüye dönmekten, zulme uğramışın duasından, aile ve mal hususunda fena görüntüden Allah´a sığınırdı."[15] 548- Sahih isnadlaria Abdullah İbni Sercis´den yapılan rivayete göre şöyle demiştir: "Peygamber Sallaliahu Aleyhi ve Sellem sefere çıktığı zaman şöyle buyururdu: "Allâhümme ente´s-sâhibu fi´s-seferi vel-halîfetü fi´l-ehli. Allâhüm-me innî e´ûzü bike min va´sâi´s-seferi ve keâbcti´l-munkaiebi ve mine´I-havri bade´I-kevni ve min daveti´l-mazlûmi ve min sûi´l-manzari fil-ehü ve´1-mâli." "Allah´ım! Yolculukta her şeye sahih olan, geride kalan aile halkını koruyup idare eden sensin. Allah´ım! Yolculuğun meşakkatinden, akıbet üzüntüsünden, iyi halden kötüye dönüşten, haksızlığa uğramışın duasından ve mal ile ailede kötü görüntüden Sana sığınırım."[16] |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.