Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
ahlakının, islâm, kaynağı

İslâm Ahlakının Kaynağı Nedir

Eski 10-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İslâm Ahlakının Kaynağı Nedir




İslâm ahlakının kaynağı nedir
Hakkında İslâm ahlakının kaynağı nedir




İslâm ahlakının kaynağı nedir

İslâm ahlâkının kaynağı Kur'ân ve sünnettir Hz Âişe, bir soru münasebetiyle Hz Peygamber'in ahlâkının Kur'ân ahlâkı olduğunu belirtmiştir



Alıntı Yaparak Cevapla

İslâm Ahlakının Kaynağı Nedir

Eski 10-11-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İslâm Ahlakının Kaynağı Nedir






Huylar, seciyeler, mizaçlar, anlamında bir kavram Hulk, hulûk kelimelerinin çoğul şeklidir Hulk veya hulûk insanın beden ve ruh bütünlüğü ile alâkalıdır Ahlâk bu çerçeve içinde, "insanın bir amaca yönelik olarak kendi arzusu ile iyi davranışlarda bulunup kötülüklerden uzak olmasıdır" şeklinde tanımlanabilir
İslâm ahlâkı Kur'an-ı Kerîm'e dayanır Yani her yönüyle Cenâb-ı Allah tarafından vahiy yoluyla belirlenmiş bir davranışlar manzumesidir Her şeyden önce İslâm ahlâkı bir vazife ahlâkı şeklinde ortaya çıkmıştır Zira Kuran-ı Kerîm'deki her emir, müminler için bir görev belirlemiştir İnsanın bir mümin olarak bu emirlere muhatap olmayı kabul etmesi, bunları birer görev olarak telâkkî etmesi anlamındadır Kur'an-ı Kerîm'de Resulullah (sas)'a hitaben: "Sen en yüce bir ahlâk üzeresin " (el-Kalem, 68/4) buyurulmuş ve Hz Peygamber'in kendisi de: "Ben ahlâkî prensipleri tamamlamak üzere gönderildim" buyurmuştur (İbn Hanbel, Müsned, II, 381) Aynı şeklide Resulullah'ın bütün hadisleri insanların birbirlerine karşı daha iyi davranmaları konusunda birer emir mahiyetinde olup, Müslümanlara görev yüklemektedir Dolayısıyla İslâm'ın getirdiği ahlâk anlayışı her şeyden önce bir görev ahlâkıdır
İslâm ahlâkının diğer bir yönü de davranışlardaki niyet duygusudur Zira Hz Peygamber (sas), "Ameller niyetlere göredir" buyururken, İslâm'ın önemli bir prensibini belirlemiştir (Buhârî, İmân, 41) Müslüman için bu niyetin arkasındaki en büyük yönlendirici duygu, müminin her davranışında "Allah rızasını" gözetme duygusudur Zira mümin herhangi bir davranışta bulunurken, asla bir dünyevî çıkar yahut bir uhrevî sevap beklemeyip gönlünde sadece Allah rızasını ve onun sevgisini kazanma arzusunu taşımaktadır
"Yoksula, yetime ve esire onun rızası için yemek yedirirler ve "biz size sırf Allah rızası için yediriyoruz Sizden bir karşılık ve teşekkür beklemiyoruz" (derler)" (el-İnsan, 76/8-9)
Niyet ve Allah rızası duygularının yanı sıra, Allah'u Teâlâ'ya karşı bir sorumluluk duygusu taşımak Müslüman ahlâkının temel prensiplerindendir İslâm'a göre Müslümanın bu sorumluluk duygusu Allah'u Teâlâ'dan korkmak, onun emirlerine saygı göstermek ve bu emirleri asla aksatmaksızın yerine getirmek yasakladığı her şeyden kaçınmak İslâm ahlâkının temel ve ilk prensipleridir Diğer bir temel prensip de müslümanın diğer mahlûkâta karşı son derece merhamet, adalet ve şefkâtle davranması, zayıf ve muhtaç olanlarına yardım etmesi, ana ve babaya saygılı olması ve onların gönüllerini kazanmaya çalışması vs hususlarıdır
Bütün bunların yanı sıra insanın kendi duygularına hakim olması, mütevazî, sabırlı, edepli, hayâlı ve insaflı olması gibi prensipler de Müslümanın başkasına karşı sorumlu olduğu hususlardır
İnsanın, dolayısıyla Müslüman'ın, toplum içinde güzel ve hoş karşılanmayan her türlü kötü davranış ve alışkanlıklarını zamanla değiştirebilmesi gerekir Bu kötü huy ve davranışlardan kurtulmanın tek yolu, iradesini kontrol altında tutup ona tam olarak sahip olmasıdır Bu kötü davranış biçimlerinden de ancak Allah'ın bize emrettiği ibadetlere* sımsıkı sarılmak suretiyle kurtulmak mümkündür Ama iradesine hakim olamayan bir kimsenin bu gibi kötü huy ve alışkanlıklardan uzaklaşması kolay değildir İbadetlere sıkı sıkıya bağlanmak, Allah'ı daima bizi görüyor gibi hissedip onu hatırda tutmak, sürekli olarak iyi insanlarla oturup kötülerden uzak kalmak, asî insanların bulunduğu yerlere gitmemek, Allah'ın emirlerine sarılıp yasaklarından kaçınmak suretiyle İslâmî anlamda bir ahlâka sahip olunabilir
Bütün bu çizilen prensiplere göz attığımızda İslâm ahlâkının saf ve sağlam bir iyi niyete dayandığı; Allah'ın rızasına önem vermesi müntesibinden dünyevî hiçbir çıkar beklemeyip uhrevî bir fayda peşinde de olmaksızın sırf Allah rızası ve sevgisini göz önünde bulundurmasını talep etmesi gibi özellikleri ile her türlü şekilci ve pragmatist ahlâk anlayışından uzak olduğu görülmektedir
İslâm'da Emr-i Bi'l-Ma'ruf ve Nehy-i Ani'l-Münker* prensibi insanların ahlâkını daima iyiye doğru yönlendirmek içindir Hz Peygamber'in "Ahlâkınızı güzelleştiriniz", "Allah'ın ve Resulü'nün ahlâkı ile ahlâklanınız" diye tavsiyelerde bulunması Müslümanın daima ahlâkını güzelleştirmesi gerektiğini dile getirmektedir Bunun yanı sıra, Kur'an-ı Kerîm'in birçok yerinde İslâm toplumunun daha mükemmel bir ahlâkî yapıya kavuşması için bir hayli emir ve nehiylerin sıralandığını ve Müslüman için Allah'ın razı olacağı bir hayat tarzının belirlendiğini biliyoruz Bu gibi ahlâkî emir ve yasaklamaların bazılarını şöyle sıralayabiliriz:
"Rabbin yalnız kendisine ibâdet etmenizi, anneye ve babaya iyilik etmenizi emretti İkisinden birisi yahut her ikisi senin yanında ihtiyarlık çağına ulaşır, yaşlanır, yanında kalırlarsa sakın onlara "öf" bile deme, onları azarlama, onlara güzel söz söyle Onlara acımadan dolayı, tevazu kanatlarını indir (onlara karşı alçak gönüllü ol) ve "ey (her varlığı terbiye edip yetiştiren) Rabbim! Bunlar beni küçükken nasıl (acıyıp) yetiştirdilerse sen de bunlara acı " de Seninle akrabalığı olana, yoksula ve yolcuya hakkını ver (Malını gereksiz yere) saçıp savurma Çünkü (gereksiz yere mallarını) saçıp savuranlar Şeytan'ın kardeşleri olmuşlardır Şeytan ise Rabbi'ne karşı çok nankördür Eğer (elin dar olduğu için) Rabb'inden umduğun bir rahmeti bekleyerek onlardan yüz çevirecek (onlara bir şey vermeyecek) olursan, bari onlara yumuşak söz söyle, gönüllerini al, bolluğa kavuşmaları için Allah'a dua et Ellerini boynuna bağlanmış kılma, tamamen de açma, sonra kınanır, hasret içinde kalırsın (Ellerin boyna bağlanması cimriliği temsil eder Ellerin açılması da israfi ifade eder Yani cimrilik de israf da İslâm nazarında kötü bir alışkanlık olup her iki durumda da insanın pişmanlık duymasına yol açar) Fakirlik korkusuyla çocuklarınızı öldürmeyiniz Onları da sizi de biz besliyoruz Onları öldürmek büyük günahtır
Zinaya yaklaşmayınız Çünkü o, açık bir kötülüktür, çok kötü bir yoldur
Allah'ın haram kıldığı canı haksız yere öldürmeyiniz Kim zulmen birini öldürürse, onun velisi (olan mirasçısı)'na yetki vermişizdir (Öldürülenin hakkını arar Ancak o da) öldürmede aşın gitmesin (Katil yerine katilin akrabasını veya katille beraber bir başkasını öldürmesin) Çünkü kendisine yardım edilmiş (yetki verilmiş) tir Katilin akrabası kendisine verilen bu yetkiyi kötüye kullanmasın
Yetimin malına yaklaşmayın, ancak erginlik çağına (yaşına) erişinceye kadar en güzel tarzda (onun malını kullanıp geliştirebilirsiniz) Ahdi de yerine getirin Çünkü insana ahdi sorulacaktır
Ölçtüğünüz zaman ölçüyü tam yapın, doğru terazi ile tartın Bu daha iyidir Sonu da daha güzeldir
Bilmediğin bir şeyin ardına düşme Çünkü kulak, göz ve gönül, bunların hepsi ondan (o yaptığın kötü şeyden) sorumludur
Yeryüzünde kabara kabara (böbürlenerek) yürüme Çünkü sen yeri yırtamazsın Boyca da dağlara erişemezsin
Bütün bunlar hepsi kötü olan ve Rabbi'nin katında hoş görülmeyen şeylerdir " (el-İsrâ, 17/23-38)
İslâm'da ahlâkı iman'dan ayırmak mümkün değildir Zira bütün Kur'anî emirlere boyun eğmek imanın gereğidir Bu emirlere uymakla da en üstün ahlâkî değerler elde edilir Resulullah (sas):
"Müminlerin iman* açısından en mükemmel olanı, ahlâkı en iyi olanıdır" (Buhârî, Edeb, 39) buyurmuştur Bu duruma göre ahlâkî açıdan mükemmel bir anlayış ve davranışa sahip olmayan kişi iman açısından da kemâle ermiş olamaz Diğer bir hadiste de şöyle buyurur:
"İman yetmiş türdür En üstünü 'Lâ ilâhe illâllah'tır en aşağısı da yol üzerinde insanlara eziyet verecek bir şeyi kaldırmaktır Hayâ da imanın bir bölümüdür" (Ebû Dâvud, Sünnet, 14)
"Allah'a yemin olsun ki, hiç bir kul, kendi nefsi için istediği güzelliği kardeşi için de istemedikçe tam iman etmiş olmaz " (Buhârî, İman, 7; Müslim, İman, 71-72)
"Haklı olduğu halde bile çekişmeyi bırakan kimseye Cennet'in avlusunda bir köşk verileceğine, yalan söylemekten kaçınan kimseye Cennet'in ortasında bir köşk takdim edileceğine, ahlâkı güzel olan kimseye de Cennet'in en güzel yerinde bir köşk sunulacağına ben kefilim " (Ebû Dâvud, Edeb, 7)
"Mîzana konan ameller arasında güzel ahlâktan daha ağır gelecek hiç bir pey yoktur İnsan güzel ahlâkı sayesinde, oruç tutup namaz kılan kimseler derecesine yükselir (Tirmizî, Birr, 62 )
Bu ve buna benzer hadislerde Hz Peygamber güzel ahlâkın üstünlüğünü dile getirmiştir
Ayrıca: "Müslüman, müslümanların onun elinden ve dilinden emin oldukları kimsedir" (Müslim, İman, 14) "İnsanların en hayırlısı ömrü uzun olup amelleri de güzel olandır " buyurmakla iyi müslümanı tarif etmiştir
Sahâbilerden biri Resulullah'a şöyle sorar:
-İslâm'da en hayırlı iş nedir? Peygamber Efendimiz şöyle cevap verir: "Yemek yedirmen, tanıdığın ve tanımadığına selâm vermendir" Ashâbın ileri gelenlerinden Abdullah İbn Mes'ud da buna benzer bir soru sorunca Resulullah şöyle buyurmuşlardır:
"Vaktinde kılınan namaz,* ana babaya itaat*, Allah yolunda cihad*" İslâm ahlâkının temel prensipleri olarak sadece bunlarla amel eden ve bu prensipler çerçevesinde hareket eden bir toplum her zaman dimdik olarak ayakta durabilir
İnsanlara karşı daima yumuşak davranmak, hatalarına rastladığında, bu hatalarını son derece yumuşak bir ifadeyle ve onları üzmeyecek bir tarz ve uslüpla söylemek gerekir İnsanları ikaz ederken de aynı üslûbu uygulamak müslümanın prensibi olmalıdır İslâm'ın insanların hayatlarında görülen pratik ahlâkı insanın kendisine, hemcinslerine, çevresinde ve Allah'a karşı olan bütün görevlerini içine alır Bütün bunlara baktığımızda İslâm ahlâkı hürmet, hizmet, merhamet, edep, hayâ, nefse hâkimiyet, tevazu, adalet, ve benzeri hususlar üzerinde yükselmiştir
Ayrıca İslâm yalan, küfür, lânet okuma, alay etme, kibirlenme, koğuculuk yapma, gıybet etme, riyâ, cimrilik, kıskançlık, vs gibi duygu ve davranışların kesinlikle yasaklandığını bildirerek, müslümanın bütün bunlardan da uzak kalması gerektiğini açıklamıştır

(Şamil İA)


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.