59 - Haşr Sûresi |
08-24-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
59 - Haşr SûresiBismillahirrahmânirrahîm Medine döneminde inmiştir 24 âyettir Sûre, adını ikinci ayette geçen "el-Haşr" kelimesinden almıştır Haşr, toplamak demektir Sûrede başlıca, Medine'de yaşamakta olan ve HzPeygamberle yaptıkları antlaşmaya ihanet ederek İslam toplumunu ortadan kaldırmak üzere Mekkeli müşriklerle ittifak yapan Nadîroğulları'nın Medine'den topluca sürülmesi hadisesi ile Yahudilerle antlaşma yapan münafıklar konu edilmektedir Göklerdeki ve yerdeki her şey Allah'ı tespih etmektedir O, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir 2 O, kitap ehlinden inkar edenleri ilk toplu sürgünde yurtlarından çıkarandır Siz onların çıkacaklarını sanmamıştınız Onlar da kalelerinin, kendilerini Allah'tan koruyacağını sanmışlardı Ama Allah‘ın emri onlara ummadıkları yerden geldi O, yüreklerine korku düşürdü Öyle ki, evlerini hem kendi elleriyle, hem de mü'minlerin elleriyle yıkıyorlardı Ey basiret sahipleri ibret alın 3 Eğer Allah, onlar hakkında sürülmeye hükmetmemiş olsaydı, muhakkak kendilerine dünyada azap edecekti Ahirette ise, onlar için cehennem azabı vardır 4 Bu, onların Allah'a ve Resülüne karşı gelmeleri sebebiyledir Kim Allah'a karşı gelirse bilsin ki, Allah'ın azabı şiddetlidir 5 (Savaş gereği,) hurma ağaçlarından her neyi kestiniz, yahut (kesmeyip) kökleri üzerinde dikili bıraktınızsa hep Allah'ın izniyledir Bu da fasıkları rezil etmesi içindir 6 Onların mallarından Allah'ın, savaşılmaksızın peygamberine kazandırdığı mallar için siz, at ya da deve koşturmuş değilsiniz Fakat Allah, peygamberlerini, dilediği kimselerin üzerine salıp onlara üstün kılar Allah'ın her şeye hakkıyla gücü yeter 7 Allah'ın, (fethedilen) memleketlerin ahalisinden savaşılmaksızın peygamberine kazandırdığı mallar; Allah'a, peygambere, onun yakınlarına, yetimlere, yoksullara ve yolda kalmışlara aittir O mallar, içinizden yalnız zenginler arasında dolaşan bir servet (ve güç) haline gelmesin diye (Allah böyle hükmetmiştir) Peygamber size ne verdiyse onu alın, neyi de size yasak ettiyse ondan vazgeçin Allah'a karşı gelmekten sakının Şüphesiz, Allah'ın azabı çetindir 8 Bu mallar özellikle, Allah'tan bir lütuf ve hoşnudluk ararken ve Allah'ın dinine ve peygamberine yardım ederken yurtlarından ve mallarından uzaklaştırılan fakir muhacirlerindir İşte onlar doğru kimselerin ta kendileridir 9 Onlardan (muhacirlerden) önce o yurda (Medine'ye) yerleşmiş ve imanı da gönüllerine yerleştirmiş olanlar, hicret edenleri severler Onlara verilenlerden dolayı içlerinde bir rahatsızlık duymazlar Kendileri son derece ihtiyaç içinde bulunsalar bile onları kendilerine tercih ederler Kim nefsinin cimriliğinden, hırsından korunursa, işte onlar kurtuluşa erenlerin ta kendileridir 10 Onlardan sonra gelenler ise şöyle derler: "Ey Rabbimiz! Bizi ve bizden önce iman etmiş olan kardeşlerimizi bağışla Kalplerimizde, iman edenlere karşı hiçbir kin tutturma! Ey Rabbimiz! Şüphesiz sen çok esirgeyicisin, çok merhametlisin" 11 Kitap ehlinden O inkar eden kardeşlerine, "Yemin ederiz ki, siz (Medine'den) çıkarılırsanız, muhakkak biz de sizinle beraber çıkarız Sizin hakkınızda asla kimseye boyun eğmeyiz Eğer size karşı savaşılırsa size mutlaka yardım ederiz" diyerek münafıklık yapanlara bakmaz mısın? Halbuki Allah onların kesinlikle yalancı olduklarına şahitlik eder 12 Andolsun, eğer (kardeşleri Medine'den) çıkarılırsa, onlarla beraber çıkmazlar Kendilerine karşı savaşılırsa, onlara yardım etmezler Yardım edecek olsalar bile, andolsun mutlaka arkalarını dönüp kaçarlar, sonra kendilerine de yardım edilmez 13 Onların kalplerinde size karşı duydukları korku, Allah'a karşı duydukları korkudan daha baskındır Bu onların anlamaz bir toplum olmaları sebebiyledir 14 Onlar müstahkem kaleler içinde veya duvarlar arkasında olmadan sizinle toplu halde savaşmazlar Kendi aralarındaki çekişmeleri şiddetlidir Sen onları toplu sanırsın Halbuki kalpleri darmadağınıktır Bu, onların akılları ermez bir topluluk olmalarındandır 15 Onların durumu, kendilerinden az öncekilerin (Mekkeli müşriklerin) durumu gibidir Onlar (Bedir'de) yaptıklarının cezasını tatmışlardır Onlara (Ahirette de) elem dolu bir azap vardır 16 Münafıkların durumu ise tıpkı şeytanın durumu gibidir Çünkü şeytan insana, "İnkar et" der; insan inkar edince de, "Şüphesiz ben senden uzağım Çünkü ben âlemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarım" der 17 Nihayet ikisinin de (azdıranın da azanın da) akıbeti, ebediyen ateşte kalmaları olmuştur İşte zalimlerin cezası budur 18 Ey iman edenler! Allah'a karşı gelmekten sakının ve herkes, yarın için önceden ne göndermiş olduğuna baksın Allah'a karşı gelmekten sakının Şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır 19 Allah'ı unutan ve bu yüzden Allah'ın da kendilerine kendilerini unutturduğu kimseler gibi olmayın İşte onlar fasık kimselerin ta kendileridir 20 Cehennemliklerle cennetlikler bir olmaz Cennetlikler kurtuluşa erenlerin ta kendileridir 21 Eğer biz, bu Kur'an'ı bir dağa indirseydik, elbette sen onu Allah korkusundan başını eğerek parça parça olmuş görürdün İşte misaller! Biz onları insanlara düşünsünler diye veriyoruz 22 O, kendisinden başka hiçbir ilah olmayan Allah'tır Gaybı da, görünen âlemi de bilendir O, Rahmân'dır, Rahîm'dir 23 O, kendisinden başka hiçbir ilah bulunmayan Allah'tır O, mülkün gerçek sahibi, kutsal (her türlü eksiklikten uzak), barış ve esenliğin kaynağı, güvenlik veren, gözetip koruyan, mutlak güç sahibi, düzeltip ıslah eden ve dilediğini yaptıran ve büyüklükte eşsiz olan Allah'tır Allah, onların ortak koştuklarından uzaktır 24 O, yaratan, yoktan var eden, şekil veren Allah'tır Güzel isimler O'nundur Göklerdeki ve yerdeki her şey O'nu tesbih eder O, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir |
|