Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Edebiyat / Dil Bilgisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
anlamları, deyimler, dil, ile, ilgili

Dil İle İlgili Deyimler Ve Anlamları

Eski 09-01-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Dil İle İlgili Deyimler Ve Anlamları








Dil İle İlgili Deyimler ve Anlamları
*Ağız dil vermemek
Konuşmamak, susmak

*Ağzı dili (ağzı) kurumak
1) susuz kalmak; 2) konuşamaz duruma gelmek: “Ağzım dilim kurudu, kız yalvara yalvara” -Halk türküsü

*Ağzı dili bağlanmak
Herhangi bir sebeple konuşamaz olmak

*Dilinin ucuyla
İçten, yürekten olmayarak, laf olsun diye

*Dilinin ucuna gelmek
Söyleyecek duruma gelmek: “İsmi dilimin ucuna gelir gelmez kalbimden hafif bir cereyanın kopup damarlarıma aktığını duyuyorum” -E İ Benice

*Dilinin altında bir şey olmak
Bir kimsenin sözlerinden, açıkça söylemediği bir şeyler anlaşılmak: “Günlerdir doktorun dilinin altında bir şeyler olduğunun farkındaydı” -Y Kemal

*Dillere destan olmak
Herkes tarafından konuşulur olmak: “Dillere destan İstanbul nezaketini o evde gördüm, ağzım açık kaldı” -A Kutlu

*Dili sürçmek
1) konuşma sırasında kelimeleri yanlış söylemek: “Bir dil sürçmesi sonucu, bu tartışmayı yarım saat kadar yürütmüşüm” -S İleri 2) istenmeyen bir konudan söz etmek

*Küçük dilini yutmak
Şaşırmak, donakalmak: “Kadıncağız beni bu hâlde görünce az kalsın küçük dilini yutacaktı” -Y K Karaosmanoğlu

*Dili uzamak
Haddini bilmeden konuşmak

*Dili varmak
Bir sözü söylemeye gönlü razı olmak: “Süleyman Kâhyaya söylemeye kimsenin dili varmıyor, gücü yetmiyordu” -Y Kemal

*Dili yanmak
1) üzüntü ve eziyet çekmek, zarara uğramak: “Otobüs yolculuğundan bir hayli dilim yandı” -B R Eyuboğlu 2) bıkmak, nefret etmek: “Şair neslinin şarkıdan o kadar dili yandı ki şarkı kelimesini nerede görse silip üstüne türkü diyecek” -B R Eyuboğlu

*Dilinde tüy bitmek
Tekrar tekrar söylemekten usanmak, bıkmak: “Hep de aynı tipler Laftan da anlamıyorlar Dilimde tüy bitti” -E Şafak

*Dilinden anlamak
1) bir canlının çıkardığı seslerden veya onun davranışlarından ne anlatmak istediğini anlamak; 2) mec söz konusu olan şeyin özelliğini bilmek: “Bunda yenilmiş, içilmiş bir şey yok ya! Sen onun dilini de anlarsın” -M Ş Esendal

*Dilinden kurtulamamak
Sürekli olarak bir kimsenin sitem, eleştiri ve sataşmalarına uğramak

*Diline sağlam olmak
1) saklanacak konuları açığa vurmamak; 2) kötü söz söylemekten kaçınmak

*Diline sağlık
Ağzına sağlık

*Dili açılmak
Herhangi bir sebeple konuşmayan kimse konuşmaya başlamak

*Dili ağırlaşmak
Hastalık sebebiyle güçlükle söz söyleyebilmek, güçlükle konuşmak: “Hastaya bazı şeyler soruyor Fakat anlaşılır cevaplar alamıyordu Birkaç saatin içinde kaynımın dili ağırlaştı” -H R Gürpınar

*Ellenmiş dillenmiş
İffetsizliği yayılmış (kadın)

*Dili alışmak
Çok kullandığı bir söze alışmak: “Bizim moruk ertesi güne devrisi der de ondan dilim alışmış” -S F Abasıyanık

*Dili (başka bir dile) çalmak
Bir kimsenin konuşması başka bir dile benzemek

*Dili bir karış dışarı çıkmak (sarkmak)
Koşmaktan, yürümekten ve yorulmaktan çok susamak: “Koştu koştu da dili bir karış sarktı” -S F Abasıyanık

*Dili bir karış (olmak)
Fazla konuşan, her söze karşılık veren

*Dili boğazına akmak
Konuşamaz olmak, sesi soluğu çıkmamak: “Kılıcı görünce dili boğazına aktı hayranlığından” -Y Kemal

*Dili çözülmek
Konuşamayan veya susan kişi konuşmaya başlamak: “Aslında ben çok az konuşan biriyim Dilimin böyle birdenbire çözülmesi çok garip” -İ Aral

*Sili damağına yapışmak (dili damağı kurumak)
Susuzluktan ağzı kurumak, çok susamak: “Kupkuru dili damağına yapışıyor, boğazından midesine doğru…” -E E Talu

*Dili (dilinin) döndüğü kadar
Söyleyebildiği kadar, anlatma gücünün elverdiği ölçüde: “Mademki çocuk terbiyesi hakkında konuşmak istiyorsunuz, dilimin döndüğü kadar söyleyeyim” -S Ayverdi

*Dili dolaşmak
Korku, heyecan, hastalık, utangaçlık, sarhoşluk gibi sebeplerle şaşırarak söyleyeceğini karıştırmak: “Vehbi Dedenin kendini dinlediğinin farkına varır varmaz dili dolaştı” -H E Adıvar
Deyim

*Dili dönmemek
1) bir sözü doğru, düzgün söylemeyi becerememek: “Üstelik ben dilim dönmezken armağan ettiğim çiçeklerle konuşmuyor muyum?” -R Mağden 2) amacını iyi anlatamamak

*Dili durmamak
1) sürekli konuşmak; 2) söylenemeyecek şeyleri de söylemek

*Dili ensesinden çekilsin!
Bıktıracak kadar çok konuşan veya kötü sözler söyleyenler için kullanılan bir ilenme sözü

*Dili kılıçtan keskin
Kırıcı ve ağır konuşan

*Dilini tutamamak
Sonunu düşünmeden gelişigüzel konuşmak

*Dili pabuç kadar
Saygısızca ve gönül kırıcı bir biçimde konuşan

*Ağzı dili tutulmak
1) konuşamamak; 2) beklenmedik bir durum karşısında heyecanlanmak, hayranlık duymak: “Kızları gördün, ağzın dilin tutuldu gayri” -N Cumalı

*Ağzı var dili yok
1) “pek sessiz, kendi hâlinde” anlamında kullanılan bir söz: “Benim gibi ağzı var dili yok bir kadınla ne zevkleniyorsunuz?” -B Felek 2) “konuşamayan, derdini anlatamayan” anlamında kullanılan bir söz: “Hey zavallı balık, diyor, ağzın var dilin yok” -S F Abasıyanık

*(birinde) dil bir karış
Saygısızca karşılık verenler için kullanılan bir söz

*(birine) dil çıkarmak
Alay etmek, eğlenmek

*(birinin) ağzını dilini bağlamak
Birini konuşamaz duruma getirmek: “O şıllık basmış büyüyü, adamcağızın ağzını dilini bağlamıştı” -R N Güntekin

*(birinin) diline düşmek
Yermek veya alay etmek amacıyla birinin kötü veya yanlış davranışını sürekli söylemek: “Mahallede acubelerin diline düşmekten korkuyorum” -P Safa

*Dil ağız vermemek
Ağız dil vermemek: “Çocuk, hâlâ dil ağız vermeden yatıyordu” -R N Güntekin

*Dil (diller) dökmek
Kandırmak, inandırmak veya yararlanmak için tatlı sözler söylemek: “Ninniyi mutlaka söylemesi için ona bir sürü dil döktü” -O C Kaygılı

*Dil otu yemek
Çok konuşmak: “Mütemadiyen gülüp söylüyordum Hacı Kalfanın ellerini dizlerine vurarak: -Dil otu mu yedin be kızım? diye bir gülmesi var ki…” -R N Güntekin

*Dil tutmak
esk sorguya çekmek için düşman askeri yakalamak

*Dil uzatmak
Bir kimse veya bir şey için kötü söylemek: “Başka ulusların kabahatleri ne olursa olsun, dost ve düşman bize nasıl dil uzatırlarsa uzatsın…” -T Halmanforumsinsinet

*Dilden düşmez olmak
Herkes tarafından sürekli tekrar edilir olmak: “Kapsamı iyice belirtilmeyen, gerektiği gibi tanımlanmayan sanat sözü, dillerden düşmez oldu” -S Hilav

*Dilden düşürmemek
Sürekli tekrar etmek

*Dile (dillere) düşmek
Hakkında dedikodu yapılmak: “Yâr adını desem olmaz / Düşer dillere dillere” -Erzurumlu Emrah

*Dile dolamak
Bir şeyi veya konuyu sık sık tekrar etmek

*Dile gelmek
1) dile düşmek; 2) konuşma kudreti, yeteneği, olmayan varlık konuşmak, dillenmek, lisana gelmek: “Günlerce elin, dile gelmeyen çocuğunu bağrına basan fabrika sahibine acındı” -L Tekin

*Dile getirmek
1) konuşturmak: “Yıllar yılı, bu amaçları devlet adamlarımız, basınımız, sanat âlemimiz dile getirip durmuştur” -T Halman 2) belirtmek, anlatmak, açıklamak, ifade etmek: “Kendi kendime, adlı şiirinde bunu şöyle dile getirir” -S Birsel

*Dile vermek
Gizli tutulması gereken bir şeyi açığa vurmak, duyurmak, yaymak

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.