Sevgi Dinin Temeli İmanın Direğidir

İslamiyet korkuya dayanan bir din değildir İslâm'da, sevgi dinin temeli, imanın direğidir İslâm, sevmeyen, sevemeyen ve gönül karanlığı içinde bulunan insanların dini de değildir İslâm'da inanmış gönüller, her an, Allah ve Resulünün sevgisiyle dolup taşmakta, onunla güzelleşip, onunla var olmaktadırlar!

Sevgi, Allah'ın insanoğluna vermiş olduğu en büyük bir lütfu ve ilahi vergisidir Bu nedenle, sevgiyi insanlara vereni sevmek, sevgilerin en büyüğüdür Ne var ki, bu en yüce, en temiz sevgiyi tatmak için iman şarttır Çünkü imansız bir sevgi riyadır ve gösterişten ibarettir Allahu Azimüşşan, Bakara Suresinin 165 ayetinde "İman edenlerde Allah sevgisi fazladır" buyurmaktadır

Gerçek bir müminle Allah arasındaki bağlılık, sevgi bağlılığıdır Bu bağ, ruhta meydana gelen bir cezbeyle, dostluk, ve yakınlık bağıdır; sevgi ve muhabbet duygusuyla sıkıca bağlanmış, hiç kopmayan vicdan bağıdır bu!

İman ise sevgiyi besleyen bir kaynak ve sevgilinin söz ve isteklerini yerine getirebilmek için en büyük bir güçtür Ali İmran suresinin 31 ve 32 ayetlerinde Allah, Habibine seslenmekte ve müminleri şöyle uyarmaktadır:

"De ki Allah'ı seviyorsanız bana uyun, Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın Ve Allah Gafurdur, Rahimdir" "De ki: Allah'a ve Resulüne itaat edin, eğer yüz çevirirseniz şüphesiz ki, Allah kâfirleri sevmez"

Unutulmamalıdır ki, Allah'ı sevmek kuru laflarla olmaz Vicdani bir aşkla da gerçekleşmez

Bu sevgi, ancak, Allah'ın resulüne bağlanmak, onun gösterdiği yolda yürümekle olur İman da böyledir O da ağızlarda gevelenen laflardan ibaret değildir İman, Allah'a, Resulüne itaat ve Resulüllahın arz ettiği şekilde Allah'ın dinini yaşamaktır İşte bütün bunların İslâm'ın getirmiş olduğu tevhit inancından, fışkıran gerçeklerdir Sadece Allah'ın birliğine inanmak kâfi değildir Çünkü İslâmiyet ne sadece bilgi ve ne sadece ikrardan ibarettir

İslamiyet, bilgi ve ikrar yanında itaat ve teslimiyet de gerektiren bir dindir Ve bir mümin bunu yaparken korkuya dayanan bir iman ile değil, sevgiye dayanan bir iman ile yapmaktadır Çünkü bir mümin için imanda sevgi, sevgide de iman vardır Buna İslâm'da "İhlas" denir Bu nedenledir ki, çocuklarımızın körpe dimağlarının, o tertemiz kalplerinin içine atacağımız ilk tohum, onları kötülüklerden korurken, bütün diğer temiz sevgilerin yaşamasında da en büyük etken olacaktır!

Unutmayalım ki, Allah sevgisi, bütün sevgilerin başıdır

Sevgi hayatın tadı, hayatın ta kendisidir! Anne kucağı sevgi ile açılır, annenin kollarına sevgi ile koşulur Çiçekler sevgi ile açar ve yeşerir Petekler bu sevgi ile dolar Kuşlar sevgi ile kanatlanır ve uçar Yavrusuna karşı, Allah vergisi sevgi olmasa, hangi anne yemez - yedirir, uyumaz - uyutur, giymez - giydirirdi? Ve unutmayalım ki, Allah'ın kullarına olan sevgisi, annenin çocuğuna olan sevgisinden kat kat fazladır

Dünya sevgi üzerine, ahiret de sevgi üzerinedir Ve bütün bunları, bize sevgili Peygamberimiz (SAV) ne güzel anlatmaktadır

"Yarın mahşer günü, bazı insanların kürsülerde oturduğu görülecek Onlarda korku ve heyecan diye bir şey olmayacak Onlara, peygamberler ve şehitler bile gıpta edecek Bunları dinleyen ashabdan birisi dayanamayıp soruyor: "Ya Resulâllah, bunlar kimlerdir?" Allah Resulü cevap veriyor: "Bunlar dünyada iken, Allah için sevenler ve Allah yolunda birbirlerine muhabbet edenlerdir"

Ve son olarak O Yüce Peygamberin duası fışkırıyor gönlümüzden "Ya Rabbi, bana sevdiğini, sevdiğin kimsileri sevgisini ve Senin muhabbetine yaklaştıracak şeylerin sevgisini ver!" (Amin)