Gazaba Uğramış Şehir |
08-02-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Gazaba Uğramış ŞehirGazaba uğramış şehir Önümüzdeki Pazartesi, Pompei'nin yok oluşunun 1919 yıl dönümü Sorsalar, "Pompei size neyi hatırlatır?" diye, çoğumuz, "İtalya'da Napoli şehri yakınlarında antik bir şehirdir" deriz Bu tarif yanlış değil, fakat eksik Pompei, Allahü teâlânın gazabına uğramış bir şehirdir Hafızamıza da böyle yerleşmesi lâzım Batı kaynaklarında da bu yönü ile meşhurdur Tarih boyunca; azgınlıklarından dolayı gazaba uğramış şehir, millet aslında sadece bundan ibaret değil Azgınlıklar zirveye ulaşınca, böyle musibetler çok gelmiş milletlerin başına "Allahü teâlâ imhal eder; fakat ihmal etmez" Yani yapılan azgınlıkların cezasını vermeyi geciktirir; fakat cezalarını vermeyi ihmal etmez Yapılan kazılardan anlaşıldığına göre; zenginliğin, ihtiyaçsızlığın akıl almaz boyutlara yükseldiği Pompei şehri; görünce, insanların utancından yüzünü kapatacağı, gözlerini yumacağı bir eğlence pazarı hâline gelmişti Fuhuş, ahlâksızlık, hayvanları bile utandıracak durumdaydı İnsanlardaki utanma duygusu tamamen dumura uğramıştı Düşünülemeyen, tasavvur edilemeyen ahlâksızlıkların yapıldığı bu şehir, önce şiddetli bir deprem geçirdi Bu ikaza rağmen, eğlence adı altında yapılan türlü ahlâksızlıklarda bir azalma görülmedi Nihayet Vezüv yanardağı, 79 yılı Ağustosunun 24'ünde büyük bir gürültüyle patladı Kimsenin farkında olmadığı bir sırada havadan kızgın taşlar, kaya parçaları ve kızgın lâv yağmaya başladı Bunlardan hemen hemen kurtulmak mümkün olmuyordu Halkın çoğu o anda ne hâldeyse, o şekilde ölmüştü Bulunan iskeletlerin durumlarından, çoğunun sokak ortasında homoseksüellik, zina gibi çirkin işler yaparlarken kızgın lâv yığınlarının altında, o hâlde iken öldükleri anlaşılmaktadır Facia şöyle gelişti: Önce gök gürültüsüne benzer bir uğultu işitildi Çok geçmeden toprak müthiş bir sarsıntıyla sallanmaya başladı Arkasından şiddetli bir patlama sesi ile şehrin üzerine kızgın lâv akmaya başladı Bu durumda ilk akla gelen, hızla kaçıp buradan uzaklaşmaktı Ama ne mümkün, sanki onları arkalarından takip eden, 15 metre yüksekliğindeki kızgın çamur selleri, insanları yakalayıp yutuyordu Bununla da kalmıyor, önüne ne gelirse, evleri, ağaçları bir anda yok ediyordu Püsküren lâvlar kısa zamanda 15 km'lik bir alanı kapladı Kızgın çamur selinden az da olsa kurtulanlar, bu defa da etrafa yayılan zehirli gazların etkisiyle ölüyordu Halk; kaçarken, yükte hafif pahada kıymetli eşyalarını yanlarına almayı da ihmal etmiyorlardı Fakat birkaç adım gidince, o taparcasına değer verdikleri mücevherlerle lâv altında kül oluyorlardı Ağustosun 24'ünde püsküren lâvlar 25'inde de devam etti Denizin üzerini yoğun bir kara bulut tabakası kapladı Ancak üçüncü gün gelen kuvvetli bir rüzgâr ile ortalık aydınlandı Bütün alan bembeyaz örtüyle örtülmüş, koca bir şehir yeryüzünden silinmiş, metrelerce lâv yığınları arasında yok olup gitmişti 1711 yılında tesadüfen fark edilen bu antik şehrin ancak dörtte üçü, 1955 yılında ortaya çıkartılabilmiştir Pompei antik şehrini gezenler, asırlar önceki durumu olduğu gibi görebilmektedirler İtalya'nın başlıca turistik merkezi olan bu antik şehrin yakınında bulunan Capri ve Ischia adaları, bugün de eğlence ve fuhuş merkezidir Burada daha önce yaşayanların başlarına gelenleri bildikleri hâlde, uzaktan burayı seyrederek, eğlencelerine devam edebiliyorlar Çünkü bunlar bakıyorlar, fakat göremiyorlar Bekara suresinde böyle kimseler için, "Artık bunlar kördür, görmezler!" buyurulmaktadır Zamanımızın insanları da Pompei halkı yolunda hızla ilerlemektedir Her gün yeni yeni rezaletler ortaya çıkmakta; en mahrem şeylerden olan doğum ve gerdek gecesini, internette canlı olarak vermek, önemli görev sayılmaktadır Bütün bu olanlar, insanın maneviyattan uzaklaşıp, kendi başına bırakıldığında neler yapabileceğini açık şekilde göstermektedir Çünkü insan, bedeninin yapısı bakımından hayvanlara, ruhu tarafından meleklere benzemektedir Ruh tarafı zayıflar ve beden tarafı kuvvetlenirse, hayvanlara yaklaşır Hayvanlar gibi sadece yerler içerler ve çiftleşirler İnsan, bununla yetinmeyip, ruhunu tamamen bırakır ve sadece bedenini, nefsini düşünüp, şehvetinin peşinde koşarsa, hayvanlardan da aşağı olur Allahü teâlâ, Kur'an-ı kerimde, "Hatta onlar, hayvanlardan daha aşağıdırlar" buyurarak, böyle kimseleri haber vermektedir Mehmet Oruç |
|