Hicret İle İlgili Ayetler - Hicret Ayetleri |
08-24-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Hicret İle İlgili Ayetler - Hicret AyetleriBakara 218- Şüphesiz iman edenler, hicret edenler, Allah yolunda cihat yapanlar, işte onlar Allah’ın rahmetini umarlar Allah bağışlayandır, esirgeyendir Âl-i İmran 195- Rableri onlara şöyle cevap verdi: “Sizden erkek ve kadından amel eden hiçbir kimsenin amelini boşa çıkarmayacağım Siz birbirinizdensiniz Hicret (göç) eden, yurtlarından çıkarılan, benim yolumda eziyet çeken, harbeden ve öldürülenlerin kötülüklerini mutlaka örteceğim ve mutlaka onları, Allah katından bir mükâfat olmak üzere, altından ırmaklar akan Cennetlere koyacağım Mükâfatın güzeli, Allah katındadır” Nisa 89- Onlar, kendileri inkâr ettikleri gibi sizin de inkãr etmenizi, onlarla denk olmanızı isterler Onlar Allah yolunda hicret edinceye kadar, onlardan dost ve yönetici edinmeyiniz Eğer yüz çevirirlerse onları yakalayın, nerede bulursanız onları öldürün Onlardan dost ve yardımcı edinmeyin Nisa 97- (Mücahitlere katılmayarak) kendilerine zulmedenlerin canlarını melekler alırken: “Nerede idiniz” (niçin mücahitlerle beraber değildiniz?) dediklerinde, “Biz yeryüzünde güçsüzdük” dediler Melekler de: “Allah’ın arzı geniş değil miydi? Oralara hicret etseydiniz ya” dediler İşte onların sığınağı cehennemdir O ne kötü dönüş yeridir Nisa 100- Kim, Allah yolunda hicret ederse, yeryüzünde yerleşecek çok yer ve bolluk bulur Kim, evinden Allah’a ve Rasülüne muhacir olarak çıkarsa, sonra da ölüm kendisine erişirse, muhakkak onun sevabı Allah’a düşer Allah, bağışlayıcı ve esirgeyicidir Enfal 8/72- Şüphesiz iman edenler, hicret edenler, malları ve canlarıyla Allah yolunda cihat edenlerle onları barındıranlar ve onlara yardım edenler, birbirlerinin dostlarıdırlar İman edip de hicret etmeyenler, hicret edinceye kadar sizin onlara hiçbir şekilde velayetiniz yoktur Eğer din konusunda sizden yardım isterlerse, sizin yardım etmeniz gerekir Ancak aranızda antlaşma olan bir kavim aleyhinde değil Allah yaptıklarınızı görür Enfal 8/74- İman edenler, hicret edenler, Allah yolunda cihat edenler ve onları barındıranlar ve yardım edenler, işte onlar gerçek mü’minlerdir İşte onlar için mağfiret ve tükenmeyen rızk vardır Enfal 8/75- Bundan (Hudeybiye’den) sonra, iman edip de hicret edenler ve sizinle beraber cihat edenler, işte onlar sizdendirler Zevi-l-erham/Akrabalar (mirasta) Allah’ın kitabında birbirlerine daha layıktırlar Şüphesiz Allah her şeyi bilendir Tevbe 9/20- İman edenler, hicret edenler ve Allah yolunda malları ve canlarıyla cihat edenler, Allah katında derecesi en büyük olanlardır İşte onlardır kurtuluşa erenler Nahl 16/41- Zulme uğradıktan sonra Allah yolunda hicret edenleri dünyada güzel bir yere yerleştireceğiz Ahiretin mükâfatı ise daha büyüktür Keşke bilselerdi Nahl 16/110- Sonra şüphesiz Rabbin, işkenceye uğratıldıktan sonra hicret eden, sonra cihat edip sabredenlerin yanındadır Şüphesiz Rabbin bunlardan sonra ğafur’dur, rahîm’dir Hac 22/58- Allah yolunda hicret eden sonra öldürülen veya ölenlere gelince elbette Allah onları güzel rızkla rızklandıracaktır Şüphesiz Allah, rızk verenlerin en hayırlısıdır Hac 22/59- Onları hoşlanacakları yere sokacaktır Allah her şeyi bilendir, halim’dir Nur 24/22- Sizden fazilet ve servet sahibi olanlar, yakınlara, fakirlere ve Allah yolunda hicret edenlere (bir şey) vermemeye yemin etmesinler Afvetsinler ve görmezlikten gelsinler Allah’ın sizi afvetmesini sevmez misiniz? Allah ğafur’dur, rahîm’dir Ankebut 29/26- Lût, Ona (İbrahim’e) iman etti ve “Ben Rabbime hicret ediyorum, şüphesiz O aziz’dir, hakim’dir” dedi Haşr 59/9- Onlardan (muhacirlerden) önce yurda (medine’ye) yerleşen ve iman sahibi olanlar (ensar) kendilerine hicret edenleri severler ve (muhacire) verilen (ganimet)ler konusunda yüreklerinde bir ihtiyaç duymazlar ve ihtiyaçları olsa bile onları (muhacirleri) kendilerine tercih ederler Kim, nefsinin cimriliğinden korunursa işte onlar kurtuluşa erenlerin ta kendileridir Allah yolunda hicret eden kimse yeryüzünde gidecek bir çok güzel yer ve bolluk (imkân) bulur Kim Allah ve Resûlü uğrunda hicret ederek evinden çıkar da sonra kendisine ölüm yetişirse artık onun mükâfatı Allah'a düşer Allah da çok bağışlayıcı ve esirgeyicidir (Nisa Süresi 100) Medine’ye hicretten önce müslümanlar büyük acılar, işkenceler ve sıkıntılar çekmiş, bir kısmı bu sebeple Habeşistan’a göç etmişlerdi Miladi 622 yılında HzPeygamber ve ashabı Medine’ye göçtüler Allah ve Resulü uğruna her şeylerini geride bıraktılar Medine’de yepyeni bir toplum ve devlet oluşturdular Bu andan itibaren küfrün ve şirkin hakim bulunduğu yerlerden Medine’ye hicret farz oldu; gerçekten çaresiz, güçsüz ve bilgisiz olanlar dışında kalan her müslüman hicret ile mükellef kılındı Göç imkanları olduğu halde imanlarını kurtarmaya ve İslam devletini takviye etmeye koşmayıp, evini barkını, yurdunu, eşini, dostunu, mal ve mülkünü tercih edenlerin ve çaresizlik bahanesiyle durumu idare edenlerin feci akıbetini ayet tasvir etmektedir Bunlardan sonra sırayla, gerçekten aciz olanlar, hicrete teşebbüs edip de Medine’ye varamadan yolda ölenler ve hicret mükellefiyeti ortadan kalkmıştır Ancak ayet, şartlar avdet ederse hicret mükellefiyetinin de avdet edeceğine işaret etmektedir |
|