Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Kültür-Sanat > Şiir Cenneti

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
susma, zamansız, ömrüm

Zamansız Susma Ömrüm....

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Zamansız Susma Ömrüm....



-susmak aşkın dilidir- diyen sevgili

konuş şimdi, kelimelerine ihtiyacım var…”





Parça tesirli sancılar düşüyor kalbime…

düştükçe uçurum, sancıdıkça aşk…

ve aşklaştıkça kalp

daha çok parçalanıyor hayat

yaklaştıkça daha bir özlüyorum

kabul ediyorum,galibimsin

ve ben her şeyini savaş alanında bırakan

mağlup bir komutan gibiyim şimdilerde

tüm zaferlerimi sende yitirmişim

kör bir şahinin gözleriyle yol arıyorum kendime

sana çıkmayacağını bildiğim yolları görmekten korkuyorum belki de kim bilir?


çıkmaz sokaklarda kısır kalıyorum döngülere

ve ben dönemezken kendime

labirentlerinde kaybolmuşken,

sağım sen, solum sen, yolum sen, yönüm sen olmuşken,

senden gayrısına yok,yokluğuna râm olmuşken,

susma ömrüm!



yol kesil cehenneme



keskin bir virajsın içimde bir türlü alamadığım

ne zaman geçmeye kalksam senden,

ya bir uçurum boşluğu, ya bir şarampol oluyor sonum

uzanan elleri tutmuyorum

yüreğime taktığın alyans tutuyor içimi,

içini bırakmıyorum

dul bir hasrete yâd/igar kalıyorum ötelerde

Yar dediğimi ağyar, yaban dediğimi yar sanıyorlar

Sancılanıyorum sessizliğine

Tam vakti;

susturucu takılmışken yüreğime,

haykıramazken,

her kurşun içimi parçalarken,

infilak ederken isyanlarım sensizliğe,

ve akarken gözümden ırmak ırmak,

susma ömrüm!




ateş kesil cehenneme





tüm piyonlarım tükendi

Elimde bir şah…

nereye koysam kendine mat çekiyor

Cemreler ihanet ediyor adına,

Aslı hükümsüz

kendini bile ısıtmıyor

adım lâl kalıyor zemheri ayazlarına

d-üşüyorum

muhaciri değilim gayrı bu Arafın

ne cennet kokabiliyorum, ne cehennem yanabiliyorum

kendimsiz bir kent kuruyorum yokluğunun sokağına

baykuşlara sakinlik yapıyor kentimin ıssızlığı…

sesine parazit yapan bir sesle yıkılıyorum

uğraşma aşk!

kal(n)dıramazsın;

kumdan kaleler gibi bir rüzgarlık değil, bir cümlelik yıkımlarım

bilmem ki hangi rihter ölçer sarsıntılarımı

artçı sellere verirken sitemimi,

sana “sus”arken,

ölüme “su”sarken,

müptelâsıyken kahramanı bıçaklanmış masalların

aşk için aşıkları ezip geçmişken,

susma ömrüm!



şehâdet getir cinnetime





öznesi sen olan bir ömre verdim adını,

ki ölüm yar olana kadar tek yar dediğim ol diye

sana geldim, ölüme yar etme diye

Susma diye çırpınışlarımın tek müsebbibisin

Biliyorum aldırmıyorsun

Dönmeyeyim istiyorsun sultanlığına

Ve aslında aşk’tan korkuyorsun

Zulmetin sırtımda yama olurken yar’alarıma



Hani olur da geldiğimde bir gün

kapanacaksa yüzüme şehrinin kapıları,

her lisanı lâl bırakan bakışlarım anlamını yitirecekse eğer

ve el elini tutacaksa ellerin,

Elimde değil yanacağım




O vakit gülüp geçeceksen yangınlarıma,

Sarmayacaksan,

Benimle kınanıp, benimle yanmayacaksan,

Cennetten kovulmayı göze almayacaksan,

Bir sözüne çölde vaha gibi susarken

öyle umarsız susacaksan…

sen de sus ömrüm!




Sus!

Sus ki, ölüm bana yar,

ben ölüme YAR olayım…


sen toprak kesil cesedime





alinti


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.