Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Psikoloji / Sosyoloji / Felsefe

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
geliştirme, hafıza

Hafıza Geliştirme...

Eski 08-23-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hafıza Geliştirme...




Beynin Potansiyeli

Uzmanlar, normal insanların mevcut beyin kapasitelerinin çok azını, bazı uzmanlar ancak %1 kadarını kullanabildiğini söylemektedirler Bu durumda beynimizi, kullanılmayan, yaklaşık % 99 kapasitesiyle beraber, uyuyan bir deve benzetmek yanlış olmasa gerek Demek geride, kullanılmayı bekleyen muazzam bir kapasite var

Peki, beyin potansiyelinin neden bu kadar azı kullanılmaktadır?

Bunun temel sebeplerinin başında, beynin nasıl çalıştığının, yakın zamanlara kadar bilinememesi geliyor Yani, zihinsel yeteneğimizle ilgili sorunlar, beynin kapasite eksikliğinden değil, onu nasıl kullanacağımızı bilmeyişimizden kaynaklanıyor

İşte hafıza eğitiminin amacı, bu âtıl potansiyeli harekete geçirmek ve geliştirmek için yardımcı olmaktır

Büyük âlim İbni Sina çocukluk yıllarında matematik dersinde başarısız olur ve medreseden kaçar Gide gide bir kuyunun başına varır Kuyudan kovayla su çekmek için eğildiğinde, kuyunun ağzını çevreleyen taşlar üzerindeki ip izlerini görür İp, gide gele, o sert taşlar üzerinde izler bırakmıştır Bu, küçük İbni Sina'yı derin düşüncelere götürür ve:

"Bu yumuşacık ip, gide gele gide gele bu sert taş üzerinde bu izleri yaparsa, ben de azimle çalışırsam, matematiği başarırım" der ve o kuyunun başından tekrar derslerinin başına döner Böylece, bildiğimiz İbni Sina ortaya çıkar

Çalışmak, özellikle sistemli çalışmak zekâyı, hafızayı açtığı gibi, tembellik de köreltir

Tarihte "inanılmaz" denilebilecek hafızalar var Bunlardan birisi olan Dominic O'Brien hafıza sistemlerini öğrendiğinde, para kazanmak için bir yol arar ve maalesef bu bilgi ve beceriyi çok kötü bir yolda kullanır Her akşam bir kumarhaneye giderek 21 diye bilinen Black Jack adlı oyunu oynamaya başlar

Bu oyunda kâğıt takip etmek son derece önemli olduğundan, bütün kâğıtları hafızasına alan ve hangi kâğıdın kullanıldığını bilen Dominic O'Brien her akşam büyük paralar kazanmaya başlar Ancak, onun bu yeteneğini keşfeden kumarhane sahipleri onun kumarhanelerine girmesini yasaklarlar Dominic O'Brien için tek bir seçenek kalır: Hafıza eğitimi vermek ve müthiş hafıza gösterileri yapmak O da bunu yapar ve bu sayede çok zengin olur

Melik Safi Duyar ise, hafıza konusunda, ülkemizden yetişen bir dünya şampiyonudur Kendisi sadece bir dünya şampiyonu olmakla kalmamış, bu sistemin ülkemizde yayılmasına önderlik etmiştir

Ayrıca, Tony Buzan'ın "Dehânın El Kitabı" adlı eserinde kısaca belirttiği gibi, büyük bir hadis âlimi olan İmam Buharı 300000 hadisi, haber zinciri ile beraber ezberlemiştir ki, bu yaklaşık 21 milyon kelime eder

Bir arkadaşı, Buhari'yi şöyle anlatıyor: "Buhari, işittiklerini, küçük yaşına rağmen yazmıyor, ezberliyordu Basra'da bizimle beraber hadis âlimlerini dolaşırdı; biz yazardık, fakat o yazmazdı Biz de ona, yazmamasının sebebini sorar dururduk Aradan onaltı gün geçmişti ki bize, 'Artık bana sataşmakta çok oldunuz Yazdıklarınızı getirip gösterin bakalım' dedi Getirdik Hepsini ezberden okuyuverdi"

Buhari'nin bir hadisi ezberlemesi için, bir defa işitmesi veya okuması yetiyordu

Bu şahsiyetten, çok çarpıcı bir örnek daha verelim: Buhari'nin Bağdat'a bir gidişinde, oradaki bir kısım hadis âlimleri ve hukukçular, onu sınava çekip bilgisini ve hafıza gücünü ölçmek isterler

Bu maksatla 100 hadis seçerler ve bu hadislerin metinleriyle haber zincirlerini birbirine karıştırırlar Sonra bu hadisleri on kişiye, onar onar dağıtırlar Buhari'nin bulunduğu bir topluluk içinde, bu on kişiden her biri, elindeki on hadis ve haber zincirini, sırasıyla tek tek İmam Buhari'ye sorar O da hepsine, verilen bilgiler yanlış olduğu için, "Böyle bir hadis bilmiyorum" diye cevap verir Bu durumda, insanların, özellikle onu müşkil duruma düşürmek isteyenlerin hâllerini tahmin edersiniz Böylece 100 soru da biter

Bundan sonra Buhari, ilk şahsa döner ve "Senin birinci hadisin şöyle, haber zinciri de şöyle" diyerek onu düzeltir Sonra ikinci hadise geçer, onu da aynı şekilde düzeltir Böylece, 100 hadisi de, metni ve haber zincirleriyle beraber düzelterek, hiçbir kişiyi ve sırayı şaşırmadan, hepsini de tam ve doğru olarak söyler


Alıntı Yaparak Cevapla

Hafıza Geliştirme...

Eski 08-23-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hafıza Geliştirme...




Beynimiz Nasıl Çalışır

20 yüzyılın ikinci yarısından itibaren beyinle ilgili bilgiler hızla artmaya başladı Özellikle son yıllardaki çalışmalar neticesinde, beynin çok karmaşık ve sanıldığından çok daha yetenekli olduğu anlaşıldı

Önceleri, zekânın beynin büyüklük ya da küçüklüğüyle orantılı olduğu sanılıyordu Fakat, bunun da doğru olmadığı, beynin kıvrımlarının gösterdiği artışın zekânın asıl kaynağı olduğu anlaşıldı Her hücrenin diğer hücrelerle yapmış olduğu birleşmeler arttıkça bu kıvrımlar da fazlalaşıyordu

Çarpıcı bir benzetmeyle, insanı bir bilgisayara benzetirsek, beş duyumuz klavyeyi, bilinçaltımız ise hard diski temsil etmektedir

Davranışlarımız ise hard diskten ve klavyeden gelen bilgilerin görüntülendiği monitöre benzetilebilir

Sonuç olarak, davranışlarımız, iç programlarınızın hayata yansımalarıdır

Önce, 60'lara doğru Roger Sperry'nin, sonra da Robert Ornstein'in incelemeleri sonucu, beyinle ilgili ilginç şeyler ortaya çıktı

Beyin, iki loba ayrılmıştı ve ikisinin de farklı fonksiyonları vardı:

SAĞ BEYİN: Vücudun sol yanını kontrol eder
SOL BEYİN: Vücudun sağ yanını kontrol eder

SOL LOB: Sözcükler, Mantık, Sayılar, Ardışıklık, Matematik, Analiz, Listeleme, Konuşma, Yazma

SAĞ LOB: Ritim, Müzik, Bütünü görme, Hayâl gücü, Hayâl kurma, Sentez, Renkler ve şekiller, Üç boyutlu düşünme, Görüntüler

Biraz daha açarsak,

MANTIKSAL SOL BEYİN:

* Kelimelerle, sayılarla düşünür Yani, sol beynin anahtarı kelimeler ve sayılardır
* Yazma işini kelimelerle yapar

* Zor ve karmaşık işlerde verileri adım adım uygulayarak ve zorlukla ilerleyebilir
* Herşeyi bir anda algılayamaz
* Ayrıntılarla ilgilenir Örneğin, gül bahçesindeki tek bir güle odaklanır

DUYGUSAL SAĞ BEYİN:

* Görüntülerle düşünür Anahtarı, görüntülerdir
* Dili en hoş ve çarpıcı şekilde, duygusal ayrıntı ve sembollerle kullanabilir
* Zor ve karmaşık bağlantıları kavrayıp çözebilir
* Birçok farklı şeyi bir anda algılayabilir
* Adım adım ilerler Aynı anda çok şey düşünür

BÜTÜNÜ GÖRMEK

Sağ beynin en önemli fonksiyonu bütünü görmektir Bütünü görmenin safhalarını tek tek incelediğimizde ortaya şöyle bir tablo çıkar:

* Bütünü görerek iyi bir izlenim edinin
* Bütünü zihne kolay giren parçalara bölün
* Her parçanın bir bütün oluşturmasına dikkat edin
* Tek tek parçaları birbirleriyle ilişkiler kurarak birleştirin


Alıntı Yaparak Cevapla

Hafıza Geliştirme...

Eski 08-23-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hafıza Geliştirme...




Beynin İki Yarısı

Bir bütün olan beynin yansını yoğun olarak kullanıp diğer yarısını ihmal eden insanların performanslarında yetersizlikler, kusurlar görülür Fakat, diğer yarının da geliştirilmesi, son derece ilginç, harika sonuçları beraberinde getirir İki lobun birlikte çalışmasıyla 1+1=2 şeklinde aritmetik bir artış olmaz; verim kat be kat artar

Bir örnek verecek olursak; futbol dünyasında sağ ayağını ya da sol ayağını çok iyi kullanan futbolcular var Örneğin, her iki ayağını da son derece iyi kullanan Hagi'nin futbol dünyasındaki yeri çok farklı, değil mi?

Çocuklar, beynin iki yansını beraber kullandıkları halde, onlara hayâl gücü ve hafıza gibi sağ beyin fonksiyonlarıyla ilgili eğitimden çok, mantık ve ezbere dayanan eğitim verilmesi sonucunda bu yetenekleri büyük ölçüde yok olmaktadır

SAĞ BEYNİN ÖNEMİ

Klâsik eğitim sisteminde daha çok sol lob ağırlıklı akademik bilgilere prim verilmekte, sağ lobun faaliyetleri ise maalesef ihmal edilmektedir

Beynin, farklı fonksiyonlara sahip iki lobu olduğu keşfedilen günümüzde, eğitim sistemi hâlâ sadece beynin mantık, matematik, analiz, konuşma, yazma, listeleme gibi fonksiyonları olan sol lobunu kullanmaya devam etmektedir

Oysa, gelişen bilimin ışığında, mantık ağırlıklı sol lobla beraber, hayâl gücü, renk, şekil, ritim, bütünü görme gibi fonksiyonları olan sezgisel, üretken sağ lob da kullanılsa, insanların üretkenlik potansiyellerinin kat kat artacağı aşikârdır

Zaten, tarihte büyük sıçramalar yapan insanlar da, bilerek ya da bilmeyerek, beynin her iki lobunu da birlikte kullanan insanlardır

Mantığın âdeta tek başına gittiği yerle, sezgi, hayâl ve renklerle el ele gittiği yer bir olur mu?

Sağ lobun da devreye sokulması, insana aynı zamanda duyusal keskinlik kazandırmakta, hedefini sürekli ve herşeyiyle canlı tutan o insana müthiş bir motivasyon kazandırmaktadır

Bilgisayarların bile matematik ve mantık işlemlerini yapabildiği günümüzde, bunlardan daha önemli bir özellik çıkıyor karşımıza: Üretken düşünce, üretken zekâ

Hayâl gücü, yeni fikirler oluşturma, orijinalite gibi değerler, insan zihninin üretkenliğini ortaya koyar Bilgi dünyasına uçtuğumuz günümüzde asıl fark, işte bu noktadadır Yâni, geleceğin başarılı insanları, üretken zekâya, hayâl gücüne, esnekliğe ve güçlü vizyona sahip insanlar olacaktır

Eğitim sistemi ise, bu hedefe ulaştırmak bir yana, insanları yalnızca sol lobun fonksiyonları içine âdeta hapsetmektedir

İlkokul birinci sınıf öğrencilerinin resimleri incelendiğinde, her birinde orijinalite ve üretkenliğin izleri açıkça görülmektedir Aynı öğrenciler dördüncü sınıfa geldiklerinde ise, tek düzeliğin ve kendini birilerine beğendirme arzularının yoğunlaştığı, elma şekerine benzer, tek tip ağaçlar, tek tip evler, aynı tür insan resimlerinin ortaya çıktığı görülmektedir

Okul öncesi çocuklar daha çok renkler ve görüntülerle düşünmek gibi, dış etkilere daha açık ve çok farklı fantezilere sahiptir Fakat, okulda bu özellikler bastırılınca, sol beyin, sağ beynin de bazı fonksiyonlarını yüklenmek zorunda kalıyor ve aşırı derecede zorlanıyor Bu arada, zayıf kalan sağ beyin hırçınlaşınca, çocuklarda birtakım ruhsal dengesizlikler de görülebiliyor

Aynı zamanda, bu tek yönlü, yâni yanlış ve aşırı bilgi yüklenmesi sonucunda beyinler köreliyor, çocuklarda üretkenlik, merak ve öğrenme istekleri yok oluyor

Bu çocuklar büyüdüklerinde, özellikle sağ beynin gerekli olduğu durumlarda dâima başarısız oluyorlar

DENGELİ KULLANIMININ SONUÇLARI

Prof Orstein, iki beyin işbirliği içinde çalıştığı zaman, genel yetenek ve etkide çok büyük artış olduğunu ortaya koydu Çünkü, beynimiz, standard matematikten farklı bir şekilde çalışıyor; sağ ve sol beyin birlikte çalıştığı zaman, iki kat değil, beş-on kat daha etkili sonuçlar ortaya çıkıyordu

Buraya kadar söylediklerimizin ışığında, artık şunları rahatlıkla söyleyebiliriz: Belirli konularda gerçek anlamda uzmanlaşmak, ancak bu iki beynin işbirliği ile mümkün olabilir

Tarihteki bütün dehâlar, büyük buluş yapanlar, üstün kişiler, hep beyninin iki yarısını da mükemmel bir işbirliği içinde kullanan kimselerdir

Örneğin Fatih Sultan Mehmet, İstanbul'u almak için gerekli bütün planları, hazırlıkları yaptı, uygulamaya geçti Bunlar için daha çok, beyninin mantık ağırlıklı sol lobunu kullandı Fakat, Bizanslılar'ın Halic'e zincir gerip Osmanlı gemilerinin önünü kesmeleri üzerine hemen sezgi ağırlıklı sağ lob evreye girdi ve tarihte ilk defa, gemiler karada yürütülerek, bir gecede Kasımpaşa'dan Halic'e indirildi Sonuç malum

Evet, dünyamızdaki karmaşa ve problemleri çözmek için, beynimizin iki yarısını birlikte kullanmamız gerekiyor

Özellikle karmaşık sorunların çözümünde, geniş ve uzun vadeli olabilecek kararlarda sağlıklı sonuçlara ulaşabilmek için, beynin her iki yanının işbirliği içinde çalışması şarttır

Öğrenilen bilgilerin, geçici bir ezber olarak kalmayıp kalıcı hafızada dosyalanması ve ömür boyu kullanılabilmesi, her iki beynin de öğrenme işine aktif olarak katılmasıyla mümkündür

Beynimizdeki zincirleri kırıp, beynimizi tutsaklıktan kurtarıp, orada uyuyan dâhiyi uyandırmak için yapmamız gereken en önemli şeylerden biri, ciddi bir hafıza eğitimiyle fotoğrafik bir belleğe sahip olmaktır

Temel hafıza tekniklerini öğrenip kullandığınızda,

* Sadece hafızanız güçlenmekle kalmayacak, üretkenliğiniz de müthiş bir şekilde artacaktır

* Bilgiyi öğrenme hızınız artacak, zihinsel fonksiyonlarınız güçlenecektir

* Sağ ve sol beyinleriniz arasından müthiş ve dinamik bir potansiyel ortaya çıkacaktır

* Elbette ki, bütün bunlar, iş ve sosyal yaşantınızdaki problemlerin çözümüne büyük katkılar sağlayacaktır

Beynin etkin kullanımında, aşağıda Abdullah'ın anlatacağı anekdot, sanırım ilginç bir örnek oluşturacaktır


Alıntı Yaparak Cevapla

Hafıza Geliştirme...

Eski 08-23-2012   #4
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hafıza Geliştirme...




Yaşlılıkta Hafıza

Yaş ilerledikçe hafızanın zayıfladığı hakkında genel bir kanaat vardır Bu kanaat bazı yönleriyle yanlıştır Çocuklar, hafızayla ilgili ilkelere farkında bile olmadan, daha çok uyarlar Bunun için de hafızaları daha kuvvetli gibi gözükür

Büyüklerde, değişik sebeplerle, bazı konulara aşırı yoğunlaşma ve dalgınlıktan doğan dikkat dağılmaları, ya da yaşlılığın getirdiği bazı rahatsızlıklar sebebiyle ortaya çıkan hafıza zafiyetleri olabilir

Dünyada en çok tahakkuk eden kehanet, insanların kendileri hakkındaki olumlu veya olumsuz kehanetleridir "Ben yapamam" diyen insan, yapamaz Bu kehanet kesinlikle tahakkuk eder Bu durum, yaşlılarda çok görülür "Hafızam artık eskisi gibi değil Çok çabuk unutuyorum" türünden yakınmaları çok duyarız

Unuttukları bazı şeyleri büyütüp kendisini böyle olumsuz motive eden, unutmaya şartlandıran insanların unutmaları elbette kaçınılmazdır

Bu olumsuz motivasyon çocuklarda görülmez Çocuklar okulda defterini, kalemini, oyun yerinde hırkasını unutur, ama hiçbir çocuk "Ben çok unutkan olmaya başladım" demez

Çocuklar, hafızayla ilgili ilkelere farkında bile olmadan, büyüklerden daha çok uyarlar Bunun için de hafızaları daha kuvvetli gibi gözükür

Fakat yaşlandığı halde hafızası hâlâ güçlü insanlar da görmüşüzdür Örneğin, yılların siyasetçisi Süleyman Demirel Demirel, seçim gezileri için gittiği yerlerde birkaç sene önce görüştüğü insanlara ismiyle hitap edebiliyor, "Mehmed Ağa, nasılsın? Hastalığın ne durumda? Hasan Efendi,
senin çocuğun filan meselesi ne oldu?" diyerek onları şaşırtıyor, ilgilerini çekiyor, böylece güçlü hafızasından siyasette büyük ölçüde yararlanıyordu

Peki, yaşlı fakat hafızası güçlü insanların hafızaları, neden hâlâ eski güçlerini korumaktadır?

Bunun cevabı, hafızası güçlü yaşlıların çoğu zaman farkında olmayarak, bazan da farkında olarak, kendilerine göre birtakım temel prensipler elde edip uygulamalarıdır

Tabii, yaratılıştan gelen hafıza kuvveti de ayrıdır Yaşlılıkla gelen yıpranma ve hastalıklar sebebiyle ortaya çıkan hafıza zayıflıkları ise konumuz dışıdır

Bu durumda, hafızanın güçlenmesi ve gücünün korunması için, önce metodunu öğrenmek gerekiyor Kötü hafıza diye bir şey yoktur, eğitilmemiş hafıza vardır;

Eğer, insanlar hafızanın iyi kullanılmasındaki temel metodları iyi kavrar ve kullanırlarsa, olaylar, kişiler ve eşyalar arasındaki bağlantıları daha iyi kurabileceklerinden daha güçlü bir hafızaya sahip olabilirler


Alıntı Yaparak Cevapla

Hafıza Geliştirme...

Eski 08-23-2012   #5
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hafıza Geliştirme...




Olumlu Düşünce

Beyin, alt beyin, üst beyin, sinir sistemi diye üç kısımdan oluşur İnsan beyninin diğer canlılardan farkı, üst beynin gelişmiş olmasından kaynaklanmaktadır

Alt beyin daha çok otomatik fonksiyonları denetler Kalbimizin atması, kan basıncı, hormonlar alt beyin tarafından idare edilir

Üst beyin ise, daha çok entellektüel işlevlidir Bilgiler burada kaydolunur, değerlendirme burada yapılır, davranışlar buradan idare edilir

Peki, üst beyin alt beyni kontrol edebilir mi? Yapılan araştırmalar, bunun mümkün olduğunu göstermiştir Biz, mutlu olmayı düşününce mutlu oluyor, hastalığı kafamıza takınca da hasta oluyoruz Yani, düşünce tarzımız; hem yaşantımızı, hem de bedenimizi etkilemektedir

O zaman şu ortaya çıkar: Beynimizin bizim için en önemli tekniği, olumlu düşünmenin ileri şekillerini uygulamasıdır

Olumsuz zihni kurgu, yani olumsuz düşünce ise beynimizi kendimize karşı olumsuz çalışmaya programlayacaktır

Örneğin bir futbolcu, üç kez kaleciyle karşı karşıya kalmasına rağmen topu dışarıya atmıştır Bir dahaki maçta aynı hatayı yapmak istememektedir Bunun için beynini şöyle programlamıştır: "Topu dışarı atmayacağım Topu dışarı atmayacağım" Bunu kendi kendine defalarca söylemiş ve maça çıkmıştır Sonuç: Topu yine dışarı atmıştır

Burada futbolcunun yaptığı hata, topu kaleye atmaya değil, dışarı atmamaya şartlanmasıdır Bu durumda beyin, kalenin içine değil, dışına kilitlenmiştir Bu olumsuz uyarıcı da, başarıya değil, başarısızlık korkusu yüzünden başarısızlığa götürmüştür

Olumlu düşüncede temel nokta, beyni olumlunun üzerine programlamaktır Yâni, başarısız olmamayı değil, sadece başarmayı düşünmelisiniz

Bunu hafıza noktasında düşünürsek, unutmayı değil hatırlamayı seçmeli, ona kilitlenmelisiniz

Evet, başarının en önemli anahtarlarından birisi, beynin olumlu düşünceye programlanmasıdır Bu ise, gerçek bir özeni gerektirmekle beraber, aslında zevkli bir uğraştır

OLUMLU DÜŞÜNMENİN GETİRİLERİ

Amerika'da bir okulda ilginç bir deney yapılır Özel bir sınıf oluşturulur ve bir grup öğretmen bu sınıfa verilir

Öğretmenlere, bu sınıftaki öğrencilerin çok seçme öğrenciler olduğu söylenir Öğrencilere de aynı şekilde, öğretmenlerinin çok seçme öğretmenler oldukları belirtilir

Yıl sonunda, sınıfın başarısı hârikadır Okul müdürü, o öğretmenlerle bir toplantı yapar ve sınıfın gerçekte kura ile, gelişigüzel bir şekilde oluşturulduğunu açıklar Bunun üzerine öğretmenler, "Bu durumda, demek ki biz süper öğretmenleriz" derler Müdür cevap verir: - Hayır, sizler de kura ile seçildiniz

İnsanların ortaya çıkaracakları eserler, genellikle yakın çevresindeki insanların kendilerinden bekledikleriyle doğru orantılıdır


Alıntı Yaparak Cevapla

Hafıza Geliştirme...

Eski 08-23-2012   #6
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hafıza Geliştirme...




Çağrışım Sistemi

Bilgileri hafızada tutmak için kullanılan birçok yöntemde şu iki temel ilke vardır:

a) Hayâl gücü
b) Çağrışım

Öğrenilmek istenen bilgiler, çeşitli çağrışım bağlantılarıyla görsel, işitsel ve hissel-dokunsal olarak hayâlde tablolar hâline getirilip hafızaya kaydedilmelidir

Bu durumda sağ yarının da devreye girmesiyle beyniniz olağanüstü bir şekilde çalışacak ve istediğiniz bilgiler o ilginç, renkli, hareketli tablo ile belleğinize kolayca yerleşecektir

İnsan, yapabileceğine inandığı herşeye ulaşabilir O halde bu sistemi, sadece bilgileri hafızaya kaydetmek için değil, hayatınızdaki negatif olaylardan uzaklaşmak ve hedeflerinize ulaşmak için de kullanmalısınız

Hayâl gücü ve çağrışım yoluyla bilgileri hafızaya alırken dikkat edilmesi gereken noktaları şöylece sıralayabiliriz:

1 Çarpıcı hayâller kurun Mümkün olduğu kadar olağanüstü, tuhaf, esprili olsun

2 Oluşturduğunuz hayâllere hareket verin Çünkü beyin, hareketli cisimleri durgun cisimlerden daha çok hatırlar

3 Kesinlikle, aklınıza ilk gelen hayâli kurun Uzun boylu düşünüp kendinizi zorlamayın Bilinçaltı, bazen bilinçten daha seridir

4 Hayâl ettiğiniz görüntüyü gözünüzün önüne getirin Bu görüntü, olabildiğince belirgin ve ayrıntılı olsun

5 Abartın Yâni, hayalinizdeki görüntülerde boy, sayı ve hızları iyice abartın Sayıları artırın, boyları büyütün ya da küçültün

6 Yerine koyma ilkesini uygulayın Yâni, ilişkilendirdiğiniz kavramlardan birini diğerinin yerine koyun Diş macununun yerine peynir koymak gibi

7 Arada ilişki kurun Beyin, objeleri birbirine bağlayarak hatırlar Hatırlamak istediğiniz bir şeyi, zâten bildiğiniz bir şeyle bağlantılandırarak çarpıcı bir hayâl ürettiğinizde, bellek tekniklerinin çok daha iyi sonuç vereceğini göreceksiniz

8 Lütfen, daima olumlu düşünün Kendinizi rahat bırakın, gevşeyin Asla baskı altında hissetmeyin Çünkü stres, bellek gücünüzü olumsuz yönde etkiler

9 Kayıt kanalı çok olsun Hayâllerinizi sadece görmekle yetinmemelisiniz Onları diğer duyu kanallarınızla da kuvvetlendirmelisiniz Yani, o hayâlin hem görüntüsünü görmeli, hem sesini duymalı, mümkünse hem kokusunu, hem de tadını algılamalı ve dokunmalısınız Kayıt kanalı ne kadar çok olursa, kalıcılık da o kadar güçlü olacaktır

10 Unsurları, bilgileri, şekilleri belli bir sıraya koyun Bu, çağrışım yoluyla anımsamayı kolaylaştırır

11 Renklendirin Kurulan hayâllerde en önemli unsurlardan biri renktir Ne kadar çok ve canlı renkler kullanırsanız o kadar iyi olur Sadece renkleri kullanmak bile belleğinizi % 50 güçlendirecektir Bu onbir maddeyi şöyle bir akrostişle ifade edebiliriz:

ÇOK HAYÂL KUR

1 Çarpıcı hayâller kurun
2 Oluşturduğunuz hayâlleri hareketlendirin
3 Kesinlikle, aklınıza ilk gelen hayâli kurun
4 Hayâl ettiğiniz görüntüyü gözünüzün önüne getirin
5 Abartın Yâni, sayıları artırın, boyları büyütün, ya da küçültün
6 Yerine koyma ilkesini uygulayın
7 Arada ilişki kurun; böylece çağrışım yoluyla hatırlamanız mümkün olur
8 Lütfen, daima olumlu düşünün
9 Kayıt kanalı çok olsun
10 Unsurları, bilgileri, şekilleri belli bir sıraya koyun
11 Renklendirin

BEŞ DUYUYU KULLANMAK

Soyut ya da somut bir şeyi hafızanıza alırken duyularınızı kullanmak o şeyin en güzel bir şekilde hafızanızda kalmasına sebep olur Örneğin hafızanıza alacağınız nesne bir karpuz olsun; önce onu herşeyi ile görmeye çalışın, sonra karpuzun kesilirken çıkardığı sesi duymaya çalışın, kokusunu duyun ve tadını hissedin Elinize alın ve karpuza dokunun

Kullandığınız her duyu organı o nesnenin, hafızanıza daha derin bir şekilde nakşolmasına sebep olacaktır Sevgi gibi soyut bir kelimeyi hafızanıza almak ve yoğunlaşmak istediğinizde ise önce o kelimeyi somutlaştırın Örneğin, sevgi size kıpkırmızı bir kalbi hatırlatabilir


Alıntı Yaparak Cevapla

Hafıza Geliştirme...

Eski 08-23-2012   #7
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hafıza Geliştirme...




Bağlama Metodu

Alınan bilgilerin çağrışımları, belli bir sıra ve düzende hafızaya alındığında, hem sağ, hem de sol beyin çalışmakta, böylece beyinde dinamik bir sentez oluşmaktadır Bu da, alınan bilgilerin kalıcı olmasına büyük ölçüde yardımcı olmaktadır

Çünkü, Çağrışım Sistemi ile sağ beyin aktif hâle gelir; Bağlama Metodu ile de sol beyin aktif hâle gelir

Evet, çağrışım sisteminde bilgiler, hayâl gücü ile abartılı bir şekilde görsel hâle getirilir Yani kısaca, bilgiler elle tutulur, gözle görülür hâle getirilir

Bağlama metodu ile ise, çağrıştırılan bu bilgiler belli bir sıraya bağlandığından, bilgiler kalıcı hafızaya yerleşir

Bu sistemde, verilen kelimeler arasında sırasıyla, çarpıcı, ilginç, olağanüstü bağlantılar kurularak, kelimelerin sırayla hatırlanması sağlanabilir Bu sistem, 10-15 kelimeye kadar rahatlıkla kullanılabilir

Çoğumuzun sırasıyla hatırlayamayacağı 12 burcu, bu sistemle rahatlıkla hatırımızda tutabiliriz Önce 12 burcu sırayla yazalım:

1 Koç
2 Boğa
3 İkizler
4 Yengeç
5 Aslan
6 Başak
7 Terazi
8 Akrep
9 Yay
10 Oğlak
11 Kova
12 Balık

Önce yukarıdaki 12 burcu bakmadan sırasıyla saymaya çalışın Yalnızca sol beyni kullanarak bunları sırasıyla saymanın oldukça zor olduğunu göreceksiniz Şimdi de bunları, sağ beyin fonksiyonlarını kullanarak bir hikâyeyle hatırlama yolunu deneyelim:

"Bir koç merada otlamaktadır Meraya bir boğa gelir Koç boğaya kızar ve bir tos vurur Neye uğradığını şaşıran boğa, öfke ve şaşkınlıkla etrafına bakınırken orada dolaşmakta olan ikizleri görür, onlara saldırır Korkuyla kaçan ikizler yakındaki bir göle düşerler

Gölde, ikizlerden birinin ayağını bir yengeç ısırır O da, yengeci tuttuğu gibi can havliyle sahile fırlatır Sahile fırlatılan yengeç, oradan geçmekte olan bir aslanın üstüne düşer ve bu defa da onu ısırır Neye uğradığını şaşıran aslan başakların arasına dalar Can acısıyla, pençesiyle başaklardan büyük bir tutam koparır ve önüne çıkan bir terazinin kefesine savurur Terazinin öbür kefesinde ise bir akrep vardır

Başaklar hızla terazinin kefesine savrulunca, akrep fırlayıp, yayını germekte olan bir avcının ayakları dibine düşer ve onu sokar Avcı kontrolü kaybeder, gayri ihtiyari ok yaydan çıkar ve ileride otlayan bir oğlağa saplanır Vurulan oğlak, o acıyla koşarken bir kovaya çarpıp devirir Kovanın içinde bir balık vardır Devrilen kovayla birlikte balık da kovadan dışarı fırlar"

Şimdi de işin içerisine bağlantı metodu yoluyla sağ beyin fonksiyonlarından hayâl gücünü katın ve bu ilginç senaryoyu dikkatle izledikten sonra, oniki burcu sırasıyla saymaya çalışın


Alıntı Yaparak Cevapla

Hafıza Geliştirme...

Eski 08-23-2012   #8
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hafıza Geliştirme...




Rakam Şekil Sistemi

Rakam-Şekil Sistemi'nde sabit olan, değişmeyen imajlar, 1'den itibaren 10'a kadar olan rakamlardır

Bu sistemde rakamlar, şekil itibariyle benzediği bazı şeylerle özdeşleştirilir Örneğin 1 sayısı kaleme benzer Dolayısıyla, Rakam-Şekil Sistemi'nde l sayısını kalem temsil etmektedir

2 sayısı kuğuyu çağrıştırdığı için, 2 sayısını kuğu temsil etmektedir 3 sayısını ise martı

1'den l0'a kadar, hafızaya alınmak istenen şeyler, sırasıyla, o sayıyı temsil eden sembollerle ilişkilendirilerek hatırda tutulabilir

Bu sistem, az sayıda şey hafızaya alınmak istendiği zaman, meselâ alışveriş listesi için rahatlıkla kullanılabilir İşte listemiz:

1 Kalem
2 Kuğu
3 Martı
4 Yelkenli
5 Eldiven
6 Çengel
7 Uçurum
8 Gözlük
9 Balon
10 Ayak-top

RAKAM - ŞEKİL İLİŞKİSİ

1 KALEM: Kalem 1 sayısına benzediği için, 1 sayısı kalem ile ilişkilendirilmiştir Yani, l sayısı kalemi çağrıştırmaktadır

2 KUĞU: Kuğu, 2 sayısına benzediği için, 2 sayısı kuğu ile ilişkilendirilmiştir Yani, 2 sayısı kuğuyu çağrıştırmaktadır

3 MARTI: Martının kanatları 3 sayısına benzediği için, 3 sayısı martı ile ilişkilendirilmiştir Yani, 3 sayısı martıyı çağrıştırıyor

4 YELKENLİ: Yelkenli 4 sayısına benzediği için, 4 sayısı yelkenli ile ilişkilendirilmiştir Yani, 4 sayısı, yelkenliyi çağrıştırıyor

5 ELDİVEN: 5 sayısı eldivene benzediği için, 5 sayısı eldiven ile ilişkilendirilmiştir Yani, 5 sayısı eldiveni çağrıştırmaktadır

6 ÇENGEL: 6 sayısı çengele benzediği için, 6 sayısı çengel ile ilişkilendirilmiştir Yani, 6 sayısı çengeli çağrıştırmaktadır

7 UÇURUM: 7 sayısı uçuruma benzediği için, 7 sayısı uçurum ile ilişkilendirilmiştir Yani, 7 sayısı uçurumu çağrıştırıyor

8 GÖZLÜK: Gözlük 8 sayısına benzediği için, 8 sayısı gözlük ile ilişkilendirilmiştir Yani, 8 sayısı gözlüğü çağrıştırıyor

9 BALON: 9 sayısı, uçan bir balona benzediği için, 9 sayısı balon ile ilişkilendirilmiştir Yani, 9 sayısı balonu çağrıştırıyor

10 AYAK - TOP: Ayak 1 sayısı ile, top ise 0 ile ilişkilendirilmiştir İkisi yan yana 10 sayısını çağrıştırmaktadır

Aşağıdaki listeyi, bu imajlar yoluyla ezberlemeye çalışalım:

1 Araba
2 Bilgisayar
3 Mikrofon
4 Balina
5 Ev
6 Para
7 Menekşe
8 Ağaç
9 Aslan
10 Tavuk

1 Birinci hafıza çivimiz olan kalem ile listenin birinci sırasındaki araba arasında birbirini hatırlatacak şekilde bir hafıza ilişkisi kurulur Burada, kalem şeklinde, sesler çıkaran, hareket hâlinde bir arabayı hayâlen düşünebiliriz

2 İkinci hafıza çivimiz ile bilgisayar arasında şöyle bir ilişki kurabiliriz: Suyun üzerinde, gagasının ucuyla bilgisayarın tuşlarına basarak yüzen bir kuğu hayâli, bize "2" deyince kuğu yoluyla bilgisayarı hatırlatır

3 Üçüncü hafıza çivimize, üçüncü kelime olan mikrofonu yerleştirdiğimizde, bir martının kocaman bir mikrofonla gökyüzünde şarkı söyleyerek uçtuğunu hayâlimizde seyredebiliriz

4 Dördüncü hafıza çivimiz olan yelkenliye, dördüncü kelime olan balinayı bağladığımızda, balinanın büyük gürültülerle yelkenliyi denizden çektiğini hayâlimizde görsel olarak canlandırabiliriz

5 Beşinci çivimiz eldivene beşinci kelimemiz evi bağladığımızda, siyah bir eldiven giymiş kocaman bir elin gelip bir evi çatır çatır kırdığını gösteren tablo hayâlimizde oluştuğunda, artık ev kelimesi unutulmayacaktır

6 Altıncı çivimiz çengele para taktığımızda, çengelle paraların bize doğru geldiğini hayalimizdeki tabloda görselleştirdiğimizde, hafızamızda unutulmayacak hâle gelir

7 Yedinci çivimiz uçuruma menekşeyi taktığımızda, uçurumun dibindeki dev bir menekşenin hızla büyüyüp uçurumun üstüne kadar ulaştığını hayâl edebilir, kocaman yaprak ve çiçeklerini görebilir, ona dokunabilir, koklayabiliriz

8 Sekizinci çivimiz gözlük ile ağaç arasında bir ilişki kurduğumuzda, ağacın kocaman bir gözlük takarak şarkılar söylediğini hayâl edebiliriz

9 Dokuzuncu çivimiz balona dokuzuncu kelime olan aslanı bağladığımızda, aslanın balonu şişirirken patlattığı ve kulakları sağır eden bir gürültü çıkarttığını hayâlimizde canlandırabiliriz

10 Onuncu çivimiz ayak-top ile tavuk arasında bir ilişki kuralım Futbol sahasında futbolcunun, ayağıyla top yerine bir tavuğa vurduğunu hayâl edebilir, hattâ tavuğun gıdaklamalarını bile duyabiliriz


Alıntı Yaparak Cevapla

Hafıza Geliştirme...

Eski 08-23-2012   #9
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hafıza Geliştirme...




Fonetik Alfabe Yöntemi

Bu yöntemde, rakamların okunuşlarındaki sessiz harfler kullanılarak bir fonetik hafıza alfabesi oluşturuluyor

Bu sistemi oluştururken dikkat edeceğimiz birkaç husus var:

1 Rakamların okunuşlarındaki sessiz harfleri kullanarak bir fonetik hafıza alfabesi oluşturuyoruz

2 Fonetik alfabeyi oluştururken sesli harf kullanmıyoruz

3 Kullandığımız harfleri tekrar kullanmıyoruz

4 Üç tane joker harfimiz var: R-H-Ğ Temeli oluştururken joker harfleri de kullanmıyoruz

5 Ayrıca, bir rakam için kullandığımız sessiz harfi, başka bir rakam için kullanmıyoruz

RAKAMLAR VE KARŞILIKLARI

1 BİR: BİRdeki sesli harfi çıkardığımızda B ve R kalıyor Joker olan R'yi de çıkardığımızda geriye B kalıyor B ile P ağızdan çıkış itibariyle birbirine yakın harflerdir BİRin simgesi olarak B ve P'yi alıyoruz

2 İKİ: İKİdeki sesli harfleri çıkardığımızda, İKİnin fonetik alfabemizdeki karşılığı olarak K harfi kalıyor

3 ÜÇ: ÜÇteki sessiz harf Ç'dir Ağızdan çıkış itibariyle Ç'ye benzedikleri için, ÜÇün simgeleri olarak Ç ile beraber C-Ş-J harflerini alıyoruz

4 DÖRT: DÖRT kelimesindeki sesli harfi ve joker harf olan R'yi çıkardığımızda geriye, sembol olarak D-T harfleri kalıyor

5 BEŞ: BEŞ kelimesinde, sesli harfi ve daha önce kullandığımız B Ş harflerini atıyor ve "Ne kaldı?" diye soruyoruz Sorumuz aynı zamanda cevabı da içinde taşıyor ve BEŞin sembolü N oluyor

6 ALTI: Sesli harfleri ve daha önce kullanılan T harfini attığımız da ALTInın sembolü olarak karşımıza L harfi çıkmaktadır

7 YEDİ: Sesli harfleri çıkardığımızda geride Y harfi kalıyor YEDİ nin sembolü olarak Y'yi ve ağızdan çıkışı Y'ye benzeyen G'yi alıyoruz

8 SEKİZ: SEKİZ kelimesindeki sesli harfleri ve kullanılan harfi çıkardığımızda, geriye, sembol olarak S-Z harfleri kalıyor

9 DOKUZ: Kuralları uyguladığımız zaman DOKUZ kelimesinden geriye hiçbir harf kalmıyor Yalnız, DOKUZ: kelimesi, etini yemediğimiz bir hayvanı çağrıştırıyor Aradaki tek farklı harf ise M'dir DOKUZ un sembolü olarak M'yi alıyoruz

0 SIFIR: SIFIR kelimesindeki sesli harfleri, joker harfi ve kullanılan harfi çıkardığımızda geriye F kalır Ağızdan çıkış olarak F'ye benzeyen V'yi de ekliyor ve SIFIR için sembol olarak F ve V'yi alıyoruz

Bu durumda, fonetik alfabemizde, rakamların karşılığı olan temel harf tablomuzu şöyle yazabiliriz:

1 BİR (B-P))
2 İKİ (K)
3 ÜÇ (Ç-Ş-C-J)
4 DÖRT (D-T)
5 BEŞ (N)
6 ALTI (L)
7 YEDİ (Y-G)
8 SEKİZ (S-Z)
9 DOKUZ (M)
0 SIFIR (F-V)

Şimdi, bu tablonun temel hafıza sisteminde nasıl kullanıldığını ele alalım

1 rakamını temsil eden harf B veya P'dir O zaman, Temel Hafıza Sistemi'nde 1'i temsil edecek olan kelimemiz B veya P ile başlayacaktır

2 rakamını temsil eden harf K olduğuna göre, 2 rakamını temsil edecek olan kelime K ile başlayacaktır

3 rakamını temsil edecek olan kelime, Ç-C-Ş-J harflerinden biriyle başlayacaktır

Bu şekilde devam ederek 10 numaraya geldiğimizde iki rakamla karşılaşırız: l ve 0 "1'in sembolü neydi?" "B veya P"; "0'ın sembolü neydi?" "F veya V" O zaman, 1'in yerine B veya P'yi, 0'ın yerine ise F veya V'yi koyarak uygun bir kelime bulmalıyız

Gerektiğinde, yardımcı olarak joker harfleri de kullanabiliriz

Başka bir örnek verelim Sayımız 16 olsun 1'in sembolü B veya P, 6'nın sembolü ise L'dir P*L harflerinin ortasındaki kutuya bir sesli harf koyarak anlamlı bir kelime üretelim Bu kutuya "İ" harfini koyduğumuzda 16'nın karşılığı olarak PİL diyebiliriz

Son bir örnek verelim: Sayımız 66 olsun 6 rakamını temsil eden harf L olduğuna göre L* L* 'deki boş kutulara "A" ve "E" harflerini koyarak, 66'ya LALE diyebiliriz


Alıntı Yaparak Cevapla

Hafıza Geliştirme...

Eski 08-23-2012   #10
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hafıza Geliştirme...




İsimler Ve Yüzler

1) ZİHİNSEL HAZIRLIK

İsimleri sürekli olarak unuttuklarını söyleyen kişilere, tanıştıkları insanların isimlerini hafızalarına almak gibi bir hedeflerinin olup olmadığı sorulduğunda, genellikle böyle bir hedeflerinin olmadığını söylüyorlar

* İsimleri hafızaya almak konusunda yapılacak ilk iş, bunu hedef olarak belirlemektir Çünkü hedef olmadan yapılacak her atışın karavana olacağı açıktır

* Daha sonra yapılacak iş ise, karmakarışık bir masaya benzeyen beynimizdeki düşünceleri üzeri derli toplu bir masaya dönüştürmektir Bir masayı düzenlerken, işe yaramayan herşeyi nasıl çöpe atarsak, zihnimizi organize ederken yapacağımız şey de aynıdır

* Sonraki basamak ise, belki de çok az kullandığımız hayâl gücümüzü, bu kitapta anlatılan bilgiler ışığında sürekli olarak kullanmaya çalışmaktır

* Zihinsel çalışmaların son basamağında ise konsantre olmak vardır Tanıştığımız bir insanın ismini hafızamıza alırken, eğer bu olaya yoğunlaşmazsak o kişinin ismini asla hafızamızda tutamayız

Bir insanla tanışırken aklımızdan birçok düşünce geçer Bu düşüncelerden, en önemlisi, o kişinin ismini hafızamıza almak değilse, o ismi aklımızda tutmamız mümkün değildir

Buraya kadar anlattığımız, olayın zihinsel hazırlık yönüdür Şimdi de işitsel ve görsel hafızanın isimleri hafızada tutmadaki rolünü İnceleyelim

Zihinsel çalışmaları şöyle özetleyebiliriz:

a) Hedef belirle
b) Zihnini organize et
c) Hayâl gücünü kullan
d) Konsantre ol

2) İŞİTSEL HAFIZA

Birçok insan, tanıştıkları sırada doğru dürüst duymadıkları bir isim konusunda, hatırlayamamaktan söz ederler

Bir ismi hatırlamakla ilgili olarak işitsel hafızayı ilgilendiren ilk kural şudur: Biriyle tanışırken, o kişinin ismini iyice duyduğunuzdan emin olun

İsimlerine gösterdiğiniz ilgi insanları memnun eder Zira, birçok insan için dünyadaki en güzel sözcük kendi ismidir Bu yüzden, iyi duymadığınız bir ismin tekrarlanmasını istemekten çekinmeyin Bu tekrar, isme daha çok yoğunlaşmanızı sağlar

Daha sonra, tanıştığınız kişiye isminin manâsını sorun Ancak bunu yaparken herkes tarafından bilinen bir ismin de manâsını sormaya kalkmayın Örneğin Gül ismindeki birine isminin anlamını sorduğunuzda karşınızdaki kişi sizin zekânızdan şüphe edebilir

Tanışma faslından sonra karşınızdaki insanla sohbet ederken, konuşma sırasında onun ismini kullanın Ancak, bunu çok abartılı bir şekilde yapmayın

Arada sırada, öğrendiğiniz bu yeni ismi içinizden tekrarlayın

Tanışma faslında işitsel hafızamızı kullanabileceğimiz son basamak ise, vedalaşırken, tanıştığımız kişiye ismiyle hitap etmektir

İşitsel hafızamızı kullandığımız bu basamakları izlerseniz, ister istemez karşınızdaki insanın ismine yoğunlaşmış olursunuz Bunun sonucunda, hedefinize yarı yarıya ulaşmış olursunuz Hedefinize tamamen ulaşmak istiyorsanız, görsel hafızanın yardımını almanız da gerekir

İşitsel hafızayla, ilgili söylediklerimizi toparlayacak olursak;

*Dinle
*Tekrarlat
*Manâsını sor
* Konuşurken kullan
* İçinden tekrarla
* Vedalaşırken kullan

3) GÖRSEL HAFIZA

Daha önce de söylediğimiz gibi, görsel hafıza işitsel hafızadan çok daha kuvvetlidir Görsel hafızamızın özelliklerini kullanarak karşımızdaki insanın ismini çok daha kolay biçimde hafızamıza alabiliriz

İsimler hafıza sistemine göre üç kategoriye ayrılır:

a) Bildiğimiz bir anlamı olanlar,
b) Bildiğimiz bir anlamı olmasa da bize bir şeyler hatırlatanlar,
c) Bildiğimiz bir anlamı olmayan ve bize bir şeyler hatırlatmayanlar

Bildiğimiz bir anlamı olan isimleri akılda tutmak kolaydır Örneğin; Gül, Aslan, Deniz, Savaş, Ateş, Lale, Sarp, Umut gibi isimlerin herkesin bildiği bir manâsı vardır

Bu isimleri hafızamıza alırken manâlarını düşünmemiz ve böylece onları somutlaştırmamız kolaydır Manâsını bilmediğimiz ancak bize birşeyler hatırlatan isimlerde de yine bir kolaylık vardır Mükremin, Sadri, Süleyman, Şamil, vs

Mükremin diye bir dostum vardı ve bana bir gün şöyle dedi: "Yıllarca ismimi insanların doğru söylemesi için uğraştım durdum Ne zaman ki Mükremin Abi diye biri çıktı, ondan sonra ben rahatladım"

Mükremin'i Mükremin Abi ile, Sadri'yi İbrahim Sadri ile, Süleyman'ı Süleyman Demirel ile hatırlayabilirsiniz

Şamil isminde biriyle tanıştığınızda ise onu Şeyh Şamil'e benzetip Kafkas giysileri giymiş bir şekilde hayâl edebilirsiniz

Asıl zor olan, bildiğimiz bir anlamı olmayan ve bize bir şeyler hatırlatmayan isimlerdir

İsimlerin büyük bir kısmı bu gruba girer Bu gruptaki isimlerden biriyle karşılaştığınız zaman yapacağınız ilk şey, size o ismi çağrıştıracak, sizin için bir anlam ifade eden yeni bir deyim veya sözcük bulmaktır

Örneğin, Hayrettin isimli biriyle karşılaştığınızda bu kişiyi sürekli "hayır yapan" bir kişi olarak düşünürseniz, bu ismi hatırlamanız kolaylaşacaktır

Bütün isimlerin somut bir çağrıştırıcısı bulunabilir veya bizim için bir anlam ifade eden kelimelere bölünebilir Bu kelimeler çok gülünç ve abartılı olabilir Olsun; ne kadar iyi, ne kadar ilginç kelimeler bulursanız, isimler o kadar çok aklınızda kalır

İsmail isminde biriyle karşılaştığınızda bu ismi İsmail olarak ikiye böler ve bu kişinin isli bir bilgisayardan size e-mail attığını düşünebilirsiniz

Cemil ismini Cem ve il diye ikiye ayırabiliriz Cem, toplamak demektir Cemil'in tüm illeri toplayıp birleştirdiğini ve bu birleşmiş illerde bir tepede oturduğunu düşünebilirsiniz

Bulduğunuz deyim veya sözcük asıl kelimenin tam sesini vermeyebilir Bunun pek bir önemi yoktur

İsmin sadece ilk kısmını hatırlamanız, ismin tamamını da size hatırlatacaktır Örneğin, Erkut isminde birine asker kıyafetleri giydirirseniz, muhtemelen onu hatırlarsınız Ancak bu erin Akut ekibinde çalıştığını ve insanları göçük altından çıkardığını düşünürseniz, hatırlamanız daha kolay olur

Gördüğünüz gibi, her isim bir anlam ifade edecek şekle sokulabilir Pek çok isim benzer hecelerden oluşur Örneğin, "er", "şen", "men", "ay", vb gibi

Bunların herbiri için ayrı hayâl kurun ve bunları sürekli kullanın Bir ismi işittiğinizde aklınıza ilk gelen çağrışımı bulun ve bunu kullanın Daha sonra yapacağınız şey, bu çağrışımla karşınızdaki insanın yüzü arasında bir ilişki kurmaktır Bu ilişki için alın, burun, kulaklar, gözler, dudaklar, çene, yüzdeki sivilceler sizin için abartılı örnekler oluşturabilirler

Karşınızdaki insanın yüzünde dikkat çekici bir özellik ararken, ayrıca o insanın yüzüne ve ismine de konsantre olmuş olursunuz

Örneğin, Ahsen isimli çatık kaşlı bir bayanla tanıştığınızda bu bayanın önüne gelen herkesi payladığını ve bunu yaparken de "Ah seni seni!" dediğini akıl gözünüzle görün O insanla tekrar karşılaştığınızda onun çatık kaşlarını görünce ismini rahatça hatırlarsınız

Görsel hafızayla ilgi bütün bu söylediklerimizi özetleyecek olursak; görsel hafıza:
*İsmi somutlaştırır, çağrıştırır,
*Yüzün özelliklerini inceler,
*İsmi çağrıştırdığınız kelimeyle yüz arasında ilişki kurar,
*Özelliği gülünç hale getirir



Kemal Bulut (müdür): Kemal kelimesini kum al ile çağrıştırabiliriz Kemal Bey'in gözlüğüyle bulutlardan kum aldığını hayâl edebiliriz

Fuat Sünger (Öğretmen): Fuat kelimesini Fırat ile çağrıştırabilir, saçlarını da süngere benzetebilir, Fuat Bey'in Fırat Nehri'nden sünger çıkardığını hayâl edebiliriz

Selva Çanak: Helva yiye yiye yanaklarının çanak şeklinde olduğunu düşünebiliriz

İnci Süpürgeci: Bu öğrencinin saçlarının süpürge, gözlerinin iki büyük inci olduğunu düşünebiliriz

Ayşe Kaya: Ayşe'yi kaşe ile çağrıştırıyoruz Ayşe'nin çok geniş olan alnına bir kaya ile kaşe bastığımızı düşünebiliriz

Sinan Camcı: Sinan ismini Mimar Sinan ile çağrıştırabiliriz Mimar Sinan'ın mimarlığı bırakıp gözlük camı yaptığını düşünebiliriz

Hasan Morgül: Hasan ismini sazan balığı ile çağrıştırabiliriz Bu kişinin dudaklarında mor bir gül açıldığını, ortasından da bir sazan balığının fırladığını düşünebiliriz

Cüneyt Taşçı: Cüneyt ismini ünlü artist Cüneyt Arkın ile çağrıştırabiliriz Alnında kocaman bir taş olduğunu ve düşmanlarla bu taşla dövüştüğünü hayâl edebiliriz


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.