Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
haramlılığı, malının, yetim

Yetim Malının Haramlılığı

Eski 07-27-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Yetim Malının Haramlılığı






Yetim Malının Haramlılığı
YETİM MALI YEMENİN HARAMLIĞI

Âyetler
1 "Haksızlıkla yetimlerin mallarını yiyenler hiç şüphesiz karınlarına ancak ateş doldurmuş olurlar Zaten onlar alevlenmiş ateşe gireceklerdir"
Nisâ sûresi (4), 10


2 "Yetimin malına ancak en güzel ve faydalı şekilde yaklaşın"
En'âm sûresi ( 6), 152


3 "Sana yetimleri soruyorlar De ki: Onları iyi yetiştirmek (ihmal etmekten) daha hayırlıdır Eğer onlarla birlikte yaşarsanız, unutmayınız ki onlar sizin din kardeşlerinizdir Allah işleri bozanla düzelteni bilir"
Bakara sûresi (2), 220

Yetim malıyla ilgili olarak seçilip buraya alınmış olan bu üç âyet, konuya ait yasağın son derece ağır bir haram olduğunu göstermeye kâfidir Birinci âyette, haksızlıkla yetim malı yemeye kalkışanların, açıkça karınlarına ateş doldurmuş oldukları ortaya konulmakta ve bu yediklerinin kendilerini yakıp kavuracağı anlatılmaktadır Zaten âhirette de alev alev yanan bir ateşe atılacakları ayrıca ve bilhassa bildirilmektedir Haksız yere yenilen yetim malının bir ateş yumağı gibi sindirim sistemini alt üst edeceği pekiştirmeli olarak anlatılmaktadır Gerçek durum bu olunca, ikinci âyette beyân buyurulduğu gibi, yetim malına ancak en güzel ve faydalı bir şekilde yaklaşmaktan, onu yetimin lehine geliştirmek için gayret etmekten başka yol kalmamaktadır
Üçüncü âyette ise, yetimleri görüp gözetmenin, fert ve toplum için onlarla ilgilenmemek, onları dikkate almamak ya da ihmal etmekten çok daha hayırlı olduğu açıklanmaktadır Belirtildiğine göre bu âyet, birinci âyetin inmesinden sonra, yetimlerle bir arada bulunmaktan bile çekinir hale gelen müslümanların, durumu Hz Peygamber'e arzetmeleri üzerine nâzil olmuştur Âyette yetimlerin din kardeşi olarak, tam bir kardeş muamelesine tâbi tutulmaları gerektiğine dikkat çekilmiş ve Allah Teâlâ'nın yetimlerle kimin iyi kimin kötü niyetle ilgilendiğini bildiği kesin bir ifade ile açıklanmak suretiyle herkesin tam bir sorumluluk duygusu ve kaygusu ile hareket etmesi istenmiştir Yetimin malını çeşitli sebeplerle haksız yere yemeye veya herhangi bir şekilde telef etmeye kalkışan, yetimden önce kendini helâk etmiş demektir Bu da yetim malı yeme yasağının ne kadar ağır sorumluluk ve tehlike içeren bir haram olduğunu göstermektedir
Yetimin velisi veya vasisi olmak demek, nerede ise ona esir olmak anlamına gelmektedir Ona yetimliğini hissettirmemeye çalışarak malını mülkünü korumak, ifsada değil ıslaha ve geliştirmeye gayret etmek lâzım gelmektedir Görüntü ne olursa olsun, Allah, kimin ıslâh, kimin ifsâd için çalıştığını bilmektedir Bu kesin gerçek dikkate alınmalı, yetim malı yemek gibi bir büyük hatâya düşülmemelidir
Hadis
1618 Ebû Hüreyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
- "Yedi helâk ediciden kaçının!" Sahâbîler:
- Ey Allahın Resûlü! Bunlar nelerdir? diye sordular Hz Peygamber:
- "Allah'a ortak koşmak, sihir (büyü) yapmak, Allah'ın haram kıldığı bir nefsi haksız yere öldürmek, faiz yemek, yetim malı yemek, savaş meydanından kaçmak, evli, namuslu ve hiç bir şeyden haberi olmayan kadınlara zina isnad etmektir, buyurdu
Buhârî, Vasâyâ 23, Tıb 38, Hudûd 44; Müslim, Îmân 145 Ayrıca bk Ebû Dâvûd, Vasâyâ 10; Nesâî, Vasâyâ 12
Açıklamalar
Fert ve toplumları helâk edici nitelik taşıyan yedi büyük günah da diyebileceğimiz fiilleri sıralayan hadisimiz, aslında insanlar ve toplumlar için bir çeşit sağlık reçetesi veya tehlikeli noktalar haritası yerindedir Sihir yasağı ile ilgili konuda 1797 numara ile tekrar gelecek olan hadisimizin beyânına göre bu yedi helâk edici tavırdan biri de yetim malı yemektir Hadisimizin burada zikrediliş sebebi bu noktadır
Yetim, babası ölen küçük çocuk demektir Resûl-i Ekrem Efendimiz'in dilinden helâk edici olmakla nitelenen, şirk, sihir, katil, ribâ, savaştan kaçmak ve namuslu kadınlara iftira etmek gibi inanç, ahlâk ve iktisadla ilgili suçların arasında yetim malı yemenin de sayılmış olması, bunun en az ötekiler kadar ağır bir suç ve sorumluluk olduğunu göstermektedir
Hadisimizin açık ifadesinden anlaşılan yetim malının hiç bir şekilde yenmemesidir Sadece veli veya vasîlerin israfa kaçmamak şartıyla örfe göre yetim malından yemeleri yani her türlü tasarruf ve harcamada bulunmaları câiz ve meşrûdur
Yukarıda meâl ve kısa açıklamalarını verdiğimiz âyetler ve bu hadîs-i şerîfe göre yetimler, İslâm toplumunun himmet ve emniyetine teslim edilmişlerdir Yani yetimler ve malları toplum güvencesi altındadır
Öte yandan mühlikât denilen suç ve günahlar, sadece bu hadiste sayılan yedi fiilden ibaret değildir Burada yedi tanesinin sayılmış olması, bu nitelikte daha başka bazı hususların bulunmasına engel teşkil etmez Nitekim başka hadislerde daha başka bazı günahlar da "helâk edici" olarak nitelendirilmiştir
Şimdi isterseniz hadisimizde sayılan helâk edici günahların kısa tanıtımlarını yapalım
Ş i r k Allah Teâlâ'ya ilâhlık konusunda bazı yaratıkları ortak kabul etmek demektir Tevhidi kökünden reddetmek demek olan böyle bir anlayış, "en büyük zulüm", en helâk edici bir itikâdî sapıklıktır Şirkin her çeşidi aynıdır Allah Teâlâ'nın aslâ affetmeyeceğini bildirdiği yegâne günah kendisine bir şeylerin ortak koşulmasıdır Müşrik, temelli olarak cehennemde kalmaya mahkûmdur Bu sebeple de en büyük helâk edici günah şirktir
S i h i r Efsun, gözbağcılık ve büyü de diyebileceğimiz sihir konusu ileride müstakil olarak incelenecektir (bk 1797 hadis)
K a t i l Haklı bir sebebe dayanmaksızın bir insanı öldürmek, Şâfiî'ye göre şirkten sonraki en büyük günahtır Böyle bir günahın dünyadaki cezası bilindiği üzere kısâsen öldürülmektir Tarih boyu süregelen kan davaları da dikkate alınacak olursa, haksız yere adam öldürmenin hem kişiler hem de toplumlar için ne kadar büyük bir helâk sebebi olduğu kendiliğinden ortaya çıkar
R i b â y e m e k Faizcilik yapmak demektir Bu konu hadisimizden hemen sonra ayrıca ele alınacaktır
Cepheden kaçmak Düşmana hücûm edileceği zaman cepheden kaçmak, düşmandan yana tavır almak anlamına geldiği için hem en büyük günah hem de kişinin önce kendi can güvenliğini sonra arkasındaki müslüman toplumunun hayatını tehlikeye atması demektir Harb taktiği gereği olmayan kaçışlar aslâ affedilmez
N a m u s l u k a d ı n a z i n â i s n a d e t m e k Namuslu müslüman kadınlara zinâ ettiği iftirâsında bulunmak (kazif), Efendimiz'in helâk edici olduğunu bildirdiği ahlâkî bir düşüklük ve büyük bir haramdır Her ne kadar burada namuslu müslüman kadınlara iftirada bulunmak zikredilmiş ise de namuslu müslüman erkeklere yöneltilecek iftira da aynı hükümdedir İftira eden hür bir kimse ise 80, köle ise 40 değnek cezasına çarptırılır
Son olarak şuna da işâret edelim ki hadisimizin "kaçının" emri, bu yedi helâk edici günahtan titizlikle uzak durulmasını tavsiye eden bir ifadedir
Hadisten Öğrendiklerimiz
1 En büyük ve en tehlikeli günah Allah'a şirk koşmaktır
2 Yetim malı yemek helâk edici belli-başlı büyük günahlardandır
3 Yetimlere dost ve kardeşçe sahip çıkılmalıdır
4 Müslümanların şer ve kötülüklerden kaçınmaları gerekir
5 Burada sayılan günahlardan uzak durmak fertleri ve toplumu bozulma ve sapıklıktan korumak demektir Bu yönüyle de büyük önem taşımaktadır
Riyazüs Salihin

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.