İşleyen Hafiza Modeli |
09-06-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
İşleyen Hafiza ModeliİŞleyen Hafiza Modelİ Çok depolu hafıza sistemi modelinin yukarıda özetlenen bazı eksikliklerini bertaraf etmek üzere yapılan çalışmalar arasında Baddeley ve Hitch' in (1974; Bkz Eysenck ve Keane 1990) işleyen hafıza hipoaaai dikkat çekicidir Baddeley ve Hitch kısa süreli hafıza ile ilgili teorilere yöneltilen eleştirileri tartışarak bu hafıza deposunun işleyen hafıza ile yer değiştirmesi gerektiğini ifade ederler Bu işleyen hafıza modeline göre kısa süreli hafıza bir dizi birbirinden bağımsız alt sistemlerden oluşur Buna göre; işleyen hafızayı dörde ayırmak mümkündür 1) Çıktı veya bitiştirici ilmek sistemi: malumatın konuşma şeklindeki çıktısını bulundurur Çıktı sisteminin 2 alt sistemden oluştuğu öne sürülür, buna göre pasif bir fenolojik depo, konuşma algısıyla doğrudan ilgilenir, bitiştirici bir süreç ise konuşmanın üretîlmesiyle bağlantılıdır Kelimeler ile ilgili fonolojik (konuşma temelli) bilgi, fonolojik depoya doğrudan işitsel takdim vasıtasıyla veya dolaylı yoldan alt seslerin bitiştirilmesi vasıtasıyla ya da uzun süreli hafızada depolanmış fonolojik malumat vasıtasıyla dolaylı olarak gelir 2) Girdi Sistemi: çok az bir süre önce konuşulan malumatı elinde bulundurur 3)Mekânsal ve/veya görsel kodlama üzerine uzmanlaşmış ve bu malumatı elinde bulunduran sözel olmayan bir sistem 4) Genel amaçlı merkezi yürütme sistemi: malumat türlerinin hemen hepsini tertipler Eğer deneklerden, 6 rakamı akılda tutmaları ve bu esnada eş zamanlı olarak verilen ve istedikleri sırada hatırlamaları istenen bir kelime listesi gösterilirse normal bir seviyede yenilik etkisi gösterirler Yani listenin son itemlerini daha iyi hatırlarlar Bu da yenilik etkisine aracı olan kelime listesinin akılda tutulan rakamın miktarından sorumlu olan sistemden bağımsız olduğunu gösterir Buna destek olan bir başka bulgu da okumaya yeni başlayan ve başarısı düşük olan kişilerin başarısı yüksek olan yeni öğrencilerden daha az sayıda rakamı hatırladıklarına fakat diğer grupla aynı seviyede yenilik tesiri gösterdiklerine işaret eden araştırma bulgularından gelir (Byrne and Arnold, 1981) Hileli, yenilik etkisinin girdi sistemine, rakam miktarının ise çıktı sistemine bağlı olduğunu öne sürer Çıktı sistemi kapasitesinin 2 saniyede söylenebilen kelime sayısı ile eşit olduğu gözlenmektedir Sistemin kapasitesi kelimeler arasındaki ses benzerliği vasıtasıyla düşmektedir Görsel kısa süreli hafıza hakkında bilinenler az olmakla birlikte bağımsız bir sistem olduğuna dair veriler vardır Merkezî yürütme sistemi, çok depolu modeldeki sınırlı kapasitedeki dikkat sistemine çok benzerdir Merkezî yürütme sistemin kapasitesi sınırlı olup, kognitif talepleri gerektiren işlerle uğraşırken kullanılır Sözel olmayan sistem ile çıktı sistemi ise bu sistem tarafından özel amaçlar için kullanılabilen köle sistemlerdir Ne yazık ki bu en önemli alt sistemle ilgili tam bir açıklık henüz elde edilememiştir Sınırlı kapasitesi olduğu ifade edilmekle birlikte ne kadar olduğu henüz ölçülememiştir Ayrıca bu alt sistemin göz veya kulak gibi alıcılardan bağımsız işlediği ve sayısız prosesleme işleminde kullanıldığı iddia edilmektedir Ama işleyişi üzerinde kesin bir açıklık henüz yoktur Girdi sistemi; karmaşık cümlelerin kısmen analiz edilmiş şekillerini, merkezi yürütme sistemi ileri analizlerini yapıncaya kadar, kısa bir süre alıkoyarak bu gibi cümlelerin anlaşılmasına yardım ediyor olabilir Bu sebeple muhtemelen girdi sistemleri hasarlı olan Shallice ve Warrington'un hastaları karmaşık cümleleri anlamada zorluk çekmektedirler |
|