Mor Menekşe Çok Güzel Bir Hikaye... |
07-27-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Mor Menekşe Çok Güzel Bir Hikaye...Mor menekşe çok güzel bir hikaye Mor menekşe çok guzel bir hikaye Kendini bildi bileli mor menekşeyi çok severdi Çocukluğunun geçtiği > ikikatlı evin bahçesinde bahar geldiğinde mor mor açar, mis gibi > kokarlardıAnnesi mor menekşeleri hep duvar kenarına dikerdi > > gölgeyi sever menekşelerderdiOysa ögretmeni bitkilerin güneş ışınları ile > fotosentez yaptığını anlatmıştı onlara Bitkiler güneş ışığına muhtaçtıMor > menekşeler ne tuhaf bitkilerdi , her bitki güneşi > severken,onlar nedengölgeyi tercih ediyorlar diye düşündü durdu > HandeKüçük, ufacık aklı ile aslında menekşelerin diğer çiçeklerden > farklı olduğunu keşfetmişti, işte belki de menekşeler > > bu yüzden > bu kadar güzeldiHerkesden farklı olursan, bu hayatta değerli olursun > yargısına varmıştıDaha o yıllarda farklı olmak için uğras vermeye başladı > ilk olarak, okulda kimsenin yanına oturmak istemediği Hacer'in yanına > oturmak istiyorum ögretmenim diyerek başladı farklılıklarla süren hayatı > Hacer bile şaşırmış şaşkın şaşkın bakıyordu onun yüzüne Hacer çok dağınık, > biraz anlama zorlukları olan problemli bir ailenin kızı idi Hande ise > mühendis Kamil Beyin biricik kızı Ögretmen pek oturtmak istemedi önce > Hacer'in yanına Hande' yi Daha sonra bir > tatsızlık çıkmasın > > diye öğretmen Hande'nin annesini çağırdı > > Annesi eve geldiklerinde Hande'ye sordu : > > - Neden yavrum Hacer in yanına oturmak istiyorsun? > > Hande cevap verdi : > > - Geçen baharda menekşeler ekiyorduk hani anne, o gün sen bana menekşeler > > güneşi sevmez demiştin, oysa her bitki güneşi sever Menekseler farklı, > belki de > > bu yüzden bu kadar güzeller Hacer'in yanına kimse oturmak istemiyor Ben > farklı olmak istiyorum Belki Hacer de güzeldir, onu fark etmek istiyorum, > dedi > > Annesinin ağzı açık kalmıştı İlkokul 4sınıf öğrencisi kızının > olgunluğuna hayran kalarak > > - peki kızım kimin yanında istersen oturabilirsin, ' dedi > > Pazartesi Hande Hacer'in yanında oturmaya başladı Hem Hande > tedirgindi, hem HacerBirbirleri ile hiç konuşmuyorlardı Diğer > kızlarda soğumuştu Hande'den Nasıl Hacer gibidağınık, bir şeyi, iki kere > anlatınca anlayan fakir bir kızın yanına oturmayı istemiştiEn çok alınan > doktor Cemal Beyin kızı Esin'di Anne babaları her hafta sonu görüşüyorlar, > > Hande ve Esin birlikte oynuyorlardı Nasıl olur da > kendi yerine Hacer'i seçerdi Çok gururu kırılmıştı Esin'in Hande ile > konuşmuyorduBirgün Hande ve ailesi Esinlerle dağ köylerinden birinde > gerçekleştirilecek bir panayıra katılmak için sözleştiler Hande gene > Esin'in somurtacağını bildiği için gitmek istemiyorduİçin için de Hacer'e > kızmaya başlamıştı arkadaşları ile arasının bozulmasına sebep olmuştuNeden > sanki bu kadar dağınıktı, neden her şeyi iki kerede > anlıyordu? Yoksa aptal mıydı?Sonra menekşeleri hatırladı hemen > düşüncelerinden utandı Hacer farklı diye yargılamaması gerekiyordu > Hacer'in, kimsenin bilmediği güzelliklerini keşfedecekti Buna tüm gücü ile > inandı Panayıra gittiklerinde Esin somurtarak karşısında > oturuyordu, Hande ile konusmuyordu > > Hande canı sıkıldığından > biraz dolaşmak için annesinden izin aldı Köy yolunda yürümeye başladı > Hava iyice soğumuş ve ayaz iyice artmıştı, kar atıştırmaya başlamıştı > Hande karı çok seviyordu, yürüdü, yürüdü Köye gelmişti Bir evin > önünde durdu Evin penceresinde ki saksıya gözü > > ilişti Gözlerine inanamıyordu, bunlar mor menekşelerdi Ama kıştı ve > menekşeler soğuğu hiç > > sevmezlerdi eve dogru bir adım attı Kapıda beliren gölgeyi çok sonra > fark etti bu Hacerdi > > Hande'ye gülümsüyordu > > - Hoşgeldin Hande buyurmaz mısın?, dedi > > Biraz ürkek, şaşkınlıkla kapıya doğru ilerledi Hande ve içeri girdi Oda > sıcacıktı odun sobası > > her yeri ısıtmıştı Menekşeler diyebildi sadece Hande > > - Bu soğukta ? > > Hacer gülümsedi ; > > - Onlar annem için, annem onları çok sever > > Sonra yatakta yatan kadını fark etti Hande > > 'Annen hasta mı?' dedi > > 'Evet 2 sene önce felç oldu ona ben bakıyorum, bizim kimsemiz yok, birtek > ineğimiz var onunla > > geçiniyoruz Ama tüm işler bana baktığı için derslere çalışacak pek > vaktim olmuyor, dedi Hacer > > utanarak Bir de bizim köyden şehre araç yok, bu yolu her gün yürüyorum o > yüzden de çok yorgun > > okula geliyorum dersleri anlamakta güçlük çekiyorum Hande'nin gözleri > dolmuştu Dışarıdan gelen ses ile kendine geldi Annesi onu arıyordu Çok > merak etmiş olmalıydı Dışarıya koştu ve annesine sarıldı, > ağlıyordu Bir müddet sonra anne bu Hacer diye tanıştırdı sıra > arkadaşını Hacer'in yaptığı sıcak çorbadan içtiler birlikte Hande > annesine anlattı Hacer'in hayatını, ağlayarak > > 'Bir şeyler yapalım anne' dedi > > O hafta annesi ve Hande, Hacerlere gidip annesi ve Hacer'i kendi > evlerine taşıdılar Hacer artık Handeler den okula gidip geliyordu, ne > dağınıktı, ne de aptal Sınıfın en iyi öğrencisi olmuştu Seneler geçti > Hacer ve Hande bir arkadaş değil, iki kız kardeşlerdi artık Mor > menekşeler Hande'ye Hacer'i armağan etmişti Hacer'e ise hem Hande'yi, hem > hayatı Seneler sonra ikisi de evlendi Hacer şimdi bir doktor Hande'den > vicdanın ne kadar önemli olduğunu öğrendi, hastalarına > vicdanıyla birlikte şifa dağıtıyor Hande ise bir ögretmen Çocuklara > farklı olan şeyleri sevmeyi de ögretiyor Bir kızı var > > adı, Hacer Menekşe Hayatta en çok sevdiği iki şeye birini daha ekledi > Hande > > LÜTFEN SEVGiNiZE ÖNYARGI KOYMAYIN > > HERŞEY SEVİNCEYE KADAR FARKLIDIR > > SEVDİKTEN SONRA İSE SEVGİNİN DİLİ HEP AYNIDIR alindi |
|