Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
hatice

Hz. Hatice (R.A)

Eski 07-12-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hz. Hatice (R.A)



Hz HATICE (ra)

Hz Hatice, Hz Muhammed (sav)’in temiz, iffetli ve yüce ahlâk sahibi olan hanimlarinin ilki
O, Araplarin en asil kavmi olan Kureys kavminden ve Kureys kavminin de, en asil, pak ailelerinden idi Babasi Huveylid, annesi Fâtima’dir (Ibn Ishak, es-Sîre, Nesr Muhammed Hamidullah, s 60)
Hz Hatice’nin baba tarafindan soyu Kusay’da Peygamberimizin baba tarafindan soyu ile birlestigi gibi, annesi tarafindan da soyu yine Peygamberimizin baba tarafindan dedesi olan Lüey’de bilesmektedir (M Asim köksal, Islâm Tarihi, Mekke Devri, 96)
Hz Hatice, ticaretle ugrasan zengin, haysiyetli, serefli bir kadindi Ücretle tuttugu adamlarla Sam’a ticaret kervanlari düzenlerdi Hz Muhammed (sav)’in dogru sözlü, güzel ahlâkli ve son derece kendisine güvenilen bir insan oldugunu ögrenince, O’na ticaret ortakligi önerdi Hz Muhammed (sav) Hz Hatice’nin bu teklifini kabul etti Hz Hatice O’nun baskanliginda bir ticaret kervanini Sam’a gönderdi Ayni zamanda kölesi Meysere’yi de O’nunla beraber gönderdi Meysere, yolculuk sirasinda Hz Muhammed (sav)’de harikulade hallere sâhid oldu Gittikleri yerde, Peygamberimiz (sav) satacaklarini satti ve alacaklarini da aldi Ondan sonra geri döndüler Hz Hatice bu ticaret kervanindan çok memnun oldu Daha önce gönderdigi ticaret kervanlarina nazaran, bu sefer daha fazla kâr elde etti Hz Peygamber (sav) hakkinda Meysere’yi de dinleyince, O’na olan itimadi ve sevgisi daha da artti O’na anlastiklari ücretten fazlasini verdi ve Hz Muhammed (sav)’e evlenme teklifinde bulundu (Ibn Ishak, age, 59)
Hz Peygamber (sav) durumu amcasi Ebu Talib’e anlatti Ebu Talib Hz Hatice’yi Hz Muhammed (sav) için istedi Iki aile anlasti Dügünleri o zamanin örf ve adetlerine göre, Hz Hatice’nin evinde yapildi dügünde Ebû Talib ve Hz Hatice’nin amcasi Amr b Esed birer konusma yaptilar Ikisi de konusmalarinda hikmetli ifadelerde bulundular ve evlenecekler hakkinda güzel seyler söylediler Ondan sonra misafirlere ikram yapildi, yemekler yenildi Ebû Talib nikâhlarini kiydi Mehir olarak 500 dirhem altin tesbit edildi (Ibn, Sa’d Tabakat, VIII, 9)
O zaman, rivâyetlerin ekseriyetine göre, Hz Muhammed (sav) 25 ve Hz Hatice 40 yasinda idiler Aralarinda 15 yas fark vardi (Ibn Hacer, el-Isâbe, 539) Bazi rivâyetlerde bu yas farkinin daha az oldugu kayitlidir
Rasûlullah (sav)’in evlendigi ilk kadin, Huveylid’in kizi Hatice’dir Hz Hatice ilk olarak Atik b Aziz’le evlendi, ondan bir kizi oldu Onun ölümünden sonra, Temim ogullarindan Ebû Hale ile evlendi Ondan da bir oglu ve bir kizi oldu Onun da ölümünde sonra, Rasûlullah (sav) ile evlendi (Ibn Ishak, age, 229)
Hz Hatice’nin Rasûlullah (sav)’den Fâtima, Ümmü Gülsüm, Zeyneb ve Rûkiyye adinda dört kizi, Kâsim ve Abdullah adinda da iki oglu dünyaya geldi Kelbî’nin rivâyet ettigine göre, önce Zeynep, sonra Kâsim, sonra Ümmü Gülsüm, daha sonra Fâtima, ondan sonra Rûkiyye ve en sonunda Abdullah dünyaya geldi Ali b Aziz el-Cürcânî de, Kâsim’in Zeynep’ten daha önce dogdugunu nakletmistir (Ibn el-Esir, Usdü’l-Gâbe, I, 434)
Hz Hatice(ranha), Rasûlullah (sav)’e, Peygamberliginden evvel son derece saygi gösterip onu mutlu ettigi gibi, Peygamberligi döneminde de, ona ilk inanan, onunla beraber namaz kilip ona ilk cemaat olan kisi vasfini kazandi Daima Hz Muhammed (sav)’e destek oldu, ona moral verdi, son derece güzel davranis ve sözleri ile, onun basarilarina katkida bulunmaya çalisti
Hz Hatice, Rasûlullah (sav)’e (Allah kendisini Peygamberlikle sereflendirdigi zaman) teskin etmek için; "ey amca oglu, beni melek geldigi zaman haberdar edebilir misin?" diye sordu Resûlullah (sav); "evet" cevabini verdi Bir gün Hatice’nin yaninda iken, ona Cibril geldi ve; "Ey Hatice! Iste bu Cibril’dir, bana geldi" dedi Hatice "Su anda onu görüyor musun?" diye sordu "Evet" karsiligini verdi Hatice bu kez sag tarafina oturmasini söyledi Rasûlullah (sav) Hatice’nin sag tarafina oturdu Hz Hatice; "Simdi görüyor musun" sorusunu tekrarladi Rasûlullah (sav) yine olumlu cevap verince, Hz Hatice örtüsünü çikarip atti O sirada Rasûlullah (sav)in hâlâ kucaginda oturuyordu "Onu, simdi görüyor musun?" diye tekrar sordu Rasûlullah (sav) bu kez "hayir" cevabini yerince, Hz Hatice; "Bu seytan degil; bu kesinlikle melek, ey amca oglu! Sebat et, seni müjdelerim" dedi (Ibn Ishâk, age, 114)
Hz Hatice (ranha), Allah’in selâmina ve Rasûlullah (sav)’in övgüsüne nâil olacak derecede faziletli ve serefli bir kadindi O, imanda, sabirda, iffette, güzel ahlâkta, kisacasi her yönü ile örnek olan bir anneydi Rasûlullah (sav); "hristiyan kadinlarinin en hayirlisi Imrân’in kizi Meryem, müslüman kadinlarinin en hayirlisi ise Hüveylid’in kizi Hatice’dir" buyurdu Bu konudaki diger bir hadisinin meali söyledir: " Dünya ve âhirette degerli dört kadin vardir Imran’in kizi Meryem; Firavun’un karisi Asiye, Hüveylid’in kizi Hatice ve Muhammed (sav)’in kizi Fâtima" (Ibn Ishak, age s 228)
Bir gün Cebrâil (as) Rasûlullah (sav)’e gelerek söyle buyurdu: "Hatice’ye Allah’in selâmlarini söyle" Rasûlullah (sav): "Ya Hatice, bu Cebrâil’dir, sana Allah’tan selam getirdi" deyince, Hz Hatice, Allah’in selamini büyük bir memnuniyetle kabul etti ve Cebrâil’e de iadei selâmda bulundu (Ibn Hisâm, es-Sîre,, I, 257)
Allah’in rizasini, yuvasinin mutlulugunu, dünya ve âhiretin huzur ve saadetini düsünen bütün anneler için en güzel örnegi teskil eden Hz Hatice (ra), nübüvvetin onuncu yilinda, Ramazan ayinda vefât etti ve Mekke’deki Hacun kabristanina defn edildi (M Asim Köksal, age s 302)



Alıntı Yaparak Cevapla

Hz. Hatice (R.A)

Eski 07-12-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hz. Hatice (R.A)



Hz Hatîcetü’l-Kübrâ radıyallâhü anhâ

O, Hz Ali’nin (ra) bildirdiğine göre, Resûlüllah (sav) Efendimiz’in, "İsrâiloğulları’nın en hayırlı kadını, İmrân kızı Meryem; bu ümmetin en hayırlı kadını ise, Hadîcetü’l-Kübrâ’dır" mübârek sözlerinin muhâtabıdır

O, sâhip olduğu bütün servetini, gözünü dahi kırpmadan inandığı dâvâ uğrunda fedâ etmesini bilen… İslâm’ın, ferd ve cemiyet hayatına hâkim olması için verilen mücâhede-mücâdelede ve hizmetlerde yılmadan-yıkılmadan zirveleri tutan… Kâinâtın Efenidisi’ne ilk in******rdan biri ve belki de birincisi olan fedâkâr-cefâkâr-çilekeş annemizdir

O, inandığı dâvâ uğruna nelerin fedâ edilebileceğine lafla değil bizzat yaşayarak örnek olan…

Efendimiz (sav)’in fem-i saâdetlerinden, "Bu ümmetin en hayırlı kadını" ünvânını alan…

Henüz hiçbir kimsenin Fahr-i Âlem (sav)’e inanmadığı zamanlarda bile, "Sen bu ümmetin peygamberisin" diyerek ona gönülden inanıp bağrını açan ve sonuna kadar destek ve yardımcı olan…

Vahyin, hemen her zerresini bütün heyecanıyla yakından duymuş ve doymuş; gelmiş ve gelecek bütün mü’min kadınlar için en güzel numûne olarak kabul edilecek ulvî bir rûha sâhip bulunan…

Zarâfet-nezâket, akıl ve ilimle süslenmiş, metânet-muhabbet ve cesaretle donanmış emsâlsiz bir insan ve zevce olarak Peygamberimiz Hz Muhammed Mustafâ (sav) Efendimiz’e, Allah celle celâlühû tarafından verilmiş bir hediye…

Server-i Âlem (sav) Efendimiz’in, "Ondan daha iyisini Allah bana vermedi" buyurduğu mübârek insandır, Hz Hadîcetü’l-Kübrâ (r anhâ) vâlidemiz

Gelecek nesillerin, onun gibi bir imtisâl numûnesi bir insanı tanımaması, onu örnek alamaması elbette ki çok büyük bir talihsizlik olur Zira insanlar İki Cihan Güneşi Efendimiz’e inanmazlarken o îman etmiş, inkâr ederlerken o tasdîk etmişti

İnsanlar ondan mallarını-servetlerini esirgerlerken o, bütün varlığını Allah ve Resûlü için bezletmişti Kısacası o, Resûlüllah Efendimiz’in beyânına göre yaşamış, mü’min kadınlar için kıyâmete kadar örnek olacak bir zevce idi

Hâsılı; O büyük vâlidemizi, gelmiş-gelecek bütün mü’minlerin annesi olan o örnek insanı hakkıyla anlamak, anlatabilmek şüphesiz ki haddimiz değil Bizim yaptığımız, şâirin İki Cihan Güneşi Efendimiz (sav) için dediği gibi, ona ait hatırlayabildiğimiz en güzel meziyet ve hasletleri sıralayarak gönlümüzü ve lisânımızı süslemeye çalışmaktan ibârettir

Mevlâ-yi zû’l-Celâl ve’l-Kemâl hazretleri, şefâatlerinden mahrûm etmesin Âmîn


Alıntı Yaparak Cevapla

Hz. Hatice (R.A)

Eski 07-12-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hz. Hatice (R.A)



HzHadice’yi bu fedakârlıkları için unutmuyorum
 
Eline aldığı kuru hurma dalına dayanarak Rasulullah (sav)’ın kapısına gelen yaşlı kadın içeri girmek arzusunu izhar edince Hz Aişe validemiz "Ya Rasulallah! Kim olduğunu bilmediğimiz ihtiyare bir kadın zatınızı görmek istiyor!" dedi "Müsaade edin gelsin!" buyurdular İhtiyarlıktan rükû eder halde duran kadın, hurma dalından edindiği asasına dayanarak içeri girdi, bir iki adım ilerleyince onu tanıyan Rasulullah hemen ayağa kalktılar; altlarındaki içi hurma lifi dolu minderi göstererek oturmasını istediler

Rasulullah (sav)’ın bu kadına hürmeti ve alakası, orada bulunan Hz Ömer’in dikkatini çekti, hatta kim olduğunu merak etteğini ihtiyareye gösterilen ikramı fazla bulduğu içindir ki, ihtiyare kalkıp gidince "Ya rasulullah! Bu kadın kimdi ki; ona ayağa kalkacak kadar hürmet ettiniz, minderinizi verecek kadar alâka gösterdiniz?" dedi Rasülullah (sav)'ın cevabı tek cümleden ibaretti: "bu kadın bizim Hatice’nin dostlarındandı!" Efendimiz (sav) seneler evvel vefat etmiş Hatice validemize neden bu kadar alâka duyuyordu ki, onun dostlarına bile ayağa kalkıyor, minderini vermek kadirşinaslığında bulunuyordu? Hz Hatice validemizin kendisini bu derece sevdiren hususiyeti neydi? Bu sualin cevabını Hz Âişe validemizin hazır bulunduğu mecliste cereyan eden hatırada bulmak mümkündür: Peygamber Efendimiz aile sohbetinde Hz Hatice validemizi uzun uzun yâdetmiş, bazı hatıraları yeniden anlatarak geçmiş günlerini dile getirmişti

Hz Aişe "Ya Rasulallah! Seneler evvel ölüp gitmiş yaşlı bir kadını bukadar hatırlayıp yadetmekte ne fayda var? Allah size ondan daha genç ve güzelini ihsan etmiş, ağzında dişi bile kalmamış bir ihtiyare yerine daha gencini vermiştir!" dedi Aişe validemizin bu sözlerine mukabil Rasulullah Efendimizin (sav) Hatice validemizi niçin unutmadığını bildiren cevabı dikkat ve ibrete değer : " Ya Aişe! Seneler geçtiği halde Hatice’yi unutmayışım, onun dış güzelliğinden değildir Herkes beni red ve inkâr ettiği zaman Hatice bana inandı ve tasdik etti Etrafımdakiler "yalancısın!" dediği zaman Hatice bana "doğru söylüyorsun, asla çekinme!" dedi İnsanlar benden bir pulu esirgediğinde Hatice bütün servetini önüme sererek "bunların hepsi emrindedir, istediğin kadar harcayabilirsin!" dedi Dünyada yalnız kaldığım günlerde Hatice benden asla geri kalmadı, "bunların hepsi geçicidir, üzülme, ileride bu güçlükleri kolaylıklar takip edecektir!" dedi İşte ben Hatice’yi bu fedakârlıkları için unutmuyorum!" Hz Hatice’yi seneler geçtiği halde unutturmayan meziyetleri, Rasulullah (sav) nezdinde kadın arkadaşına oturduğu minderini verdirecek kadar kazanmış olduğu itibar ve kıymeti günümüz hanımlarının dikkatlerini çekmelidir Hanımlar hizmette fedakârca çalışan kocalarına engel olmamalı, Harice anamiz gibi bütün kuvvet ve imkânlarıyla dava uğrunda çalışan beylerini takviyeyle onlara yardımcı olmalıdırlar


Alıntı Yaparak Cevapla

Hz. Hatice (R.A)

Eski 07-12-2012   #4
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hz. Hatice (R.A)



Hz Hatice'yi Peygamber sav için farklı kılan nedenler

Hz Hatice zengin ve asil bir kadınken düşman kuşatması altında yaşamaya razı olmuştu Ekmek bile bulamayan fakir bir insan olmayı göze almış ve bundan dolayı asla şikayet etmemişti
Yunus diliyle " ballar balını buldum, kovanım yağma olsun demişti" Öyle bir sevgili bulmuştu ki O’nun için bu dünyada ödenmeyecek bir bedel yoktu
Hz Peygamber (sav) ilahi mesajı tebliğ için sıksık evinden ayrılıyordu Hz Hatice o yokken evinin önünde, 50-60 dereceyi bulan sıcağın altında oturuyordu
Arkadaşları onu bu durumda görüp acıdılar Niçin iki adım geride ki gölgelik de oturmadığını sordular Hz Hatice’nin cevabı bir sevgi destanıydı:
"Rasulallah şimdi bu güneşin altındadır O da gelip gölgeleninceye kadar bende onun yaşadıklarını yaşamak onun hissettiklerini hissetmek isterim Elimde değil gönlüm bırakmaz beni "

Hz Peygamber (sav)'in , peygameberliğinden önce hira mağarasına gidişleri sıklaşmıştı Bazen günlerce gelmediği oluyordu İşte o günlerde Hz Hatice, o sarp dik patikayı tırmanırdı Ortalığı kavuran bir sıcaklık altında Peygamber imiz (sav)'e azık taşırdı
Yine öyle bir gün o zor yolu tırmanmış ve nihayet hedefine ulaşmıştı Elinde efendimiz (sav)'e getirdiği azık çıkını vardı
Gördü ki Peygamberimiz (sav) başka bir alemde ilahi huzurda huzur bulmuş haldedir O’nun aleminde kesintiye neden olurum düşüncesiyle , üç gün üç gece bir taşın arkasında ses çıkarmadan bekledi
Peygamber (sav)'i bambaşka aleminden dünyamıza indirmek istemedi Kıyamadı manevi alemine Ve bekledi bekledi bekledi…
İşte örnek budur


Hz Hatice'nin asıl örnek tarafı ise bütün mal varlığından bir anda vazgeçebilmesiydi Her şeyini koydu Peygamber (sav)'imizin önüne ve "buyur" dedi
Peygamberimiz "almam o senin servetindir" deyince de ancak benzersiz bir sevgiyle söylenecekleri söyledi:
"insan seni tanıdıktan sonra dünyaya ait bir ilgiyi nasıl muhafaza eder? İnsan seni tanıdıktan sonra dünyaya ait bir şey düşünemez Al bu anahtarlar senindir"



Alıntı Yaparak Cevapla

Hz. Hatice (R.A)

Eski 07-12-2012   #5
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hz. Hatice (R.A)



Necip Fazıl Kısakürek, "Cöle inen nur"

Aşk

Hatice'nin sevgisi

Evet; mecazî aşkla ilahî Aşk arasında kıl kadar fark bırakan ufuk noktasında, Allah'ın mucizesi olarak her iki aşkı da bir araya getirmiş en keskin sevgi hurması, zaman ve mekân boyunca yalnız Hatice'nin başı üstünde tüttü

Evet: her defa biri öbürünü karartan mecazî aşkla ilahî aşktan hiç birini örselemeyici bir mucize içinde, Hatice, Alemlerin Efendisini, topyekûn kadınlığın topyekûn erkekliğe olan sevgisinden daha büyük bir aşkla sevdi

Ne güzel muvazene! Zira O, zaten topyekûn erkekliğin bizzat hülâsası, ve zira O, kulda bittikten ve kulu bitirdikten sonra Allah'a yönelen aşkın bizzat talimcisiydi

O, o insandı ki, kendisini sevende hudutlu ve mecazî aşk kalmıyor, hemen sonsuz ve hakikî aşk başlıyordu

O, Allah'ın, kendisini sevecekler, O'nu severek başlasınlar diye yarattığı kul

O, Allah'ın sevgilisi

Nasıl sevilmezdi; ve sevilince nasıl sevilirdi?

Büyük ve Temiz Hatice, O'nu işte böyle sevdi O'nun fikirlerinde, zevkinde, mizacında şahsiyetinde fâni oldu; O'nun huzurundan, rahatından başka bir gaye tanımadı

Allah Resûlunun de ilk zevcelerine karşı duyguları son derece hususî ve derin Bu duyguda belki her sevgi şeklini iflâs ettirici bir gönül hoşluğu, huzur ve itimat, âhenk ve mutabakat tecellisi var Alemlerin Efendisi, ilk zevceleri, kadınlığın "Büyük" ve "Temiz" örneğine o kadar bağlı idiler ki, O'nun çevresinde ve havasında ruhlarının en müstesna rahatlık şartını buluyorlardı Teselli, kuvvet, azim, rikkat, şefkat, emniyet, Hatice'nin Allah Resûlule tuttuğu aynalar

Öyle ki, ilerilere doğru, küfür ve inkâr ehlinden birisi ne vakit Allah'ın Resûlunu incitse kendilerine ilk dayanak, Büyük ve Temiz Hatice olacaktır




Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.