Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
dünyada, gölgesi, kısadır, zalimin, ömrünün

Bu Dünyada, Zalimin Ömrünün Gölgesi Kısadır

Eski 07-27-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Bu Dünyada, Zalimin Ömrünün Gölgesi Kısadır






Bu dünyada, zalimin ömrünün gölgesi kısadır
"Zulüm devam etmez, fakat küfür devam edebilir" sözü büyüklerimizin ortaya koydukları bir kaidedir

Bu sözün manasına yakın, Hazreti Ali'ye nispet edilen şöyle bir vecize de vardır: "Bu dünyada, zalimin ömrünün gölgesi kısadır" Yani, kendi ömrü değil, ömründen sonra sürecek gölgesi de kısa olur Bin yıl sürecek şeyler on beş sene de sürmez

Zulüm, tecavüz ve haksızlık demek Günlük hayatta çeşit çeşit zulümlere şahit oluyoruz Kâinatın hukukuna tecavüz de zulümdür, insanların hukukuna riayet etmemek de En kötüsü de inanan insanlara inançlarından dolayı zulmetmek Bir zümreyi, ideoloji, mezhep ya da meşrep farklılığından dolayı düşman belleyip onu mücadele edilecek bir tehlike olarak kabul etmek Kabul etmekle kalmayıp nefsin ve şeytanın fısıltılarına kanıp yok etme adına mücadeleye başlamak Bugün Suriye'de yaşanan tam da budur ve bu sebeple buna herkes "zulüm" diyor Ama biliyoruz ki böyle durumlarda Allah mazlumlar namına zalimlerden intikam alır ve onları iflah etmez

Burada iki durum söz konusu: Bir tarafta zalimin zulmü, diğer tarafta zulme, haksızlığa maruz kalan veya kalanlar Zalim, zulmünün Arş'a kadar varmasından ve orada cevap bulmasından endişe etmelidir Arş'ın sahibinin bu zulme dünyada ya da ahirette nasıl mukabele edeceğini düşünmeli, tir tir titremelidir Mazlum da imtihanda olduğunu düşünmeli, kaderin o zalimin eliyle kendisine bir mesaj verdiğinin idrakinde olmalıdır "Beşer zulmeder, kader adalet eder" kaidesini hiçbir zaman unutmamalıdır

Dinlerinden, dinî düşüncelerinden, hizmet felsefelerinden ve mümince yaşamalarından ötürü zulme uğrayan kimseler imtihanda olduklarını hiçbir zaman hatırdan çıkarmamalı ve mutlaka sabretmelidirler Mazlumlardan bazıları, maruz kaldıkları psikolojinin tesiriyle, zalimin başına gelen en küçük bir belayı kendilerinden ötürü gelmiş bilirler Hatta liyakatlerinin olup olmadığına bakmadan, maddeten ve manen zafer kazanmış havasına girerler Zalimin kendilerinden dolayı tokat yediğini düşünürler Böyle bir tavır çok çiğ ve enaniyet dolu bir tavırdır Ve mazlumun yaman bir çelişkisi ve imtihanıdır

Başına küçük bir bela gelen her mümin, zulüm gördüğü insanların başına hemen bir şey gelmesini beklememelidir Zira Allah Halîm'dir O, suçluların cezalarını hemen vermek gücüne sahip olduğu halde sonraya bırakır ve hep hilim ile muamele eder Bu konuda, Müslümanların çektikleri eza ve cefaları gören Hazreti Ebû Bekir, Allah'ın Halîmliği karşısında çok defa: "Mâ ahlemeke yâ Rabbena! Ne kadar Halîmsin ey Rabb'imiz!" demiş ve hilm ü silm yolunda yürümüştür Allah Halîmdir ve Rabbü'l-âlemin'dir Mümin, ne kadar dayanıklı olduğunu, Allah için neye ne kadar dayanabileceğini, ızdıraba ne kadar tahammül edebileceğini göstermelidir Çilelere katlanmalı, bu vesileyle imanına ve sadakatine dair rüşdünü ispat etmelidir Bu, meselenin müminlere bakan yönüdür

Zalim içinse bütün bütün affedilme hakkını kaybetme riski söz konusudur Bazen zulüm Arş'a kadar yükselir, "Gayretullah"a dokunur İş bu kerteye geldiğinde Cenab-ı Hak zalimi yakalar, derdest eder ve cezalandırır Bu durumda zalime Allah'ın azabının dokunması hak olur Kur'an bize konuyla alakalı şunları söyler: "Halkı zalim olan ülkeleri Rabb'inin cezasıyla çarpması işte böyle olur! Şüphesiz ki O'nun azapla çarpması pek acı, pek çetindir!" (Hûd Suresi,11/102) Aynı konuya işaret eden bir hadis-i şerifte de Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Allah zalime (zulmünden döner diye) imkân, fırsat ve mühlet verir Çünkü Allah âlemlerin Rabbi ve Erhamü'r-râhimîndir Bütün bunlara rağmen zalim zulmünden dönmez ise bir kez daha fırsat verir Fakat bir de yakaladı mı artık onu iflah etmez ve onun canını çıkarır" Allah Resûlü, bu beyanın sonunda da Hûd Sûresi'nde geçen yukarıdaki ayeti okumuştur

Nitekim müminler olarak pek çoğumuz Cenab-ı Hakk'ın zulmedenlere bu dünyada verdiği cezalara bizzat şahit olmuşuzdur Çok defa görmüşüzdür ki, Allah, zalimlerin çevirdikleri dolabı getirip kendi başlarına çevirmektedir (Bkz: Feth, 48/6; Fâtır, 35/43) O halde bu konuda mümine düşen, sabırla beklemektir Her şeyi gören ve bilen Rabb'imiz Müheymin'dir O, her şeyi bilip etrafımızdaki her hadiseyi tedbir edendir Eğer bir şey çekiyorsak, çekilen şeyleri, çektirenlerin kimler olduklarını ve onların durumlarını da Allah görmektedir Öyle ise "Doğacaktır bize vaat ettiği günler Hakk'ın, kim bilir belki yarın, belki yarından da yakın" (M Akif) deyip teslimiyet içinde beklemeye devam etmeliyiz

Açıklama ve özür: Gecen haftaki yazıda Sızıntı dergimizin internet uygulamasını eleştirmiştim Ama gördüm ki hata Sızıntı'da değil, bende Bazen insanın basireti bağlanır ya aynen öyle bir durum oldu Hata varsa bile -ki yok- ilgilisine söyleyebilecekken buradan duyurmam hiç hoş olmadı Gerek bazı okurlar, gerekse Sızıntı'yı her ay bize hazırlayan -başta Ali Osman Dönmez hocam olmak üzere- değerli dostlar haklı sitemlerde bulundular Evet haklıydılar; konu Sızıntı olunca akan sular durur O bizim gözümüzün nuru Bizim mevsimin ilk turfanda meyvesi Onu üzmek haddimiz değil Bu yüzden hem Sızıntı dergisindeki dostlardan hem sizden özür ve helallik diliyorum

Süleyman Sargın

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.