Ateşten Gömlek - Halide Edip Adıvar |
04-27-2009 | #1 |
Şengül Şirin
|
Ateşten Gömlek - Halide Edip AdıvarAteşten Gömlek - Halide Edip Adıvar Roman Özeti: Peyami, dışişleri mesleğini seçen bir gençtir Bacaklarını kaybetmiştir Hatıralarını yazdığı sıralarda, kafası da açılacak, içeride kaldığı sanılan bir kurşun aranacaktır Peyami'nin uzak akrabası olan Ayşe, İzmir'den, onunla evlendirmek üzere İstanbul'a davet edilmiş, ama Peyami istememiştir Bunu üzerine, onuruna çok düşkün olan Ayşe, bir daha hiç bir zaman Peyami'yle evlenmemeyi aklına koymuştur Dolayısıyla bir başkasıyla evlenir Ayşe'nin kardeşi Cemal de subay olan akrabadır Harbiye Nezaretindeki Binbaşı İhsan ile Mütareke'nin ilk zamanlarından beri çok iyi anlaşmaktadırlar O sırada hepsi İstanbul'da bulunmaktadırlar Peyami'nin annesi, Şişli'deki salonuyla o günlerin kibar kadını, tanınmış kadını, söz geçiren bir kadınıdır Kadınlar arasındaki propagandayı o idare eder İstanbul'da, çeşit çeşit inanç, türlü türlü çalışma vardır Özellikle manda taraftarları, ülkeyi bir başka yabancı devletin boyunduruğu altına koymak isteyenler çok çalışmaktadırlar Bir gün, İzmir'e Yunanlıların çıktığı haberi gelir Ayşe'nin kocasını, küçük oğlunu, birçok suçsuz insanla birlikte süngülemişler, delik deşik etmişlerdir Ayşe, İstanbul'a Peyamilere gelir Günün birinde, Sultanahmet meydanında büyük bir miting yapılır Mitinge kadın erkek, çoluk çocuk katılmıştır Asıl gelenler İstanbul'un arka mahalle insanlarıdır Minarelerin arasında çok büyük, siyah bayraklar asılmıştır Orada halk, ülke kurtuluncaya kadar dövüşmeye, sanki and içmeye gelmiştir İşte bu büyük toplantıdan sonra İhsan ile Cemal, Anadolu'ya geçerler Şiddetli bir tifo geçirdikten sonra Peyami ile Ayşe de, bir kağnıya atlayıp Kandıra köylerinde İhsan'a kavuşurlar Bir çete kurmuşlardır Ulusal harekete karşı koymak isteyen köylüleri yola getirirler Peyami'yi, dilbilgisinden yararlanmak üzere, mütercim olarak Milli Müdafaa'ya verirler Ankara'ya gelir Ayşe hemşire olmuş, Eskişehir'e gitmiştir İhsan, sessiz ve çelikten bir insan gibi, yorulmak bilmeden didinir, çalışır Hepsi Ayşe'nin, İzmir kızının peşinde, İzmir yolunda ölmeye söz vermişlerdir Bu sıtmayla, sanki sırtlarına ateşten bir gömlek giymişlerdir Peyami, büyük bir uğraştan sonra kendini İhsan'ın komutası altındaki birliğe verdirir İhsan, bir akşam Peyami'ye, Ayşe'yi ne kadar çok sevdiğini anlatır İkinci İnönü Savaşı'nda, alayının başında, başını kurşunlara uzatarak ölümü beklemiştir Metristepe'de göğsünden bir kurşun yiyerek bayıldığı an her şeyin bittiğini düşünmüştür Çok kan kaybetmiştir Hastanede yer olmadığı için İhsan'ı bir otelde, küçük bir odaya yatırırlar Ayşe sabahları gelir, yarasını gözden geçirir, çarşaflarını değiştirir, derecesini alır İhsan, öğleye kadar hep bununla vakit geçirir Bir akşam, Ayşe ile, İzmir'e inecekleri günü konuşurlar İzmir'e ilk giren kendisi olmak şartıyla Ayşe'den kendisiyle evlenmesini ister Ayşe bu sözü vermeden, mantosunu kapar, kaçmaya çalışır İhsan, yarasını açarak intihara teşebbüs eder Ayşe de ister istemez geri dönmek zorunda kalır Rastlantılar İhsan'a fena bir oyun oynar Hava değişimi için Ankara'ya gönderilir Orada, İhsan'ın isteğine aykırı olarak, bir amca kızını onunla evlendirmeye kalkarlar İhsan bunu kabul etmez, ama dönüşte, trene binerken amcasının kızına, onu öperek veda eder İşte kötü rastlantı burada olur; Ayşe, bu olayı görmüştür İzmir'in kızı, o günden sonra İzmir'den başka hiçbir şey düşünmez olur İhsan'da yırtıcı bir savaş başlamıştır; dışından düşmanlarla içinden kendi kendisiyle savaşmaktadır İhsan, bir saldırı sırasında, tırmandığı tepenin en yüksek noktasında bir makineli ateşiyle vurulur, Peyami'nin kolları arasında hayatını kaybeder Hemşire Ayşe de bu saldırıda vurulanlar arasındadır Peyami, bir sedye içinde, bir asker kaputu altında onu bulur Hemşire gömleği kana bulanmıştır Sol kaşın üstünden iri bir yara almıştır Ayşe'nin şehit oluşu üzücüdür: Sıhhiye Bölüğünde çalışırken komutanın şehit düştüğü haberi gelir Bunu duyar duymaz fırlar, en ileri hatta kadar koşar, yakalayamazlar Bir top mermisi parçasının isabetiyle, işte bu sırada vurulur Peyami, Ayşe'yi de, İhsan'ı da Gökçepınar'da yan yana gömdürür Niyeti İzmir'e en önce girip, bunu Gökçepınar'da yatan Ayşe'ye anlatmaktır Çünkü, Peyami'ye göre Ayşe hiç kimseyi sevmemiştir Onun seveceği insan, İzmir'e ilk gelecek olan insandır Peyami'nin hatıra defteri böyle biter Ameliyattan sonra, Cebeci hastanesinin iki doktoru bu konuda konuşurlar Yedek asteğmen Peyami Efendi'nin kağıtları incelenmiştir Ne İhsan isminde bir alay komutanı bulunmuştur, ne de Ayşe adında bir hemşire Peyami'nin akrabası da bulunmamıştır Bunun üzerine iki doktor, hatıra defterindeki olayların, kafasına kurşun girmesinden ileri gelme hayaller olduğuna karar verirler |
|