Yahudi Soykırımı |
07-26-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Yahudi SoykırımıHolokost (Yunanca: Holókauston, tamamen yakmak kelimesinden kaynaklanıyor), Nazi Soykırımı, Yahudi Soykırımı, ya da Ha-Shoa (İbranice: השואה Felaket); Almanya'nın Nazi döneminde yaklaşık 6 milyon kişinin sistemli bir şekilde öldürüldükleri katliama verilen isimdir Yahudiler başta olmak üzere Sintiler, Romanlar, Yenişler ve diğer "Çingene" kabul edilen insanlar, Nazi aleyhtarı Almanlar, özürlüler, homoseksüeller, Yehova'nın Şahitleri, savaş tutsakları, Lehler ve diğer Slavlar da bu katliamın kurbanları olmuşlardır Birçok akademisyen ise bu grupları Holokost'a dahil etmeyerek, Holokost'u sadece Yahudi Soykırımı olarak, Naziler olayları zaman zaman "Yahudi problemine nihaî çözüm" olarak tanımlamışlardır Tüm Holokost kurbanları hesaba katılınca, hayatını kaybedenlerin sayısı, bazı akademisyenlere göre 17 milyon kişiye kadar çıkabilir Bu insanların öldürülme nedeni, Nazi döneminde doruğuna varmış olan Yahudi nefretinin ve Nazi ırkçılığı görüşüne göre "yaşamaya hakkı olmayan alt-sınıf ırklar" olarak görülmüş olmalarıydıÖldürülen insanların yanısıra, aralarında Afrika kökenli Almanların da olduğu binlerce kişi ise zorla kısırlaştırıldı Ana bina-Toplama kampı girişi Nordhausen - D V-2 fabrikasında zorla çalıştırılan kurbanlar (12 Nisan 1945'de ABD ordusunun Nordhausen'e ulaştıktan sonra çekilmiştir) Kökenbilim [değiştir]Holokost sözcüğü (Yunanca: holókauston), "holos" (tüm, komple) ve kaustos (yakılmış, köz olmuş) sözcüklerinin birleşiminden oluşur ve tamamen yakılmış, yanıp kül olmuş anlamına gelir Kaustos sözcüğünün kökü yakmak anlamına gelen kalein sözcüğüne dayanır Holokost sözcüğü, aslen Yahudi dini törenlerinde altarda yakılarak tanrıya sunulan bir sununun adıdırYahudi soykırımının dünya gündemine girmesiyle holokost sözcüğü bu felaketi tanımlamak amacıyla da kullanılmaya başlandı TARIHCE 1933 yılında Yahudilerin haklarının azaltılması ile adım adım başlayan felaket, sonunda Nazi hükümetinin eline geçirebildiği bütün Avrupa Yahudilerini katletmesi ile sona erdi Bu süreç kaba şekilde üç döneme ayrılabilir: Yahudilerin haklarının ellerinden alınması ve yüksek görevlerden uzaklaştırılmaları Yahudilerin mallarının ve mülklerinin ellerinden alınması, ve gettolarda yaşamaya zorlanmaları "Nihai çözüm", toplanıp, ölüm kamplarına götürülmeleri ve orada sistemli olarak büyük kapsamlı bir şekilde Gaz odalarında ya da farklı şekillerde öldürülüp cesetlerinin yakılması 1933-1939 döneminde Yahudilere karşı uygulamalar Adolf Hitler'in 1933 yılında başa geçmesi ile birlikte, Yahudilerin haklarının kısıtlanması uygulamalarına başlanmıştır Hitlerin NSDAP partisine ait Sturmabteilung örgütü (kısaltması: SA), Yahudi memurların ve Yahudi hukukçuların görevden alınmalarını sağladı ve 1 Nisan 1933 Alman halkını Yahudi dükkanlarına karşı boykota çağırdı Bu Boykot, Yahudi dükkanlarının harap edilmesi, yağmalanması ve sahiplerinin dövülmesi ile sonuçlandı 1935 yılında Yahudilerin durumu tekrar daha da kötüleşti; Yahudilerin doktorluk, eczacılık, askerlik ve birçok diğer meslekleri yapması yasaklandı 1935 yılının Haziran ayında Berlin'de tekrar Yahudi dükkanlarının harap edildiği bir ayaklanma gerçekleşti 15 Eylül 1935 tarihinde "Nürnberg kanunları" çıkarıldı Bu kanuna göre, Ari ırktan olmayanlar "alt sınıf"-insanlardır, ve ari ırkına ait insanlar ile evlenmeleri yasaklandı 1936 yılında Berlin'de yapılan Olimpiyatlar ile bütün dünyanın dikkatinin Almanya'ya yönelmesi sayesinde kısa bir süre için Yahudi nefreti, dolayısıyla antisemitik uygulamalar arka planda kalır Ama 1938 yılından itibaren eskisinden daha şiddetli bir şekilde geri döner 5 Ocak 1938'de Yahudileri tipik bir Yahudi ön ve soyadı taşımaya mecbur kılan yeni bir yasa çıkarılır Yahudi olan bir kimse artık devletten sosyal yardım alamaz Yahudilere birçok diğer meslek yasaklanır Yahudi öğrenciler Alman öğrencilerden ayrılırlar Berlin'de 1600 Yahudi toplanır ve kapalı kamplara götürülür Bu haber yayıldığında Yahudilerin işsizlerinden ve en fakirlerinden bir kısmı yurtdışına göç eder Kısa bir zaman sonra Yahudilerin kaçmaları da zorlaşır Birçok ülke Yahudi göçmenleri geri çevirmeye başlar NSDAP 1938 yılının Kasım ayında birçok ayaklanma organize eder En şiddetli ayaklanma 9-10 Kasım'da gerçekleşen "Kristal Gecesi"'dir Bu ayaklanmada yüzlerce yıllık sinagoglar, Yahudilerin dükkanları, evleri ve diğer mülkleri yakılır ve tahminen 400 Yahudi öldürülür Diğerleri dövülür ve aşağılanır Bundan sonraki birkaç gün içinde 36000 Yahudi toplama kamplarına taşınır Bu ayaklanmaların amacı, aslında halkın ne türlü bir tepki göstereceğini tespit etmektir Hitler'in sağ kolu Goebbels bu ayaklanmalardan sonra gazetelere şu başlığı bastırır; "Halkın ruhu kaynadı ve sonunda taştı" Bundan sonra Yahudilerin bazı diğer hakları da ellerinden alınmıştır Artık Yahudilere ticaret yapmak ve birçok diğer şey yasaklanır Artık bir Yahudi sırf işçi olarak çalışabilir Bütün Yahudi dernekleri bir çatı altında toplanmaya zorunlu tutulur 1939: Sistemli katliamın başlangıcı II Dünya Savaşının başlaması ile birlikte, 1 Eylül 1939'da asıl Yahudi soykırımı başlamıştır Bütün Yahudilerin soyunu tüketme kararının 1941 yılının Ekim ayında mı yoksa yaz zamanında mı verildiği konusunda tarihçiler aynı fikirde değillerdir Adolf Hitler aslında bu kararını 1925 yılında yazdığı "Mein Kampf" (Kavgam) adlı kitabında çoktan açıklamıştır Yahudilerin üzerlerinde taşımaya zorunlu tutuldukları "Davud'un Kalkanı"1939 yılında Almanya'da bulunan bütün Yahudilerin toplanıp Polonya'da gettolara yerleştirilmeleri kararı verilmiştir 1940 yılında Polonyadaki gettoların sayıları hızla artmaya başlar Bu gettolarda açlıktan, soğuktan ve salgınlardan çok insan ölür Gettolarda ölüm artık o kadar doğal bir şeydir ki kaldırımlarda açlıktan ölmek üzere yıkılan insanlarla ve yığılı duran cesetlerle kimse ilgilenmez 9 Ekim 1941den itibaren bütün Yahudilerin iyi görünür şekilde bir Davud'un Kalkanı sembölü taşımaları zorunlu kılınır Hala Almanya'da yaşayan son Yahudilerin evlerine "Burda bir Yahudi oturuyor" diye bir yazı ya da bir Davud'un Kalkanı resimi bırakılır O zamana kadar rahat bırakılmış 65 yaş üzeri Yahudiler de kamplara götürülürler 19 Ekim 1941'den sonra medyaya bu konu hakkında haber yayınlamak yasaklanır Almanya'daki son Yahudilere et, buğday, süt, bal gibi gıdalar verilmesi yasaklanır Artık hasta Yahudilere ilaç vermek yasaklanır Yahudilerin bir mahkemeye başvurma hakları da ellerinden alındıktan sonra, artık Almanya'da kalan en son Yahudiler avlanmayı bekleyen kurbanlardan farksızdır |
Yahudi Soykırımı |
07-26-2012 | #2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Yahudi SoykırımıKampların girişinde yer alan Arbeit macht frei yani Çalışmak insanı özgürleştirir yazısı İlk ölüm kampı 1933'te Münih yakınındaki Dachau kentinde inşa edilmişti Bu kamp ilk başta sırf siyasi tutukluları ortadan kaldırma amacıyla inşa edilmişti; yani Nazi-Hükümetini rahatsız eden Komünistler, Sosyal demokratlar, pasifistler, solcular ve diğer Nazi aleyhtarı entelektüeller Daha savaşın en başlarında Polonya'da uygulanan toplu halde kurşuna dizmeli katliam şekli, Nazilerin görüşüne göre çok az etkiliydi ve bu yüzden büyük kapsamlı bir "Temizleme" için, yeni yöntemler aranmaya başlandı 1941 yılının sonbaharından itibaren "Gazlama-Kamyonları" kullanmaya başlamışlardı Bu kamyona başka bir kampa götürüleceklerini sanan Yahudiler doldurulduktan sonra, Kamyonun egzoz dumanını kamyonun arka kısmına bağlıyorlardı ve bu yolla kamyondaki Yahudilerin egzoz gazından boğulması sağlanıyordu 1939-41 yıllarında, Ruhsal ve bedensel engelliler, sabit "Gaz odalarına" Kamyon egzozu bağlanarak öldürülüyorlardı Katliamın bu döneminde, engelli kurbanların üzerinde Nazi doktorları bir sürü yeni öldürme metodları denemişti Bu deneylerde kazanılan tecrübeler katliamın devamında Nazilerin çok işine yarayacaktı Kamyon egzozu ile öldürme metodu da Nazilerin beklentilerini tatmin etmeyince, nihayet Fabrika usulu bir öldürme endüstrisi kurulmaya başlandı Bu biçim "Öldürme Fabrikaları" bu yerlerde inşa edildi: Auschwitz-Birkenau (1941) KZ Chelmno (ya da Kulmhof) (1941) KZ Treblinka Varşau (1942) KZ Majdanek Lublin (1942) KZ Belzec Lublin yakınında (1942) KZ Sobibor Polonya KZ Maly Trostinez Minsk Artık hayvan Vagonları Yahudiler ile doldurulup bu Fabrikaların içine kadar Tren ile götürülüyorlardı Duş odası görünümüne sahip olan Gaz-Odalarına Yahudiler fazla itiraz etmeden toplu halde giriyorlardı Böylece rahatlıkla, en etkili öldürme gazı olan Züklon B bu odalara pompalanıp, öldürülebiliyorlardı Bu gaz 20 dakika süren çok eziyetli bir ölüme yol açıyordu Sonra bu cesetler, sırf bu amaç için üretilmiş olan fırınlarda yakılıyordu Ayrıca kurbanların üzerinde, Alman doktorları ve bilim adamları sınırsız deney imkanı bulmuşlardı Örneğin insanlar, fazla yüksek veya fazla düşük basınçlı odalara kapatılıp, hava basıncının insan üzerinde etkileri, buzlu suya sokulup ne zaman öldükleri araştırılıyor,insanların vücuduna petrol şırınga edilip yaşayıp yaşamadıkları kontrol ediliyor, bakterilerle enfekte edilip etkileri izleniyordu ve yeni ameliyat yöntemleri deneniyordu Bu deneylerde en meşhur isim Alman doktor Josef Mengele olmuştur Öldürülenlerin altın dişleri toplanıp devlet bankasına gönderiliyor, ve bazı iddialara göre hatta kesilen saçları döşek üretiminde, vücut yağları ise sabun üretiminde kullanılıyordu Ölülerden sabun üretildiği konusu savaştan sonra ilk başta New York Times gazetesi olmak üzere tüm dünya medyası'nın ele aldığı bir konu olmuş, Ruslar tarafından Nürnberg mahkemesine araştırılması istenen sabunlar getirilmiş ve Romanya'nın bir köyünde hatta sabun dolu kutular ölen yahudileri temsilen defnedilmişdir Ancak daha yeni zamanda yapılan araştırmalar sonucu, ölülerden sabun yapma meselesi'nin sırf Yahudiler hakkında yapılan fıkralarla ortaya çıkıp, Ruslar tarafından ciddiye alınarak böyle boyutlara ulaşmış bir hikaye olduğu öne sürülmüştür Birkenau'ya yeni getirilen Macaristan Yahudileri (Mayıs / Haziran 1944) Toplama kamplarında yaşama şartları Nihai Çözüm"ü uygulamak için bütün Avrupa'ya Ölüm-kampları inşa edilmiştir |
Yahudi Soykırımı |
07-26-2012 | #3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Yahudi SoykırımıKatliamın bilançosu ve kanıtları Nazi döneminden kalma, Holokost'un tasarımını kanıtlayan yazılı belgelerin sayısı çok azdır Bununla ilgili olarak, Nazi yönetiminin gelecek kuşaklara kanıt bırakmamak için belgeleri bilinçli olarak yokettiği fikri hakimdir Holokost'un tasarımı devlet sırrı olarak değerlendiriliyordu ve Holokost'u tasarlayan yönetimin doğrudan emrinde olan yüksek pozisyonlu görevliler bu konuyu asla dışarıya taşımamak emrini almışlardı Yani Holokost'u tasarlayanlar, yaptıklarının insanlık dışı olduğunun bilincindeydiler Heinrich Himmler'in 1940'ta yazdığı „Madagaskar planı“ adlı memorandum'da, bütün Avrupa Yahudileri'nin zorunlu şekilde toplanıp Madagaskar adasına yerleştirilmeleri fikri „Eğer Bolçeviklerin yaptığı gibi, bir halkın fiziksel şekilde tamamen ortadan kaldırılması Almanlığa yakışmaz ve imkansız olarak kabul edilirse, Yahudi sorunu'nun en insancıl nihai çözümü“ olarak ortaya konulmaktadır Buna göre Yahudilerin ortadan kaldırılması'nın Hitler'in en yakın çevresinde bu dönemde çoktan sözü ediliyordu Himmler'in 1943 yılının eylül ayında, toplu idamlara başlamış olan SS askerlerinin ve subayların karşısında yaptığı Pozen konuşması ndan sonra, Yahudi soykırımı Hitler'in emiri ile gerçekleşmişti Himmler'in özel doktoru Felix Karsten, Himmler'in kendisine „Savaşın sonuna kadar, bir tek Yahudi bile hayatta kalmıyacağını, Hitler bunu böyle istediğini“ söylediğini aktarmışdır[12] Yani Hitler bu emiri ancak 1941'in eylül'ünde Sovyetlere karşı mağlup olabileceğini kabul etmekle, buna tepki olarak değil, gücünün zirvesinde olduğu bir dönemde vermiştir Rusya'dan vaz geçilene kadar büyük bir ihtimalle, Yahudilerin Rusya'nın yaşamak mümkün olmayan bölgelerine sürülmeleri ve orada ölmeleri tasarlanıyordu Ama Rusya'nın kolayca ele gecirilmesi gerçekleşmeyince, 1941'in sonbaharında daha savaş bitmeden doğu Avrupa'nın işgal edilmiş bölgelerinde nihai çözümün başlatılması kararı alınmıştı 20 Ocak 1942'de Adolf Eichmann tarafından yönetilen yüksek devlet memurlarının Yahudi sorununun nihai çözümü nün organize edilmesi'nin ayrıntılarını konuştukları Wannsee Konferansı gerçekleşti (Bu konferansın protokölü en değerli kanıtlardan birisidir) Bu protoköle göre öldürülmeleri tasarlanan Avrupa Yahudilerinin sayısı 11 milyondu Kurbanların sayısı Holokost kurbanlarının sayısı uzun zaman boyunca sırf kabaca tahmin edilmiştir Nürnberg mahkemesi duruşmalarında 1946 yılında, öldürülen Yahudilerin hakkında ilk kez 6 milyon sayısı ortaya konulmuşdur 1945'e kadar emniyet bakanlığında çalışmış olan Wilhelm Höttl adlı memur, Adolf Eichmann'ın kendisine anlattıklarını mahkeme karşısında şöyle açıklamışdır: Ölüm kamplarında toplam dört milyon, diğer biçimlerde 2 milyon Yahudi öldürülmüşdür Diğer biçimlerde öldürülenlerin çoğu Rusya'ya doğru ilerleyen ordunun içindeki SS komandoların bulduğu Yahudileri kurşuna dizmesi ile ölmüştür[14] Holokost araştırmacılığı bundan sonraki tarihlerde daha düşük sayılı tahminler ortaya koymuştur 1953 yılında ingiliz tarihçi Gerald Reitlinger ölen Yahudilerin sayısını 4,2 - 4,7 milyon civarında tahmin etmiştir[15] ABD'li tarihçi Raul Hilberg ise 1961 yılında 5,1 milyon sayısını öne sürmüştür[16] Diğer bir ingiliz tarihçi Martin Gilbert 1982 yılında 5,7 milyon sayısını ortaya koynuştur[17] 1990 yılında, o zamana kadar tanılmayan belgeler dolu olan sovyet arşivleri, tarihçilere açılmıştır Bu arşiv'de kamplara taşınanlar listeleri, sürgün için kullanılan trenlerin kalkış planları ve Yahudi cemaatlarının Holokost'dan önce ve sonra ki sayılarını içeren belgeler bulunmuştur Bu belgelerin yardımı ile öldürülenlerin sayıları tekrar hesaplanmış ve örneğin Auschwitz ölüm kampında 1,1 milyon (900000'i Yahudi) ile sanıldığından daha az insan öldürüldüğü ortaya çıkmıştır[18] Diğer ülkelerde öldürülenlerin sayılarıda daha ayrıntılı hesaplanabilmiştir Wolfgang Benz'in yazdığı „Dimension des Völkermords“ (1991, 2'nci basım 1996) adlı kitap'da, günümüzde en güvenilir bilgilere ve kaynaklara dayanarak yapılmış olan hesapların neticesi en güvenilir sayılar olarak kabul edilmektedir Burkhard Asmuss'un 2002'de ortaya koyduğu daha kaba hesaplardan sonra, kabul edilen en modern sayılar en az 5,6 milyon ve en fazla 6,3 milyon sayıları arasında hareket etmektedir Bu sayılar yaralarından ölenleri ve sürgün sırasında ölenleride dikkate almaktadır "Soykırımın boyutları" adlı kitabın verdiği sayılara göre, kurban sayılarının bölgesel dağılımı şöyledir (Nazi yönetimi altında olan dönemlerinde): Arnavutluk 600 Bulgaristan 11000 Danimarka 161 Almanya 165000 Fransa ve Belçika 32000 Yunanistan 60000 İtalya 7600 Yugoslavya 55000 – 60000 Lüksemburg 1200 Hollanda 102000 Norveç 735 Avusturya 65000 Polonya 2700000 Romanya 211000 Sovyetler Birliği 2100000 – 2200000 Çekoslovakya 143000 Macaristan 502000 1944'de Babi Yar'da (Ukrayna) açılan bir toplu mezar (Babi Yar Katliamı) Bialystok'da açılan bir toplu mezar Buchenwald kampında yakılan tutsaklardan toplanan altın dişlerin bir kısmı Lucy Dawidowicz'in çalışmasına göre 2 Dünya Savaşı sırasında Avrupa'da öldürülen Yahudi nüfusu |
Yahudi Soykırımı |
07-26-2012 | #4 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Yahudi SoykırımıSoykırım inkarcılığıDünyanın birçok ülkesinde Yahudi Soykırımı'nı tartışmaya açmak suçtur ABD'deki nefret yasaları gereği Yahudi soykırımını tartışmak toplumdaki nefreti artıracağından bu konuyu tartışmak yasaklanmıştır Avrupa'da ise bir İngiliz yazar, Yahudi soykırımının çok büyük çaplı olmadığını, ölen birçok Yahudinin tifo gibi hastalıklardan öldüğünü söyleyip, Almanya'nın hiçbir kampında gaz odasının bulunmadığını iddia ettiği için 3 yıl hapse mahkum edilmiştir İran cumhurbaşkanı Mahmut Ahmedinecat ise Yahudi Soykırımı'nın, Yahudileri Filistin'e yerleştirmek için uydurulmuş bir yalan olduğunu iddia etmiştir Bu iddiaları geniş yankı bulmuş ve Müslüman ülkeler de dahil olmak üzere, bir çok kesimin ilgisini üzerine çekmiştir Nazi aleyhtarı Alman kadınlar, yakıldıkları fırınlardan ikisinin içinde dipnotlar Berenbaum, Michael The World Must Know, The United States Holocaust Memorial Museum, pp125ff ^ "Non-Jewish victims of Nazism," Encyclopaedia Britannica ^ Weissman, Gary Fantasies of Witnessing: Postwar Attempts to Experience the Holocaust (Şahitlerin Fantazileri: Savaş Sonrası Holokost'u Yeniden Yaşama Girişimleri), Cornell University Press, 2004, ISBN 0801442532, s 94: "Kren çizmek istediği tabloyu oluştururken Kommissararbefehl'e başvurur Yazar şuna cevap arar: 'Açlıktan ölmeye mahkum edilen, ancak -çarpıcı bir şekilde- raporlara geçmeyen, Sovyet savaş esirleri de Holokost'a dahil edilmeli midir?' Birçok akademisyen, Holokost tanımının sadece sistematik bir şekilde öldürülen Yahudileri kapsaması gerektiğini savunarak, "Hayır" diyeceklerdir" "The Holocaust: Definition and Preliminary Discussion" (Holokost: Tanımlar ve Hazırlık Tartışmaları), Yad Vashem: "Holokost bu kaynakta, '1933-1945 yılları arasında Nazi yönetimi tarafından gerçekleştirilen tüm Yahudi aleyhtarı faaliyetler' olarak tanımlanmıştır Bu faaliyetlere, 1930larda Alman Yahudilerinin hukuki ve ekonomik haklarından ve konumlarından mahrum edilmelerinden tutun da, çeşitli ülkelerde Yahudilerin toplanması ve açlığa mahkum edilmesi ile Avrupa'da 6 milyona yakın Yahudinin öldürülmesi dahil edilmiştir Holokost, Naziler tarafından Avrupa'da çeşitli etnik ve siyasi gruplara uygulanan baskı ve cinayetlerin bir bölümüdür" Niewyk, Donald L The Columbia Guide to the Holocaust, (Kolombiya'nın Holokost Rehberi) Columbia University Press, 2000, s45: "Holokost genellikle '5 milyondan fazla Yahudi'nin, II Dünya Savaşında, Almanlar tarafından öldürülmesi' olarak tanımlanır Bu tanım, herkes tarafından tatmin edici bulunmaz Almanlar diğer gruplara ait milyonlarca insanı da öldürdüler: Çingeneler, zihinsel ve bedensel engelliler, Sovyet savaş esirleri, Polonyalı ve Sovyet siviller, siyasi tutuklular, kilisenin öğretilerine karşı çıkanlar ve eşcinseller" "Holocaust," Encyclopaedia Britannica, 2007: " II Dünya savaşı esnasında 6 milyon Yahudi erkek, kadın ve çocuğun Nazi Almanyası ve yandaşları tarafından devlet eliyle öldürülmesi Almanlar bunu "Yahudi sorununa nihai çözüm" olarak tanımladılar " "Holocaust", Encarta: "Holokost, Avrupa'daki Yahudilerin II Dünya Savaşı esnasında (1939-1945) Nazi Almanyası ve yandaşları tarafından neredeyse tamamen yok edilmesidir Almanya'daki Nazi Partisi'nin liderleri 56 - 59 milyon Yahudi'nin yok edilmesini emretmişlerdi Yahudiler Holokost'u tanımlarken daha çok Shoah (İbranice: felaket ya da tamamen yok etme) sözcüğünü kullanırlar " Paulson, Steve "A View of the Holocaust" (Holokost'a bir bakış), BBC: "Holokost Naziler tarafından Yahudilere karşı 1933 ve 1945 yılları arasında gerçekleştirilen saldırılardır Bu saldırılar, Nazilerin 'Avrupa'da Yahudi sorununa nihai çözüm' olarak tanımladığı ve 6 milyon Yahudi'nin öldürüldüğü olaylarda doruk noktasına ulaşmıştı Nazilerin kurbanları sadece Yahudiler değildi Bu katil ve ırkçı rejim tarafından, yaklaşık 15 milyon sivilin öldürüldüğü tahmin edilmektedir Bu rakama milyonlarca Slav ve Asyalı, 200000 Çingene ve diğer gruplar da dahildir Aralarında Afrika kökenli Almanların da olduğu binlerce kişi zorla kısırlaştırıldı "The Holocaust", Auschwitzdk: "The Holocaust was the systematic annihilation of six million Jews by the Nazis during World War 2 In 1933 nine million Jews lived in the 21 countries of Europe that would be military occupied by Germany during the war By 1945 two out of every three European Jews had been killed 15 million children were murdered This figure includes more than 12 million Jewish children, tens of thousands of Gypsy children and thousands of handicapped children" "Holocaust—Definition", Encyclopedia of the Holocaust, Center for Holocaust and Genocide Studies: "HOLOCAUST (Heb, sho'ah) In the 1950s the term came to be applied primarily to the destruction of the Jews of Europe under the Nazi regime, and it is also employed in describing the annihilation of other groups of people in World War II The mass extermination of Jews has become the archetype of GENOCIDE, and the terms sho'ah and "holocaust" have become linked to the attempt by the Nazi German state to destroy European Jewry during World War II … One of the first to use the term in the historical perspective was the Jerusalem historian BenZion Dinur (Dinaburg), who, in the spring of 1942, stated that the Holocaust was a "catastrophe" that symbolized the unique situation of the Jewish people among the nations of the world" Also see the Center for Holocaust and Genocide Studies list of definitions: "Holocaust: A term for the state-sponsored, systematic persecution and annihilation of European Jewry by Nazi Germany and its collaborators between 1933 and 1945" "The Holocaust", Compact Oxford English Dictionary: "(the Holocaust) the mass murder of Jews under the German Nazi regime in World War II" The 33rd Annual Scholars' Conference on the Holocaust and the Churches defines the Holocaust as "the Nazi attempt to annihilate European Jewry," cited in Hancock, Ian "Romanies and the Holocaust: A Reevaluation and an Overview", Stone, Dan (ed) The Historiography of the Holocaust Palgrave-Macmillan, New York 2004, pp 383–396 Bauer, Yehuda Rethinking the Holocaust New Haven: Yale University Press 2001, p10 Dawidowicz, Lucy The War Against the Jews: 1933–1945 Bantam, 1986, pxxxvii: "'The Holocaust' is the term that Jews themselves have chosen to describe their fate during World War II" ^ 26 milyon kişilik bir diğer sayıdan da bu kitapta bahsedilmiştir: Service d'Information des Crimes de Guerre: Crimes contre la Personne Humain, Camps de Concentration Paris, 1946, p 197 ^ Dieter Pohl: Verfolgung und Massenmord in der NS-Zeit 1933–1945 (Nazi döneminin katliamları), Darmstadt 2003, S 64 und 111 ^ Paulson, Steve "A View of the Holocaust" (Holokost'a bir bakış), BBC ^ a b Oxford Dictionary of English 2e, Oxford University Press, 2003, Holocaust maddesi ^ "Boycotts", Center for Holocaust and Genocide Studies, University of Minnesota, retrieved September 6, 2006 ^ Almanca Wikipedia "Nürnberger Gesetze" maddesi ^ Simon Wiesenthal'ın Yahudi sabunu hikayesi hakkında araştırmaları ^ Peter Longerich: Politik der Vernichtung München 1998, ISBN 3-492-03755-0 S 273f ^ Dossier Kersten im Centre de Documentation Juive bzw Felix Kersten, The Kersten Memoirs, 1940–1945, Time Life Education (1992), ISBN 0-809-48737-3 ^ Dawidowicz, Lucy The War Against the Jews, Bantam, 1986 ^ Dokument 2738-PS, US-296 des Internationalen Militärgerichtshofs; zit nach: Der Prozess gegen die Hauptkriegsverbrecher vor dem Internationalen Militärgerichtshof Nürnberg 14 November 1945 – 1 Oktober 1946, Nürnberg 1947, Bd 3, S 635 ^ Gerald Reitlinger, The Final Solution, 1953 ^ Raul Hilberg, The Destruction of the European Jews, 1961 ^ Martin Gilbert, Endlösung Die Vertreibung und Vernichtung der Juden Ein Atlas, 1982 ^ Francisek Piper: Die Zahl der Opfer von Auschwitz 1993 ^ İran'da Seyyed Mojataba Asisi tarafından yazılan Soykırım İnkarcılığı hakkında bir kitabın almanca tercümesi |
Yahudi Soykırımı |
07-26-2012 | #5 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Yahudi Soykırımıilgili filmler 'Nuit et Brouillard', (1955) 'Shoah', (1985) Schindler's List', (1993) 'Bent', (1997) - Homoseksüellere karşı yapılan muamele 'La vita è bella (İngilizce: Life is Beautiful)', (1997) 'Sunshine', (1999) 'Into the Arms of Strangers: Stories of the Kindertransport', (Doku, 2000) 'Nirgendwo in Afrika (İngilizce: Nowhere in Africa)', (2001) 'The Grey Zone', (2001) 'Conspiracy', (2001) - Wannsee Konferansı Piyanist (İngilizce: The Pianist)', (2002) 'Amen (Eyewitness)', (2002) |
Yahudi Soykırımı |
07-26-2012 | #6 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Yahudi SoykırımıAdolf Hitler 20 Nisan 1889 yılında Yukarı Avusturya’nın Braunau kasabasında doğan Hitler, 30 nisan 1945 yılında Berlin’de intihar ederek hayatına son vermiştir Almanya’nın Führer’i; Nasyonel Sosyalist Alman İşçi Partisi’nin (NSAİP) lideriydi Halkı onu çok sevdi Hep destekledi Çünkü Alman halkına çok güzlü olduğu, herkesten daha üstün oldukları duygunsu empoze etmişti Savaştan yenik çıkmış halk, mağduriyetini gidermenin yolunu bulmuştu NSAİP’nin ideolojisi ırkçılığa ve katı çalışma koşullarına bağlıydı Hatta alman ırkının dünyadaki en üstün ırk olduğuna inanıyorlardı Acı olan halkı da buna inandırmışlardı Yayılmacı, saldırgan, savaşçı bir politika izlediler Özel askeri birliklerine SS (Schutzstaffel ) adı verilmişti SS Almanca koruma takımı anlamına geliyor Bu yüzden binlerce insanı fırınlarda yakarken hiç tereddüt etmediler Alman ulusunu koruduklarına inanıyorlardı İnanç ise; hep üstünde durduğum gibi böyle bir şeydir Katıksız olarak bağlılığı gerektirir Naziler yenildikleri 2 Dünya Savaşı’nın sonuna kadar yani 1945 yılına kadar iktidarda kaldılar Hitler’in doğduğu kasaba, Braunau Alman sınırına çok yakın bir kasabaydı Gümrük memurluğu yapan Alois Hitler ile ev hanımı Klara Pölzl’in 3 çocuklarıydı Babasını 3 evliliğiydi ve 2 evliliğinden gayri meşru çocukları vardı Aile çocuklarına Almanca asil kurt anlamına gelen Adolf adını verdiler Hitler; babasının devlet memurluğu dolayısıyla bir sürü kent değiştirmek zorunda kaldı Başarılı bir öğrenciydi Babası devlet memuru olmasını istiyor, oysa o ressam olmak istiyordu Hitler’in 2000 den fazla yaptığı resim ve kara kalem çalışmaları olduğunu eklemden geçmeyeyim Asıl, yaşamını değiştiren olaysa babasının 1903 yılında ölmesi ve Hitler’in liseyi bırakmak zorunda kalarak yetim çocuklar pansiyonuna yerleşmesiydi Katı kurallardan kurtulmuş ve bohem bir hayat yaşamaya başlamıştı Bilinen başka bir olayı da Viyana Güzel Sanatlar Akademisi’ne başvurması ve kabul edilmemesidir Okul onu resim okuması için kabul etmemiş, bunun yerine mimarlık okumasını önermişti 1907 yılında ise annesini göğüs kanserinden kaybedecekti; artık tekti Onu destekleyen annesi de yoktu Tekrar Akademi’ye başvurdu ve tekrar ret cevabı aldı Belki bu akademiye kabul edilse tarihin seyri de farklı olacaktı, kimbilir Cevaplarını bilemediğimiz sorulardan biri daha… 1909 yılına gelindiğinde halasının yardımıyla zor geçinen beş parası, bohem bir hayat süren bir Hitler vardır, karşımızda Evsizler yurdunda yaşayan, sattığı resimlerle ayakta kalmaya çalışan biri Viyana’dayken yavaş yavaş anti- semitist düşünceler oluşmaya başladı Dönemin ünlü isimlerinden etkileniyordu Bunlardan birincisi Lanz Von Liebenfens, diğeri Karl Lueger’di Lueger Hristiyan Sosyal Partisi’nin kurucusuydu Bolca okuyordu Sosyalizm, Bolşevizm, Marksizim gibi akımları öğrenmişti Ari Irk’ına inanıyordu ve Yahudilerin doğal düşmanları olduğuna inanıyordu Antisemitisti Mutsuzluklarının, yenilgilerinin sorumluları bulunmuştu, Yahudiler Yine burada küçük bir ayrıntı olarak; Hitler’in hitabet açısından çok iyi olduğunu, kitleleri ve özellikle kadınları çok etkilediğini vurgulayayım Partisinin iktidara gelmesinde en çok kadınlar çalışmıştır Eşi Eva Braun’da onunla birlikte intihar etmiştir Hitler’in kafasının en karışık olduğu dönemler Asker kaçağı Avusturya’da yakalanınca pişmanlık savunması ve sağlık problemleri yüzünden serbest bırakıldı Buna rağmen ansızın Almanya’nın 1 Dünya Savaşı’na girmesiyle gönüllü olarak Bavyera ordusuna katıldı Savaşta haberci olarak çalıştı ve iki askeri nişan aldı Savaşta yaralandı; buna rağmen cepheye geri döndü Gazi nişanı aldı; yine de rütbesi yükseltilmedi; çünkü Alman vatandaşı değildi 1918 yılında Almanya’nın teslim olması; Versay Antlaşması’nı imzalaması hayatındaki ikinci dönüm noktası olacaktır Partisini iktidara taşıyan en önemli etken ise Versay Antlaşmasıydı Bütün politikasını bunun üzerine kurmuştu Alman halkını “hükümet yenilgiyi kabul etti” diye kışkırtıyordu 1920 yılına geldiğimizde yine onu etkileyen iki önemli isim vardır Birincisi Anton Drexler; ikincisi Dietrich Eckart’tır Drexler milliyetçi, Yahudi karşıtı, faşistin önde gideniydi Eckart ise akıl hocam dediği bir kişiydi Alman İşçi Partisi’ne Eckart ile birlikte üye oldu Kısa zamanda yükselişe geçti Partinin adını Nasyonel Sosyalist Alma İşçi Partisi olarak değiştirdi Meydanlarda binlerce kişinin katıldığı konuşmalar yapıyor, halkı coşturuyordu Yahudilerin ve diğer halkların düşman olduğunu, Almanya’nın bu halde olmasının sorumlularının onlar olduğunu söylüyordu O dönemki alman halkı üzerinde umut ışığı olmaya başlamıştı Taraftarları Almanca yol gösteren, lider anlamına gelen Führer ismini ona taktılar O artık Almanya’nın gönüllerdeki lideriydi Adolf Hitler Gönüllerdeki lider olmak elbetteki Hitler için de yeterli değildi 1924 yılında Birahane darbesi’ni gerçekleştirdi Amacı Münih’teki hükümeti devirmekti Başarılı olamayınca tutuklandı ve cezaevindeyken Kavgam kitabını yazdı 10 aylık tutukluluktan sonra serbest bırakıldı Partisi 3 defa seçimlere girdi 3 de nihayet en yüksek oyu aldı Ancak bu oy % 34’lerdeydi ve tek başına iktidara gelemiyordu Cumhurbaşkanı Hindenburg koalisyonla birlikte hükümeti kurması için başbakan olarak atadı Ancak Hitler; seçimlerde ikinci gelen Katolik Merkez Partisi’yle anlaşamayınca tekrar seçime gidildi 5 Mart 1933 yılı tarih sayfalarına tekrar altı çizili olarak not düşüldü Bu tarih seçimin yapıldığı tarihti ve Hitler yüzde 44 oy alarak; tek başına iktidara geldi Almanya’da yeni bir dönem başlıyordu İktidarı döneminde yaptığı bir iki şeyi anlatırsak: 1-Sendikaları kapatmıştır ve tüm çalışanlar İşçi Birliği çatısı altında toplanmıştır 2- İşçi aidiyatları yani sigorta primleri genel bütçeye aktarılmıştır 3- İş gücü maliyeti düşürülmüştür 4- Teknolojik gelişmeler ve askeri alanda yatırımlar yapılmıştır 5- Asker sayısı hızlı bir biçimde artırılmıştır 6- İşsizler askere alınmıştır 7- Büyük otobanlar yapılmış, Almanya’nın çehresini değiştirmeye çalışmıştır |
|