Bilgi Ve Kibir Bir Arada Olursa |
08-24-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Bilgi Ve Kibir Bir Arada OlursaBilgi ve kibir bir arada olursa Böyleleri, takva sahibi salih zatlara zerre kadar değer vermez Onları cahil-cühela takımı olarak görür Esasen kendisinden başka kimseyi beğenmez Halkı adam yerine bile koymaz Birisi kendisine hizmet veya hürmette kusur etti mi, ona şiddetle kızar İş vaaz vermeye gelince ateşli konuşmalar yapar, halkı ağlatır Fakat çoğu kere kendi kalbinde bir yumuşama olmaz Gözünden kolay kolay yaş dökülmez Ölümden nefret eder Çünkü dünya sevgisi bütün benliğini sarmıştır Bol bol Kur'an okur, fakat boğazından aşağıya inmez Gönlünde bir haşyet meydana gelmez Farz ibadetlere bile gevşek davranır Bu haliyle ilim sahibi bir kişi, adam yerine koymadığı dindar fakat ilimsiz halkın seviyesinden bile kat kat aşağı yuvarlanmıştır Şayet kibri ve şöhret arzusu had safhada ise, aykırı fikirler ileri sürmek, haramı helal, helali haram göstermek suretiyle dikkatleri üzerine çeker Böylece sivrilmeye, meşhur olmaya çalışır Bu son durum hayvaniyetten de aşağı, tam bir şeytaniyet ahlâkıdır Rabbimiz'den bizleri dalâletten hidayete sevk etmesini ruh u canımızla talep ederiz Alim de olsa, rehbersiz yola gitmenin sonuçları işte bu noktalara kadar ilerleyebilir Onun için Cenab-ı Hak: Bana yönelen kimsenin yoluna uy; sonunda dönüşünüz banadır (Lokman, 15) buyurmak suretiyle, alim-cahil ayrımı yapmadan herkesi dostlarının yoluna davet etmektedir Çünkü bütün bu hastalıkların ilacı kâmil rehberin elindedir Kibrini kırmak suretiyle öldürücü hastalığa yakalandığını kabul edip onların önüne diz çöken alim ve dindar zatlar, o ilaç ile şifa bulabilirler Yeter ki, kendisini manen ameliyat edecek doktora teslim olsun ve onun işine karışmasın Alıntı |
|