ForumSinsi - 2006 Yılından Beri

ForumSinsi - 2006 Yılından Beri (http://forumsinsi.com/index.php)
-   İslami Yazılar & Hikayeler (http://forumsinsi.com/forumdisplay.php?f=320)
-   -   Neme Gerek Kardeşim (http://forumsinsi.com/showthread.php?t=370587)

Prof. Dr. Sinsi 08-02-2012 01:45 AM

Neme Gerek Kardeşim
 



"Neme gerek kardeşim!"

Geçen gün alış veriş için bir mağazaya girdim. Öğle vakti olduğu için zaten ortalık yeteri kadar aydınlıktı. Güneş ışıkları mağazanın içine kadar da uzanmış hâldeydi. Mamullere bakarken tezgâhtar yanıma geldi, benimle ilgilenmeye başladı. Bir ara tavandaki flüoresan lâmbalar dikkatimi çekti; hepsi yanıyordu. Tezgâhtara dedim ki:
- Görüyorsun bunlara hiç ihtiyaç yok. Söndürseniz olmaz mı? İsraf olmasın!
İşte tezgâhtarın cevabı:
- Boş ver abi, bizim patron çok zengindir. Böyle ufak tefek şeylerle iflâs etmez.
Başka bir zaman da resmî bir daireye işim düşmüştü. Sırada başkaları olduğu için uygun bir yer bulup oturdum. Sıramın gelmesini bekliyorum. Bu sırada dairenin odacısı da orada oturuyordu. Vakit doldurmak için nerelisin, ne iş yapıyorsun gibilerden sorular sordum kendisine. Sonra o da bana sormaya başladı, niçin beklediğimi, ne işim olduğunu...
Kısaca gelişimin sebebini anlattım. Adam dikkatlice beni süzdü:
- Beyim sana bir şey söyleyeyim mi? Sen boşuna bekliyorsun. Bizim müdür para almadan senin bu işini görmez.
Adam ciddî bir ifade ile durumu anlatınca, hemen bir kat altta bulunan başka bir kısmın müdürü olan arkadaşım hatırıma geldi. Odacının sözüne uyup, boşuna beklemeden alt kata indim. Hoşbeşten sonra yardımcı olması için durumu anlattım kendisine. Arkadaşım ne dese beğenirsiniz? Aynen şöyle dedi:
- Odacı doğru söylemiş. Benim de yapacağım bir şey yok. Gidip rica etsem, senin, arkadaşım olduğuna inanmaz, benim de kendisi gibi para aldığımı zanneder. Kişi başkasını kendisi gibi bilir.
Arkadaşıma sordum:
- Sen bunu gereken yerlere niçin bildirmiyorsun? Olanlara niçin seyirci kalıyorsun?
- Neme lâzım. Bildirip de dertsiz başımı derde mi sokayım? Şurada emekliliğime 3-5 sene kaldı. Bu yaştan sonra sağda solda sürüneyim mi? Onun arkası kuvvetli. Çok kimse onunla uğraştı; fakat kimse netice alamadı. Olan onunla uğraşana oldu. Devleti, vatandaşı kurtarmak bana mı kaldı? Sana tavsiyem şunu bunu araya sokacağım diye uğraşma. O odacı onun adamıdır, sana işaret vermiş, fakat sen anlamamışsın. Git onunla pazarlığını yap, evraklarını ona ver, dediği günde de gel al!
İşte size iki yaşanmış örnek! Biri özel sektörden, diğeri devlet sektöründen... Hâlimiz bu...
"Tarih tekerrürden ibarettir!" diye boşuna söylememişler. Ders alınmazsa, aynı şeyler tekrar eder durur... Örnek mi istiyorsunuz? İşte size tarihten ibretli bir örnek:
Birgün cihan padişahı Kanunî Sultan Süleyman Han, aynı zamanda süt kardeşi olan evliyanın büyüklerinden Yahya Efendi hazretlerine bir mektup göndererek şunu sorar: "Ağabey! Sen ilâhî sırlara vâkıfsın, bilirsin. Kerem eyle de bize geleceğimizin ne olacağını haber ver! Neslimiz kesilip yok olacak mı? Yok olacaksa, bu hangi sebepten olacak?"
Mektubu okuyan Yahya Efendi hazretleri eline kâğıt kalem alıp; "Kardeşim, neme gerek!" diye iri harflerle yazıp Kanunî'ye gönderir.
Kanunî, Yahya Efendiden gelen mektubu okuduğunda; "Böyle önemli bir konuda nasıl ilgisiz kalabilir, nasıl böyle cevap verir?" diye hayretler içinde kalır. İşin aslını öğrenmek için hemen kalkıp, Yahya Efendinin Beşiktaş'taki dergâhına gelerek der ki:
- Ağabey! Ne olur gizlemeyip, suâlime cevap veriniz! Biz de ona göre hareket edelim.
Yahya Efendi bunun üzerine tebessüm ederek cevap verir:
- Biz cevap verdik. Bu sözümüzü anlayamamanıza şaşarız.
- Nasıl?
- Ülkende haksızlık, adam kayırma, rüşvet yayılırsa; işitenler de, "Neme gerek!" derse ve onu önlemeye çalışmazlarsa; sonra koyunu kurt değil de çoban yerse; bilenler de bunu söylemeyip gizlerse; fakirlerin, muhtaçların, gariplerin feryadı göklere çıkıp, bunları taşlardan başkası işitmezse; işte o zaman felâket başlar... Neslinin, devletinin yok olması o zaman mukadder olur...
Yahya Efendinin sözleri aynen vuku buldu. Neticede, altı asırlık devlet bu sebeplerden yıkıldı, yok oldu...
Ne demiş şair: "Sahipsiz vatanın batması haktır, sen sahip çıkarsan bu vatan batmayacaktır!"

Mehmet Oruç




Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.