Kalp Krizinden Korunma Yontemleri |
08-23-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Kalp Krizinden Korunma YontemleriKalp krizinden korunma yöntemleri Kalp krizi geçirenlerin yarısından fazlasının, gayet sağlıklı insanlar olduğu; LDL kolesterollerinin ve kan basınçlarının yüksek olmadığı gerçeğine ne dersiniz? Sizin gibi sağlıklı bir insanın kalp krizi geçirmesinin nedeni; damarlarınızda iz süren bir avcının olmasıdır: İltihaplanma! Statin kullanımı riski azalttı Ve bizim New York Presbyterian ve Cleveland Clinic'te verdiğimiz savaş, Harvard Medical tarafından yapılan bir çalışma tarafından onaylandı Çalışma; sağlıklı bir kişi olmanıza rağmen alacağınız 'statin' (lipid düşürücü bir ilaç grubu) bir ilacın, kalbinizin hain bir saldırıya uğrama riskini yüzde 50 oranında azaltabileceğini gösteriyor Çalışmada yer alan insanlar, oldukça iyi seviyede kötü LDL oranlarına (130 mg//dl'nin altında) sahipti Ama kronik iltihaplanmanın bir belirtisi olan C-koruyucu protein (CRP) seviyeleri yüksekti Araştırma sonucunda; statin ilaçlarını alanların, CRP değerlerinin yüzde 37 oranında düştüğü; dolayısıyla da kalp krizi geçirme risklerinin de azaldığı görüldü Aspirin içmek de etkili olur * Eğer siz 'statin' kullanmak istemiyorsanız; aspirin içmeyi deneyin Eğer 35 yaş ve üstü yaşlarda bir erkekseniz; her gün bir aspirinin yarısını ya da düşük dozda iki aspirin (toplamda 162 miligramı geçmemeli), 40 yaşın üstünde bir kadınsanız da bu aspirinleri içmeden önce ve sonra yarım bardak su içmenizi öneririz * Bu; atardamar iltihaplanmasını azaltarak, kalp krizi riskini yüzde 36 oranında azaltır Ayrıca trombositlerin kalbi tehdit eden pıhtılara dönüşmesini engeller Ama önce doktorunuzla konuşun Çünkü aspirin, ülser oluşumuna veya gastrit kanamasına yol açan düzensizliklere neden olabilir Yine de aspirin almadan önce ve sonra yarım bardak su içerseniz, bu düzensizlikler yüzde 60 oranında azalır Yağlardan kurtulun Beldeki yağlanma, hareketsizlik ve çok fazla doymuş yağ tüketmek; atardamarlardaki iltihaplanmayı harekete geçirir * Eğer sigara içiyorsanız, Tanrı aşkına bırakın! * Her gün en azından 30 dakika yürüyün * D vitamini (1000 IU) ve Omega-3 DHA (600 mg DHA) alın Eğer balık yağını tercih ediyorsanız, her gün 2 gram alın * Her öğünde tabağınızda; renkli ve lif açısından zengin fasulye, böğürtlen, domates gibi besinlerden bulunsun * Erken yatın Çünkü uykusuzluğun, insanlarda, özellikle de kadınlarda, iltihaplanmayla ilişkili olan proteinin artmasına neden olduğu ortaya çıktı * Bel bölgenizde oluşan yağlara savaş açın Vücut yağınızı azaltmak için; aerobik yapın ve dengeli beslenin * Diş ipi kullanın Çünkü ağzınızın içinde oluşan plaklar, iltihapları provoke edebilir Damar yaşlanması kaçınılmaz değil Kalp krizi geçirme riskini kontrol altına almak; felç geçirme, iktidarsızlık, karaciğer yetmezliği, hatta kırışıklık riskini de kontrol altına aldığınız anlamına gelir Tüm bu hastalıkların nedeni atardamar yaşlanmasıdır Son derece tipik olan atardamar yaşlanması, ne normaldir ne de kaçınılmazdır Peki bu, kolesterolünüz yüksek olmasa bile statin kullanmanız gerektiği anlamına mı gelir? Belki! İşte, statin kullanarak ya da kullanmadan kendinizi kontrol altında tutmanın yolları: * CRP oranınızı öğrenin: 20'li yaşlarınızdayken CRP seviyenizin normal seviyesini ölçtürün Sonra aynı ölçümü 35 yaşında tekrar yaptırın Ve 50 yaşından sonra her yıl bu ölçümü yaptırmaya devam edin CRP'nizin en düşük çizgisini ortaya çıkaran Hs-CRP (yüksek duyarlılık CRP'si) testi yaptırın * Düzenli olarak yapılan CRP testleri, romatizmal artritlerdeki ve ciddi iltihaplanmalardaki yüksek iltihaplanma seviyelerini kontrol altında tutmayı sağlar * CRP değeriniz 2 veya üstüyse; iltihaplanmayı önleyici yaşam tarzını seçmenize ek olarak, doktorunuzla statin kullanmanın yararları ve zararları üzerine konuşun Dr Mike'a göre; düşük oranda statin de araştırmada kullanılan yüksek dozlar kadar işe yarıyor Öğle yemeğinden sonra 'ayık' kalın Öğleden sonra ağırlığını yenin! Bilim adamları buna 'yemek sonrası çöküntüsü' ya da 'ikinci uyku kapısı' diyor Sizse bunu, günün tam ortasında klavyenin üstüne yüzünüzü koyma olarak tanımlayabilirsiniz Her nasıl tanımlarsanız tanımlayın, öğleden sonra üstünüze çöken ağırlıktan kurtulmak çok kolay değildir Tam tahıllı gıdalar tüketin * Bazı araştırmalar öğleden sonra bir ile dört arasında enerjimizin düştüğünü gösteriyor Allah'tan, aşağıdaki stratejileri uygulayarak bu durumun önüne geçmek (ya da en azından azaltmak) mümkün * Her öğününüze dikkat edin Öğleden sonra göz kapaklarınızın kapanmasından sadece öğle yemeğinizi sorumlu tutamazsınız (Öğleden sonra ağırlığı, öğle yemeği yemeyenleri bile vurabilir) * Enerji seviyenizi, tüm gün boyunca yedikleriniz ya da yemedikleriniz belirler Şeker, şurup katkılı ve yüzde 100 tam tahıl içermeyen hiçbir besini yememeye çalışın Bu beslenme düzeni kan şekerinizi sabit, sizi de daha ayık tutar Kafeinden destek alın * Kafein, öğleden sonra dikkatinizin dağılmasını önler Ama dikkatli olun; gece uykunuzu kaçırabilir! Dolayısıyla ertesi sabah daha da uykulu olmanıza neden olabilir * Uzun uzun yürüyün Ya da öğle yemeğine giderken yolunuzu uzatın Yapılan bir araştırmada; öğle molasında yürüyüşe çıkanların daha az öğleden sonra uyuşukluğu çektiği ortaya çıkmış * Anahtar kelime; düzenli aktivite yapmak! Kendinizi uyuşuk hissettiğiniz bir günde yapacağınız egzersizler, tüm ay boyunca kendinizi enerjik hissetmenizi sağlamaya yetmez PROF DR MEHMET ÖZ |
|