Türkiye'de Eğitim Ve Öğretim Sistemi |
08-03-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Türkiye'de Eğitim Ve Öğretim SistemiTürkiye'de eğitim ve öğretim sistemi Türkiye Cumhuriyeti kurulduğundan bu yana devletin yalnızca kurumsal akademik eğitimi vermesi amacı güdülmüş ve kültürel eğitim sosyal yapılara bırakılmıştır Bu yüzden halk arasında Türk eğitimini tanımlarken sadece milli eğitimi düşünmek gibi bir yanliş algılama var olmuştur Bu algılama Anadolu'da yürütülen eğitim faliyetlerini ve bunları gerçekleştiren organizasyonları eksik yorumlamaya neden olmaktadır Anadolu Türkleri, diğer toplumlar gibi birçok dönemden geçmiştir Türk eğitim tarihi de gerek bu değişimler nedeniyle gerekse içinde bulunduğu coğrafyanın yarattığı kültürler bileşim nedeniyle zenginleşmiştir Buna en güzel örnekleri göçebe hayattan yerleşik hayata, sözlü kültürden yazılı kültüre geçişte görülebilir Tarih içinde Anadolu Türkleri planlı eğitsel faliyetler açısından askeri eğitim, dini eğitim ve akademik eğitimin farklı süreçlerinden geçmiştir Osmanlı tecrübesi sonrasında milli eğitim, bireylerin hiçbir baskı ve yönlendirme altında kalmadan inançlarını, yaşamalarını, farklı inançlara saygı duymalarını ve toplumsal yaşamın uyum içerisinde sürdürülmesini kendini oluşturan bütün kültürlere aynı uzaklıkta durarak gerçekleştirilebileceği varsayımı üzerine kurulmuştur Bu amaç doğrultusunda Türkiye Cumhuriyeti eğitimde reformlara girişmiştir Atatürk'ün eğitim alanındaki inkılapları bu reformların başlangıcını oluşturur Örneğin milli eğitim, dini eğitimden ayrılmış (dinler çatışmasının dışına çekilmiş) ve askeri eğitimi ise bilimsel temeller üzerine kurulmuştur Atatürkün kendi el yazısıyla tamamladığı askeri eğitim kitapları bu dönüşümün bir parçası olmuştur Türkiye Cumhuriyeti'nde Eğitim Atatürk'ün eğitim alanındaki inkılapları
Toplumsal eğitim, kurumsal eğitim kadar Türkiye Cumhuriyeti'nin kültürünün ve kimliğinin parçasıdır Bugünün Türkiyesi'nde (Atatürkün tanımladığı şekliyle ortak geçmişi olan bugün ve gelecek de beraber yaşamak isteyen Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları) Kürt, Laz, Çeçen, Ermeni, Yahudi, Rum ve diğer kültürleri içerdmesinden dolayı toplumsal eğitimin çok çeşitli örnekleri vardır 2 Mart 1926'da kabul edilen, "Maarif Teşkilatı Hakkında Kanun" eğitim hizmetlerini düzenlemiştir Bu düzenlemeyle milli eğitim kontrollü bir yapıya dönüşmüştür Cumhuriyetle beraber eğitim anlayışı bilimin diğer alanlarında olduğu gibi sistemler dünya görüşüne bağlı olarak algılanmaktadır Sistemler dünya görüşü ile eğitime bakmamızda bize olguları anlamamızda donuk bir izlenimden daha çok dinamik ve sorgusal yaklaşım sağlaması yatmaktadır Eğitim süreklilik içeren bir olgudur Bir örnekle açıklayacak olursak sistemler eğitim modelini oluştururken ezberci eğitimi eğitim sisteminden çıkaracağız yaklaşımını bütün eğitsel olgulara uygulamak yerine; hangi eğitim metodlarının, hangi koşullarda yararlı olmadığını tanımlanması ve tanımlanan koşullarda ne yaparak eğitimin genel amaçlarına doğru uygulamarımızın verimli hizmet etmesini sağlayabiliriz sorularını sorar Üniversite seçme sınavlarında eğitim katsayılarının belirlenmesi bu yaklaşımın bir ürünüdür Genelde bireylerde eşitsizlik yaratıyor izlenimi versede bu katsayılar doğru belirlendiğinde hem sistemin, hem de istemin içinde yer alan bireylerin başarılarına katkıda bulunmaktadır Bu yaklaşımın öncülerinden Bertalanffy (Bertalanffy L, von 1968, General Systems theory) sistemleri tanımlarken birbirleriyle ilişki içindeki olguların davranış şekillerini inceleyen çalışma alanı olarak tanımlamaktadır Eğitimle ilgili faliyetleri incelerken birbirleriyle ilişkili temel üç ögenin varlığı kabul edilmektedir; eğitim teorisi, eğitim felsefesi, ve eğitim metodu Okul öncesi eğitim (Ana okulu) 2009-2010 eğitim ve öğretim yılına girerken 1 yıllık okul öncesi uygulamasının yaygınlaşmasıyla ilk öğretim sistemi 9 yıla çıkarılmıştır Çok başarılı bir uygulama olmasına karşın yetersizdir Çocuğa daha bu dönemde çok iyi bir karakter analizi yapılmalı ve çoçuk tüm hayatı boyunca bu analizle yönlendirilmelidir, yani müzisyen olabilecek bir çocuğun daha anaokulunda seviyesinin ilgisinin tespitiyle bu yönüne dikkat edilerek eğitim almasını sağlamaya çalışılmalıdır Müzisyen olma yeteneğine sahip bir çocuğun doktor olmasını sağlamaya çalışmak ya da böyle bir eğitim sonucu çocuktan verim beklemek yanlış olur Öncelikle eğitim ve öğretimi birbirinden iyi ayırt etmek gerekir İlköğretim İlköğretim, Türkiye'de 8 yıl sürmektedir Din dersleri zorunludur İlköğretim okullarının kesintisiz 8 yıl olması 28 Şubat sürecini takiben 55 hükümet (Mesut Yılmaz Hükümeti) döneminde 18 Ağustos 1997'de zorunlu kılınmıştır TC Anayasası'nın 42 Maddesi gereği Kimse eğitim ve öğretim hakkından yoksun bırakılamaz İlköğretim, kız ve erkek bütün vatandaşlar için zorunludur ve Devlet okullarında parasızdır Ortaöğretim (Lise) 2006 yılı itibariyle yurt genelinde 4 yıllık sisteme geçilmiştir Anadolu, teknik, özel, akşam gibi türleri vardır Anadolu ve teknik liseler SBS ile ogrenci almaktadir Yükseköğretim (Üniversite) Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı, 1974 ve 1975 yıllarında aynı gün sabah ve öğleden sonra birer olmak üzere iki oturumda, 1976-1980 yıllarında aynı günde ve bir oturumda uygulanmış; 1981'den itibaren iki basamaklı bir sınav haline getirilmiştir İki basamaklı sınav sisteminde ilk basamağı oluşturan Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS) nisan, ikinci basamağı oluşturan Öğrenci Yerleştirme Sınavı (ÖYS) ise haziran ayı içinde uygulanmıştır
|
Türkiye'de Eğitim Ve Öğretim Sistemi |
08-03-2012 | #2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Türkiye'de Eğitim Ve Öğretim Sistemi"Egitimdir ki; bir milleti ya özgür, bagimsiz, sanli, yüksek bir toplum olarak yasatir, ya da esaret ve sefalete terk eder Mustafa Kemal Atatürk" Resim üzerine yazdigin Atatürk'ün bu sözleri cok güzel Rukiacigim Atasözlerimiz vardir, onlari yeri gelince nasihat gibi kullaniriz Atatürk'ün bu tür sözlerini de, tipki Atasözleri gibi benimsemeli ve kullanmaliyiz Konu icin tesekkürler ve ellerine saglik |
|