![]() |
Ayrılık Bazen Ölümün Yarısıdır...
Etiketsiz bir hüzün;
belli belirsiz durgunluk var üzerimde.. ve yüreğimde buruk bir acı.. sebepsiz.... ara ara gülümseyişim kendimi kandırmamdan.. Yüreğinin atmaya devam ettiğini farketmek Ve hala her gün saydığın kaldırım taşlarını çiğnemek gibi Her geçişte bakmayı ihmal etmediğin o pencereyi tekrar sanki karşında görmek gibi Uzun zamandır hep taşıdığın bir hasretin birden bire sürpriz yaparak karşına çıkması ile alt üst olması gibi;herşey zihnimde dolaştı... Zaman gitmelerin bazen kalmak içinde olabileceğini öğretiyormuş insana Ben en çok dik durduğumu sanmıştım oysa En çok hak tanıdığımı direndiğimi dayandığımı zamana bıraktığımı... En çok herşeye rağmen "biz" dediğimiz şeyi korumaya çalıştığımı sanmışım.. Şimdi ise kızıgınım ben ona buna şuna..herşeye..herkese..sayfalarca yazmak istiyorum saatlerce konuşmak.. koşmak koşmak koşmak nefesim kesilene kadar koşmak... Zaman ve mekan kavramını arkamızda kalanları yeni şeyler uğruna eskittiklerimizi tekrar sormadıklarımızı farketmek yeniden... Ve unutmak unutulması gerekenleri Sorsan bir şimşekle gecenin karanlığının bir anlık dağılması gibi birbiri ardına sıralanır hatıralar... En güzelinden başlanır hemde.. İlk gülüşten heycandan huzurdan kalbın göğüs kafesinde duramayışından... Sorsan anlatmaya sevmekten başlanır işte.. Ama yetmiyor... Can candan parçalar ayırdığı vakit hatıraları sıralamak "unutmaya yetmiyor" Eksilmeye yüzüne aynı gözlerle bakmaya sustuğunda dahi onu anlamaya yetmiyor... Ölümü özlüyorsun zamanlı-zamansız... çünkü samimigerçek bi o kalıyor Çünkü kapıyı çarpıp hayatın yüzüne hep sığındığından kaçıyorsun bu defa.. Kapıyı çarpıp sığınaksız olmaya kaçıyorsun.. Seni koruyan elden üstünü örten elden ateşini ölçen elden... Yetermi tüm bunlar demiştim kendime? Tüm bunlar kendindende kaçmaya yeter mi? ... Ve aslında gidiyorum demekle kaçmakla bitmiyor çok şey onu anladım... Her gidiş bir kalışmış aynı metro durağında son kez el sallanışları hiç görmemişim aslında ve aslında ben o gün hiç veda niyetiyle çıkmamışım yola... zihnimde hala taptaze gülüşler yanımda oturan bayanın elindeki meyveler hala çürümemiş mesela... ve arkada oturan çocuk da hiç büyümemiş... ve bunu maalesef bugün farkediyorum... afedersiniz... "farkedemediğim hepiniz..." -ALINTI- |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.