ForumSinsi - 2006 Yılından Beri

ForumSinsi - 2006 Yılından Beri (http://forumsinsi.com/index.php)
-   Bir Tutam Hikaye (http://forumsinsi.com/forumdisplay.php?f=456)
-   -   Ecel... (http://forumsinsi.com/showthread.php?t=438412)

Prof. Dr. Sinsi 08-13-2012 03:14 AM

Ecel...
 

Kapı çalar...
> > > > Sabahın erken saatlerinde. Açarsınız. Sütçünüzdür
> > > > gelen. Sütçünün
> > > > litreliğinden kabınıza dökülen beyazlıkta sabahın
> > > > güzelliğine
> > > > kavuşursunuz. Gözünüzde pırıl pırıl bir sabah
> > > > kahvaltısı canlanır.
> > > > İçinizden "Bugün kahvaltıyı bahçede yapalım" diye
> > > > geçirirsiniz.
> > > >
> > > > Kapı çalar...
> > > > Gelen postacıdır. Kucağında büyükçe bir paket.
> > > > Uzattığı kağıda imza
> > > > atarsınız. Daha önceden ısmarladığınız kitaplara
> > > > kavuşmanın sevincini
> > > > yaşarsınız. Zaten tatilde olduğunuzdan bu kitaplara
> > > > çok ihtiyacınız
> > > > vardır. "Artık canım sıkılmayacak " deyip
> > > > keyiflenirsiniz. En çok merak
> > > > ettiğinizi alıp şezlonga uzanırsınız.
> > > >
> > > > Kapı çalar...
> > > > Kapıya koşarsınız. Yıllardır görmediğiniz bir dost
> > > > gelmiştir.
> > > > Sevinirsiniz. Sohbetleriniz saatler boyu hatta
> > > > bütün gün sürer..
> > > > "Yaşamak ne güzel" dersiniz içinizden. Hele böyle
> > > > dostlar varken.
> > > >
> > > > Kapı çalar...
> > > > Dürbünden bakarsınız. Kimseyi göremezsiniz. Dönüp
> > > > yeniden koltuğa
> > > > gömülürsünüz. Bir daha çalar. Bakarsınız, yine
> > > > kimse yok. Tam o sırada
> > > > bir daha çalınca kapıyı açarsınız. Komşunuzun oğlu,
> > > > elindeki sopayla
> > > > zile uzanmakta. Meğer tuzları bitmiş. İçeriden tuz
> > > > getirirken kendi
> > > > kendinize söylenirsiniz. "Elbette göremem.
> > > > Keratanın boyu bir metre."
> > > > Bu küçük hadise neşelendiriverir ortalığı.
> > > >
> > > > Kapı çalar...
> > > > Düşüp bayılacak kadar şaşırırsınız. Askerdeki
> > > > oğlunuz haber vermeden
> > > > izne çıkmıştır. "Oğlum benim" diye hasretle
> > > > kucaklarken göz yaşlarınızı
> > > > zaptedemezsiniz. Mutluluğunuz oğlunuzun izni kadar
> > > > uzar...
> > > >
> > > > Kapının her çalışında sanki mutluluğa
> > > > koşmaktasınız.. Huzur tüter
> > > > gözlerinizden. Her sessizlikte kulaklarınız zil sesi
> > > > arar...
> > > >
> > > > Ve kapı çalmaz...
> > > > O gün en büyük misafiriniz gelir. Adeta kapıyı
> > > > kırmıştır. Alıp gider
> > > > sizi, şaşırırsınız. "Niye haber vermedi?" diye
> > > > içinizden geçirirken;
> > > > "Doğduğundan beri zile basmaktayım" der. Bir şeyler
> > > > söylemek istersiniz
> > > > o an. Ama o andan sonra diliniz dönmez. Ölüm sessiz
> > > > sedasız
> > > > gelivermiştir...
> > > >
> > > >
> > > > Can DÜNDAR


Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.