Fantastik Bir Hikaye

Gecenin karanlığında genç adam kuytu bir yere sinmiş elinde şarabı diğer elindeki çakısıyla açmaya uğraşıyordu, iyiki de bu ucuz şaraplara mantar koymuyorlar diye düşündü yoksa nasıl açacaktı bu şarapları Aslında istese evinin sıcacık odasında elinin altıda bulunan kaliteli bir viskiyi de içebilirdi ama o sokakta olmak istiyordu Şimdi yavaş yavaş niye sokaklarda şarapçıların bulunduğunu anlıyordu O acıları ancak elindeki içki ve gecenin belli saatinden sonra boşalan sokaklar bastırabilirdi
Jake 30 lu yaşlarına yaklaşıyordu, iri, kaslı bir vücuda ve bembeyaz bir tene sahipti, gür siyah bukle bukle saçları omuzlarına dökülüyordu, bembeyaz teni ile zıt olan iri ve kömür karası gözleri ağlamaktan şişmiş ve kıp kırmızı olmuştu, lanet olsun hayat ne kadar da acımasızdı Ustası öldürülmüş sevdiği kadın işkence ile delirtilmişti ve Jake’in elinden hiçbirşey gelmiyordu, bomboş sokaklarda içmek dışında
Jake içkisini içedursun, bir adam arkasında bitivermişti Jake’e bakıp iç geçirdi ve “aşırı alkol bünyeye zarar verir ölümlü” dedi Jake hafifçe kafasını çevirdi ve adamı inceledi, kesinlikle antika bir tipti; simsiyah uzun bir cüppe, bembeyaz damarları görünen bir surat ve (Jake’in alkolün etkisi olduğuna inandığı) kırmızı gözler İnce tırnaklı elinde kendisi gibi antika bir kadeh taşımakta ve ondan kırmızı şarap yudumlamaktaydı Antika adam Jake’in yanına oturdu ve konuşmaya başladı, ustanın öldürülmesi veya aşık olduğun kadının delirtilmesinin altında mı kalacaksın? ölüme karşılık, ölüm! Acıya karşılık, acı vermelisin Karşındakilere ne yaptığını düşünmeden herkesi katletmelisin, Karşılık vermekten çekindiğin her hareket sana daha fazla acı olarak geri döner bizler hayata bunu öğretiriz Bence sen de bu felsefeyi izlemelisin umutsuz bir alkolik olabilirsin ama bu tehlikeli bir katil olamayacağın anlamına gelmez Jake adama ağzı açık bir şekile bakakalmıştı, nasıl olur da tüm hayatını bu kadar detaylı öğrenebilmişti? Kimdi bu adam? Jake’in alkolle bulanmış kafası bunlarla daha fazla bulanırken tam üstündeki bir kuş acı acı çığlık attı, genç adam kısa bir süre olsa da yukarıya baktı ve tekrar antika giyimli adama doğru baktığında adamın oturduğu yerde bir paket sigara ve bir kutu kibrit olduğunu gördü sigaranın üstünde koca koca harflerle “bu da sağlığa zararlıdır” yazıyordu, belli ki adam giysilerinde olduğu gibi espri anlayışı açısından da tam bir antikaydı Jake paketten bir sigara çıkardı ve kibriti ateşleyip sigarayı yaktı, içine biraz çektikten sonra sanki uzun zamandır sigara içmeyen birisi gibi başı döndü Başını yere doğru eğdi ve baş dönmesinin bitmesini bekledi, tekrar etrafa baktığında bir odanın içindeydi
Odanın iç dekorasyonu eski eşyalardan oluşmaktaydı, antika masalar, sandalyeler, halılar hatta gümüşten antika bir ayna bile vardı Bunların bir tanesi bile Jake’e kimin evinde olduğuna dair bir fikir verirdi Asıl sorun bu eve nasıl geldiğiydi Jake odayı incelerken birkaç dakika geçti ve arkasında ölüm sessizliğiyle bekleyen o antika adamı farketmedi, ta ki “bu dünyada büyüyle ilgilenen tek kişi sen değilsin Jake” diyip o soğuk ve insanın içini gıcıklayan ses tonuyla bu can sıkıcı sessizliği bölene kadar Jake korkuyla arkasını döndü “sen kimsin? Benim beynimi nasıl okuyorsun? Kendini göster !” diye bağırdı, karşısındaki yaratık ise sadece gülümsedi “ah o kadar da karmaşık bir konu değil aslında, ama gerçekten de normal halimi görmek istiyorsan” Jake’in dikkatle baktığı adam yavaş yavaş değişmeye başladı kapkara saçları boyaymış da akıyormuş gibi beyaza dönmeye başladı, siyah cüppesi kırmızıya dönerken, bembeyaz damarları görünen o surat gittikçe daha beyazlaştı, gözlerine kızıl bir parıltı geldi Adam dönüşümünü geçirdikten sonra Jake’e dikkatle bakarak “eh artık orak kullanmıyorum” dedi
_________________