ForumSinsi - 2006 Yılından Beri

ForumSinsi - 2006 Yılından Beri (http://forumsinsi.com/index.php)
-   Tarih / Coğrafya (http://forumsinsi.com/forumdisplay.php?f=656)
-   -   Osmanlı Devleti'nde Kültür Ve Sanat (http://forumsinsi.com/showthread.php?t=315610)

Prof. Dr. Sinsi 07-25-2012 05:39 PM

Osmanlı Devleti'nde Kültür Ve Sanat
 
Osmanı devletinin sanata verdiği önem - Osmanlıda sağlığa verilen önem - Osmanlı edebiyatı - Osmanlı yazı sanatı - Hat sanatıKültür sözlük anlamıyla; her türlü fikir, sanat ve âdet varlıklarının hepsi. Bir kimsenin umumi bilgi seviyesi.


Osmanlılar kültüre, eğitim ve öğretime çok önem verirlerdi. Bu yüzden ülkenin her yerinde medreseler açmışlardı. Buralarda dini bilgiler, edebiyat, tarih, matematik, tıp gibi dersler okutulurdu. Bu yerleri bitirenler ise kadı, kâtip, müderris, hekim vb. olurlardı. Medreselerde müderrisler görev yapardı. Medreselerden başka enderun adı verilen saray mektebi vardı. Bu kurum devlet adamı yetiştirmek amacıyla kurulmuştu.


Osmanlılarda eğitim ve öğretimin gelişmesine paralel olarak, bilim ve teknik alanında da gelişmeler oldu. Özellikle İstanbul, bilim ve kültür merkezi haline geldi.


Bu devirde ünlü tarih, matematik, astronomi ve coğrafyacılar yetişti. Hoca Sadettin Efendi padişahın görevlendirdiği ilk resmi tarihçiydi. Ayrıca Âşık Paşazade, Lütfü Paşa gibi ünlü tarihçiler de yetişti.


Deniz seferlerinin başlaması ile de coğrafya, astronomi ve denizcilikle ilgili kitaplar hazırlandı.


Osmanlılar, sağlık konusuna da çok önem verdiler. Bu dönemde hastaneler açıldı, çeşitli tıp kitapları yazıldı.


Matematik alanında da Ali Kuşçu’nun yetiştirdiği öğrenciler kıymetli eserler meydana getirdi.


Sanat; insanın duygu, düşünce ve heyecanlarına, ruhsal deneylerine biçim vererek, başkalarına anlatabilme çabasıdır.


Bu tanımdan yola çıkarak; Osmanlı Devleti’nin kuruluş yıllarından XV. Yüzyılın sonlarına kadar temiz ve sade bir Türkçe kullanmıştır. Ancak XX. Yüzyıldan sonra Türkçe’ye Arapça ve Farsça kelimeler girmeye başlamış, dilimiz ağırlaşmıştır. XV. yüzyıldan sonra aydınlar arasında yaygınlaşan bu dile Osmanlıca denilmiştir. Aydınlar şiir ve yazılarında Osmanlıca kullanırken halk sade Türkçe’yi kullanmayı sürdürmüştür.


Osmanlı Devleti’nin kuruluş yıllarından başlayıp XIX. yüzyıla kadar gelen edebiyatımız da iki koldan yürümüştür. Birisi, daha çok aydınlar arasında, saray ve çevresinde gelişen Divan Edebiyatı’dır. Diğeri ise halk arasında sürüp giden Halk Edebiyatı’dır. Divan edebiyatı alanında Bâki, Fûzûli, Nefî, Nedim gibi ünlü şairler yetişmiştir. Halk Edebiyatı’nda ise Yunus Emre, Âşık Ömer, Karacaoğlan gibi ünlü kişiler yer alır.


Osmanlılar, birçok sanat alanında ileri gittiler. Özellikle mimarlık ve süsleme sanatında ilerleme gösterdiler. Onlar en çok cami, saray, kervansaray, köşk, medrese, han, hamam, köprü, çeşme, kütüphane yapımına önem verdiler. Balkanlarda, Anadolu’da fethettikleri yerlerde mimari alanında birçok eser bıraktılar. İstanbul’daki Topkapı Sarayı ve Kapalı Çarşı bunlardan bazılarıdır.


Osmanlı mimarisi XVI. Yüzyılda en olgun devrine ulaştı. Bu devrin en büyük mimarı Mimar Sinan’dır. O’nun pek çok ölmez eserleri vardır. Sinan’ın yaptığı camiler arasında İstanbul’da Süleymaniye, Edirne’de Selimiye en ünlüleridir. XVI. Yüzyılda Osmanlı mimarisi gelişmesine devam etti. Bu devrin en ünlü mimarı Mehmet Ağa’dır. En önemli eseri ise Sultan Ahmet Camii’dir.


XV. ve XVI. Yüzyılda Osmanlılar mimarinin yanında çinicilik, kakmacılık, oymacılık, nakkaşlık, tezhip, minyatür, hat gibi süsleme sanatlarında ileri gittiler. Osmanlı sanatçıları bu alanlarda çok büyük ustalık gösterdiler. Bu durum XVII. yüzyılda da devam etti.


Anadolu Selçukluları gibi Osmanlılar da çiniciliğe önem verdiler. Osmanlı çini sanatı XV. Yüzyılda doruğa ulaştı. Türk çinicileri, renklerinin güzelliği, parlaklığı, desenlerinin ahengi ve zarifliği ile ün yaptı. Camilerin, sarayların, türbelerin iç duvarları çok güzel çini motifleri ile bezendi. Bursa’da yeşil türbe ve İstanbul’daki Çinili Köşk, Sultan Ahmet Camiindeki çiniler bunun en güzel örneklerinden birkaçıdır.


Fatih devri, resim sanatı yönünden önemlidir. Fatih İtalya’dan getirttiği ressam Centili Belinti’ye kendi portresini yaptırdı. Osmanlılarda resim daha çok minyatür alanında gelişti.


Osmanlılarda yazı yazmak sanat haline gelmiştir. Yazı (hat) sanatında büyük ilerleme görüldü. Güzel yazı yazanlara hattat denirdi.


Birçok caminin kapı ve pencerelerinde görülen oyma işleri Osmanlılarda oymacılık sanatının da çok ileri gitmiş olduğunu gösterir.


Bütün bu mimari eserleri ve onların içlerini süsleyen çiniler, kakmalar, yazılar, nakışlar, oymalar Osmanlı zevkinin inceliğini göstermektedir.



Şeyda Sayar


alıntı


Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.