![]() |
Kardelenin Edebiyattaki Yeri |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Kardelenin Edebiyattaki YeriHer çiçeğin bir hikâyesi var mutlaka ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Zatî’nin bir gazelinin ilk beyti şöyle başlar: Gül üzülsün gonca açulsun bana sen gül yeter Ağlasun bülbüllerin ey gonca tek sen gül yeter Fuzûlî de söz sanatlarıyla dolu şu beytinde sevgilinin yanağını güle benzetir: Gül-i ruhsâruna karşu gözümden kanlu akar su Habibim fasl-ı güldür bu akar sular bulanmaz mı Yine aşağıdaki beyitte Fuzûlî, sevgiliyi ancak bir gülle karşılaştırıyor, ama hiçbir gülün sevgilinin güzelliğine erişemeyeceğini söylemeyi de ihmal etmiyor: Hangi gülzâr içre bir gül açılur hüsnün kimi Hangi gül bergi leb-i lâ’l-i dür-ebrarınca var Halide Nusret de“Git Bahar” isimli şu şiirinde pembe gülü, papatyaya tercih ediyor: Altınlı başında papatya niçin Sarı saçlarına pembe gül takın Git bahar gönlüme ibadet için Diz çöken kızları ürkütme sakın Kalbime girme o kâşâne değil Bu arada, nergis, nilüfer, karanfil gibi diğer birçok çiçek isimleri de sevgiliyi estetize eden unsurlar olarak, şiirimizin ruhuna can olmuşlardır ![]() Şiirimizde nergis, sevgilinin şehlâ gözü için kullanılmıştır ![]() Zaman gelir yine zerrin kadeh alır eline Çemende nergis-i şehlâ hemen bahara bakar Bizim toplumumuzda çiçek o kadar sevilir ki, en değerli varlık olan çocuklarımıza çiçeklerden isimler veririz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türkülerimiz de çiçek tarhlarıyla doludur ![]() Beyaz gül kırmızı gül güller arasından gelir Yarim giymiş beyaz fistan Cuma namazından gelir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bir başka türkümüz de, gülü çiçeklerin baş tacı olarak tasvir etmektedir: Cemi çiçeklerin hası Ağ gül ile kırmızı gül Deli gönül eğlencesi Ağ gül ile kırmızı gül ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Edebiyatta, müzikte, resimde, kısacası estetik ve güzel olan her şeyde çiçek motifiyle karşılaşmamak mümkün değildir ![]() Bu yazının asıl konusunu, baharın müjdecisi olarak gördüğümüz, yüksek yerlerde yetişen, henüz topraktan kar kalkmadan karların arasından çiçek açarak ortaya çıktığı için adına “kar çiçeği” de dediğimiz, kardelen çiçeği teşkil edecektir ![]() ![]() Geçenlerde kardelen çiçeğini araştırmak için internete girdiğimde yakın dönemlerde yazılmış dört tane kitap ismiyle karşılaştım ![]() ![]() ![]() Kardelen ismi o kadar popüler hâle geldi ki yine son dönemlerde kız çocuklarına verilen isimlere baktığımızda, Kardelen’in belli bir yüzdelik dilime sahip olduğunu görebiliriz ![]() Yine, Kardelen adı altında çıkmış ya da çıkmaya devam eden şiir ve edebiyat dergileri bu kelimenin büyüsünü göstermekte önemli birer örnek teşkil etmektedir ![]() Kardelen kelimesi ayrıca, bir çok küçüklü büyüklü ticarî firmaya isimlik ederek, ticarî hayattan da nasibini almıştır ![]() ![]() ![]() ![]() O hâlde bu kelimenin büyüsü nereden geliyor? Öyle olmalı ki, bir çok insanı kelimenin müzikal ve şiirsel yapısı etkilemiştir ![]() ![]() Yine kardelenle ilgili olarak internette araştırma yaparken, “antoloji ![]() ![]() ![]() ![]() Ahmet Telli “Kardelenime” isimli şiirinde sevgiliye seslenirken sevgili ile kardelen çiçeği arasındaki benzerliğe vurgu yapıyor: ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ey benim kara gözlüm kara saçlım Karlı dağlarda açan kardelenim Başı eğilmeyen vakur çiçeğim Kalbimde mahpus hilal kaşlım ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yılmaz Odabaşı’nın“Pusuda Yalnızlık” isimli şiirinde kardelen çiçeği Karacadağ’ın tasvirinde tamamlayıcı unsur olarak karşımıza çıkar: Karacadağ yamaçlarında Kardelen çiçekleri her bahar umuda rengini verir ve her bahar dicle’de ak köpüklere üşüşür papatyalar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kardelen çiçeği, soğuk ve karlı dağların ortasında karı delerek açan bir çiçektir ![]() ![]() Bakışların takılmış boşluğa donuk Dudakların titrek, sözcükler tutuk Ellerin buz! Belli ki yüreğin üşümüş Kardelenler açacak yalnızlığında ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ahmet Bükük de “Kardelenim” isimli şiirinde sevgilinin değerini ve ulaşılmazlığını, sevgiliyi kardelenle özleştirerek anlatıyor: Kardelenim Erişilmez doruklarda bitersin Gelsem yanına dermeye kıyamam seni Dağlarda değil yüreğimde filizlen sen Mehmet Aycı ise“Türkü” isimli şiirinde, Anadolu’yu anlatırken Kardelen çiçeğine de şiirinde yer vermeyi ihmal etmiyor: ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bir gün haritama inerse bahar Ellerim bağrımda göklere ağar Kardelen, gelincik, kekik, mantalar Güller Anadolu Anadolu der ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türk şiirinde ve sosyal hayatta kardelen çiçeği, kendisine yüklenen anlam zenginliği içerisinde, öyle görünüyor ki bundan sonra da önemli bir yer tutmaya devam edecektir ![]() Yazımızın bundan sonraki bölümü, kardelen çiçeğinin Tacikistan coğrafyasındaki macerası üzerine olacaktır ![]() Ben kardelen çiçeğini, bu yılın şubat ayına kadar sadece resimlerde görmüştüm ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tacikler ve Özbekler bizim kardelen dediğimiz çiçeğe “boyçeçak” ismini vermişler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Evvela sorulması gereken soru şu: Neden “boyçeçak?” ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Boyçeçak’ın hikâyesi elbette burada bitmiyor ![]() ![]() Tacikistan’da şubat, âdeta bayram ayı sayılır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Genç erkek ve genç kızlar da yine “boyçeçak” ile ilgili şiirler söyleyerek birbirlerine bu çiçeği hediye ederler ![]() Geçenlerde, Tacik ve Özbek şiirinde “boyçeçak” konusunu araştırmak için Tacikistan İlimler Akademisi Kütüphanesine gittim ![]() ![]() ![]() ![]() Tacikçe ve Özbek Türkçesiyle yazılmış bu şiirlerden bazıları şunlardır: BOYÇEÇAK Ey müjdarason-i navbahori, Vah-vah çi tarovate tu dorî Man dida turo zi şavk bolam Bigrifta turo ba dida molam Ammo çu gâhe turo biçinam Hudro ba hayöli beş binam; Az çist, ki rangzard hastî İn kadr tu sarhamiyu pastî Yö z-on, ki tu az miyon-i gülho Ogozi bahor rasta tanho?! Sayidali Ma’mur (Zavrak-i Umed) Naşriyat-i İrfon, Duşanbe 1967 Türkçesi: “Ey baharı müjdeleyen ilkbahar çiçeği / Sen nasıl taze koku veriyorsun! / Ben seni görünce şevkten uçuyorum / Seni alıp gözüme sürmek istiyorum ![]() ![]() “Taronaho-i Samarkand” (Semerkand Şarkıları), “Duşanbe 1966” isimli kitaptan alınmış aşağıdaki şiir hem Özbek Türkçesi ve hem de Tacikçeyle yazılmış olması açısından oldukça dikkat çekicidir ![]() ![]() ![]() ![]() BOYÇEÇAK Boyçeçakim aslidur, Asli Samarkandidur ![]() Boyçeçak, boyçeçak ![]() Tagi ostona gur-gur mekunad, Biyeki mo tavokçaya pür mekunad ![]() Boyçeçak boyçeçak ![]() Tagi kala asp metozad, Duhtar-i kassop peş metozad ![]() ![]() Boyçeçak boyçeçak ![]() Tagi kala ce tori kavut, Duhtaro şişten bo usmakavut ![]() Boyçeçak boyçeçak Tagi voiş anguri siyö, Mo nametarsem ag gürgi siyo ![]() Boyçeçak boyçeçak ![]() As Safedi omadem, safedu afed Mitiyeton-mî, ne-mî yak pul-i safed? Boyçeçak boyçeçak ![]() Al Luçakon omadem, luçaku puççak, Mitiyeton-mî, ne-mî yak pul-i puççak? Boyçeçak boyçeçak ![]() Boyçeçakim illodor, Ham’yöntûla tillodur Boyçeçak boyçeçak ![]() Safedoributokdor, Hudoteyad se pisari kokuldor ![]() Boyçeçak boyçeçak ![]() Safedoributokdor, Hudoteyad se pisari kokuldor ![]() Boyçeçak boyçeçak ![]() A osmon merezad kand-kand Mobaçekon-i Samarkand ![]() Boyçeçak boyçeçak ![]() (Gansev Abdukarim ss ![]() ![]() Türkçesi: “Boyçeçağım aslıdır / Aslı Semerkandîdir / Boyçeçak boyçeçak / Evin kapısını çalıyor / Gel ekmek tuz koyalım / Boyçeçak boyçeçak / Atlar yarışediyor kalenin yanında / Kasabın kızı ileriye doğru koşuyor / Boyçeçak boyçeçak / Kalenin karşısında durarak / Kızlar kaşlarını süslüyorlar / Boyçeçak boyçeçak / Aşağıda kara üzüm yetişir / Biz kara kurttan korkmayız / Boyçeçak boyçeçak / Beyaz üzerine beyazlar geldi / Siz ak para veriyor musunuz? / Boyçeçak boyçeçak / Kurumuş yaprakları aşağıya atarak / Siz ak para veriyor musunuz? / Boyçeçak boyçeçak / Boyçeçak uzaktandır / Kemeri altındandır / Boyçeçak boyçeçak / Gökyüzünden şükran iner / Biz Semerkand’ın çocuklarıyız ![]() Yine “boyçeçak”tan övgüyle bahseden bir başka şiir: Bu şiiri çocuklar ellerinde “Boyçeçak”la ev ev dolaşırken şarkı şeklinde söylüyorlar: Boyçeçak Boyçeçak u bayçeçak, Gül-i huşrü-i himçak ![]() Boyçeçak, boyçeçak ![]() Boyçeçak omad luççak, Tamoşo kün kelinçak ![]() Boyçeçak boyçeçak ![]() Boyçeçak-i hissorî Tanga, tillo, çuvorî ![]() Boyçeçak boyçeçak ![]() Boyçeçak kalon şudast, Peşopeş ravon şudast ![]() Boyçeçak boyçeçak ![]() Ey hola-i honador, Har çi mehohî, baror ![]() Boyçeçak boyçeçak ![]() Tagi ostona gur-fur, Hona-i mo ba non pur ![]() Boyçeçak boyçeçak ![]() Tagi ostona dutor, Budam humor-i bahor ![]() Boyçeçak boyçeçak ![]() Bû-i bahor boyçeçak, Müjda-i kôr boyçeçak ![]() Boyçeçak boyçeçak ![]() “Tazkira-i Adabiyat-i Baçagon” 1982 ![]() (Türkçesi: Boyçeçak boyçeçak / İpek gibi, müşfik ve iyidir / Boyçeçak boyçeçak / Boyçeçak geldi boyçeçak / Gelinlerin üstüne bak / Boyçeçak boyçeçak / Hisarın boyçeçağı / Altın para gibidir / Boyçeçak boyçeçak / Yetişmiş büyük boyçeçak / Aydınlık üzerine geldi / Boyçeçak boyçeçak / Ey hâne sahibi hala / Her nasıl ki istiyorsun karşıla onu / Boyçeçak boyçeçak / Bizim evde ekmek çok / Sen onu taşıyabilirsin / Boyçeçak boyçeçak / Bizde Dutar var / Ben bahar hakkında şarkı söylüyorum / Boyçeçak boyçeçak / Sen baharın kokususun boyçeçak / Sen bize işi müjdeliyorsun boyçeçak / boyçeçak boyçeçak ![]() Abdullozoda Raziyullo’nun Urotepe folkloründen derlediği “Boyçeçak” ile ilgili bir başka şiir ![]() ![]() ![]() Boyçeçak-i uvarî Hazontûra çuvarî Boyçeçak boyçeçak Metî, nametî, pul-i puçak, Maydon-i bovom küngeçak, Boyçeçak boyçeçak ![]() Un bozoru in bozor, Un bozor-i lolazor, Boyçeçak boyçeçak ![]() Lolahoa do şudas, Taşbokka gado şudas, Boyçeçak boyçeçak ![]() Oturmayö,oturma, Dego pürri koturma, Boyçeçak boyçeçak ![]() Boyçeçak ad dur omad, Ap poçikaş hun omad, Boyçeçak boyçeçak ![]() Ord titon, hamir künim, Pugan tid, fatir künim, Boyçeçak boyçeçak ![]() Çuvorî tid, biryön künim, Tanga tid gelon künim, Boyçeçak boyçeçak ![]() “Folklor-i Urotepe, ss ![]() ![]() Bu da Özbek Türkçesiyle yazılmış, yine çocukların söylediği şiirlerden birisi: BOYÇEÇAK Oyi, Sizga gülçeçak, Olib keldim bir etak Esar bahor nafasi, Oçilibdi boyçeçak ![]() Boyçeçagim faslidir, Asli Samarkandidir ![]() Boyçeçagim,boyçeçak! Men ham dovon oşaman, Zarafşondek toşaman ![]() Kizil galstuk takib, Endi gori çalaman ![]() Boyçeçagim faslidir, Asli Samarkandidir ![]() Boyçeçagim boyçeçak! Baholarim âlodir, Boyçeçagim tillodir ![]() Kanday yahşi bu Vatan, Küyni güli rânodir ![]() Boyçeçagim faslidir, Asli Samarkandidir ![]() Boyçeçagim boyçeçak! M ![]() (Türkiye Türkçesine aktarılmış şekli: “Ana, size bir buket çiçek (gülçiçek) / Alıp geldim bir etek / Eser bahar rüzgârı / Açıldı boyçeçak / Boyçeçak zamanıdır / Aslı Semerkandîdir / Boyçeçağım boyçeçak! / Ben geçidi geçerim / Zerafşan taştığı zaman / Kırmızı kravat takıp / Gitar çalarım / Boyçeçak zamanıdır / Aslı Semerkandîdir / Boyçeçağım boyçeçak! / Benim kıymetim çok fazladır / Boyçeçağım altındandır / Bu vatan ne kadar kıymetlidir / Hayvanı çiçeği çok âlâdır / Boyçeçak faslıdır / Aslı Semerkandîdir / Boyçeçağım boyçeçak!” Kardelenin Tacikistan’daki hikâyesi ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|