Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bölgede, nüfusun, olma, sebepleri, yoğun

Bir Bölgede Nüfusun Yoğun Olma Sebepleri Nedir ?

Eski 10-29-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Bir Bölgede Nüfusun Yoğun Olma Sebepleri Nedir ?













1-Doğal Etkenler

a-İklim özellikleri: Doğal etkenlerin en önemlisidir İklimin uygun olduğu fazla soğuk ve kurak olmayan yerler yerleşime uygundur Buna karşılık çok soğuk olan ve az yağış alan yerler, yerleşmeye ve yaşamaya uygun değildir Buralarda nüfus çok seyrektir

b-Yer şekilleri: Dağlık alanlar ve arazinin engebeli olduğu yerler yerleşmeye elverişli değildir Düz alanlar ve ovalar ise yerleşmeye daha elverişlidir

c-Toprak özellikleri: Verimli toprakların bulunduğu yerlerde geniş tarım alanları olduğu için buralarda nüfus yoğundur Toprağın verimsiz olduğu yerlerde ise nüfus çok seyrektir

2-Beşeri Etkenler

a-Sanayi: Ülkemizde sanayinin gelişmiş olduğu yerler en sık nüfuslu alanlardır Buralar aynı zamanda en fazla göç alan yerlerdir

b-Ulaşım: Ticaretin gelişmesini sağlayan en önemli faktör ulaşımdır Ulaşımın geliştiği kentlerde sanayi de çok gelişmiştir Bu yüzden ulaşımın geliştiği yerlerde nüfus yoğunluğu fazladır Ayrıca verimli tarım alanlarının, yer altı kaynaklarının ve turizmin geliştiği yerlerde nüfus yoğunluğu çok fazla olmaktadır

Ülkemizdeki nüfusun büyük kısmı verimli tarım alanları olan kıyı ovalarında toplanmıştır

İç kesimlerde de düz alanların bulunduğu yerlerde nüfus kalabalıktır Nüfusun yoğun olduğu yerlerde genellikle ulaşım, ticaret, sanayi ve tarım gelişmiştir Nüfusun seyrek olduğu yerler ise engebeli ve dağlık alanlar ile ulaşım, ticaret, sanayi ve tarımın gelişmediği yerlerdir



Sık nüfuslu yerler: Marmara denizi kıyıları, Ege Bölgesi’nin kıyı kesimi ve çöküntü ovaları, Akdeniz Bölgesi’nde Çukurova çevresi, Karadeniz Bölgesi’nde Doğu Karadeniz kıyıları ile Batı Karadeniz’in batısıdır Ayrıca Ankara, Eskişehir, Gazi Antep ve Diyarbakır yoğun nüfuslu illerdir



Seyrek nüfuslu yerler: Karadeniz Bölgesi’nin dağlık alanları ve Doğu ve Batı Karadeniz’in iç kesimleri, Doğu Anadolu Bölgesi’nin büyük kısmı, İç Anadolu Bölgesi (Yukarı Sakarya Bölümü hariç), Toros dağları, Güney Ege kıyıları, Yıldız dağları, Biga yarımadası ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin orta kesimleridir



Türkiye’de Nüfus Yogunlugu

Belli bir alanda yasayan nüfusun o alanin yüzölçümüne oranidir Kisi/km2 olarak gösterilir Nüfus yogunlugu 3 farkli biçimde ifade edilir

1-Aritmetik Nüfus Yogunlugu

Bir bölgenin veya ülkenin toplam nüfusunun bölgenin yüzölçümüne bölünmesiyle elde edilen nüfus yogunlugudur
Toplam Nüfus

Aritmetik Nüfus Yogunlugu = Yüzölçümü formülü ile hesaplanir

Ülkemizde 1990 yili sayimina göre km2’ye 73 kisi düser Alanin genisligine ve nüfusun fazlaligina göre degisen aritmetik nüfus yogunlugu illere ve bölgelere göre farklilik gösterir



Illere Göre Nüfus Yogunlugu

Aritmetik nüfus yogunlugu en fazla olan ilimiz Istanbul, en az olan ilimiz Gümüshane’dir Illerin nüfus yogunluklari turizme ve tarimsal faaliyete bagli olarak mevsime göre degisir Örnegin yaz mevsiminde Antalya’nin nüfusu turizm nedeniyle artarken, Adana’nin nüfusu Çukurova’ya çalismak için gelen isçiler nedeniyle artmaktadir



Bölgelere Göre Nüfus Yogunlugu

Aritmetik nüfus yogunlugu en fazla olan bölgemiz is olanaklarinin fazla oldugu Marmara, en az olan bölgemiz ise dogal ve ekonomik kosullarin olumsuzlugu nedeniyle Dogu Anadolu’dur Ayrica bölgenin yüzölçümünün genis olmasi da nüfus yogunlugunun az olmasinda etkilidir
UYARI : Aritmetik nüfus yogunlugu hesaplanirken Türkiye’nin gerçek alani (814578 km2) degil göl yüzölçümlerinin katilmadigi izdüsüm alani (774814 km2) dikkate alinmistir Türkiye’nin göl yüzölçümlerinin dikkate alindigi izdüsüm alani ise 779452 km2’dir



Tarimsal Nüfus Yogunlugu

Tarimsal nüfus yogunlugu, tarimla geçinen nüfusun tarim alanlari yüzölçümüne bölünmesiyle elde edilen nüfus yogunlugudur
Kirsal Nüfus

Tarimsal Nüfus Yogunlugu = Tarim Alanlari formülü ile hesaplanir

Tarim alanlarinin az, sulama olanaklari ve yagislarin fazla oldugu yerlerde tarimsal nüfus yogunlugu fazladir Örnegin Dogu Karadeniz kiyilari ile Dogu Anadolu’da tarimsal yogunluk 500 kisiyi bulurken, tarim arazisinin genis oldugu Iç ve Güneydogu Anadolu ile endüstrilesme ve kentlesme oraninin yüksek oldugu Marmara’da çok azdir



Fizyolojik Nüfus Yogunlugu

Bir ülkenin toplam nüfusunun tarim alanlari yüzölçümüne bölünmesiyle elde edilen nüfus yogunlugudur
Toplam Nüfus

Fizyolojik Yogunluk = Tarim Alanlari formülü ile hesaplanir

Ülkemizde 1990 yili sayimina göre km2’ye 197 kisi düser Ancak bu yogunluk nüfusun tamamini tarimli geçiniyor kabul ettigi için sonuçlari güvenilir degildir

TÜRKİYE’DE YERLEŞME

İnsanların sürekli yaşadıkları, konutlarının bulunduğu ve yararlandıkları alandırYerleşimin temelinde ekonomik etkinlikler ön planda bulunur Yerleşme coğrafyası beşeri coğrafyanın en önemli bölümünü meydana getirir Yurdumuzda yerleşme coğrafyası konusundaki çalışmalar 2Dünya savaşından sonra yoğunlaşmıştır

YERLEŞME ALANLARINI SINIRLAYAN FAKTÖRLER

1İklim: Yerleşmeyi etkileyen en önemli faktörlerin başında iklim gelmektedir Dünya’da nüfusun ve yerleşmenin en yoğun olduğu alanlar ılıman iklimin hüküm sürdüğü orta kuşaktır Sıcak ve nemli ekvatoral bölge, kurak olan çöl bölgeleri ile soğuk ve uzun geçen kışların hüküm sürdüğü yüksek enlemlerde yerleşmelere seyrektir

2Yeryüzü Şekilleri: Dağlık, engebeli ve yüksek alanlar, yerleşmelerin az olduğu yerlerdir Bu alanlarda, tarımsal arazi az, ulaşım zordur Düz alanlarda, tarım, ulaşım, sanayi çok daha kolay kurulabilmekte ve gelişebilmektedir Genel olarak yerleşme sınırı ekvatordan kutuplara doğru gidildikçe 0mye yaklaşır

3Toprak: Yerleşim alanlarının verimli tarım alanları çevresinde yoğunlaşmaktadır Bu nedenle, Çukurova ve Ege ovaları gibi verimli geniş ovalarımız yoğun nüfusludur Verimsiz topraklar ve bataklıklar nüfusun az olduğu yerlerdir Bu nedenle yurdumuzda, Tuz gölü çevresi, Taş eli platosu ve Teke yarımadası yerleşmelerin en az olduğu alanlar arasındadır

4Ekonomik Kaynaklar: Ekonomik kaynakların geliştiği, sanayi, ticaret faaliyetlerinin yoğunlaştığı, maden ve enerji kaynakları bakımından zengin olan alanlar nüfusun ve yerleşmelerin fazla olduğu alanlardır Ekonomik kaynakların yetersiz, bu nedenle iş imkânlarının az olduğu alanlarda yerleşmeler azdır İklim şartlarının yaşamı zorlaştırmasına rağmen ekonomik kaynaklar yeterliyse yerleşmelerin arttığı görülmektedir

BAŞLICA YERLEŞME ŞEKİLLERİ

A) KIR YERLEŞMELERİ: Nüfusu 10000'in altında olan, ekonomik kaynakları büyük oranda, tarım ve hayvancılığa dayalı yerleşim birimleridir

1Köy Altı Yerleşmeleri: Köyden küçük yerleşme alanlarıdır Karadeniz ve Akdeniz Doğu Anadolu, G Doğu Anadolu’da yaygın olarak görülürler

Mezra: Tarım ve hayvancılık ön plandadır Özellikle, Toros Dağları, Kuzey Anadolu Dağları ve Doğu Anadolu'da yaygındır

Çiftlik: Tarım ve hayvancılık faaliyetleri ön plandadır Daha geniş arazilere sahiptir
Yayla: Yaz mevsiminde halkın hayvancılık faaliyetlerini yürütmek amacıyla çıktıkları serin, nemli ve zengin ot topluluklarına sahip alanlardır Özellikle, Toros Dağları ve Kuzey Anadolu Dağları yaylacılığın yoğun olduğu alanlardır

Kom: Hayvancılık faaliyetlerinin yürütüldüğü, taştan yapılmış basit evler ve ağıllardan oluşan yerleşmelerdir En yaygın olduğu bölgemiz, Doğu Anadolu Bölgesi’dir

Oba: Yaylalarda hayvanların otlatılması amacıyla kurulan çadır yerleşmeleridir Özellikle, Doğu Karadeniz, Ege, Marmara ve Toros Dağları’nda yaygın olarak görülür

Dam : Köy ailelerinin geçici bir süre için yararlandiklari yerlesme biçimidir Bölge köy yerlesmelerinde bir kisim aileler, birkaç aylik süre için köylerinden ayrilarak, kendi bahçe, tarla ve otlaklarindaki damlarda oturduktan sonra, tekrar köylerine dönerler

Agil : Hayvanlarin barindigi, çevresi tas veya ahsap ile çevrili yerlere agil adi verilmektedir Agillar zamanla nüfusun artmasina bagli olarak sürekli yerlesme haline gelebilir Sürü sahipleri tarafindan kurulan agillar kis mevsiminde hayvanlarin korunmasi amaciyla kullanilir

2)Köy Yerleşmeleri:Temelde geçimini tarım, hayvancılık ve ormancılıkla sağlayan, nüfusu az olduğu, yerleşim birimleridir Meskenler yapı malzemesi açısından doğal çevre kaynaklarına bağımlıdır Ekonomik fonksiyonlarına (tarım, balıkçı köyü vb ),veya kuruldukları coğrafi alana göre (vadi içi, akarsu boyu, kıyı köyleri vb) sınıflandırılabilmektedirler

Köylerimizin başlıca sorunları

Köylerimizin sorunları, köyde yaşayan vatandaşlarımızın ihtiyaçlarından kaynaklanır Bu ihtiyaçların sıralanmasında sağlık, eğitim, aydınlanma, iletişim, ulaşım ve ısınma gibi sorunlar başta gelir

1-Sağlık sorunları

2- Eğitim sorunları

3-İletişim sorunları

4-Ulaşım sorunları

5-Isınma sorunları

6-Aydınlanma sorunları

MESKENLERİN YERLEŞİMİNE GÖRE KIR YERLEŞMELERİ

1Toplu Kır Yerleşmeleri: Evlerin birbirine yakın olduğu, bir arada bulunduğu yerleşme biçimidir Su kaynaklarının yetersiz miktarda ve belli yerlerde bulunduğu, geniş ovalık alanlarda su kaynağı çevresinde toplu yerleşmeler egemendir İç Anadolu, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerimiz su kaynaklarının az olması nedeniyle toplu yerleşmelerin fazla olduğu bölgelerimizdir

2Dağınık Kır Yerleşmeleri: Su kaynaklarının yeterli olduğu, dağlık, engebeli, tarım topraklarının az ve parçalı olduğu, ulaşımın zor sağlandığı bölgelerde, evler birbirinden uzak, dağınık olarak kurulmuşlardır Bu evler çoğunlukla tek ev ve eklentilerinden oluşmaktadır Karadeniz Bölgesi ve özellikle Doğu Karadeniz Bölümü, dağınık yerleşmenin en fazla olduğu alanlardır
Not: Dağınık ve toplu yerleşme üzerinde etkili olan faktörler: Yağış ve yer şekilleridir

B) KENT YERLEŞMELERİ: Temel geçim kaynaklarının, tarım dışı ekonomik kaynaklardan sağlandığı (sanayi, ticaret, turizm, ulaşım, ticaret vb) nüfusun fazla olduğu yerleşim alanlarına, kent (şehir) denir Şehir nüfus oranının en fazla olduğu bölgemiz, Marmara Bölgesi, en düşük olduğu bölgemiz, Karadeniz Bölgesi’dir Yurdumuzda köy nüfusunun, şehir nüfusundan fazla olduğu tek bölgemiz Karadeniz Bölgesidir)

Kentlerimiz nüfuslarına göre;
Küçük kentler (nüfusları 10 bin-25 bin arasında olanlar),

Orta büyüklükteki kentler (nüfusları 25 bin-100 bin arasında olanlar),

Büyük kentler (nüfusları 100 bin-500 bin arasında olanlar),

Çok büyük kentler veya metropoliten kentler (nüfusları 500 binden fazla olanlar) olarak gruplandırılabilirler

Fonksiyonlarına Göre Şehirler:

1 Tarım Şehirleri: En önemli ekonomik uğraşın, tarımsal faaliyetler olduğu yerleşim birimleridir Geniş tarım alanlarının bulunduğu yerlerde kurulmuştur(Giresun, Rize, Akhisar, Turgutlu, Salihli, Alaşehir, Ödemiş, Söke, Tire, Karaman, Aksaray, Kırşehir, Nevşehir ve Niğde, Kadirli, Ceyhan, Kilis, Kırıkhan, Burdur, Düzce, Bafra, Erbaa, Niksar, Kırklareli, İnegöl, Lüleburgaz)

2 Ticaret ve Liman Şehirleri: Genel olarak önemli ulaşım hatları çevresinde gelişen kentlerdir İç ve dış ticaretin yoğun olduğu alanlardır (İstanbul, İzmir, Mersin, Trabzon, Antalya, Samsun, Zonguldak, Ereğli ve İskenderun)

3 Turizm Şehirleri: Turizm faaliyetlerinin yoğun olduğu şehirlerdir Bu şehirlerde, nüfus miktarı sabit değildir, mevsime göre büyük farklılıklar göstermektedir (İstanbul, İzmir, Antalya, Alanya, Kuşadası, Marmaris, Bodrum)

4Sanayi Şehirleri: Sanayi faaliyetlerinin çok yoğun ve temel geçim kaynağı durumunda olduğu şehirlerdir (İstanbul, İzmir, Denizli, Manisa, Aydın, Kayseri, Konya, Eskişehir, Erzurum, Malatya, Elazığ, Van, Şanlıurfa, Gaziantep ve Diyarbakır )

5Madencilik Şehirleri: Çeşitli madenlerin çıkarıldığı veya işlendiği ve buna bağlı olarak nüfusun arttığı şehirlerdir (Zonguldak, Batman, Murgul, Ergani, Soma, Tavşanlı, Seydişehir)


Alıntı Yaparak Cevapla

Bir Bölgede Nüfusun Yoğun Olma Sebepleri Nedir ?

Eski 10-29-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Bir Bölgede Nüfusun Yoğun Olma Sebepleri Nedir ?



KENTSEL YERLEŞMELERDE YAŞANAN BAŞLICA SORUNLAR
1Göçler nedeniyle kentsel nüfus hızla artmaktadır
2Konut yetersizliği, gecekondulaşmaya buda düzensiz kentleşmeye neden olmaktadır
3Aşırı nüfuslanma çeşitli çevre sorunlarına yol açmaktadır(çevre kirliliği)
4 Alt yapının yetersiz kalması(yol, su, elektrik, atıksu)
5Ulaşım hizmetleri aksamakta, trafik sorunları yaşanmaktadır
6Sosyal ve kültürel imkânlar giderek yetersiz hale gelmektedir

Konut Tipinde Etkili Faktörler

1 İklim ve bitki örtüsü:Nemli iklim bölgelerinde genellikle ahşap evler, kurak iklim bölgelerinde ise toprak ve kerpiç evler vardırörnek ; Karadeniz Bölgesinde ahşap, İç Anadolu, Doğu Anadolu ve GDoğu Anadolu Bölgelerinde kerpiç evler hakimdir

2 Doğal çevrede en fazla bulunan yapı malzemesi

3 Ekonomik ve sosyal yapı: Göçebe hayatı sürdürenlerde konut genelde çadırdır

4 Ekonomik olarak gelişmişlik arttıkça betonarme yapılar artmaktadır

5 Deprem bölgeleri

Türkiye’de Nüfus ve Yerleşme

Türkiye’de Nüfus

Ülkemizdeki nüfusun sayısı ve nüfusla ilgili veriler yapılan nüfus sayımları ile elde edilir Bu sayımlar sonucunda, toplam nüfus, nüfusun yaş gruplarına ve cinsiyete göre dağılımı, okur yazar oranı, eğitilmiş nüfus durumu, işsiz
sayısı, çalışan nüfusun iş kollarına göre dağılımı, köy ve kent nüfus sayıları belirlenir

Türkiye’de ilk düzenli nüfus sayımı 1927’de, ikinci nüfus sayımı ise 1935’te yapılmıştır Daha sonra 5 ve 0 ile biten yıllarda nüfus sayımı yinelenmiştir En son nüfus sayımı 1990’da yapılmış ve daha sonraki sayımların 10 yılda bir yapılması kararlaştırılmıştır

Yıllara Göre Nüfus Sayımları ve Sonuçları

1927-1990 yılları arasında Türkiye nüfusu 43 milyon kişi artmıştır

En düşük nüfus artış hızı (% 10,5) 1940-1945 arası dönemde görülür Bu durumun nedeni II Dünya savaşı koşullarıdır

Nüfus artış hızının enfazla olduğu dönem 1955-1960 arasıdır Nedeni sağlık hizmetlerinin yaygınlaşması ve yanlış nüfus politikalarıdır

1960-1965 arası dönemde bir önceki döneme göre nüfus artışında azalma görülür Nedeni yurt dışına yapılan işçi göçleridir

1985’ten itibaren nüfus artış hızında sürekli olarak azalma görülür

Türkiye’de Doğal Nüfus Artış Hızı (Doğurganlık Hızı)

Bir yıl içinde,doğum ve ölüm sayısına bağlı nüfus artışına doğal nüfus artışı hızı ya da doğurganlık hızı denir Doğurganlık hızı, eğitime, kültüre ve ekonomik gelişime bağlı olarak değişir

Türkiye genelinde kırsal kesimde doğurganlık hızı fazladır

Doğurganlığın en az olduğu bölgeler Marmara ve Kıyı Ege, en fazla olduğu bölgeler, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’dur

Doğurganlık Hızının Sonuçları
Doğurganlığın fazla olduğu bölgelerden ve kırsal kesimlerden iş olanaklarının fazla olduğu gelişmiş bölge ve kentlere göçler olur Göçler nedeniyle nüfusun bölgeler arası dağılım dengesi ve cinsiyet dengesi bozulur

Doğurganlık arttıkça iç tüketim artar, hammadde kaynakları hızla tükenir, iş, eğitim, sağlık, beslenme, barınma gibi temel ihtiyaçlar karşılanamaz

Türkiye’de Göçlerin Nedenleri
Türkiye’de 1850’den itibaren kırsal kesimden kentlere doğru hızlı bir iç göç başlamıştır Türkiye’deki göçlerin nedenleri şunlardır

Kırsal kesimdeki hızlı nüfus artışı

Tarım arazisinin mirasyoluyla parçalanıp küçülmesi

Tarımda makineleşmenin başlamasıyla oluşan işsizlik

Verimli tarım alanlarının azalması

Kan davaları ve güvenlik sorunu

Kentlerin iş, eğitim ve sağlık bakımından çekiciliği

İç göçlerin hızla artması, bir çok sorunu da beraberinde getirmiştir

UYARI : iç göçler sonucu nüfus,ülke sınırları içerisinde yer değiştirdiği için toplam nüfusta artma ya da eksilme olmaz Nüfusun dağılım dengesi ve cinsiyet dengesi, bölgeden bölgeye değişir

Türkiye’de Göçlerin Sonuçları

Kent nüfusu hızla artar

Alt yapı yetersizliği ve plansız kentleşme sorunları ortaya çıkar

Kentlerde, ulaşım, konut, eğitim gibi alanlarda sorunlar oluşur

Kentlerde işsizlik artar

Kentlerde güvenlik bozulur

Kırsal alandaki yatırımlar verimsiz hale gelir

Türkiye’de Nüfus Dağılışı
Türkiye’de nüfusun dağılımında,iklim, yer şekilleri, ulaşım, tarım olanakları, endüstri, madenler gibi doğal ve ekonomik koşulların etkisi vardır Bu koşulların elverişli olduğu yerler sık nüfuslanmıştır Arazinin dağlık ve engebeli olduğu, tarım alanlarının az bulunduğu, önemli yolların uzağında kalan, endüstri ve ticaretin gelişmediği yerlerise seyrek nüfuslanmıştır

Türkiye’de Nüfus Yoğunluğu
Belli bir alandayaşayan nüfusun o alanın yüzölçümüne oranıdır Kişi/km2 olarak gösterilir Nüfus yoğunluğu 3 farklı biçimde ifade edilir

Bölgelere Göre Nüfus Yoğunluğu
Bir bölgenin veya ülkenin toplam nüfusunun bölgenin yüzölçümüne bölünmesiyle elde edilen nüfus yoğunluğudur

Toplam Nüfus

Aritmetik Nüfus Yoğunluğu = Yüzölçümüformülü ile hesaplanır

Ülkemizde 1990 yılı sayımına göre km2’ye 73 kişi düşer Alanın
genişliğine ve nüfusun fazlalığına göre değişen aritmetik nüfus yoğunluğu illere
ve bölgelere göre farklılık gösterir

İllere Göre Nüfus Yoğunluğu
Aritmetiknüfus yoğunluğu en fazla olan ilimiz İstanbul, en az olan
ilimiz Gümüşhane’dir İllerin nüfus yoğunlukları turizme ve tarımsal faaliyete bağlı
olarak mevsime göre değişir Örneğin yaz mevsiminde Antalya’nın nüfusu turizm
nedeniyle artarken, Adana’nın nüfusu Çukurova’ya çalışmak için gelen işçiler nedeniyle
artmaktadır

Bölgelere Göre Nüfus Yoğunluğu
Aritmetik nüfus yoğunluğu en fazla olan bölgemiz iş olanaklarının fazla olduğu Marmara, en az olan bölgemiz ise doğal ve ekonomik koşulların olumsuzluğu nedeniyle Doğu Anadolu’durAyrıca bölgenin yüzölçümünün geniş olması da nüfus yoğunluğunun az olmasında etkilidir

UYARI : Aritmetik nüfus yoğunluğu hesaplanırken Türkiye’nin gerçek alanı
(814578 km2) değil göl yüzölçümlerinin katılmadığı izdüşüm alanı (774814 km2)
dikkate alınmıştır Türkiye’nin göl yüzölçümlerinin dikkate alındığı izdüşüm alanı ise
779452 km2’dir

Tarımsal Nüfus Yoğunluğu
Tarımsal nüfus yoğunluğu, tarımla geçinen nüfusun tarım alanları yüzölçümüne bölünmesiyle elde edilen nüfus yoğunluğudur

Kırsal Nüfus

Tarımsal Nüfus Yoğunluğu = Tarım Alanları formülü ile hesaplanır

Tarım alanlarının az, sulama olanakları ve yağışların fazla olduğu yerlerde tarımsal nüfus yoğunluğu fazladır Örneğin Doğu Karadeniz kıyıları ile Doğu Anadolu’da tarımsal yoğunluk 500 kişiyi bulurken,tarım arazisinin geniş olduğu İç ve Güneydoğu Anadolu ile endüstrileşme ve kentleşme oranının yüksek olduğu Marmara’da çok azdır

Fizyolojik Nüfus Yoğunluğu
Bir ülkenin toplam nüfusunun tarım alanları yüzölçümüne bölünmesiyle elde
edilen nüfus yoğunluğudur

Toplam
Nüfus
Fizyolojik Yoğunluk = Tarım Alanları formülü ile hesaplanır

Ülkemizde 1990 yılı sayımına göre km2’ye 197 kişi düşer Ancak
bu yoğunluk nüfusun tamamını tarımlı geçiniyor kabul ettiği için sonuçları
güvenilir değildir

Türkiye’de Nüfusun Yapısı
Nüfusun sayısı ve yoğunluğundan daha önemli olan nüfusun yapısıdır Bu bölümde Türkiye nüfusunun yaş gruplarına dağılımı, cinsiyet özellikleri ve eğitim durumu ile etkin (çalışan) nüfusun sektörlere dağılımı incelenecektir

Nüfusun Yaş Gruplarına ve Cinsiyete Göre Dağılımı

Nüfusun yapısını belirleyen en önemli özellik yaş grupları ve cinsiyet
dağılımıdır

Yaş Grupların Göre Dağılım

Türkiye’de toplam nüfusun %50 si 20 yaşın altındadır Yani ülkemiz genç nüfusludur

Nüfus artış hızı yüksektir Bu durum temel ihtiyaçların karşılanması konusunda sorunlar yaratır

Tüketicinüfus fazla, üretken nüfus azdır Bu nedenle ekonomik bağımlılık oranı
yüksektir

Okul çağındaki nüfus fazladır

Ortalama insan ömrü kısadır

Cinsiyete Göre Dağılım
Ülkemizde kadın erkek sayıları arasında genel bir denge vardır Nüfusun bu cinsiyet dengesi göçlerle değişir Göç veren bölgelerde kadın sayısı, göç alan bölgelerde erkek sayısı daha fazladır Çok göç veren iller arasında bulunan ve bu nedenle
devamlı olarak kadın nüfus fazlalığı olan Rize, Trabzon, Gümüşhane ve
Giresun bu konu için iyi birer örnektir

UYARI : Türkiye,nüfusun yaş gruplarına göre dağılımı ve nüfus artış hızı bakımından
geri kalmış ülkelere benzer özellikler taşır

Nüfusun Eğitim Durumu
Birülkenin gelişmişlik düzeyini saptarken eğitim en temel ölçüttür Ülkemizde okur
yazarlık oranı gittikçe artmakla birlikte, hala istenen düzeyde değildir Buna
bağlı olarak gazete, dergi ve kitap tüketimi gelişmiş ülkelerdeki düzeyin
çok altındadır Nüfusun, %46,1’ini ilkokul, %7,4’ünü ortaokul, %7,8’ini lise ve
%3,2’sini yüksek öğrenim düzeyinde eğitim alanlar oluşturmaktadır Hiç eğitim almamış
olanlar %19,6, okula gitmemiş okuryazarlar ise % 15,9’dur Kırsal kesimde
iş gücüne duyulan ihtiyaç nedeniyle çocukların okula gönderilememesi, kız çocuklarının
eğitimine önem verilmemesi ve okullaşma oranının yetersizliği eğitimin istenen düzeye
gelmesini engellemektedir

Etkin Nüfusun Sektörlere Dağılımı
1990 yılı verilerine göreetkin nüfusumuz 23,3 milyon kişidir Bu nüfusun sektörlere dağılımı ise şöyledir Tarım sektöründe çalışan 12 milyon 118 bin kişi etkin
nüfusun %49’unu, Endüstri sektöründe çalışan 2 milyon 910 bin kişi
etkin nüfusun %15,2’sini, Hizmet sektöründe çalışan 7 milyon 919 bin
kişi etkin nüfusun %35,8’ini oluşturmaktadır

Türkiye’de Yerleşmeler
Türkiye’de yerleşmeler ekonomik etkinliğe bağlı olarak ikiye ayrılır
Sürekli Yerleşmeler
Geçici Yerleşmeler

Sürekli Yerleşmeler
Türkiye’de sürekli yerleşmeler ekonomik etkinliklerine ve idari yapılarına göre
gruplandırılır
Kent Yerleşmeleri
Kır Yerleşmeleri

Kent Yerleşmeleri
Nüfusu 10000’in üzerinde olan, kaymakam veya vali tarafından yönetilen, iş bölümünün belirgin, tüketimin nüfusun fazla, ekonomik faaliyetin endüstri, ticaret, turizm vb olduğu yerleşim merkezleridir Kentler, iş olanaklarının daha fazla olması nedeniyle, kırsal kesimden sürekli göç alarak büyümektedir Buna bağlı olarak Türkiye’de hızlı bir kentleşme süreci devam etmektedir 1990 nüfus sayımına göre toplam nüfusun 33,8 milyonu (% 59,1) kentlerde yaşamaktadır

Kır Yerleşmeleri Nüfusu
2000’den az olan, muhtar tarafından yönetilen, üretici nüfusun fazla olduğu,
iş bölümünün belirgin olmadığı, ekonomik faaliyetin tarım ve hayvancılığa dayalı
olduğu, konutlarda yapı malzemesinin doğadan temin edildiği yerleşmelerdir Yerleşmeler arazinin yapısı ve su kaynaklarının özelliğine göre ikiye ayrılır
Toplu Kır Yerleşmeleri
Dağınık Kır Yerleşmeleri

Toplu Kır Yerleşmeleri
Evlerin birbirine çokyakın olduğu kır yerleşmeleridir Bu tür yerleşmelerde iklim koşulları belirleyici olmuştur Yerleşim birimleri su kaynaklarının çevresinde toplanmıştır İç Anadolu, GüneydoğuAnadolu ve Doğu Anadolu bölgelerinde yaygın olarak görülür

Dağınık Kır Yerleşmeleri
Evler arasında uzaklığın fazla olduğu, geniş biralana yayılan kır yerleşmeleridir Bu tür yerleşmelerde arazinin engebelik durumutarım topraklarının küçük, parçalı ve dağınık olması belirleyici olmuştur Yağışlarınve su kaynaklarının bol olması dağınık yerleşmeyi kolaylaştırmıştır Karadeniz Bölgesi’ndedağınık yerleşme yaygındır

Geçici Yerleşmeler
Ülkemizde kır yerleşmelerinin, ekonomikaçıdan tamamlayıcısı olarak gelişmiş, ekonomik faaliyetin tarım ve hayvancılığa dayalıolduğu yerleşmelerdir Yayla, mezra, oba, kom, ağıl gibi adlar verilengeçici yerleşmeler Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde yaygın olarakgörülür Ayrıca mevsimlik olarak konaklamak amacıyla gidilen yazlık siteler, dağve bağ evleri de geçici yerleşmelerdir

Yayla
Yaz aylarındahayvan otlatmak veya tarımsal faaliyette bulunmak amacıyla gidilen geçici yerleşmelerdirYaylalar dinlenmek amacıyla gidilen yazlık sayfiye yerleri de olabilir

Mezra
bazı ailelerin tarım alanlarının az olması, kan davaları gibi
nedenlerle bulundukları sürekli yerleşmelerden ayrılıp daha uzak bir yere yerleşmesiyle
oluşmuş yerleşmelerdir Tarımsal faaliyetler hayvancılığa göre ön plandadır Bir kaç
ev ve eklentilerden oluşan mezralar zamanla sürekli yerleşme haline gelebilir
Örneğin Elazığ, Harput’un bir mezrası iken zamanla büyüyerek kent haline
gelmiştir

Oba
Daha çok göçebe hayvancılık yapan toplulukların geçiciolarak yerleşip, çadır kurdukları yerleşmelerdir

Dam
Köy ailelerinin geçici bir süre için yararlandıkları yerleşme biçimidir Bölge köy yerleşmelerinde birkısım aileler, birkaç aylık süre için köylerinden ayrılarak, kendi bahçe,
tarla ve otlaklarındaki damlarda oturduktan sonra, tekrar köylerine dönerler

Kom
Ekonomik faaliyetin büyük ölçüde hayvancılığa dayalı olduğu aileler veya
kişiler tarafından oluşturulan geçici yerleşmelerdir

Ağıl
Hayvanların barındığı, çevresitaş veya ahşap ile çevrili yerlere ağıl adı verilmektedir Ağıllar zamanla nüfusun artmasına bağlı olarak sürekli yerleşme haline gelebilir Sürü
sahipleri tarafından kurulan ağıllar kış mevsiminde hayvanların korunması amacıyla kullanılır

Türkiye’de Görülen Konut Tipleri
Dünya’nın her yerinde olduğu gibi Türkiye’dede konut tiplerini belirleyen temel etmen iklim koşullarıdır Ayrıca jeolojikyapı, bitki örtüsü gibi doğa doğal koşullar da konut tiplerinibelirlemektedir Ülkemizde ekonomik ve kültürel gelişme, doğal çevrenin konut tipleriüzerindeki etkisini azaltmaktadır



Kerpiç Evler
Kerpiç evlerde yapı malzemesi olarak killi toprak kullanılmaktadır Killi toprak samanla karıştırılarak çamur haline getirilir, kalıplara dökülerek kurutulur Kerpiç evler, yağışların az, iklimin kurakolduğu İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde yaygın olarak görülür



Taş Evler
Arazinin dağlık olduğu, ağacın ve toprağın yeterince bulunmadığı yerlerde yaygın olan konut tipidir Yapı malzemesi olarak kullanılan taşlar genellikle yakın çevreden karşılanır Akdeniz’de Toros Dağları, İç Anadolu’da Nevşehir, Ürgüp Yöresi, Güneydoğu Anadolu’da Mardin Yöresi taş evlerin yaygın olduğu yerlerdir



Ahşap Evler
İklimin nemli ormanın bol olduğu
yerlerde yapı malzemesi olarak ağacın kullanıldığı konut tipidir Bazı yörelerde
ağaçla birlikte taş veya kerpiç de kullanılır Taş evler ormanların
geniş yer kapladığı Karadeniz Bölgesi’nde yaygın olarak kullanılır



Betonarme Evler
Yapı malzemesi olarak demir, beton ve tuğlanın kullanıldığı konut
tipidir Son yıllarda kullanımı artan betonarme evler, sanayileşme nedeniyle Marmara
ve Ege Bölgesi’nde yaygın olarak görülür

kaynak: bilgidünyası

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.