Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
mahşer

Mahşer.....

Eski 08-20-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Mahşer.....




MAHŞER
Allah Teâlâ, mahşer gününden söz ederken; “büyük gün,” “bütün insanların, âlemlerin Rabbi huzuruna çıkacağı gün” ifadelerini kullanmaktadır
O gün, sûr sesini duyanların gözü dehşetle açılacak; o kimseler dört yana dağılmış çekirgeler gibi kabirlerinden fırlayacaklar ve kendilerini çağırana doğru koşacaklar
İlk insandan son insana kadar herkes bir araya gelecek; o gün yer başka bir şekle büründüğü, dağlar toz gibi savrulduğu, bir çukur, bir tümsek bulunmadığı için; dümdüz, bembeyaz, hiç kimsenin tanıdık bir işarete rastlamadığı bir yerde bütün insanlar toplanacak
İnsanlar mahşer yerinde, Cenâb-ı Hakk’ın huzuruna,
- yalınayak,
- çıplak,
- ve sünnetsiz olarak çıkacaklar Kapıldıkları dehşet, korku ve şaşkınlık yüzünden birbirlerine dönüp bakamayacaklar
O dehşetli zamanda güneş insanları yakıp kavuracak, herkes günahı ölçüsünde tere batacak; kimi topuklarına, kimi dizlerine kadar, kimi beline, köprücük kemiklerine kadar, kimi de ağzına ve kulaklarına kadar tere gömülecektir
Hiçbir gölgenin bulunmadığı o dehşetli günde, Allah Teâlâ bazı kimselere özel ikrâmda bulunacak; onları Arş’ının gölgesinde dinlendirecektir
Bu bahtiyar insanlar:
- âdil devlet başkanları,
- temiz bir hayat içinde Rabbine kulluk ederek büyüyen gençler,
- kalbi mescidlere bağlı Müslümanlar,
- birbirlerini Allah için seven; buluşmaları da, ayrılmaları da Allah için olan insanlar,
- güzel ve mevki sahibi bir kadının beraber olma isteğine “Ben Allah’tan korkarım” diye yaklaşmayan yiğit adamlar,
- sağ elinin verdiğini sol elinin bilemeyeceği kadar gizli sadaka verenler,
- tenhâda Allah’ı anıp gözyaşı dökenler olacaktır
AMEL DEFTERİ
Mahşer gününde herkesin önüne, dünyada iken yaptığı bütün iyilik ve kötülükleri gösteren kitapları (amel defterleri) açılacak Herkese:
“Oku kitabını! Bugün kendini sorgulayacak durumdasın” denecek
İyilik yapmış olanın amel defteri sağ eline verilecek O kimse, büyük bir sevinç içinde etrafındakilere “Bakınız şu kitabıma, alınız okuyunuz” diyecek Onun hesabı kolay görülecek ve Cennetin yüksek yerinde, elini atınca koparacağı meyvelerin arasında, yiyip içerek mutlu bir hayat sürecek
Defteri sol eline verilenler ise “Amanın, bu nasıl deftermiş! Yaptığım herşeyi küçük büyük demeden sayıp dökmüş Keşke bana defterim verilmeseydi de hesabımı öğrenmeseydim Keşke ölümle birlikte herşey bitmiş olsaydı” diye yanıp tutuşacak
HESAP
Daha sonra insanlar, dünyada yaptıklarından dolayı Cenâb-ı Hakk’ın huzurunda hesaba çekilecektir
Ağızlar mühürlenip kapatıldığı için konuşamayacak, onun yerine eller ve ayaklar neler yaptığını bir bir anlatacak, kulaklar, gözler, deriler dile gelip herşeyi haber verecektir
Elbette iman edip iyi işler yapan, Allah’ın emirlerini tutup yasaklarından sakınan biriyle, böyle olmayanlar hesaplaşmada bir tutulmayacaktır
Peygamber Efendimizin anlattığına göre bu şöyle olacaktır:
Allah Teâlâ her bir insanla tercümansız konuşacaktır O zaman insan sağ tarafına bakacak, âhirete gönderdiği iyilikleri görecek Soluna bakacak, vaktiyle yaptığı kötü işleri görecek Önüne bakacak, önünde sadece Cehennemi görecektir
Cenâb-ı Mevlâ, kendilerinden memnun olduğu kullarının amel defterine şöyle bir bakmakla yetinecek, onları ayrıca hesaba çekmeyecektir Zira hesaba çekilenler azap göreceklerdir
Muhammed ümmetinden; büyü yapmayan, yaptırmayan, uğursuzluğa inanmayan ve sadece Rablerine güvenen yetmiş bin kişi hesaba çekilmeden Cennete girecektir
Dünyada en küçük bir iyilik yapan, yaptığı iyiliğin karşılığını mutlaka görecek; en küçük kötülük yapan da bunun cezasını çekecektir
Bu hesaplaşma sonunda kimsenin kimsede hakkı kalmayacak, hattâ boynuzsuz koyun bile, boynuzlu koyundan hakkını alacaktır
MÎZAN
Hesap işi bittikten sonra, dünyada yapılan iyilik ve kötülüklerin ölçülüp tartılmasına sıra gelecektir Allah Teâlâ kıyamet günü son derece doğru ve hassas teraziler kuracak, böylece kimse en küçük bir haksızlığa uğratılmayacaktır Bir hardal tanesi kadar bile olsa, iyi veya kötü herşey tartıya konacaktır
Tartıda iyilikleri ağır gelenler kurtulacak, muradına erecek; iyilikleri hafif gelenler, derin bir mutsuzluğa gömülecek, bir uçurumun girdabına sürüklenecek ve şayet Allah’ın âyetlerini de inkâr etmişlerse sonsuza kadar Cehennemde kalacaklardır
Dünyada yapılan ibadetler ve iyilikler mizanda ağır gelecektir
Bazı iyilik ve ibadetler tartıda daha ağır çekecektir Meselâ “Sübhânallahi ve bi-hamdihî sübhânallahi’l-azîm” zikri dilde hafif olmakla beraber Rahmân olan Allah’ı hoşnut eden iki cümle olduğu için mizana konduğunda ağır gelecektir
“Elhamdülillâh” diye Allah’ı zikretmek de mizanı sevapla dolduran bir ibadettir
Ama terazide herşeyden daha ağır çeken, güzel ahlâk olacaktır
SIRAT
Mahşerden sonra Cennete veya Cehenneme gidebilmek için sıratın üzerinden geçilecektir Sırat, Cehennemin iki yakasına kurulmuş, Peygamber Efendimizin benzetmesiyle, kıldan ince, kılıçtan keskin bir köprüdür
Mü’minler buraya gelince, peygamberler “Allahım selâmet ver, selâmet ver!” diye yalvaracaklardır
Sırattan ilk defa Muhammed aleyhisselâm ile birlikte ümmeti geçecektir
Allah’ın hoşnut olduğu kullar, bu köprüden, amellerinin derecesine uygun bir süratle kolayca geçip gideceklerdir
Kimi göz kırpacak kadar bir zamanda, kimi şimşek, kimi rüzgâr hızıyla, kimi kuş, kimi iyi cins at ve deve süratiyle geçecektir
İbnu Abbâs (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Sizler kıyâmet günü ayakkabısız, çıplak ve sünnetsiz olarak haşir meydanında toplanacaksınız"
Bu açıklama üzerine bir kadın sordu:
"- (Bu durumda) birbirimizin avret yerlerini görmez miyiz?"
Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) (Abese suresinde geçen bir âyetle cevap verdi):
"- Ey kadın! "O gün herkesin kendine yeter derdi vardır" (37 âyet) (Tirmizî, Tefsir, Abese, (3329))
Alimler bu hadisi yorumlarken şöyle ifade etmişlerdir: Allah, bu dünyada ağaçlara nasıl fıtri bir elbise giydirmişse, hayvanlara yaratılıştan kendilerine uygun bir elbise vermişse, mahşerde de insanlara fıtri bir libas giydirecektir Ayrıca mahşer meydanına bu şekilde gelen insanlarda, işlediği amellerin faziletine göre taç vb mükafatlar da bulunulacaktır
İnsanlar, dünyadayken bir ihtiyaçtan dolayı giydiğimiz kumaştan, deriden yapılmış elbiseler giyerler Bu dünyada giymemizin nedeni, sıcak ve soğuktan korunmak ve diğer varlıklar içindeki farkımızın ortaya konulması içindir Bu ihtiyaçlar ahiret aleminde olmayacağı için suni elbiselere de ihtiyaç kalmayacaktır Bu sebeple mahşer meydanında insanlar, dünyadaki kumaşlardan, derilerden yapılmış elbiseleri giymeyecekler, üryan, yani çıplak olacaklar

Ancak Allah'ın ağaçalara ve hayvanlara birer fıtri elbise giydirdiği gibi, insana da mahşerde fıtri bir elbise giydirmesi onun hikmetinin bir gereğidir Elbette bu fıtri elbise tıpkı cild ve deri gibi insanın cesedine yakışan ve rahatsızlık vermeyen güzel bir elbise olacaktır Bu, Allah’ın hikmetinin şanındandır

Alıntı


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.