Esmaül Hüsna Ya Sehid |
07-17-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Esmaül Hüsna Ya SehidŞehid : Her şeye şahit olan,O'ndan saklı olmayan Cenab-ı Hak buyuruyor: "Allah is witness of all things " (1) "Doğrusu Allah, her şeyin üzerinde şahid olandır" (1) "Enough is Allah for a witness " (2) "Şahit olarak da Allah yeter" (2) Kur'an-ı kerim'de 20 yerde geçmektedir Her şeye şahit olan, kendisnden hiçbir şey saklanamayan, hiçbir şey saklanamayan, hiçbir şeyi unutmayandır Allah ezeli ve ebedidir Mutlak olan tek varlıktır Zamana ve mekana bağımlı değildir Bu nedenle geçmiş ve gelecek kavramları Allah katında birdir Allah geçmişte olan bütün olayları da gelecekte olacak olanları da bilir Kainatın ilk yaratıldığı andan itibaren, yok olacağı kıyamet gününe kadarki son ana kadar herşeye şahit olandır Yaşanan her olayı, yapılan her konuşmayı bilir Allah katında gizli olan hiçbir şey yoktur O'nun için gündüzün aydınlığı da gecenin karanlığı da birdir Allah 'gecenin örtüsü' altında gizlenenlerin, biraraya gelerek fısıldaşanların bütün konuşmalarına da şahittir Cahil olan insan gece karanlığının günahlarını gizleyeceğine, hiç kimse tarafından görülmeyeceğine ve bilinmeyeceğine inanır Oysa Allah insana her an, her yerde şahittir Tek başınayken de milyarlarca insanın arasındayken de insanın durumu Allah katında aynıdır Allah tüm insanların her an, her saniye kalplerindeki niyete, akıllarından geçen her düşünceye şahit olandır Dünyada insanların yaşadıkları her olaya şahit olan Allah hesap gününde onlara yapmakta olduklarının tam karşılığını, eksiksizce verecektir Allah'ın kendisini görmeyeceğini, konuşmalarını duymayacağını zannedenler ve gizli günahlarının karşılarına hiçbir zaman çıkmayacağını düşünenler, kıyamet gününde ne kadar yanıldıklarını anlayacaklardır Zira Allah bir insanın doğduğu andan son nefesini verdiği ölüm anına kadar yaşadığı her olaya tüm ayrıntıları ile şahit olmuştur "Allah, hepsini dirilteceği gün, onlara neler yaptıklarını haber verecektir Allah, herşeye şahid olandır (3) Kul, görünen ve görünmeyen bütün hareketlerinin Allah'ın ilmi tarafından kuşatıldığını ve her türlü davranışı sırasında O'nun ilminin hazır olduğunu bldiği zaman, bu, o kula, Allah'ın hoşuna gitmeyen her türlü fikir ve düşüncelere karşı bir iç murakebe yaptırmasını gerektirir Dış dünyasını da, Allah'ın hoşuna gitmeyecek her türlü söz ve davranıştan korur Böylece ihsan makamında Allah'a ibadet etmeye başlar ve Allah'ı sanki görüyormuş gibi ibadet eder Her ne kadar o, Allah'ı göremese de Allah onu görür (4) Eğer, bir kimsenin oğlu kendine itaat etmezse şehadet parmağını onun eli üzerine koyarak "Yâ Şehîd" dese Allah'ın izniyle itaatkâr olur Alinti |
|