Ahiretten İnsan Manzaraları
 

KANATLANMA

Adam yeni ölmüş. Hemen sorgu meleğinin karşısına çıkarmışlar. Sorgu meleği adamın amel defterini açıp başlamış incelemeye:
- Dini vecibelerini eksiksiz yerine getirmişsin,
- Evet efendim…
- Hayatın boyunca içki sigara kullanmamışsın,
- Evet efendim…
- Hiç kumar oynamamışsın,
- Evet efendim…
- Ooo! Hiç çapkınlık da yapmamışsın!
- Evet efendim…
Sorgu meleği iç taraftaki odaya doğru seslenmiş:
- Buraya bir çift kanat getirin!
Adam sevinçten titreyerek:
- Artık melek mi oluyorum?
Sorgu meleği:
Hayır evladım, bu yaşantınla senin kaz olman daha uygun, demiş…


SİGARA MOLASI

Sorgu meleği yeni ölmüş adamın amel defterini inceledikten sonra:
- Cehennemlik! Götürün yer beğensin! Demiş.
Zebaniler adamı sürükleyip götürürken:
- Nereye götürüyorsunuz? Yapmayın! Diye yalvarıyormuş.
Zebaninin birisi:
- Cehennemlik olduğun kesinleşti. Cehennem cezaları farklı farklıdır, şimdi sana onları göstereceğiz, birisini seçeceksin! Demiş.

Bir odaya girmişler, derince bir havuzun içerisinde kor haline gelmiş ateşte yanan, bağrışan insanlar.
Biraz daha gitmişler, bir başka oda, oda da yine bir havuz içindeki su fokur fokur kaynamakta, yine çığlık çığlığa insanlar.
Son odanın kapısını da açmışlar, yine büyük bir havuz, içerisi kanalizasyon ve b.k dolu, insanlar yarı bellerine kadar b.k içinde bir ellerinde sigaraları, neşe ile sohbet ediyorlar.
Bizimkisi yalvaran bir ses tonuyla:
- İşte burası! Burayı seçtim! Demiş.
Zebaniler adamı havuza henüz itmişler ki, gök gürültüsü gibi ilahi bir ses duyulmuş:
- 100 000 Yılda bir verilen, 1 dakikalık sigara molası bitti, başlar içeriiii!


CEHENNEMDE

Zebaniler, adamı sorgu meleğinin karşısına götürürlerken Cehennem odalarının önünden geçiyorlarmış.
Her odada derince bir havuzun içerisinde kor haline gelmiş ateşte yanan, bağrışan insanlar. Havuzun etrafında çatal mızraklı zebaniler. Bu zebaniler havuzdan çıkıp kaçmak isteyenleri mızraklarıyla itip tekrar havuza düşürüyorlarmış.
Adam korku dolu gözlerle bu manzaraya baka baka giderken, bir çok oda önünden geçmişler, aynı manzara, yananlar, kaçmaya çalışanları iten zebaniler.
Derken bir odanın kapısından içeri göz atınca şaşırmış. Çünkü ateş havuzu ve yanan insanlar var ama havuzun kenarında bekleyen zebaniler yok.
Çekine çekine yanındaki zebaninin birine sormuş:
- Niçin bu havuzda bekleyen zebani yok? Kaçmaya çalışmazlar mı?
Zebani gülümseyerek cevap vermiş:
- Kaçmaya çalışanlar olur tabi ki ama bu havuzda zebaniye gerek yok.Çünkü kim kaçıp kurtulmaya çalışırsa diğerleri onun kurtulmasını istemez, ayağından çeker tekrar havuza düşürür, Çünkü burası Türklerin havuzu! Demiş.



ÖLÜM ŞEKLİ


Sorgu meleğinde sıra bekleyen iki kadın bakışmışlar ve sarışın olanı:
-Selam, benim adım Zeloş .
- Selam, benimki de Ayten, Zeloş’cum sen nasıl öldün?
- Donarak öldüm.
- Ne kadar korkunç.
- Yok o kadar kötü değildi, soğuktan titremem geçince ısınmaya başladım ve
uyku bastı, bir baktım buradayım.
- Peki sen nasıl öldün?
- Ağır bir kalp krizi geçirdim. Kocamın beni aldattığını sandım, onu suç üstü yakalamak için eve erken geldim, fakat evde tek başına televizyon seyreder halde buldum.
- Sonra ne oldu?
- Kesinlikle evde başka bir kadının olduğundan emindim, bütün evi aramaya başladım. Çatıyı, yatakların altını her yeri aradım fakat bulamadım. Ararken ordan oraya koşuşturmaktan, kalp krizi geçirdim ve öldüm.
- Ah be güzel Ayten’im! Bir de derin dondurucuya baksaydın da, şu an ikimiz de yaşıyor olsaydık!