![]() |
Kuyumculuk Terimleri Sözlüğü S
Kuyumculuk Terimleri Sözlüğü S
SADE:Üzerinde herhangi bir süs bulunmayan, nakışsız iş. SADEKAR:Altın ve gümüş gibi değerli madenlerin üzerlerine herhangi bir süs işlemi yapılmaksızın öze bağlı kalınarak yapılan sanat. SAF GÜMÜŞ:İçin de başka madde bulunmayan arıtılmış gümüş. Has gümüşte denir ayarı 1000 dir. SAHİB_İ AYAR:Darphanede kesilen, basılan paraların ölçü ve ayarlarını tespit eden görevli. SAHTE:Hakiki olmayan kopya edilmiş hakiki diye satılan altın ve gümüş kaplandığı durumda üzerin de ayar damgası olan. SANAT:Sanatkarların, zaman için de elde ettikleri beceri ve deneyim birikimlerini bilinen biçimlerin dışında içine kendi duygu ve düşüncelerini katarak ortaya koyduğu tek eser. SANATÇI-SANATKAR:Doğuştan yetenekli kişilerin atölyelerden bir usta gözetiminde yada eğitim kurumların da belli bir eğitimden geçerek yetişmesi sonucu onların değişik biçim,tasarım ve özelliklerde içine kendi kişiliğini de kattığı yeni başka eserler ortaya koyan kişi. SARI YAKUT:Saydam, güzel görünüşlü ve renkli.Sertliği 8 özgül ağırlığı 3.5 tur. SAHAN:İçine yemek konularak sofraya getirilen üstü kapaklı yada kapaksız tabak.Çoğunlukla Bakır sar ve gümüşten yapılır.Bu sahanlar işçilikleri bakımından çok önemlidir.Özellikle sahan kapaklarına çok güzel kalem işi tekniklerinde nakış işlenmiştir. SAHAN ÖRSÜ:Perdahlama işlerinde kullanılan örstür. SAKALLI NAY:Kazan nayına benzer bir örstür.Alt yanındaki toparlak kısmında yuvarlak biçimler şişirilir.Düz kısmında da kazan nayındaki işler yapılabilir. SAVAT:Bir kalemkarlık çeşididir. Eser üzerinde çelik kalemlerle açılan kanalların içine bir kapta hazırlanmış adına savat denen karışım ekme yada sürme biçiminde yerleştirilir,daha sonra da ocak ateşine tutularak eriyen savat boşlukları doldurunca soğumaya bırakılır. Soğuyan savat birkaç tesviye aşamasından sonra gümüş cilalanır ve eser tamamlanmış olur. SAVAT ÇAMURU:Savatın bir kap içinde boraks ile çamur durumuna getirilmiş biçimi. SEDEF :Sıcak deniz yumuşakçalarının omurgasız yapılarını düşmanlarından korumak için salgıladıkları salgı sonucunda kendilerine yaptıkları yuva. SELVİ:Kış Yaz yaprağını dökmeyen uzun ağaç. Türklerde bu ağaç,ölümsüzlüğün ve doğruluğun alametidir.Gümüş eserlerde sık görülen bir biçimdir.Çeşitli biçimlerde sterilize edilmişlerdir. SEMAVER ÖRSÜ:Semaver onarımlarında kullanılan bir örstür.Hatırlanacağı gibi semaverin ortasından geçen bir boru boşluğu vardır.Bu boşluk dolayısıyla dış yüzeyde görülen ezilmeler ancak özel bir örs üzerinde dövülerek giderilebilir. SİKKE:Değer i bastıran devlet tarafından güvence altına alınan, üzerinde yazı, tarih ve bastıranın adı bulunan madeni para. SİKKEŞİNAS:Para uzmanı.Eski paraları ve madalyonları toplayıp onları sınıflandıran kişi. SİM MECİDİYE:Gümüş para.Osmanlılar da ilk gümüş para Orhan Gazi (1324-1362)döneminde akça adıyla basılmıştır. SİNİ:Üzerinde yemek yemeğe yarayan büyük tepsi. SIRMA:Haddeden defalarca geçirildikten sonra ince iplik durumuna getirilen gümüş ve altın teller.Bu tellerin ipek ipliklerle sarılması ile kılaptan elde edilir. SIRMAKEŞ:gümüş veya altını haddeden çeken usta. SIVAMA:Torna biçimlendirme. SİKKEHANE:Osmanlılarda para basılan yere verilen addı.Sonraları bunun yerine darphane denilmiştir. SİKKEGEN:Sikke kalıbı kazıyan sanatkar. SİMENDUT:Gümüş kaplamalı, gümüş yaldızlı. SİMİN:Gümüşten yapılmış eser. SİNEKLİ:Bir bilezik türü. SU GÜMÜŞÜ:potada eritilen has gümüş, içi su dolu bir kaba boşaltılınca, suya düşen gümüş küçük kürecikler ortaya çıkarır.Bu bu küçük küreciklerden oluşan gümüş. SU VERMEK:Bıçak, kılıç, makas gibi kesici para, madalyon, kalıpları gibi demir aletler yapıldıktan sonra sertlik vermek için yapılan işleme su vermek derler. SÜLÛK:Gümüşçülükte göz biçimine benzeyen bir işleme. SON MIHLAMA:Alafranga mıhlama taşların tespih taneleri gibi yan yana dizilmesi ile yapılan mıhlama. SÜRME SAVAT:Boraks ile sulandırılarak çamur durumuna getirildikten sonra gümüş sathında açılmış kanallara savatı sıvayarak boşluk doldurma biçimi. |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.