ForumSinsi - 2006 Yılından Beri

ForumSinsi - 2006 Yılından Beri (http://forumsinsi.com/index.php)
-   Anketler (http://forumsinsi.com/forumdisplay.php?f=583)
-   -   Dış İşleri Bakanı Abdullah Gül`ün Cumhurbaşkanlığını Nasıl Karşılarsınız? (http://forumsinsi.com/showthread.php?t=15711)

börtücan 05-18-2007 03:02 PM

Abdullah Gül belki arkasında akp olmasa iyi bir adam ama akp bu kadar Atatürk düşmanı olduğu sürece onlardan herhangi birinin cumhurbaşkanı olmasına karşıyım, geçmişte yapılmış olan o kadar çirkin konuşmaları var ki bunları görmezden gelmek mümkün değil...

ERen 05-18-2007 05:21 PM

bu devlete son yıllardırdır akp den iyi bir hükümet gelmemiştir.zaten halkın çoğunluğu akp den yana baykal zaten bu mitinglerle kendi oylarınıda düşürdü sözde laiklik gidiyormuş rejim tehlikedeymiş uyuyan dev uyanmış ata nın kemikleri sızlıyormuş bunlar hep yalan.chp yapacak siyaset bulamadı halkın milliyetçi duygularıyla oynuyor

skullx53 05-19-2007 08:12 PM

Abdullah Gül Adam gibi adam bu sene AKP kasıp kavuracak ortalıgı az kaldı bekleyin vede görün halk herşeyi görüyor siz ne kadar çamur atsanızda

RaHaTSiZ 05-21-2007 04:22 AM

~~ Yorum Yazan arkadaşlar MeclisTe yada ßir Tv programında Siyaseti tartışacak konuklar değilsiniz. ßir anket yapılmış ßu kadar... Zamanı geLince oyunuzu kuLLanır gereken cevaßı orada Verirsiniz.. ßırakın Siyaseti siyasetçiLer yapSın... ~~

O_Z_A_N_6_1 05-21-2007 01:11 PM

Bırakın halkın ifade özgürlüğünü kısıtlamayı. En azından forum kulları dahilinde herkes görüş bildirme ve tartışma hakkına sahip değil midir?

ctn_86 05-21-2007 02:26 PM

Alıntı:

RaHaTSiZ tafarından gönderildi (Mesaj 104802)
~~ Yorum Yazan arkadaşlar MeclisTe yada ßir Tv programında Siyaseti tartışacak konuklar değilsiniz. ßir anket yapılmış ßu kadar... Zamanı geLince oyunuzu kuLLanır gereken cevaßı orada Verirsiniz.. ßırakın Siyaseti siyasetçiLer yapSın... ~~


Alıntı:

O_Z_A_N_6_1 tafarından gönderildi (Mesaj 104847)
Bırakın halkın ifade özgürlüğünü kısıtlamayı. En azından forum kulları dahilinde herkes görüş bildirme ve tartışma hakkına sahip değil midir?


tabikide forum kuralları dahilinde herkes görüşünü açıklayabilir.yalnız bu görüşler açıklanırken karşıt görüşteki insanların düşüncelerini de düşünmek lazım.karşı görüşteki kişilerin bozulacağı,sinirleneceği herhangi bir cümle bir söz forumda tartışmaya neden olabilir.
rahatsız arkadaşımız da ßırakın Siyaseti siyasetçiLer yapSın derken bunu söölemek istemiştir.

gecekor 05-21-2007 06:08 PM

ya benim anlamadığım olay cumhuriyet in bekçisiyiz biz diyorlar. peki biz onlara göre cumhuriyet düşmanı mı oluyoruz. bizler hep birlikte aynı cumhuriyet aynı bayrak altında yaşamıyormuyuz. türk bayrağı ve cumhuriyeti hepimizin arkadaşlar. lütfen herkes daha duyarlı olsun. bunlar bence tamamen bölücü olaylardır. tayyip erdoğan için cumhurbaşkanı olamaz dediler adam zaten ben olacağım demedi yaygara kopardılar . abdullah gül ün adı açıklanınca daha da ileriye gittiler. neden olamasın o adam TÜRKİYE CUMHURİYETİ vatandaşı değilmi. SAĞLICAKLA KALIN.

safran 05-21-2007 07:58 PM

Sayın GÜL cumhurbaşkanı olursa ne olur? diye baktığımızda AKP’nin 4.5 yılında 3Y diye formüle edilen (Yolsuzluk-Yoksulluk-Yasaklar) konusunda milletin lehine değişen bir şey olmadığına göre yine değişen bir şey olmayacaktır. Özellikle meclis’ten geçen PETROL YASASI bunun en büyük delilidir. Bu petrol yasası sayın Gül’ün, cumhurbaşkanlığında olsaydı veto dahi edilmeden geçmiş olacaktı.

Görünen o ki, şu ana kadar ABD, AB ve IMF’ye boyun eğen AKP bundan sonra daha da sıkıştırılacaktır.

Burada özelikle şunu belirmekte fayda var. AKP hep Cumhurbaşkanı zırhının altına sığındı. Ancak biz biliyoruz ki dış güçlerin istediği yasaları meclis’ten geçirmekte hiç tereddüt etmeyen hükümet, milletin lehine olan konularda hep Cumhurbaşkanlığını bahane etti.

Halbuki Meclis’ten o kadar yanlış yasalar çıktı ki, Cumhurbaşkanı veto eder mi, diye hiç düşünülmedi bile.


MANEVİ ve AHLAKİ ÇÖKÜNTÜLER:

  • ZİNA SERBEST OLDU
  • SAĞLIK BAKANLIĞI YOLLARDA FUHUŞ EĞİTİMİNE BAŞLADI
  • EŞCİNSEL YAŞAM YASAL OLARAK MEŞRU HALDE GELDİ
  • DOMUZ KREDİSİ YASAL HALE GETİRİLDİ
  • DOMUZ ETİ İŞLEME ENTEGRE TESİSLERİNİN KURULMASI YASASI ÇIKARILDI
  • HUTBELERDEN “ALLAH KATINDA DİN İSLAMDIR” ÇIKARTILDI


EKONOMİK ve SİYASAL ÇÖKÜNTÜ:

  • BORÇLAR %82 ORANINDA ARTTI. BORÇ, AKP ÖNCESİ 216,8 MİLYAR DOLAR İKEN AKP DÖNEMİNDE 395,7 MİLYAR DOLAR OLDU.
Türkiye son 4,5 yıldır uygulanan IMF programı sonucu tam anlamıyla borca esir edildi.
İç ve dış borçlar aşağıdaki tablodan rahatlıkla anlaşılmaktadır.


Milyar Dolar
Kasım 2002
Şubat 2007
Fark

A-İç borç

87,1
189,2
102,1

B-Dış borç(I+II)

129,7
206,5
76,8

I-Kamunun dış borcu

85,6
85,3
-0,3

II-Özel sektörün dış borcu

44,1
121,2
77,1

-Bankaların dış borcu

11
48,6
37,6

-Reel sektörün dış borcu

33
72,7
39,7

C-Toplam iç ve dış borç (A+B)

216,8
395,7
178,9

D-Dış yükümlülükler

170,7
310,5
138,8

-Dış borçlar

129,7
206,5
76,8

-Sıcak para

24
80
56

-Yabancıların mevduatı

17
24
7



  • EKONOMİ IMF’ye TESLİM EDİLDİ. IMF YİNE SERT TEDBİRLER ÖNERDİ, AKP KABUL ETTİ
2007 MART AYINDA IMF Heyeti ile imzalanan mutabakat metnine göre:

o Yüksek faiz politikasına devam edilmesi,
o Döviz kurunun düşük tutulması,
o Faiz dışı fazlanın mutlaka GSMH’nin % 6,5’i kadar gerçekleşmesi,
o Bir an önce elektriğe, doğal gaza zam yapılması,
o Teşvik uygulamasının sınırlarının daraltılması, yeni illere teşvik verilmemesi,
    • Harcamalarda kısıtlamaya gidilmesi,
vb… sert tedbirler.

AKP, IMF’den seçim öncesi bu tür önlemeleri alıp oy kaybetmemek için zaman istemiş ve IMF tarafından da AKP’ye bu konuda zaman verilmiştir.
Seçimlerden hemen sonra;
o Yeşil kart uygulamasının kaldırılacağı,
o Memur ve işçi sağlık harcamalarının kısıtlanacağı ve bir çok ilaç-tedavi masrafının ilgililerden tahsil edileceği,
o Tarım sektörünün vergilendirileceği,
o Rantiye kazançlarının vergiden muaf tutulacağı,
o Asgari ücretlilerin ödediği vergilerin artırılacağı,
o Emeklilerden vergi alınacağı,
Sözleri verilmiştir.
  • STRATEJİK TESİSLER YABANCILARA PEŞKEŞ ÇEKİLDİ
(TELEKOM, TÜPRAŞ, SEYDİŞEHİR ALİMUNYUM, EREĞLİ DEMİR-ÇELİK vb..)
  • İTHAL DOKTOR YASASI ÇIKTI ve GERİ ÇEKİLDİ (SEÇİM SONRASINA BIRAKILDI)
  • MARKETLERE ECZANE AÇMA YETKİSİ VERİLDİ (HERŞEY LAÇKALAŞTI)
  • PETROL YASASI MECLİS’ten GEÇTİ: (İŞBİRLİKÇİLİK VE TESLİMİYETÇİLİĞİN BU KADARI OLUR)
  • MEDYA’da YABANCI ORTAKLIĞI %100 OLDU (TGRT, FOX TV OLDU, TAMAMINI YABANCILAR ALDI)
  • TOPRAK SATIŞI SIRADAN BİR SATIŞ HALİNE GELDİ
  • KAPKAÇCILIK SEKTÖR OLDU
  • ÖZELLEŞTİRME ADI ALTINDA PEŞKEŞ’e ve EL DEĞİŞTİRMEYE DEVAM EDİLDİ
  • (FABRİKALAR, TESİSLER, BANKALAR )
  • KISACA, AB uyum yasaları adı altında ESARET YASALARI çıkarılmıştır.

İŞBİRLİKÇİLİK VE TESLİMİYETÇİLİĞE DEVAM


TEMUR38 05-21-2007 08:18 PM

Sayın GÜL cumhurbaşkanı olursa ne olur? diye baktığımızda AKP’nin 4.5 yılında 3Y diye formüle edilen (Yolsuzluk-Yoksulluk-Yasaklar) konusunda milletin lehine değişen bir şey olmadığına göre yine değişen bir şey olmayacaktır. Özellikle meclis’ten geçen PETROL YASASI bunun en büyük delilidir. Bu petrol yasası sayın Gül’ün, cumhurbaşkanlığında olsaydı veto dahi edilmeden geçmiş olacaktı.

Görünen o ki, şu ana kadar ABD, AB ve IMF’ye boyun eğen AKP bundan sonra daha da sıkıştırılacaktır.


Burada özelikle şunu belirmekte fayda var. AKP hep Cumhurbaşkanı zırhının altına sığındı. Ancak biz biliyoruz ki dış güçlerin istediği yasaları meclis’ten geçirmekte hiç tereddüt etmeyen hükümet, milletin lehine olan konularda hep Cumhurbaşkanlığını bahane etti.

Halbuki Meclis’ten o kadar yanlış yasalar çıktı ki, Cumhurbaşkanı veto eder mi, diye hiç düşünülmedi bile.


MANEVİ ve AHLAKİ ÇÖKÜNTÜLER:

  • ZİNA SERBEST OLDU
  • SAĞLIK BAKANLIĞI YOLLARDA FUHUŞ EĞİTİMİNE BAŞLADI
  • EŞCİNSEL YAŞAM YASAL OLARAK MEŞRU HALDE GELDİ
  • DOMUZ KREDİSİ YASAL HALE GETİRİLDİ
  • DOMUZ ETİ İŞLEME ENTEGRE TESİSLERİNİN KURULMASI YASASI ÇIKARILDI
  • HUTBELERDEN “ALLAH KATINDA DİN İSLAMDIR” ÇIKARTILDI


EKONOMİK ve SİYASAL ÇÖKÜNTÜ:

  • BORÇLAR %82 ORANINDA ARTTI. BORÇ, AKP ÖNCESİ 216,8 MİLYAR DOLAR İKEN AKP DÖNEMİNDE 395,7 MİLYAR DOLAR OLDU.
Türkiye son 4,5 yıldır uygulanan IMF programı sonucu tam anlamıyla borca esir edildi.
İç ve dış borçlar aşağıdaki tablodan rahatlıkla anlaşılmaktadır.


Milyar Dolar
Kasım 2002
Şubat 2007
Fark

A-İç borç

87,1
189,2
102,1

B-Dış borç(I+II)

129,7
206,5
76,8

I-Kamunun dış borcu

85,6
85,3
-0,3

II-Özel sektörün dış borcu

44,1
121,2
77,1

-Bankaların dış borcu

11
48,6
37,6

-Reel sektörün dış borcu

33
72,7
39,7

C-Toplam iç ve dış borç (A+B)

216,8
395,7
178,9

D-Dış yükümlülükler

170,7
310,5
138,8

-Dış borçlar

129,7
206,5
76,8

-Sıcak para

24
80
56

-Yabancıların mevduatı

17
24
7


  • EKONOMİ IMF’ye TESLİM EDİLDİ. IMF YİNE SERT TEDBİRLER ÖNERDİ, AKP KABUL ETTİ
2007 MART AYINDA IMF Heyeti ile imzalanan mutabakat metnine göre:

o Yüksek faiz politikasına devam edilmesi,
o Döviz kurunun düşük tutulması,
o Faiz dışı fazlanın mutlaka GSMH’nin % 6,5’i kadar gerçekleşmesi,
o Bir an önce elektriğe, doğal gaza zam yapılması,
o Teşvik uygulamasının sınırlarının daraltılması, yeni illere teşvik verilmemesi,
    • Harcamalarda kısıtlamaya gidilmesi,
vb… sert tedbirler.

AKP, IMF’den seçim öncesi bu tür önlemeleri alıp oy kaybetmemek için zaman istemiş ve IMF tarafından da AKP’ye bu konuda zaman verilmiştir.
Seçimlerden hemen sonra;
o Yeşil kart uygulamasının kaldırılacağı,
o Memur ve işçi sağlık harcamalarının kısıtlanacağı ve bir çok ilaç-tedavi masrafının ilgililerden tahsil edileceği,
o Tarım sektörünün vergilendirileceği,
o Rantiye kazançlarının vergiden muaf tutulacağı,
o Asgari ücretlilerin ödediği vergilerin artırılacağı,
o Emeklilerden vergi alınacağı,
Sözleri verilmiştir.
  • STRATEJİK TESİSLER YABANCILARA PEŞKEŞ ÇEKİLDİ
(TELEKOM, TÜPRAŞ, SEYDİŞEHİR ALİMUNYUM, EREĞLİ DEMİR-ÇELİK vb..)
  • İTHAL DOKTOR YASASI ÇIKTI ve GERİ ÇEKİLDİ (SEÇİM SONRASINA BIRAKILDI)
  • MARKETLERE ECZANE AÇMA YETKİSİ VERİLDİ (HERŞEY LAÇKALAŞTI)
  • PETROL YASASI MECLİS’ten GEÇTİ: (İŞBİRLİKÇİLİK VE TESLİMİYETÇİLİĞİN BU KADARI OLUR)
  • MEDYA’da YABANCI ORTAKLIĞI %100 OLDU (TGRT, FOX TV OLDU, TAMAMINI YABANCILAR ALDI)
  • TOPRAK SATIŞI SIRADAN BİR SATIŞ HALİNE GELDİ
  • KAPKAÇCILIK SEKTÖR OLDU
  • ÖZELLEŞTİRME ADI ALTINDA PEŞKEŞ’e ve EL DEĞİŞTİRMEYE DEVAM EDİLDİ
  • (FABRİKALAR, TESİSLER, BANKALAR )
  • KISACA, AB uyum yasaları adı altında ESARET YASALARI çıkarılmıştır.
İŞBİRLİKÇİLİK VE TESLİMİYETÇİLİĞE DEVAM


SÜPER Bİ YAZI TEŞEKKÜRLER SAFRAN!!!


Şengül Şirin 05-21-2007 10:19 PM

bence de süper bir yazı.çok teşekkür ederim.

Gözyaşı 05-23-2007 12:41 PM

Alıntı:

asyaland tafarından gönderildi (Mesaj 97258)
Kesinlikle olmasını istemiyorum

Arkadaslar cumhuriyeti kolay kazanmadı, laikliğe kolay sahip olmadı atalarımız lütfen biraz daha dikkat

Haklısın asyalant

safran 05-23-2007 05:55 PM

Gül: ABD Kesinlikle Doğru Yolda

KategoriAbdullah Gül |
http://akpgercegi.files.wordpress.co...h_gul_rice.jpgVatan Gazetesinde çıkan habere göre Abdullah Gül, ABD’nin 11 Eylül sonrasındaki politikalarını beğendiğini belirterek “ABD kesinlikle doğru yolda” dedi.

Gül: Amerika Irak’tan Çekilmemeli. Aksi Halde İran Önce Irak’a Sonra Türkiye’ye Kendi Rejimini İhraç Eder

http://akpgercegi.files.wordpress.co...h_gul_rice.jpgUnited Press International (UPI) ajansının haberine göre, Londra merkezli ünlü düşünce kuruluşu Chatham House’da Transatlantik Savunma Ortaklığı konulu konferansa katılan Çek Dışişleri Bakanı’nın yaptığı o açıklama: “Ankara ziyaretim sırasında Abdullah Gül, Irak konusundaki endişelerini aktardı. Bana ‘Koalisyon Güçleri Irak’tan şimdilik ayrılmamalı. Koalisyon Güçleri Irak’ı terk ederse İran modeli yeni İslam anlayışı Irak politikasını teslim alacak. İşte o zaman Tahran’ın bunu Türkiye’ye ihraç etmesi ve siyasi elit içine sızmasını hiçbir şey engelleyemez‘ dedi. Ancak Gül siyasi nedenlerden dolayı bu açıklamayı asla kamuoyu önünde kabul etmeyecektir…”

Gül: İslam’ı halkın yaşamına sokmak gibi bir niyetimiz ve dahlimiz olmadı, olamaz!

http://akpgercegi.files.wordpress.co...lah_gul_ab.jpgDışişleri Bakanı Abdullah Gül, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin gizli niyetlere sahip olduğu suçlamasını, inanılması çok zor bir iddia olarak reddetti.
Gül dört yılı aşkın bir süredir iktidarda olan, parlamentoya hakim bulunan AK Parti’nin, İslamı, Türk milletine dayatacak hiçbir şey yapmadığını da kaydetti.
Abdullah Gül, Amerika’nın Sesi radyosuna verdiği mülakatta, hükümetinin Avrupa Birliği’ne katılmak için gereken reformlara bağlı olduğuna işaret ederek, bu yönde idam cezasını kaldırdığını, Kürtlere bazı kültürel haklar tanıdığını, ve kadın haklarını genişlettiğini belirtti.

Abdullah Gül: ABD, çocuklarını barışa feda etti

http://akpgercegi.files.wordpress.co...h_gul_rice.jpgAbdullah Gül, “Dünya barışı için son 50 senede dünyada en çok Amerikalılar kendi çocuklarını feda etmişlerdir” dedi
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, dünya barışını korumak için, en çok ABD’lilerin kendi çocuklarını feda ettiğini söyledi. Takvim gazetesine açıklamalarda bulunan Gül’ün mesajlarının satırbaşları şöyle:
“Dünya barışı için, barışı korumak, barışı yapmak için, son 50 senede dünyada en çok Amerikalılar kendi çocuklarını feda etmişlerdir. İkinci ülke kim? Türkiye. Böyle köklü gelen bir şey var. İşbirliğimiz gayet sağlam.
Soğuk Savaş döneminde de önemliydi, ama şimdi çok daha fazla önemli. İşbirliğine ihtiyacımız var.
Muhakkak ki bir ailenin içinde bile farklı anlayışlar, görüşler olur. Ama önemli olan ortak hedefler ve çıkarlardır. Bir problem söz konusu değil.”

Gül: BOP içinde ABD ile birlikte hareket ediyoruz

http://akpgercegi.files.wordpress.co...h_gul_rice.jpg‘Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) Türkiye’nin dış politika ilkelerine uygun. ABD ile hareket ediyoruz. Amacımız İslam ülkelerine özgürlük ve demokrasi getirmek…’
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, uzun süredir Türkiye’nin rolü ve yaklaşımının tartışıldığı Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) konusunda ilk kez bu kadar net konuştu ve ABD ile birlikte hareket ettiklerini, amaçlarının da İslam ülkelerine özgürlük ve demokrasi getirmek olduğunu söyledi. Gül, “Özgürlük ve demokrasi olmasaydı, biz de iktidara gelemezdik” dedi

Abdullah Gül: İslam Medeniyeti Mağlup Olmuştur

KategoriAbdullah Gül |
http://akpgercegi.files.wordpress.co...lah_gul_ab.jpgBelki ifadelerim yadırganacak ama,yine de söylemek zorunda olduğumu düşünüyorum. Bizim için ortada bir mağlubiyet var, bunu aynen kabul etmemiz gerekir. Konu, medeniyetlerle ilgili. Karşılaşma, adeta Medeniyetlerin karşılaşması. Bir batı medeniyeti var, bir de bizim başından beri ileri sürdüğümüz tezler var. Bence bu hüzünlü bir yolculuk, ortada açıkça bir mağlubiyet var. Kendi kültürümüz, kendi medeniyetimiz.. İddialarımzın, tezlerimizin üstünlüğünü gösteremedik. Ama sonuca seviniyoruz.
“Biz küçük olalım, doğruyu söyleyelim.” anlayışıyla bir yere varılmaz. Belge için

A’dan P’ye AKP: Hafızamızı yoklayalım. Nasıl kandırıldık?

Kategori5 Yılda AKP |
http://akpgercegi.files.wordpress.co.../akp_logo1.jpgEKONOMİ - İŞSİZLİKK.Maraş – Erdoğan- 21 Ekim 2001 : (Ne Söylediler) “İktidardaki hükümet, üç yıl içinde iç ve dış borcu 70 milyar dolar arttırmıştır. Bu borcun karşılığında ise ne işsize iş sağlayabilmiş, ne de üretim gerçekleştirmiştir. Bu ülkede 2,5 milyon issiz vardır. Bu zavallılar ancak fakirin ekmeğini hortumculara peşkeş çekmeyi becerirler.”
Bugün: ( Ne Yaptılar) AKP hükümetleri: İç ve dış borcu 4,5 yılda 180 milyar dolar arttırmıştır. İşsizlik artarak devam etmekte, kanayan yara kangrene dönüşmüş haldedir. Ecevit’in 3 yılda yaptığından fazlasını R.T. Erdoğan ilk 2 yılda yapmıştır.
Erzincan- R.T. Erdoğan- 22 Nisan 2002 (Ne Söylediler)“AK Parti iktidar olunca fakir fukara olmayacak.”
Yozgat 30 Nisan 2002 R..T. Erdoğan “Türkiye’de öyle bir hükümet var ki, herkesi inim inim inletiyor. Bu hükümet bizi fakirleştiriyor.”
Kırşehir:R.T. Erdoğan 09 Aralık 2001 (Ne Söylediler)“5 Kişilik bir aile bir simit ve çayla karnını doyurmuş olsa bile asgari ücret yetmiyor. AB ye girmek istiyorsunuz..Hangi yüzle gireceksiniz.”
Bugün: ( Ne Yaptılar)AKP hükümetleri: İç ve dış borcu 4,5 yılda 180 milyar dolar arttırmıştır. İşsizlik artarak devam etmekte, kanayan yara kangrene dönüşmüş haldedir. Ecevit’in 3 yılda yaptığından fazlasını R.T. Erdoğan ilk 2 yılda yapmıştır. “18 Aralık 2003 - Başbakan -Konya işadamlarına “Bazen başımı iki elimin arasına alıp düşünüyorum. 227 milyon lira alan bir adamın geçinmesi mümkün mü? Bunu siz de kendi vicdanınıza sorun. Sizleri üzmek istemiyorum ama verdiğiniz asgari ücret çocuğunuzun bir gece kulübündeki bir günlük mönüsünün fiyatı bile değil. Şunu bilin ki yarın bu hayat biter. Hepimizin iki metreküp toprağa sokacaklar.”21 Aralık 2003 Başbakan İşadamlarına. ”Asgari ücretin 500 milyon lirayı aşması gerekir”!3 Ocak 2004. Başbakan Safranbolu. “Ne bekliyordunuz? Asgari ücretin 500-600 milyon lira olması mı? Biraz sabırlı olun. Türkiye’nin şartları müsait mi?”Aralık 2004 Başbakan: “Asgari ücretle ilgili bir sürpriz yapabiliriz.”Bir hafta sonra: Sürpriz. 318 YTL- den 350 YTL oldu!Ekonominin durumu ile ilgili gazete manşetleri
Zenginin vergisine indirim var,
Çiftçimizin satın alma gücü azalıyor,
Vergilerimiz “Faizcini” cebine gidiyor,
Maliye faizciye çalışıyor.
Vergilerimizle sadece faiz ödüyoruz.
IMFKarabük -3 Nisan 2002 R.T. Erdoğan: (Ne Söylediler)“Türkiye’nin baş edemeyeceği hiçbir problemi yoktur. Bunlar IMF’nin karşısında memurlar gibi oturuyorlar. Acizler hükümeti, halkı bir simit ve bir çaya mahkum etti. 50 milyar doları batık bankalara hortumlattılar. Ülkenin milyarlarca doları hortumculara yedirildi. Eğer DÜRÜST ve İRADELİ BİR YÖNETİM gelseydi belki de IMF ile masaya oturmaya bile gerek kalmayacaktı.”IMF den gelen paralar bu ülkeye hibe değildir.Bu paraları benim köylüm,benim memurum ödüyor..Bizler kurtuluş mücadelesi yapacağız . Son günlerde AB ile yatıyorlar AB ile kalkıyorlar,Bizde istiyoruz ama bizi neden oyalıyorsunuz? AB diyerek karın doymaz.” Erzurum –R.T. Erdoğan - 3 Kasım 2001
Bugün: ( Ne Yaptılar)
Kendileri de IMF’inin karşısında çaresiz ve mahcup oturuyorlar. Başbakanın vaat edip açıkladığı tarım desteğini bile IMF görüşmeleri bitmeden uygulayamıyorlar. IMF’nin karşısında oturmamayı, DÜRÜST VE İRADELİ olmak ile nitelendirdiklerine, IMF görüşmeleri devam ettiğine göre kendi sıfatlarını da belirlemiş oluyorlar. 50 milyar dolar batık, 46 milyar dolar olarak duruyor. TMSF başkanı da 37 milyar doları tahsil edemeyeceğini açıklıyorsa 368 milletvekiline sahip bir başbakan acaba bu konuda ne düşünüyor?

IMF ile ilgili gazete manşetleriVaatler yarım kaldı IMF nin dediği oldu
Söz verdiler tutmadılar
Düne kadar ”IMF istediği diye vergi artışı olmaz” diyen hatta bazı vergilerde indirimden bahseden hükümet, açıkladığı kaynak paketiyle verdiği sözlerin tam tersini yaptı
Tezkerenin acısı Ayşe teyzeden çıkacak
Rantiyeye vergi yok
IMF ne dediyse o!
İNSAN HAKLARIIsparta - R.T. Erdoğan - 17 Mart 2002 : (Ne Söylediler) “Bu hükümet temel hak ve özgürlükler konusunda samimi değildir. Eğer samimi olsalardı, hala milletin kılık, kıyafeti ve inancıyla uğraşmazdı. Bu ülkenin, insanların temel hak ve özgürlüklerini garanti altına alacak bir hükümete ihtiyacı vardır”

İstanbul - Ümraniye - R.T. Erdoğan - 8 Haziran 2002 (Ne Söylediler)
AB diyor ki: temel hak ve özgürlükler ile ilgili sorunları giderin.Fikir özgürlüğünü,din ve vicdan özgürlüğünü halledin. Halledebildiler mi? Din ve vicdan özgürlüğü var mı?”Manisa-Bülent Arınç. “Başörtüsü zulmünü ortadan kaldıracağız; bu bizim namus borcumuzdur.”Bugün: ( Ne Yaptılar)
Hala kılık kıyafet ve milletin inancıyla uğraşıldığına göre siz de mi samimi değilsiniz?
Üstelik 368 milletvekili desteği olan bir hükümet varken neden hala insanların temel hak ve özgürlükleri garanti altına alınamıyor. Siz ne yapıyorsunuz? Bedel ödemeye hazır olmadığınızı ifade etmekten başka. Bu uğurda Şanlıurfa’dan yürüyerek Ankara’ya gelen mağdurlar görüşecek muhatap bulamadılar, azarlandılar. Ama misyonerlik faaliyetleri her geçen gün artıyor. Siz kendi ülkenizdeki Hıristiyanlaştırmaları görmezken AÇE’DEKİLERİN kabul edilemez olduğunu söylüyorsunuz. Bugün: ( Ne Yaptılar)Başörtüsü mağdurlarına “peruk takıp öyle okula giderler”
O zaman sorarlar. Sen köşke hanımını peruk takarak mı götürmeyi düşünüyorsun diye? Başörtüsü bizim öncelikli sorunumuz değildir. Abdullah Gül: 31.03.1998 TBMM.B.Ecevit’e hitaben :”…Kanun ve hukuka aykırı şekilde masum kız çocuklarının anayasal eğitim hakları zorbalıkla ellerinden alınırken,anne ve babaların gözyaşını görürken hiç acı hissetmediniz mi?.. İnsanların öz yurdunda garip öz vatanında parya haline getirildiği Türkiye’de Filistin benzeri manzaraları ekrana getirmek kimin iktidarı döneminde olmaktadır? DiyorBugün: ( Ne Yaptılar)
Abdullah Gül’ün eşi AİHM deki türban davasını geri aldı.AİHM’e hükümet olarak verdikleri mütalaalarda:“Dini tercihini sergilemek kişinin mutlak hakkı değildir.devletin laik yapısı önde gelir.”“Başörtüsü kökten dinci grupların sembolü haline gelmiştir.”“Böyle bir davranış kökten dinci akınların bir parçası olan siyasi bir harekettir ve bu hareket kadın hakları için bir tehlike oluşturmaktadır”
AVRUPA BİRLİĞİ -KIBRISAvrupa Birliğinin: ( Ne Yaptılar)
Kıbrıs,
Ermeni meselesi, GAP’ta 22 barajın uluslararası yönetime bırakılması, Yunanistan’a tavizler, Rum patriğine ekümenlik , Heybeliada ruhban okulunun açılması, ucu açıklık, Özel statü, Düşünce ve inanç sisteminde radikal değişiklikler, Referandum…gibi her türlü şartlarına boyun eğdiler. Gazeteler:
”Erdoğan 11 istedi 1 aldı”
17 ARALIK’taHatay-R.T. Erdoğan 14 Nisan 2002 : (Ne Söylediler)“IMF parayı verdi.Ama hangi şartlar altında ve nerde kullanılacağını söyleyerek verdi. Bu paraların adresleri belliydi ve bunun karşılığında istenen tavizler vardı .Yarın bunlar ”KIBRIS’I KONUŞALIM” derler.
Bugün: ( Ne Yaptılar)
Başbakan Erdoğan:Anastasiadis’e : “Duyduğuma göre Papadopulos benimle görüşmek istiyormuş.Gelsin K.Kıbrıs’ta oturalım karşılıklı kahve içelim konuşarak bu işi çözelim” diyorBaşbakan Erdoğan : Ruf Denktaş’a “Babam yaşında olmasaydı yapacağımı bilirdim.”

TARIM
Ne Söylediler: Sivas 13 Ekim 2001 R.T. Erdoğan:“Yiğit muhtaç olmuş kuru soğana; bilmem söylesem mi söylemesem mi!”Bugün: ( Ne Yaptılar)Yiğit şimdi soğanı, pancarı, tütünü, buğdayı, pamuğu ekemez halde, ekse de satamaz halde, söylesem mi, söylemesem mi diye tereddüt etmiyor. Size söylüyor ama;“Gözünüzü toprak doyursun” (tarım bakanından)“Bu millet size mi bakacak, bir kesimi sübvanse edelim diye diğerini mağdur edemeyiz” (Başbakandan) diye azar işitiyor. Uzman gözüyle:- AB’ye ile hükümlülüğümüz gereğince “15 sene içinde 10 milyon kişi tarım dışına çıkacak.8-9 Milyonu işsiz kalacak .Tekstilde kota kalkıyor. Bu tekstili harap eder. Tarım ve tekstil kadınların en çok çalıştığı iki alan.DIŞ POLİTİKA
R.T. Erdoğan-Iğdır -13 Kasım 2001: (Ne Söylediler)
“Filistin’de kan var, işgal var, bir millet yok edilmeye çalışılıyor, devlet terörü var! Bunlara karşı kuru temenniden başka bir şey yapılmıyor.”
R. T. Erdoğan- Burdur-Bucak 18 Kasım 2001 “ABD, İsrail’i korumak için Şaron’a göz yummaya devam etmektedir. İsrail’in Filistin’e uyguladığı katliamı kınıyoruz. Filistin’de kan akmaya devam ediyor ama hükümetin bu konuda maalesef bir duyarlığı yok”Bugün: ( Ne Yaptılar) Filistin’de kan, gözyaşı, zulüm, soykırım devam ediyor. Ama bugün duyarlılık olarak sadece sözde arabuluculuk yapılıyor. Kiminle? 14 yaşında İsrail ordusuna katılmış, 1953’te Filistin’de köyde 60 Müslümanın, 16 Eylül 1982’de Sabra-Şatilla’da 991 Filistinlinin ölümünden sorumlu, 28 Eylül 2000’de 3000 kişi ile Cuma günü Mescid-i Aksa baskınını yapmış, 22 Mart 2003’te sabah namazından sonra füze ile şeyh Ahmet Yasin’in şahadetine sebep olmuş ŞARON ile, OLMERT ile.
Konya 15 Kasım 2001 R.T. Erdoğan : (Ne Söylediler)
“Soruyorum ABD’ye, AB’ye ve Birleşmiş Milletlere siz neredesiniz. Hıristiyanlıktaki paskalya törenleriyle barışı kutlarken, Ortadoğu’ya neden barışı getirmiyorsunuz?”
Bugün: ( Ne Yaptılar)

Evet, ABD başkanı Bush ‘Bu bir haçlı seferi’ derken, ş
imdiki ABD Dışişleri Bakanı ‘Ortadoğu’da 22 ülkenin sınırları değişecek, bunun içinde Türkiye de var’ derken Siz BOP çerçevesinde Irak’a müdahaleyi ÖZGÜRLÜK OPERASYONU olarak değerlendiriyordunuz. Halkın % 94’ünün karşı çıkmasına rağmen: Ne kadar halkın ve demokrasinin yanında olduğunuzu göstererek hava sahasını açtınız. ABD askerine dua ettiniz. Tezkere geçmeyince çok üzüldünüz. Kırmızı çizgiler çizdiniz, hepsi silindi. Döneminizde askerimizin başına çuval geçirildi, güvenlik görevlilerimiz şehit edildi. Hala ABD’den stratejik ortak olarak bahsediyorsunuz.

R.T. Erdoğan - SAMSUN - 30 Mart 2002: (Ne Söylediler)
“Hükümet maalesef Ortadoğu konusunda gerekli iradeyi ortaya koyamamıştır. Yaşadığımız görüntüler 21.yüzyıl başında bizi üzmektedir. Bir taraftan küreselleşmeyi konuşacağız .Diğer taraftan emperyalist duygularını tatmin etme isteği,içinde olanlara destek vereceğiz.Bunu anlamak mümkün değil.

YABANCILARA TOPRAK SATIŞIYabancılara Türkiye’de gayrimenkul edinmelerine olanak sağlayan yasa, bir yıl kadar önce, 19 Temmuz 2003 tarihinde,Avrupa Birliğine uyum gerekçesiyle çıkarıldı.Peki AB ülkelerinde bu durum nasıl işliyor:
Yunanistan: Yabancılar sınırda veya sınıra yakın bölgede toprak satın alamıyor. Buna karşılık Ege kıyılarında gayrimenkul satışı yabancılara yapılmıştır.
Macaristan-Çek Cumhuriyeti- Slovakya: AB ‘nin bu yeni ülkelerinde 7 yıl süreyle yabancılara tarım ve orman arazisi satışı yasaklanmış bulunuyor.
Polonya: 12 yıl süreyle yabancılara tarım ve orman arazisi satışı yapılamıyor.
Bulgaristan -Hırvatistan: AB’ye girmeye hazırlanan bu 2 ülkede yabancılara tarım arazisi satılamıyor. Bulgaristan’da bu yasak bahçeli konutları da kapsıyor.
ABD’de ise hiçbir şekilde bu haklardan yararlanamıyorsunuz.
Türkiye’de Resmi rakamlara göre AKP iktidarında 946 333 dekar alan yabancılara satılmıştır. 3 Malta adası büyüklüğünde toprak. Bir başka ifadeyle Yalova ili kadar bir toprak.
Anayasa mahkemesi iptal etmesine karşın 3 Ay hükümete ek süre tanımıştır. Bu süre içinde toprak satışlarının daha da hız kazandı. Anayasa mahkemesi kararları geriye yönelik işlemez.Başbakan, “Siz Miami’den ev almıyor musunuz? Onlar da buradan alsın“ diyor. Burada mesele ev satılması ya da alınması değil su havzalarının, sınır bölgelerinin ve tarım alanlarının satılmasıdır.Burada kamuoyu yanıltılıyor. Ege kıyılarında yoğun şekilde Yunanlıların Toprak satın aldığı mevcuttur. Özellikle GAP bölgesinde İsraillilerin yoğunlaştığı görülmektedirNokta dergisinde yayınlanan bir habere göre (bu habere bir tekzip gelmemiştir) İsrailliler Ş.Urfa’da 450 bin dönüm tarım arazisi satın almış ve bu tapu kayıtlarında da gizlenmiştir.


safran 05-23-2007 06:07 PM

BUNLARDAÖNEMLİ
DEVAMI GELECEK




A’dan P’ye AKP: Hafızamızı yoklayalım. Nasıl kandırıldık?

Kategori5 Yılda AKP |
http://akpgercegi.files.wordpress.co.../akp_logo1.jpgEKONOMİ - İŞSİZLİKK.Maraş – Erdoğan- 21 Ekim 2001 : (Ne Söylediler) “İktidardaki hükümet, üç yıl içinde iç ve dış borcu 70 milyar dolar arttırmıştır. Bu borcun karşılığında ise ne işsize iş sağlayabilmiş, ne de üretim gerçekleştirmiştir. Bu ülkede 2,5 milyon issiz vardır. Bu zavallılar ancak fakirin ekmeğini hortumculara peşkeş çekmeyi becerirler.”
Bugün: ( Ne Yaptılar) AKP hükümetleri: İç ve dış borcu 4,5 yılda 180 milyar dolar arttırmıştır. İşsizlik artarak devam etmekte, kanayan yara kangrene dönüşmüş haldedir. Ecevit’in 3 yılda yaptığından fazlasını R.T. Erdoğan ilk 2 yılda yapmıştır.
Erzincan- R.T. Erdoğan- 22 Nisan 2002 (Ne Söylediler)“AK Parti iktidar olunca fakir fukara olmayacak.”
Yozgat 30 Nisan 2002 R..T. Erdoğan “Türkiye’de öyle bir hükümet var ki, herkesi inim inim inletiyor. Bu hükümet bizi fakirleştiriyor.”
Kırşehir:R.T. Erdoğan 09 Aralık 2001 (Ne Söylediler)“5 Kişilik bir aile bir simit ve çayla karnını doyurmuş olsa bile asgari ücret yetmiyor. AB ye girmek istiyorsunuz..Hangi yüzle gireceksiniz.”
Bugün: ( Ne Yaptılar)AKP hükümetleri: İç ve dış borcu 4,5 yılda 180 milyar dolar arttırmıştır. İşsizlik artarak devam etmekte, kanayan yara kangrene dönüşmüş haldedir. Ecevit’in 3 yılda yaptığından fazlasını R.T. Erdoğan ilk 2 yılda yapmıştır. “18 Aralık 2003 - Başbakan -Konya işadamlarına “Bazen başımı iki elimin arasına alıp düşünüyorum. 227 milyon lira alan bir adamın geçinmesi mümkün mü? Bunu siz de kendi vicdanınıza sorun. Sizleri üzmek istemiyorum ama verdiğiniz asgari ücret çocuğunuzun bir gece kulübündeki bir günlük mönüsünün fiyatı bile değil. Şunu bilin ki yarın bu hayat biter. Hepimizin iki metreküp toprağa sokacaklar.”21 Aralık 2003 Başbakan İşadamlarına. ”Asgari ücretin 500 milyon lirayı aşması gerekir”!3 Ocak 2004. Başbakan Safranbolu. “Ne bekliyordunuz? Asgari ücretin 500-600 milyon lira olması mı? Biraz sabırlı olun. Türkiye’nin şartları müsait mi?”Aralık 2004 Başbakan: “Asgari ücretle ilgili bir sürpriz yapabiliriz.”Bir hafta sonra: Sürpriz. 318 YTL- den 350 YTL oldu!Ekonominin durumu ile ilgili gazete manşetleri
Zenginin vergisine indirim var,
Çiftçimizin satın alma gücü azalıyor,
Vergilerimiz “Faizcini” cebine gidiyor,
Maliye faizciye çalışıyor.
Vergilerimizle sadece faiz ödüyoruz.
IMFKarabük -3 Nisan 2002 R.T. Erdoğan: (Ne Söylediler)“Türkiye’nin baş edemeyeceği hiçbir problemi yoktur. Bunlar IMF’nin karşısında memurlar gibi oturuyorlar. Acizler hükümeti, halkı bir simit ve bir çaya mahkum etti. 50 milyar doları batık bankalara hortumlattılar. Ülkenin milyarlarca doları hortumculara yedirildi. Eğer DÜRÜST ve İRADELİ BİR YÖNETİM gelseydi belki de IMF ile masaya oturmaya bile gerek kalmayacaktı.”IMF den gelen paralar bu ülkeye hibe değildir.Bu paraları benim köylüm,benim memurum ödüyor..Bizler kurtuluş mücadelesi yapacağız . Son günlerde AB ile yatıyorlar AB ile kalkıyorlar,Bizde istiyoruz ama bizi neden oyalıyorsunuz? AB diyerek karın doymaz.” Erzurum –R.T. Erdoğan - 3 Kasım 2001
Bugün: ( Ne Yaptılar)
Kendileri de IMF’inin karşısında çaresiz ve mahcup oturuyorlar. Başbakanın vaat edip açıkladığı tarım desteğini bile IMF görüşmeleri bitmeden uygulayamıyorlar. IMF’nin karşısında oturmamayı, DÜRÜST VE İRADELİ olmak ile nitelendirdiklerine, IMF görüşmeleri devam ettiğine göre kendi sıfatlarını da belirlemiş oluyorlar. 50 milyar dolar batık, 46 milyar dolar olarak duruyor. TMSF başkanı da 37 milyar doları tahsil edemeyeceğini açıklıyorsa 368 milletvekiline sahip bir başbakan acaba bu konuda ne düşünüyor?

IMF ile ilgili gazete manşetleriVaatler yarım kaldı IMF nin dediği oldu
Söz verdiler tutmadılar
Düne kadar ”IMF istediği diye vergi artışı olmaz” diyen hatta bazı vergilerde indirimden bahseden hükümet, açıkladığı kaynak paketiyle verdiği sözlerin tam tersini yaptı
Tezkerenin acısı Ayşe teyzeden çıkacak
Rantiyeye vergi yok
IMF ne dediyse o!
İNSAN HAKLARIIsparta - R.T. Erdoğan - 17 Mart 2002 : (Ne Söylediler) “Bu hükümet temel hak ve özgürlükler konusunda samimi değildir. Eğer samimi olsalardı, hala milletin kılık, kıyafeti ve inancıyla uğraşmazdı. Bu ülkenin, insanların temel hak ve özgürlüklerini garanti altına alacak bir hükümete ihtiyacı vardır”

İstanbul - Ümraniye - R.T. Erdoğan - 8 Haziran 2002 (Ne Söylediler)AB diyor ki: temel hak ve özgürlükler ile ilgili sorunları giderin.Fikir özgürlüğünü,din ve vicdan özgürlüğünü halledin. Halledebildiler mi? Din ve vicdan özgürlüğü var mı?”Manisa-Bülent Arınç. “Başörtüsü zulmünü ortadan kaldıracağız; bu bizim namus borcumuzdur.”Bugün: ( Ne Yaptılar)
Hala kılık kıyafet ve milletin inancıyla uğraşıldığına göre siz de mi samimi değilsiniz? Üstelik 368 milletvekili desteği olan bir hükümet varken neden hala insanların temel hak ve özgürlükleri garanti altına alınamıyor. Siz ne yapıyorsunuz? Bedel ödemeye hazır olmadığınızı ifade etmekten başka. Bu uğurda Şanlıurfa’dan yürüyerek Ankara’ya gelen mağdurlar görüşecek muhatap bulamadılar, azarlandılar. Ama misyonerlik faaliyetleri her geçen gün artıyor. Siz kendi ülkenizdeki Hıristiyanlaştırmaları görmezken AÇE’DEKİLERİN kabul edilemez olduğunu söylüyorsunuz. Bugün: ( Ne Yaptılar)Başörtüsü mağdurlarına “peruk takıp öyle okula giderler”
O zaman sorarlar. Sen köşke hanımını peruk takarak mı götürmeyi düşünüyorsun diye? Başörtüsü bizim öncelikli sorunumuz değildir. Abdullah Gül: 31.03.1998 TBMM.B.Ecevit’e hitaben :”…Kanun ve hukuka aykırı şekilde masum kız çocuklarının anayasal eğitim hakları zorbalıkla ellerinden alınırken,anne ve babaların gözyaşını görürken hiç acı hissetmediniz mi?.. İnsanların öz yurdunda garip öz vatanında parya haline getirildiği Türkiye’de Filistin benzeri manzaraları ekrana getirmek kimin iktidarı döneminde olmaktadır? DiyorBugün: ( Ne Yaptılar)
Abdullah Gül’ün eşi AİHM deki türban davasını geri aldı.AİHM’e hükümet olarak verdikleri mütalaalarda:“Dini tercihini sergilemek kişinin mutlak hakkı değildir.devletin laik yapısı önde gelir.”“Başörtüsü kökten dinci grupların sembolü haline gelmiştir.”“Böyle bir davranış kökten dinci akınların bir parçası olan siyasi bir harekettir ve bu hareket kadın hakları için bir tehlike oluşturmaktadır”
AVRUPA BİRLİĞİ -KIBRISAvrupa Birliğinin: ( Ne Yaptılar)
Kıbrıs, Ermeni meselesi, GAP’ta 22 barajın uluslararası yönetime bırakılması, Yunanistan’a tavizler, Rum patriğine ekümenlik , Heybeliada ruhban okulunun açılması, ucu açıklık, Özel statü, Düşünce ve inanç sisteminde radikal değişiklikler, Referandum…gibi her türlü şartlarına boyun eğdiler. Gazeteler:
”Erdoğan 11 istedi 1 aldı”
17 ARALIK’taHatay-R.T. Erdoğan 14 Nisan 2002 : (Ne Söylediler)“IMF parayı verdi.Ama hangi şartlar altında ve nerde kullanılacağını söyleyerek verdi. Bu paraların adresleri belliydi ve bunun karşılığında istenen tavizler vardı .Yarın bunlar ”KIBRIS’I KONUŞALIM” derler.
Bugün: ( Ne Yaptılar)Başbakan Erdoğan:Anastasiadis’e : “Duyduğuma göre Papadopulos benimle görüşmek istiyormuş.Gelsin K.Kıbrıs’ta oturalım karşılıklı kahve içelim konuşarak bu işi çözelim” diyorBaşbakan Erdoğan : Ruf Denktaş’a “Babam yaşında olmasaydı yapacağımı bilirdim.”

TARIM
Ne Söylediler: Sivas 13 Ekim 2001 R.T. Erdoğan:“Yiğit muhtaç olmuş kuru soğana; bilmem söylesem mi söylemesem mi!”Bugün: ( Ne Yaptılar)Yiğit şimdi soğanı, pancarı, tütünü, buğdayı, pamuğu ekemez halde, ekse de satamaz halde, söylesem mi, söylemesem mi diye tereddüt etmiyor. Size söylüyor ama;“Gözünüzü toprak doyursun” (tarım bakanından)“Bu millet size mi bakacak, bir kesimi sübvanse edelim diye diğerini mağdur edemeyiz” (Başbakandan) diye azar işitiyor. Uzman gözüyle:- AB’ye ile hükümlülüğümüz gereğince “15 sene içinde 10 milyon kişi tarım dışına çıkacak.8-9 Milyonu işsiz kalacak .Tekstilde kota kalkıyor. Bu tekstili harap eder. Tarım ve tekstil kadınların en çok çalıştığı iki alan.DIŞ POLİTİKA
R.T. Erdoğan-Iğdır -13 Kasım 2001: (Ne Söylediler)“Filistin’de kan var, işgal var, bir millet yok edilmeye çalışılıyor, devlet terörü var! Bunlara karşı kuru temenniden başka bir şey yapılmıyor.”
R. T. Erdoğan- Burdur-Bucak 18 Kasım 2001 “ABD, İsrail’i korumak için Şaron’a göz yummaya devam etmektedir. İsrail’in Filistin’e uyguladığı katliamı kınıyoruz. Filistin’de kan akmaya devam ediyor ama hükümetin bu konuda maalesef bir duyarlığı yok”Bugün: ( Ne Yaptılar) Filistin’de kan, gözyaşı, zulüm, soykırım devam ediyor. Ama bugün duyarlılık olarak sadece sözde arabuluculuk yapılıyor. Kiminle? 14 yaşında İsrail ordusuna katılmış, 1953’te Filistin’de köyde 60 Müslümanın, 16 Eylül 1982’de Sabra-Şatilla’da 991 Filistinlinin ölümünden sorumlu, 28 Eylül 2000’de 3000 kişi ile Cuma günü Mescid-i Aksa baskınını yapmış, 22 Mart 2003’te sabah namazından sonra füze ile şeyh Ahmet Yasin’in şahadetine sebep olmuş ŞARON ile, OLMERT ile.
Konya 15 Kasım 2001 R.T. Erdoğan : (Ne Söylediler)
“Soruyorum ABD’ye, AB’ye ve Birleşmiş Milletlere siz neredesiniz. Hıristiyanlıktaki paskalya törenleriyle barışı kutlarken, Ortadoğu’ya neden barışı getirmiyorsunuz?”
Bugün: ( Ne Yaptılar)
Evet, ABD başkanı Bush ‘Bu bir haçlı seferi’ derken, şimdiki ABD Dışişleri Bakanı ‘Ortadoğu’da 22 ülkenin sınırları değişecek, bunun içinde Türkiye de var’ derken Siz BOP çerçevesinde Irak’a müdahaleyi ÖZGÜRLÜK OPERASYONU olarak değerlendiriyordunuz. Halkın % 94’ünün karşı çıkmasına rağmen: Ne kadar halkın ve demokrasinin yanında olduğunuzu göstererek hava sahasını açtınız. ABD askerine dua ettiniz. Tezkere geçmeyince çok üzüldünüz. Kırmızı çizgiler çizdiniz, hepsi silindi. Döneminizde askerimizin başına çuval geçirildi, güvenlik görevlilerimiz şehit edildi. Hala ABD’den stratejik ortak olarak bahsediyorsunuz.

R.T. Erdoğan - SAMSUN - 30 Mart 2002: (Ne Söylediler)
“Hükümet maalesef Ortadoğu konusunda gerekli iradeyi ortaya koyamamıştır. Yaşadığımız görüntüler 21.yüzyıl başında bizi üzmektedir. Bir taraftan küreselleşmeyi konuşacağız .Diğer taraftan emperyalist duygularını tatmin etme isteği,içinde olanlara destek vereceğiz.Bunu anlamak mümkün değil.

YABANCILARA TOPRAK SATIŞIYabancılara Türkiye’de gayrimenkul edinmelerine olanak sağlayan yasa, bir yıl kadar önce, 19 Temmuz 2003 tarihinde,Avrupa Birliğine uyum gerekçesiyle çıkarıldı.Peki AB ülkelerinde bu durum nasıl işliyor:
Yunanistan: Yabancılar sınırda veya sınıra yakın bölgede toprak satın alamıyor. Buna karşılık Ege kıyılarında gayrimenkul satışı yabancılara yapılmıştır.
Macaristan-Çek Cumhuriyeti- Slovakya: AB ‘nin bu yeni ülkelerinde 7 yıl süreyle yabancılara tarım ve orman arazisi satışı yasaklanmış bulunuyor.
Polonya: 12 yıl süreyle yabancılara tarım ve orman arazisi satışı yapılamıyor.
Bulgaristan -Hırvatistan: AB’ye girmeye hazırlanan bu 2 ülkede yabancılara tarım arazisi satılamıyor. Bulgaristan’da bu yasak bahçeli konutları da kapsıyor.
ABD’de ise hiçbir şekilde bu haklardan yararlanamıyorsunuz.
Türkiye’de Resmi rakamlara göre AKP iktidarında 946 333 dekar alan yabancılara satılmıştır. 3 Malta adası büyüklüğünde toprak. Bir başka ifadeyle Yalova ili kadar bir toprak.
Anayasa mahkemesi iptal etmesine karşın 3 Ay hükümete ek süre tanımıştır. Bu süre içinde toprak satışlarının daha da hız kazandı. Anayasa mahkemesi kararları geriye yönelik işlemez.Başbakan, “Siz Miami’den ev almıyor musunuz? Onlar da buradan alsın“ diyor. Burada mesele ev satılması ya da alınması değil su havzalarının, sınır bölgelerinin ve tarım alanlarının satılmasıdır.Burada kamuoyu yanıltılıyor. Ege kıyılarında yoğun şekilde Yunanlıların Toprak satın aldığı mevcuttur. Özellikle GAP bölgesinde İsraillilerin yoğunlaştığı görülmektedirNokta dergisinde yayınlanan bir habere göre (bu habere bir tekzip gelmemiştir) İsrailliler Ş.Urfa’da 450 bin dönüm tarım arazisi satın almış ve bu tapu kayıtlarında da gizlenmiştir.


safran 05-23-2007 06:09 PM

Tefekkür Vakti: Cevaplarınız “Evet” ise AKP’ye oy verin

Kategori5 Yılda AKP |
· ABD Başkanı Bush “Tanrı beni bir ilahi misyon ile görevlendirdi, bu bir haçlı seferi, ya benimlesiniz ya karşımda” diyerek İslam coğrafyasına BOP kisvesi altında bir dizi kanlı operasyon başlatmıştır. Siz böyle bir zihniyete yardım ve yataklık eder misiniz?
· Başbakan R. Tayyip Erdoğan, İtalyan Başbakanı Berlusconi ve Yemen Devlet Başkanı Ali Abdullah Salih ile birlikte BOP inisiyatifinin eş başkanlığına seçildi. Siz bu haçlı seferinde, bir Türkiye Cumhuriyeti Başbakanının böyle bir görev almasını içinize sindirebiliyor musunuz?

AYRIŞMA
· Bunlar, yani AKP tepe yönetimi, önce yola çıkarlarken, yani, Milli Görüş gömleğini çıkarırlarken gerekçe olarak “Bizim medeniyetimiz batı medeniyeti karşısında yenildi” dediler. Siz böyle bir yenilgi kabul ediyor musunuz?
· Tayyip Erdoğan’ın Ramazan’da beraber öğle yemeği yediği ve gelininin elini öptürdüğü İtalyan Başbakanı Berlusconi de: “Batı medeniyetinin İslam medeniyetini alt ettiğini” ifade ediyor. Siz buna katılıyor musunuz?
· TAYYİP ERDOĞAN: Milli Görüş içerisindeki yıllarını kastederek “30 yıldır komplo teorileriyle aldatıldık”, “Referansımız İslam değildir”, “Faiz dünya gerçeğidir” dedi. Sonra da gidip global elitlerle ve ırkçı emperyalistlerle birlik oldu. Siz bu dönüşün doğru olduğuna inanıyor musunuz?
IRAK-ABD
· ABD Başkanı Bush “Tanrı beni bir ilahi misyon ile görevlendirdi, bu bir haçlı seferi, ya benimlesiniz ya karşımda” diyerek İslam coğrafyasına BOP kisvesi altında bir dizi kanlı operasyon başlatmıştır. Siz böyle bir zihniyete yardım ve yataklık eder misiniz?
· Başbakan R. Tayyip Erdoğan, İtalyan Başbakanı Berlusconi ve Yemen Devlet Başkanı Ali Abdullah Salih ile birlikte BOP inisiyatifinin eş başkanlığına seçildi. Siz bu haçlı seferinde, bir Türkiye Cumhuriyeti Başbakanının böyle bir görev almasını içinize sindirebiliyor musunuz?
· Yahudi lobilerinden üstün cesaret ödülü de alan Sayın Başbakan Tayyip Erdoğan, Türk halkının yüzde 94’ünün Irak işgaline karşı çıkmasına rağmen;o Bu işgale yardım ve yataklık etti,o “Amerikan askerlerinin sağ salim eve dönmeleri için” dua etti,o Iraklı kardeşlerimizin ve Mehmetçiğin kanı üzerinden çirkin kredi pazarlığı yaptı,o “Orada bir pasta var, biz de pastadan pay alacağız” dedi.Komşu ülkelerdeki müslüman kardeşlerimizin kanı akıtılmak için planlar yapılırken, bu planlara yardım ve yataklık etmek, kardeşliğe, insan haklarına, komşuluğa, aziz milletimizin şanlı tarihine yakışır mı?
· Bu arada 6 Temmuz 2003’de ABD askerleri Kuzey Irak’ın Süleymaniye kentinde 11 Türk askerini, başlarına çuval geçirip ellerini arkadan bağlayarak göz altına alınca, başbakan Erdoğan’a yöneltilen “nota gönderecek misiniz?” sorusuna karşı “Ne notası, müzik notası mı?” cevabı veriyordu. Sonra da “ABD bizim stratejik müttefikimizdir” diyordu. Böyle gayri ciddi ve çekingen bir cevabı bir başbakana yakıştırabiliyor musunuz?
· ABD’de değişik mahfillerde müslümanlara ve Kur’an-ı Kerim’e hakaret edilirken, hatta bir temsilciler meclisi üyesi, Kabe-i Muazzamanın bile bombalanmasını önerirken, ABD büyükelçisinin “Amerikan mallarını boykot edenlerin başı ezilmeli” derken, hükümetin “ABD stratejik müttefikimizdir” diyerek olaylar karşısında sessiz ve duyarsız kalmasını kabul edebiliyor musunuz?
AB
· Fransa Cumhurbaşkanı Chirac, AB’yi kastederek: “Hepimiz Bizans’ın çocuklarıyız” dedi. Siz Bizans’ın çocukları mısınız?
· TAYYİP ERDOĞAN ve ABDULLAH GÜL, kısmi egemenlik devrini de içeren AB anayasasına 29 Ekim 2004 tarihinde, tam da bağımsızlığımızı ilan ettiğimiz 29 Ekim 1923’ün 82. yıldönümünde, “bütün Türkler yokedilmeden Hristiyan dünyası rahat etmeyecek” diyen Papa Cixtus’un heykeli altında yani manevi huzurunda imza attılar. Akabinde, Papa’nın ölümünde bayraklarımızı yarıya indirdiler. Yeni papayı ülkemize çağırdılar ve hatta, Ayasofya Camiinde dua etmesi için formül arıyorlar. Egemenliğin gerçek sahibi olan sizler bu imzayı ve hareketleri onaylıyor musunuz?
· Abdullah Gül’e Brüksel’de AB yetkilileri “Hutbelerinizde, Allah indinde tek din İslam’dır demeyin” dediler. O da cevap veremedi. Siz, değil bir ayetin, Kur’anı Kerim’in 1 harfini bile AB için feda edilmesine razı mısınız?
· AB’de bu işin başını çeken Fransa, Hollanda gibi ülkelerin AB anayasasına ve Türkiye’ye hayır demeleri karşısında AB siyasi birliği fiilen sona ermiştir. Fransa’daki son olaylar ile birlikte, bu medeniyetin içyüzü iyice ortaya çıkmıştır. Hükümetin hala AB kapılarında “n’olur bizi alın” diye yalvarmasını ve her türlü tavizi vermek istemelerini içinize sindirebiliyor musunuz?
KIBRIS
AKP’nin yanlış Kıbrıs politikaları neticesinde Kıbrıs’ı masa başında kaybediyoruz. Şimdi, siz, bu vatanın gerçek sahipleri, Kıbrıs’ın Rumlara verilmesine veya Kıbrıs’da ABD’ye bir üs verilmesine razı mısınız?
ERMENİLER
· AB ve ABD sürekli Ermenilerin tarafını tutarak onları Türkiye aleyhine cesaretlendirirken, soykırım kararları alırlarken, bilim adamlarımızı kırmızı bültenlerle arattırırlarken, AKP hükümetinin bütün bu olaylar karşısında – diğer bir ifade ile dedelerimize, ceddimize katil diyenler karşısında - sessiz ve pasif kalmasını onaylıyor musunuz?
ÇEŞİTLİ-DIŞ POLİTİK
· GAP Bölgesi sularının, İsrail ve komşularının emrinde bir uluslararası yönetime devredilmesini kabul eder misiniz?
· Patrikanenin Vatikanlaştırılmasını kabul eder misiniz?
· İHL’ler kapatılırken, Ruhban Okulu’nun açılmasını ister misiniz?
· Manavgat suyunu İsrail’e peşkeş çekenleri affedebilecek misiniz?
EKONOMİ - IMF
· Tayyip Erdoğan’ın işsizlere: “Taşı sık suyunu iç demesi”,
· Memurlar hak isteyince, “Meydanlar boş gidin hakkınızı arayın” demesi,
· Su paralarından yakınan vatandaşlara: “Siz de suyu az için” demesi,
· Çiftçiler hallerinden şikayet edince “Bu millet sizi mi doyuracak”, “Gözünüzü toprak doyursun” demesi bir başbakana yakışır mı?
· Onmilyonlarca insan açlık sınırı altında yaşarken, AKP Hükümetinin yüksek faizlerle Rantiyeciyi beslemesini doğru buluyor musunuz?
· Dün IMF’nin karşısında dik duracağız diyen, ancak bugün IMF ameliyat masasına dümdüz yatmış ve uluslararası tekelci sermayeye teslim olmuş olan AKP’nin ekonomi politikalarını başarılı buluyor musunuz?
· Özelleştirme adı altında, Tüpraş, Telekom, Petkim, Erdemir, İsdemir, Seydişehir alüminyum, Batman petrol rafinerisi gibi stratejik veya kar eden kuruluşların yabancılara peşkeş çekilmesine razı mısınız?
· Benim görevim “Türkiye’yi satmak” diyen bir pazarlamacıyı başbakan olarak görmek istiyor musunuz?
· İşsizlik, açlık, geçim sıkıntısı ve devletin borçları hızla artarken, Tayyip Erdoğan’ın çıkıp da “ekonomi iyiye gidiyor” demesine inanıyor musunuz?
· Ülkeyi, uluslararası tekelci sermayeye teslim eden, siyonistlere ve emperyalistlere yardım eden birini başbakanlık koltuğunda görmek istiyor musunuz?
İÇ POLİTİKA
· Ülkemizde inançlar üzerine baskılar sürerken, misyoner faaliyetlerinin önünü açan bir hükümet istiyor musunuz?
· Sadece ideolojisinden değil, her türlü sözünden dönen bir hükümet istiyor musunuz?
· Gerek başörtüsü ve gerekse İHL ile ilgili konularda, “bunlar bizim önceliklerimiz değildir”, “bedel ödemeye hazır değilim” diyen, “acele giden ecele gider” diye kendi makamından başka bir şey düşünemeyen, kendi memuru YÖK karşısında süklüm püklüm olan bir hükümet istiyor musunuz?
· Başörtüsü yasağını sürücü kurslarına kadar yaygınlaştıran ve komşu çocuklarına evinde kur’an öğretenlere hapis cezası getiren, ezan sesini kısan bir zihniyeti iktidarda görmek istiyor musunuz?
· Denklik, vakıfların kapatılması ve 8 yıllık başarısız eğitim, ve üniversiteye girişteki katsayı zulmü konusunda hiçbir şey yapamayan ve yapmak niyeti de olmayan aciz bir hükümet istiyor musunuz?
· Bir yandan MGV kapatılırken, diğer yandan homolara, lezbiyenlere, gaylara dernek açan bir zihniyeti iktidarda görmek istiyor musunuz?
· Sizler, şehit kanıyla sulanmış bu vatan topraklarını parayla satan bir anlayışı iktidarda görmek istiyor musunuz?
· Sizler, yabancı unsurlar ülkemizde cirit atarlarken, kensini mecnun gibi dünyanın orasında burasında dolaşan turist bir başbakan istiyor musunuz?
· Kısacası, artık sizler “yapmak istiyoruz ama bize yaptırmıyorlar” diye ağlayan, tek başına iktidar olmasına karşın muktedir olmasını beceremeyen bir hükümet istiyor musunuz?
· Kendi milli kurumlarını, kapalı kapılar ardında “yabancılara” şikayet eden bir zihniyeti iktidarda görmek istiyor musunuz?
· HÜLASA, IMF VE DIŞ MİHRAKLARIN GÜDÜMÜNDEKİ BU HÜKÜMET,
o İnsanımızı işsiz bırakıyor,
o Aç bırakıyor,
o Devleti borca esir ediyor ve
o İnsanlarımızın inancından uzaklaştırılmasına göz yumuyor, alet oluyor.
o Ülkemizi 2. Sevr’e doğru sürüklüyor. BÖYLECE BU HÜKÜMET, HALKIN VE MİLLETİN LEHİNE HİÇBİR İLERİ ADIM ATAMIYOR. SÜREKLİ GERİ ADIM ATIYOR. Siz böyle, halkına sırtını dönen ve geri vitese takmış bir İKTİDAR istiyor musunuz?
· BUNLAR IMF’DEN KORKUYORLAR, SİZ IMF’DEN KORKUYOR MUSUNUZ?
o PEKİ, IMF’DEN KORKAN BİR HÜKÜMET İSTİYOR MUSUNUZ?
· BUNLAR ABD’DEN KORKUYORLAR, SİZ ABD’DEN KORKUYOR MUSUNUZ?
o ABD’DEN KORKAN BİR HÜKÜMET İSTİYOR MUSUNUZ?
· BUNLAR ÜLKEYİ AB’YE TESLİM ETMEK İSTİYORLAR. SİZ, ÜLKEMİZİ MASA BAŞINDA AB’YE TESLİM EDER MİSİNİZ?
o ÜLKEMİZİ MASA BAŞINDA AB’YE TESLİM EDEN BİR HÜKÜMET İSTİYOR MUSUNUZ? Cevaplarınız “Hayır” ise yapılacak iş, 22 Temmuz Pazar Günü “Yaşanabilir Bir Türkiye” “Yeniden Büyük Türkiye” ve “Yeni Bir Dünya” sevdası ile oy kullanmaktır.

safran 05-23-2007 06:10 PM

Okuyandan Okutandan Ve Bu Vatani Seven Herkese Selamlar Saygilar.baŞka SÖze Ne Hacet


Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.