Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
kardeştir, türkler

Bütün Türkler Kardeştir

Eski 06-27-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Bütün Türkler Kardeştir








YENİ TÜRK DEVLETLERİ VE MUHTAR CUMHURİYETLERİ



Ey Tanrı Dağları'nda doğup bu acunda at koşturan şanlı akıncı, yüreklerinde ozanların kopuz çaldığı Dede Korkut ruhlu bilge, bir günde devlet yıkıp bir gecede hanlık kuran yiğit çeri, bengü taşlar yazdıran Bilge Kağan'ın torunu, gök mavisi bayraklarla kurt başlı sancakları göklere çektiren alp kişi, korkaklara Çin Seddi'ni yaptıran Mete Han'ın ve onların sarayını kırk kişiyle basan Kürşad'ın soyundan gelen yüce TÜRK, sözüm sanadır
Bugün dünyadaki birçok millet henüz ortada yokken biz TÜRKler devlet kuruyor, bu dünyanın düzenini sağlıyorduk Binlerce yıl öncesinde Hunlar ve Göktürkler ile Türk adını tüm acuna duyurmuş ve dünya egemenliğine kavuşmuştuk Mavi gök çadırımız, güneş de bayrağımız olmuştu Gücümüzü yalnızca kılıcımızın keskin, bileğimizin de güçlü olmasından almıyorduk; yüce töremiz, inancımız, devletimize bağlılığımız ve eşsiz kültürümüz bizi diğer milletlerden üstün kılıyordu Kaşgarlı Mahmud Atamız da, "Tanrı’nın devlet güneşini Türk burçlarında doğurduğunu ve onların üzerine göklerin bütün ışıklarını döndürmüş olduğunu gördüm Tanrı onlara Türk adını verdi ve onları yeryüzüne ilbay kıldı" diyerek Türklüğün kutluluğunu bin yıl öncesinden bize bildirmişti
İkinci Göktürk Devleti'nde TÜRK soylu bütün kişiler tek bayrak altında toplanmıştı ve sonrasında Türk göçleriyle kandaşlar acunun farklı bölgelerine yayılmaya başladı Birbirinden ayrı düşen soydaşların aralarındaki mesafeler, Rusların, Çinlilerin ve sayısız düşmanların bizleri bölmek için yaptıkları çalışmalarla arttı Ruslar "Siz TÜRK değilsiniz Siz, Kırgız, Azeri, Özbek, Kazak, Tatar'sınız" dediler ve önce kutlu dilimizi parçaladılar Her Türk lehçesi için uydurma birkaç kural oluşturup, onları ayrı ayrı diller durumuna getirdiler Ağzımızdaki ana sütü kadar ak olan Türkçemizi bölüp, yirmiden fazla parçaya ayıran Ruslar, binlerce yıllık töremizi ve kültürümüzü de yozlaştırmak için ellerinden geleni yaptılar
Türk dünyası üzerinde oynanan bütün oyunlar, Türklük güneşini her geçen gün soldurdu "İl gider, töre kalır" dedik, fakat töremiz de bozuldu Kırgızistan, Özbekistan, Azerbaycan, Türkmenistan, Kazakistan, Tataristan, Gagauzya, Yakutistan, Çuvaşistan, Başkurdistan'daki Türklerin bir kısmı, Türk olmadıklarını söyleyenlere inandılar ve bunlar bugün dünyada yaşayan 300 milyona yakın soydaşından habersiz yaşamaya başladılar Bu yabancılaşmalar sonucunda Türk illeri "yabancı ülkeler" haline geldi Fakat doğru sözü, Bilge Kağan'ın bengü taşlarında arayanlar, atamızın 1300 yıl önce bize şöyle seslendiğini göreceklerdi: "Ey Türk budunu, üstte mavi gök çökmedikçe, altta yağız yer delinmedikçe, senin ilini ve töreni kim bozabilir?"
Bütün ayrılıklar, gönüllerimizdeki Türklük aşkını yıpratmadı, tam tersine yüreklerimizdeki bu büyük ateşi daha da alevlendirdi 1990'lı yılların başında soydaşlarımızın bağımsızlığına kavuşmasıyla, kutlu TÜRK birliğine kavuşacağımız gün, düşlerimizi süslemeye başladı Bugün, sömürgeci devletlerin göz diktiği yurtlarımızı korumanın ve TÜRK adını binlerce yıl daha yaşatabilmek için gelecek kuşaklara taşıyabilmenin tek yolunun, bütün TÜRKlerin aramızdaki kutlu kardeşliğin farkına varması ve bu temelde birleşmeyi sağlaması olduğu anlaşılmalıdır Bu yüce ülkü, biz TÜRKler için geleceğin anahtarı, yurtlarımızın güvenliği için Türk gücünün ve bağımsızlığımızın ilk adımıdır
Türk dünyası içinde yaşayan Türkler olarak, kimimiz Oğuz, kimimiz Kıpçak boyundanız "Sen kimsin?" diye sorduklarında, "Türk men" diye yanıtlamış kandaşlarımız ve "Türkmen" olarak kalmış adları Kimimiz Gök Oğuzlar'dan gelen "Gagauz" Türklerindeniz Oğuz Türkleri atlarıyla Anadolu'ya gelmiş; fakat Kırgız Türkleri atlarını kesip yediği için atalarımızın yurdu olan Tanrı Dağları'nda kalmışlar Baş kurt biziz, Kazak yine biz Biz, bir kere ölüp Ergenekon'da bin defa dirilen Göktürkler'iz! Biz, aynı kazanda pişen aş; aynı kökte büyüyen koca bir ağacın dallarıyız
Atalarımız Altaylar'da oturup, Ötüken'de savaşmış; Isık Göl gibi kımız sağıp, Ala Dağlar kadar et yığmışlar Toylar düzenleyip, ana yurdu şen kılmışlar Fakat zamanı geldiğinde bir ölüp, bin dirilmeyi görev bilmişler "Rahat yatakta ölmek acep olmaz mı çile, / Kanlı sınır boyları bize mezar olmalı" düşüncesiyle hareket edip, demir dağları eriterek, damarlarımızdaki asil kanın bugünlere dek taşınmasını sağlamışlar
Şimdi, binlerce yıldır saklayıp bugünlere taşıdığımız töremizi, dilimizi, soyumuzu, yani bütün Türklük değerlerimizi gelecek kuşaklara aynı gücüyle ve saf bir biçimde aktarabilmek için, bu yüzyılda yaşayan TÜRKler olarak bizlere çok büyük görevler düşüyor Eğer bir gün Tanrı Dağları'nın tepesinde Oğuz Kağan'ın otağına girip, onun otağında oturan Kürşad gibi nice erlerin önünde diz vurabilmeyi düşlüyorsak, atalarımızdan devraldığımız kurt başlı sancağı taşımayı hak edebilmeliyiz Eğer Altaylar'ın başında uluyan bir kurt veya ana yurdun üstünde süzülen bir kartal olmak istiyorsak, önce bir kurt kadar yol gösterici ve bir kartal kadar keskin görüşlü olmalıyız
Yüce Tanrı, Türk dünyasındaki kardeşlik bağlarının güçlenmesini ve kardeşliğimizin gücüyle Türklük ruhunu sonsuza kadar yaşatabilmemizi sağlasın


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.