![]() |
Kütüb-İ Sitte Hadisler - Ganimetler Ve Fey |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Kütüb-İ Sitte Hadisler - Ganimetler Ve FeyGANİMETLER VE FEY 1076 - Mücemmi' İbnu Câriye el-Ensârî (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) ile birlikte Hudeybiye sulhünde hazır bulunduk ![]() ![]() ![]() "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'a vahiy gelmiş" dediler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Askerlerden biri: "Yani bu sulh bir fetih midir?" dedi ![]() "Evet!" deyip ilaveten: "Muhammed'in nefsini kudret elinde tutan Zât'a yemin ederim bu bir fetihtir" buyurdu ![]() ![]() ![]() (Âyet-i kerimede işâret edilen âcil ganimetle) Hayber kastediliyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ebu Dâvud, Cihâd 155, (2736), Harâc 24, (3015) ![]() 1077 - Sehl İbnu Ebî Hasme (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) Hayber'i iki kısma ayırdı: Biri vukûa gelecek hâdiseler ve kendi ihtiyacı içindi, öbür kısmı da Müslümanlar arasında taksim etti ![]() ![]() Ebu Dâvud, Harâc 24, (3010) ![]() 1078 - İbnu Şihâb der ki: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) Hayber'i beşe taksim edip beşte birini aldıktan sonra geri kalanı, Hudeybiye Seferi'ne katılanlardan Hayber'e iştirak eden ve etmeyenler arasında taksim etti ![]() Ebu Dâvud, Harâc 24, (3019) ![]() 1079 - İbnu'z Zübeyr (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) Hayber (fethedildiği) sene, (babam) Zübeyr'e dört hisse ayırdı ![]() ![]() Nesâî, Hayl 17, (6, 228) ![]() 1080 - Haşrec İbnu Ziyâd'ın babaannesinden (radıyallahu anhâ) anlattığına göre, babaannesi (Ümmü Ziyâd el-Eşceiyye) Resûllulah (aleyhissalâtu vesselâm) ile birlikte altı kadından biri olarak Hayber Gazvesine katılır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Yün eğirip onunla Allah yolunda yardımcı oluruz ![]() ![]() ![]() ![]() Cenâb-ı Hakk Hayber'in fethini müyesser kılınca, bize de ganimetten, tıpkı erkeklere olduğu gibi pay ayırdı ![]() Haşrec der ki: "Ey babaanneciğim, bu verilen ne idi?" diye sordum ![]() "Hurma idi" diye cevap verdi ![]() Ebu Dâvud, Cihâd 152, (2729) ![]() 1081 - Umeyr Mevlâ Âbî'l-Lahm (radıyallahu anh) anlatıyor: "Efendilerimle birlikte Hayber Gazvesi'ne katıldım ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tirmizî, Siyer 9, (1557); Ebu Dâvud, Cihad, (2730) ![]() ![]() 1082 - Zührî anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm), kendisiyle birlikte savaşmış olan Yahudilerden bir gruba, ganimetten pay ayırdı ![]() Tirnıizî, Siyer 10, (1558) ![]() 1083 - Ebu Musa (radıyallahu anh) anlatıyor: "Hayber'in fethinden sona bir grup Eş'arî ile Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın yanına geldik ![]() ![]() ![]() Ebu Dâvud, Cihad 151, (2725); Tirmizî, Siyer 10, (1559) ![]() 1084 - İbnu Ömer (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bir gün -yani Bedir Savaşı günü kalkıp şöyle buyurdu: "Muhakkak ki Osman Allah'ın ve Resûlü (aleyhissalâtu vesselâm)" nün rızasına uygun bir hizmet sebebiyle gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Ebu Dâvud, Cihad 151, (2726) ![]() 1085 - Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Hangi bir köye varır da orada ikâmet ederseniz, hisseniz oradadır ![]() ![]() Müslim, Cihâd 47, (1756); Ebu Dâvud, Harâc 29, (3036) ![]() 1086 - Râfi' İbnu Hadîc (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) ganimet taksiminde on keçiyi bir deveye bedel tutardı ![]() Nesâî, Dahâyâ 15, (7, 221) ![]() 1087 - Abdullah İbnu Ömer (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) gazveye gönderdiği kimselerden bâzılarına, umumî ganimet taksiminden düşecek hisseden ayrı olarak, şahıslarına ait olmak üzere (bir nevi armağan olmak üzere) fazladan ganimet verirdi ![]() Buhârı, Hums 15, Meğâzî 57; Müslim, Cihâd 35, (1749); Muvatta, Cihâd 15, (2, 450); Ebu Dâvud, Cihâd 35, (2741-2746) ![]() 1088 - İbnu Mes'ud (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) Bedir günü, Ebu Gehl'in kılıncını bana armağan etti ![]() ![]() Ebu Dâvud, Cihâd 150, (2722) ![]() 1089 - Ebu'l-Cüveyriyye el-Cermî (rahimehullah) anlatıyor: "Rum diyarında içinde dinar bulunan kırmızı bir küp ele geçirdim ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ebu Dâvud, Cihâd 160, (2753, 2754) ![]() 1090 - Sa'd İbnu Ebî Vakkas (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm), ben yanında otururken, bir grub insana ihsanda bulundu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Buharî, Zekât 3, İman 53; Müslim, İman 236, (150), Ebu Dâvud, Sünnet 16, (4685); Nesâî, İman 7, (8,103,104) ![]() 1091 - Râfî' İbnu Hadîc (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) Huneyn günü Ebu Süfyân İbnu Harb, Savfân İbnu Ümeyye, Uyeyne İbnu Hısn, Akra' İbnu Hâbis ve Alkame İbnu Ulâse'den herbirine yüzer deve verdi ![]() ![]() "Benimle atım Ubeyd'in payını Uyeyne ile Akra' arasında mı taksim ediyorsun? Ne Bedr ne de Hâbis, cemiyette, Mirdâs'tan üstün değillerdir ![]() Ben de onların hiçbirinden aşağı değilim ![]() Ancak bugün sen, kimi alçaltırsan o bir daha yükselmez ![]() Râfı' der ki: "Bunun üzerine Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) onun payını da yüz deveye yükseltti ![]() Müslim, Zekat 137, (1060) ![]() 1092 - Ebu Katade (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) şöyle buyurdular: "Savaş sırasında kim bir düşmanı öldürür ve bunu isbatlarsa, maktülün seleb'i kendisinin olur ![]() Buharî, Hums 18, Büyü 37, Meğâzî 54, Ahkâm 21; Müslim Cihâd 46, (1571); Muvatta, Cihâd 18, (2, 454); Tirmizî, Siyer 13, (1562); Ebu Dâvud, Cihâd 147, (2717) ![]() 1093 - Seleme İbnu'l-Ekva (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bir seferde idi, müşriklerden bir casus gelip, ashâbının yanında bir müddet oturup konuştu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Buhârî, Cihâd 173; Müslim, Cihâd 45, (1754); Ebu Dâvud, Cihâd 110, (2653); İbnu Mâce, Cihâd 29, (2836) ![]() 1094 - Avf İbnu Mâlik ve Hâlid İbnu Mâlik (radıyallahu anhümâ) şunu söylemişlerdir: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) selebin kâtile ait olduğuna hükmetti, selebi ganimet malına katarak beşli taksime (humus) tâbi kılmadı ![]() Ebu Dâvud, Cihad 149, (2721) ![]() 1095 - Abdullah İbnu Ebî Evfâ (radıyallahu anh)'nın anlattığına göre, kendisine: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) zamanında, gıda maddelerini humus taksimine tâbi tutar mıydınız?" diye sorulmuştu, şu cevabı verdi: "Hayber günü yiyecek maddeleri de ele geçirdik, kişi gelir, ihtiyacı kadar alır, sonra giderdi ![]() Ebu Dâvud, Cihad 138, (2704) ![]() 1096 - Hz ![]() ![]() ![]() Ebu Dâvud, Cihad 137, (2701) ![]() 1097 - Amr İbnu Abese (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) kıble istikametinde (sütre olarak) bir ganimet devesi bulunduğu halde gerisinde bize namaz kıldırdı ![]() ![]() ![]() Ebu Dâvud, Cihad 161, (2755) ![]() 1098 - Cübeyr İbnu Mut'im (radıyallahu anh) anlatıyor: "Humustan Benî Hâşim ve Benî Muttalib'e ayrılan pay hakkında konuşmak üzere Osman İbnu Affân (radıyallahu anh) ile birlikte Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'a gittik ![]() "Ey Allah'ın Resûlü, dedim, kardeşlerimiz olan Benî Muttâlib'e verdin, bize hiçbir şey vermedin ![]() ![]() ![]() Cübeyr der ki: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) ne Benî Abdu Şems'e, ne de Benî Nevfel'e: (Benî Hâşim ve Benî Muttalib'e verdiği halde humustan) pay ayırmadı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Buharî, Humus 17, Menâkıb 2, Megâzî, 38; Ebu Dâvud, Harac 20, (2978 ![]() ![]() 1099 - Abdurrahman İbnu Ebî Leylâ anlatıyor: "Ali (radıyallahu anh)'yi dinledim, demişti ki: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın yanında ben, Abbâs, Fatıma ve Zeyd İbnu Hârise toplanmıştık ![]() "Ey Allah'ın Resûlü, Aziz ve Celîl olan Allah'ın kitabında zikri geçen şu humustaki hakkımızın taksimine beni vazifelendirseniz de hayatınızda bu işi ben bir yapsam! Ta ki sonradan kimse bu hususta bizimle ihtilafa düşmese!" Ali (radıyallahu anh) devamla der ki: "Resûlullah bu isteğimi yerine getirdi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Bu sene ihtiyacımız yok, Müslümanların ihtiyacı var, onlara ver!" dedim ![]() ![]() ![]() ![]() (Zaten o sene) Hz ![]() "Ey Ali, dün bize öyle bir şeyi haram ettin ki, bundan sonra artık kimse bunu bize vermez!" demişti ![]() ![]() ![]() Ebu Dâvud, Harâc 20, (2983-2984) ![]() 1100 - Katade (rahimehullah) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) gazveye bizzat istirak edince, onun sehm-i safiyy denen riyaset hissesi olurdu ![]() ![]() ![]() ![]() Ebu Davud, Harac 21, (2993) ![]() 1101 - Malik Ibnu Evs Ibni Hadesan (radiyallahu anh) anlatiyor: "Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Ey Malik, seni sunun icin cagirdim: Senin kavminden bir kac hane halki pes pese geldiler (ihtiyac arzettiler) ![]() ![]() ![]() "Bu isi benden baskasina soyleseniz daha iyi olur!" dedim ![]() "Ey Malik al sunu!" dedi ![]() ![]() "Ey mu'minlerin emiri! Osman, Abdurrahman Ibnu Avf, Zubeyr ve Sa'd (radiyallahu anhum)'in girmelerine izin veriyor musunuz? (sizi gormek istiyorlar!) dedi ![]() "Evet, buyursunlar!" diyerek izin verdi ![]() ![]() Az sonra Yerfe' tekrar gelip: "Abbas'la Ali (radiyallahu anhuma) icin de izin var mi?" dedi ![]() ![]() ![]() ![]() "Ey mu'minlerin emiri! Benimle Ali arasinda hukmet!" dedi ![]() Bunlar bir meselede ihtilafa dusmus, birbirlerini dava ediyorlardi ![]() "Evet ey mu'minlerin emiri, aralarinda hukmet, onlari rahatlat!" dediler ![]() ![]() "Soyle bir sakin olun!" deyip devam etti: "Arzi ve semayi ayakta tutan Allah askina soruyorum ![]() ![]() "Evet!" dediler ![]() ![]() ![]() "Arz ve sema izniyle ayakta duran Zat'in askina size soruyorum, Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'in: "Bize mirasci olunmaz, her ne birakmissak sadakadir" dedigini biliyor musunuz?" O ikisi de: "Evet" dediler ![]() ![]() "Allahu Teala hazretleri, Resulu'ne (aleyhissalatu vesselam) bazi imtiyazlar bahsetmistir, bunlari ondan baska kimseye vermemistir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Buhari, Feraiz 3, Humus 1, Cidad 80, Megazi 14, Tefsir, Hasr 3, Nafakat 3, I'tisam 5; Muslim, 48, (1757); Tirmizi, Siyer 44, (1619); Ebu Davud Harac 19, (2963, 2964, 2965, 2967); Nesai, Fey 1, (7,136,137) ![]() 1102 - (Yukaridaki vak'a ile alakali olan) bir rivayet soyledir: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) (yillik ihtiyacini aldiktan sonra) geri kalani Allah'in mali kilar (Beytu'l-male koyar) idi ![]() "Arz ve semanin izniyle ayakta durdugu Zat askina sizden soruyorum, bunu biliyor musunuz?" Onlar: "Evet!" dediler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "(Hatirlayin! Siz,) Resulullah (aleyhissalatu vesselam) vefat edince Ebu Bekir'e bu meseleyi goturdunuz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Buhari, Feraiz 3, Humus 1, Cidad 80, Megazi 14, Tefsir, Hasr 3, Nafakat 3, I'tisam 5; Muslim, 48, (1757); Tirmizi, Siyer 44, (1619); Ebu Davud Harac 19, (2963, 2964, 2965, 2967); Nesai, Fey 1, (7,136,137) ![]() 1103 - Hz ![]() ![]() "Bunu mescide dokun" dedi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Ey Allah'in Resulu, bana da ver ![]() ![]() ![]() Bunun uzerine o da torbasini iyice doldurdu ![]() ![]() "Ey Allah'in Resulu, birilerine soyle de sirtima kaldiriversin" dedi ise de: "Hayir" cevabini aldi ![]() "Oyleyse sen sirtima kaldiriver!" dedi ![]() ![]() ![]() "Birilerine soyle sirtima kaldiriversin!" dedi ![]() ![]() ![]() Resulullah (aleyhissalatu vesselam), Abbas (radiyallahu anh)'taki para hirsina taaccubunden, bize gorunmez oluncaya kadar gozleriyle onu takip etmisti ![]() Resulullah (aleyhissalatu vesselam) tek dirhem kalincaya kadar oradan ayrilmadi ![]() Buhari, Salat 42, Cizye 4, Cihad 172) ![]() 1104 - Avf Ibnu Malik (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a fey mali gelince, hemen gununde dagitirdi ![]() ![]() Ebu Davud Harac 14, (2953) ![]() 1105 - Ibnu Omer (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Hayber mahsulunden her sene zevcelerine yuz vaskveriyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Buhari, Hars 8, 9, 11, Icare 22, Sirket 11, Surut 5, Megazi 40; Muslim, Musakat 1,(1551); Ebu Davud, Harac 24, (3008); Ibnu Mace, Ruhun 14, (2467) ![]() 1106 - Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Peygamberlerden (aleyhimusselam) biri, gazveye cikti da kavmine: "Nikahla baglanip, gerdege girmek istedigi halde henuz gerdek yapmadigi kadini olan benimle gelmesin, keza bina yapip henuz catisi atilmamis inssaati olan da gelmesin, keza gebe koyun veya develer satin alip dogurmalarini bekleyeniniz varsa o da gelmesin" dedi ![]() ![]() Gazveye cikti ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Icimizde ganimetten calan bir hirsiz var, her kabileden bir kisi bana biat etsin!" dedi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Biat etmeye basladilar ![]() ![]() ![]() Okuz basi kadar iri bir altin getirdiler ![]() ![]() ![]() Bilesiniz, bizden once hicbir ummete ganimet helal kilinmamistir ![]() ![]() ![]() Buhari, Humus 8, Nikah 58; Muslim, Cihad 32 ![]() 1107 - Hz ![]() "Sakin sizden birini, kiyamet gunu, boynunda bogurmesi olan bir deve oldugu halde bana gelmis: "Ey Allah'in Resulu, bana yardim et!" diye yalvariyor ve kendimi de cevaben: "Senin icin hicbir sey yapamam, ben sana teblig etmistim" der bulmayayim ![]() ![]() ![]() ![]() Buhari, Cihad 189; Muslim, Imaret 24, (1831) ![]() 1108 - Semure Ibnu Cundeb (radiyallahu anh), Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'in soyle soyledigini haber verdi: "Kim ganimet hirsizini gizlerse bu da onun gibi olur ![]() Ebu Davud, Cihad 146, (2716) ![]() 1109 - Abdullah Ibnu Amr Ibni'1- As (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bir ganimet ele gecirilince, Hz ![]() ![]() ![]() Bir gun, (Bilal'in) cagirmasindan sonra bir adam kildan mamul bir yular getirdi ve: "Ey Allah'in Resulu, ganimet olarak biz de bunu ele gecirmistik!" dedi ![]() "Sen, dedi, uc kere bagirdigi vakit Bilal'i isitmedin mi? O zaman niye getirmedin ?" Adam, Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a (gecikmenin sebebiyle ilgili olarak kabul gormeyen) ozurler beyan etti ![]() "Hayir! Bunu senden kabul etmiyorum ![]() ![]() Ebu Davud, Cihad 144, (2712) ![]() 1110 - Yine Abdullah İbnu Amr İbni'l-Âs (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın ağırlıklarının başını bekleyen Kerkere denen bir zât vardı, derken vefat etti ![]() "O cehennemdedir!" buyurdu ![]() ![]() ![]() Buhârî, Cihâd 190; İbnu Mâce, Cihâd 34, (2849) ![]() 1111 - Zeyd İbnu Halid (radıyallahu anh) anlatıyor: "Hayber Savaşı sırasında Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın ashâbından biri öldürülmüştü ![]() ![]() "Arkadaşınız üzerine namaz kılnız!" dedi ![]() ![]() "Arkadaşımız Allah için cihâd sırasında ganimetten çalmıştı !" Bunun üzerine, maktülün eşyasını karıştırdık ![]() ![]() Muvatta, Cihâd 23, (2, 458); Ebu Dâvud, Cihâd 143, (2710), Nesâî, Cenâiz 66, (4, 64); İbnu Mâce, Cihad 34, (2848) ![]() 1112 - Sâlih İbnu Muhammed İbni Zâide anlatıyor: "Mesleme (radıyallahu anh) ile birlikte Rum diyarına girdik ![]() ![]() ![]() "Babam'ı (Abdullah İbnu Ömer) (radıyallahu anhümâ) dinledim, babası Ömer (radıyallahu anh)'den naklen Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın şu sözünü rivayet etmişti: "Kim ganimetten çalarsa, (bütün) eşyasını yakın, kendisini de dövün ![]() Salih İbnu Muhammed devamla der ki: "Adamın eşyası arasında bir Mushafbulduk ![]() ![]() "Onu satıp, bedelini tasadduk edin!"buyurdu ![]() Tirmizî, Hudüd 28, (1461); Ebu Dâvüd, Cihâd 145, (2713) ![]() 1113 - Abdullah İbnu Amr İbni'l-Âs (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Hz ![]() ![]() Ebu Dâvud, Cihâd 145, (2715) ![]() 1114 - Âsım İbnu Küleyb (rahimehullah) babası (Küleyb)'den o da ensârî birinden naklederek anlatıyor: "Biz Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) ile birlikte bir sefere çıkmıştık ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Yağma malı, lâşeden daha helâl değildir" veya (şöyle demişti): "Lâşe, yağma malından daha helâl değildir ![]() ![]() Ebu Dâvud Cihâd 138, (2705) ![]() 1115 - Sa'b İbnu Cessâme anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Koruluk ittihazı sâdece Allah ve Resûlü'ne ait (bir hak)dır ![]() Buhârî, Şirb 11, Cihâd 146; Ebu Dâvud, Harâc 39, (3083, 3084) ![]() 1116 - Bir rivayette, Şihâbu'z-Zührî şöyle demiştir: "Bize ulaşan habere göre, Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) Nakîi, Hz ![]() ![]() Buhârî, Şirb 11] ![]() 1117 - İbnu Abbâs (radıyallahu anhümâ) buyurmuştur ki: "Cahiliye devrinde taksim edilmiş olan her mal, taksim edildiği şekil üzeredir ![]() ![]() Ebu Dâvud, Ferâiz 11, (2914); İbnu Mace, Rühün 21, (2485) ![]() 1118 - İmam Mâlik, Sevr İbnu Zeyd ed-Dîlî'den mürsel olarak rivayet ettiğine göre ed-Dîlî demiştir ki: "Bana Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın şöyle söylediği ulaştı: "Hangi ev veya arâzi, cahiliye devrinde taksim edilmiş ise, artık o, cahiliye taksimi üzerinedir ![]() ![]() Muvatta, Akdiye 35, (2, 746)] ![]() 1119 - Nâfi; İbnu Ömer (radıyallahu anhümâ)'den anlatıyor: "İbnu Ömer'in bir kölesi kaçarak Rum diyarına geçti ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bir rivayette: "Hz ![]() ![]() Muvatta'nın bir rivayetinde, düşman tarafından ganimet edildikten sonra ele geçirilen bir köle ve at mevzubahistir ![]() ![]() Ebu Dâvud, köleyi mevzubahis eder ve Hz ![]() ![]() Buhârî, Cihâd 187; Muvattâ, Cihâd 17, (2, 452); Ebu Dâvud, Cihâd 135, (2698, 2699); İbnu Mâce, Cihâd 15, (2748) ![]() 1120 - İbnu Ömer (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Biz gazvelerimiz sırasında, bal ve kuru üzüm elde ederdik ve bunları (taksim edilmek üzere, diğer ganimet mallarının yanına) kaldırmaz, yerdik ![]() Buhârî, Humus 20) ![]() 1121 - Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ebu Dâvud, Harâc 14, (1952) ![]() 1122 - El-Misver İbnu Mhreme (radıyallahu anhümâ)'ye Amr İbnu Avf (radıyallahu anh) şunu anlatmıştır: "Resûlullah (aleyhissalâm vesselâm) Ebu Ubeyde (radıyallahu anh)'yi Bahreyn'e, oranın cizyesin getirmek üzere yolladı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Öyleyse sevinin ve sizi sevindiren şeyi ümid edin ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Buharî Rikâk 7, Cizye 1, Megâzî 11; Müslim, Zühd 6, (2961); Tirmizî, Kıyâmet 29, (2464) ![]() 1123 - Sa'lebe İbnu Ebî Malik anlatıyor: "Ömer İbnu'1-Hattâb (radıyallahu anh), bir kısım bürgüyü Medineli kadınlar arasında taksim etmişti, geriye güzel bir bürgü kaldı ![]() "Ey müminlerin emîri, bunu da senin yanında bulunan Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın kızına ver" dediler ![]() ![]() ![]() ![]() "Ümmü Selît, buna daha çok hak sâhibidir ![]() ![]() Buhâri, Megâzî 22, Cihâd 66 ![]() |
![]() |
![]() |
|