![]() |
Pratik Mutfak Sözlüğü
pratik bilgiler - mutfak bilgileri - mutfak sözlüğü - mutfakta pratik bilgiler
Alacalı soymak: Patlıcan, salatalık gibi bazı sebzelerin kabuğunu şeritler halinde soymak. Aşçı: Yemek pişiren kişi. Aşçıbaşı: Mutfakta çalışan bir ekibin başındaki usta aşçı, mutfağın yöneticisi, şef. Bir fiske: Tuz, şeker, baharat gibi toz halindeki gıdaların başmak parmak ile işaret parmağı arasında tutulan miktarı. Bir tutam: Tuz, şeker, baharat gibi gıdaların 4 parmak ile tutulan miktarı. Bir taşım kaynatmak: Tencerenin içindeki malzemenin kaynamaya başladıktan sonraki bir dakika içinde kenarlarından yukarıya doğru taşacakmış gibi kabardığı an. Boza kıvamı: Ne çok akışkan ne de çok koyu olmayan bildiğimiz boza yoğunlğu. Demlendirmek: Özellikle pilavlar için kullanılan bir deyimdir. Pilavın pişmesi tamamlandıktan sonra servis edilmeden önce 10 dakika kadar bekletilmesi. Dinlendirmek: Özellikle hamur işlerinde ve marine edilen etlerde uygulanır. Hamur yoğrulduktan sonra üzeri örtülerek veya sarılarak ya mayalanması için ya da yağlı hamursa yağını toplaması için bekletilir. Kavurmak: Yağın içinde bir malzemenin karıştırılarak hızlı ateşte pişirilmesi. Kulak memesi kıvamı: Ne çok sert, ne çok yumuşak, orta sertlikte ele yapışmayan hamur kıvamı. Özleşene kadar: Bir araya gelmiş iki ya da daha çok malzemenin birbirine tam olarak karışması. Pane: Yağda kızartılacak herhangi bir malzemenin yumurta ve una bulanması. Sote: Kızgın yağda ve hızlı ateşte sürekli çevirerek pişirme. Şeffaflaşana kadar: Soğan ya da pirinç gibi yiyeceklerin pişirildikçe mat beyaz görünümden parlak görünüme geçmesi. Terbiye: Etleri yumuşatmak ve lezzet katmak için çeşitli baharat, yağ, limon, süt gibi karışımların içinde bekletmek; çorbalara kıvam ve lezzet katmak için limon, sarımsak, sirke, yumurta sarısı gibi malzeme ile hazırlanan karışım. |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.