Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
hadisler, kehf, kütübi, sitte, suresi

Kütüb-İ Sitte Hadisler - Kehf Suresi

Eski 07-12-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kütüb-İ Sitte Hadisler - Kehf Suresi



KEHF SURESİ

691 - Ebu'd-Derdâ (radıyallahu anh) anlatıyor: Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdu ki: "Kim Kehf sûresinin başından -bir rivayette; sonundan- on âyet ezberlerse Mesih Deccâl'in şerrinden emin olur"

Müslim, Salatu'l-Müsâfirin 257, (809); Ebu Davud, Melahim 14, (4323); Tirmizi, Fedailu'l-Kur'ân 6, (2888)

692 - İbnu'l-Müseyyeb diyorki: "Mal ve oğullar dünya hayatının süsüdür Ama bâki kalacak faydalı işler, sevap olarak da, emel olarak da Rabbinin katında daha hayırlıdır" (Kehf, 46) ayetinde geçen "baki kalacak faydalı işler", kulun sarfedeceği "Allahu ekber", "Sübhanallah", "Elhamdulillah", "Lailahe illallah", "Lâ-havle ve-lâ kuvvete illa billâh" sözlerdir"

Muvatta, Kur'ân 22, (1, 210)

693 - Said İbnu Cübeyr anlatıyor:

"İbnu Abbas (radıyallahu anhüma)'a dedim ki: "Nevf el-Bekkâli, İsrailoğullarının peygamberi olan Hz Musa (aleyhisselam), Hızır'ın arkadaşı olan Musa olmadığını zannediyor"

Bana şu cevabı verdi: "Allah'ın düşmanı yalan söylüyor Ben Übeyy İbnu Ka'b (radıyallahu anh)'ı dinledim Demişti ki: "Ben Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'tan işittim, şunu anlattı:

"Musa (aleyhisselam) Beni İsrail'e hutbe irad etmek üzere ayağa kalktı Kendisine, "insanların en bilgini kimdir?" diye soruldu: I: "Benim" diye cevap verdi Cenab-ı Hak, "Allahu a'lem (yani en iyi bilen Allah'tır)" demediği için Musa'yı azarladı Ve: "İki denizin birleştiği yerde bulunan bir kulum senden daha alimdir" diye ona vahyetti

Hz Musa (aleyhisselam):

-"Ey Rabbim ben onu nasıl bulabilirim? diye sordu Kendisine:

-"Bir zenbile bir balık koy, onu sırtına al Balığı nerede yitirirsen o zat oradadır" dendi

Dendiği gibi yaparak yola çıktı Kendisiyle beraber, hizmetçisi olan Yuşa İbnu Nûn da yola çıktı Beraberce yürüyerek bir kayanın yanına geldiler Hz Musa ve hizmetçisi dinlenmek üzere orada yattılar Balık kımıldayarak zenbilden çıkıp denize kaydı Allah ondan suyun akıntısını tuttu Öyle ki su kemer gibi oldu Balık için bir kanal meydana gelmişti Hz Musa (aleyhisselam) ve hizmetçisi (balık için olduğunu bilmeksizin) bu manzaraya şaşırdılar Günlerinin geri kalan kısmı ile o gece boyu da yürüdüler Musa'nın arkadaşı ona, balığın gitmesini haber vermeyi unutmuştu Sabah olunca Hz Musa (aleyhisselam) hizmetcisine: "Hele sabah kahvaltımızı getir Biz bu yolculukta yorulduk" dedi Ama emrolunduğu yere gelinceye kadar yorulmamıştı Hizmetçi:

-"Hani bir kayanın yanına gelmiş yatmıştık ya! Ben balığı orada unuttum Onu hatırlatmayı, bana mutlaka şeytan unutturdu Balık denize şaşılacak şekilde sıvışıp gitmişti" dedi

Musa (aleyhisselam): "Bizim aradığımız orasıydı" dedi ve hemen izlerinin üzerine geri döndüler

İzlerini takiben yürüyerek kayaya kadar geldiler Musa (aleyhisselam) orada örtüsüne bürünmüş bir adam gördü ve ona selam verdi Hızır aleyhisselam ona:

-"Senin bu yerinde selâm ne gezer!"

-"Ben Musa'yım"

-"Benû İsrail'in Musa'sı mı?"

-"Evet"

-"Sen, Allah'ın sana öğrettiği bir ilmi bilmektesin ki ben onu bilmem Ben de Allah'ın bana öğrettiği bir ilmi bilmekteyim ki, onu da sen bilemezsin"

-"Allah'ın sana öğrettiği hakkı bana öğretmen şartıyla sana uymamı kabul eder misin?"

-"Sen benimle beraber olmak sabrını gösteremezsin Mahiyet ve hikmetini bilmediğin şeye nasıl sabredeceksin ki?"

-"İnşallah sen beni çok sabırlı bulacaksın Hem ben senin hiç bir emrine karşı gelmeyeceğim"

-"Öyleyse gel Ancak, madem bana tabi olacaksın, ben sana haber vermedikçe bana hiç bir şey sormayacaksın!" dedi Hz Musa (aleyhisselam):

-"Tamam!" dedi

Hz Musa ve Hz Hızır (aleyhisselam) beraberce gittiler Deniz kıyısında yürüyorlardı Bir gemiye rastladılar Kendilerin gemiye almalarını söylediler Gemi sahipleri Hızır (aleyhisselam)'ı tanıdılar Ve ücret istemeksizin onları gemiye aldılar

Hızır (aleyhisselam), gidip, geminin tahtalarından birini deldi Hz Musa (aleyhisselam) ona:

-"Bak, bunlar bizi bedava gemilerine aldılar, sen gidip gemilerini deldin, adamları boğacaksın Hiç de yakışık almayan bir iş yaptın!" dedi

Hızır:

-"Ben sana, "benimle bulunmaya sabredemezsin" demedim mi?" dedi

Hz Musa:

-"Unuttuğum şey sebebiyle beni sigaya çekme Bu iş sebebiyle bana zorluk çıkarma!" ricasında bulundu

Sonra bunlar gemiden indiler Sahil boyu yürürken, çocuklarla oynayan bir yavrucak gördüler Hızır (aleyhisselam) yavrucağı yakaladığı gibi eliyle başını kopararak çocuğu öldürdü Musa (aleyhisselam):

-"Masum bir çocuğu kısas hakkın olmaksızın niye öldürdün Bu çok yadırganacak bir iş!" dedi

-"Ben sana demedim mi, sen benim beraberliğime sabredemezsin!" diye Hızır (aleyhisselam), Musa'ya çıkıştı Hz Musa:

-"Ama bu birinciden de şiddetli idi" dedi ve ilave etti: "Bundan sonra sana bir şey sorarsam, beni arkadaş etme, nazarımda bu hususta haklı sayılacaksın" dedi

Yola devam ettiler Bir köye geldiler Halktan yiyecek birşeyler istediler Ama kimse onları ağırlamadı Köyde yıkılmak üzere olan bir duvara rastladılar Hızır (aleyhisselam) eliyle şöyle göstererek: "Eğilmiş" diyordu Onu doğrulttu Hz Musa (aleyhisselam) ona:

-"Bir cemaat ki, kendilerine geliyoruz, bize ilgi gösterip, ağırlamıyorlar, yiyecek vermiyorlar Sen onlara bedava iş yapıyorsun, dilesen ücret alabilirdin!" dedi

Hızır (aleyhisselam), Hz Musa'ya:

-"Artık birbirimizden ayrılma zamanı geldi Şimdi sana sabredemediğin şeylerin te'vilini haber vereceğim" dedi

Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bu ara ilave etti:

-"Allah Musa'ya rahmet buyursun Keşke, Hz Hızır'la beraberliğe sabretseydi de maceralarını bize nakletseydi, bunu ne kadar isterdim!"

Ravi devam ediyor: Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Birinci (soru)su Musa'nın bir unutması idi Bir serçe gelerek geminin kenarına kondu Sonra denizden gagasıyla su aldı Hz Hızır bunu göstererek Hz Musa'ya, "Bak, dedi Benim ve senin ilmin ve diğer mahlukatın ilmi, Allah'ın ilminden, şu kuşun denizden eksilttiği kadar eksiltir"

Buhari, Tefsir, Kehf 2, 3, 4, İlm 16, 19, 44, İcare 7, Şurût 12, Bed'u'l-Halk 11, Enbiya 27, Tevhid 31; Müslim, Fedail 170, (2380); Tirmizi, Tefsir, Kehf, (3148); Ebu Davud, Sünnet 17, (4705, 4706, 4707)

694 - Ebu'd-Derdâ (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm), "duvarın altında onların bir hazinesi vardı" (Kehf, 82) âyetini açıkladı ve: "O hazine altın ve gümüştendi" buyurdu

Tirmizi, Tefsir, (3153)

695 - Zeyneb Bintu Cahş (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bir gün korkulu bir vaziyette odaya girdi Şöyle diyordu: "Lâ ilâhe illallâh, yaklaşan bir belâdan Arabın vay hâline Bugün, Ye'cüc ve Me'cüc'ün seddinden şöyle bir gedik açıldı" baş parmağı ile şehâdet parmağını halka yaparak gösterdi Ben:

-"Ey Allah'ın Resulü, yani içimizde sâlih kimseler olduğu halde toptan helâk mı olacağız?" dedim

-"Evet, dedi, fenalıklar artarsa öyle olur"

Buhârî, Enbiyâ 7, Menâkıb 20, Fiten 4, 28; Müslim, Fiten 1, (2880); Tirmizi, Fiten 23, (2188)

696 - Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm), (Zülkarneyn'in inşa ettiği) sed hakkında buyurdular ki: "(Ye'cüc ve Me'cüc) onu hergün oyuyorlar Tam delecekleri sırada başlarında bulunan reis: "Bırakın artık, delme işini yarın yaparsınız" der (Onlar bırakıp gidince) Allah, seddi, daha sağlam olacak şekilde eski hâline iâde eder Böylece günler geçer, kendilerine takdir edilen müddet dolar ve onların insanlara musallat olmalarını Allah'ın arzu ettiği vakit gelir O zaman başlarındaki reis: "Haydi dönün, yarın inşaallah bunu deleceksiniz" der -ve ilk defa inşaallah tabirini kullanır-"

Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) devamla der ki: "Dönüp giderler Ertesi gün geldikleri vakit seddi ne halde bırakmışlarsa öyle bulurlar ve (o günkü çalışma sonunda) derler Açılan delikten insanların üzerine boşanırlar (Önlerine çıkan) suları içip kuruturlar İnsanlar onlardan korkup kaçar

Ye'cüc ve Mecüc göğe bir ok atar Bu ok kana bulanmış olarak kendilerine geri döner Şöyle derler: "Arzda olanları ezim ezim ezdik, semâda olanları da alçaltıp alt ettik"

Allah onları enselerinden yakalayacak bir kurt gönderir Bu kurt onları toptan helâk edip, herbirini parçalanmış halde yere serer"

Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) sözünü şöyle tamamladı: "Muhammed'in nefsini elinde tutan Zât'a kasem olsun, yeryüzündeki bütün hayvanlar, onların etinden yiyerek canlanır, sütlenir ve semirir"

Tirmizi, Tefsir, Kehf, (3151); İbnu Mâce, Fiten 33, (4080)

697 - Mus'ab İbnu Sa'd anlatıyor: "Babama şu ayet hakkında sordum: "Ey Muhammed! "Size amelce en çok zararlı olanları haber verelim mi?" de" (Kehf, 103) ve dedim ki: "Burada kastedilenler Harûrîler midir?" Bana:

-"Hayır, onlar Yahudiler ve Hıristiyanlar'dır Çünkü Yahudiler, Muhammed (aleyhissalâtu vesselâm)'i tekzib ettiler Hıristiyanlar ise cenneti tekzib ettiler ve: "Cennette ne yiyecek ne de içecek vardır" dediler"

Buhari, Tefsir, Kehf 5

698 - Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) haber veriyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Kıyamet günü, şişman, iri bir adam mizana getirilip tartılır da, Allah indinde sinek kanadı kadar ağırlığı olmadığı görülür" Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) ilave etti: "Dilerseniz şu ayeti okuyun: "Bunlar, Rablerinin ayetlerini ve O'na kavuşmayı inkar edenlerdir Bu yüzden işleri boşa gitmiştir Kıyamet günü biz onlar için hiçbir tartıda bulunmayacağız" (Kehf, 105)

Buhari, Tefsir, Kehf 6; Müslim, Kıyame 18, (2785)

699 - Ebu Sa'd İbnu Fadâle (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ı işittim şöyle demiştir: "Allah geleceği kesin olan mahşer gününde insanları topladığı zaman bir kimse şiyle bir duyuruda bulunur: "Kim işlediği bir amelde Allah'a birini ortak koşmuş ise sevâbını ondan istesin Zirâ Allah, şirkin her çeşidine en müstağni olan Zât'tır"

Tirmizi, Tefsir, Kehf, (3152)

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.