Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Edebiyat / Dil Bilgisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bilgisi, ses

Ses Bilgisi

Eski 06-21-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ses Bilgisi



SES BİLGİSİ


Ses ve Dil sesi


HARF ve HARF SİSTEMİ (ALFABE)


Ses-Harf İlişkisi

Seslerin birleşmesi, hece yapısı ve kelime

Seslerin Meydana Gelişi ve Sınıflandırılması


I ÜNLÜLER


A ÜNLÜLERİN ÖZELLİKLERİ


B ÜNLÜLERLE İLGİLİ SES UYUMLARI


1 Büyük ünlü uyumu

2 küçük ünlü uyumu


C ÜNLÜLERLE İLGİLİ SES OLAYLARI


1 ÜNLÜ DÜŞMESİ


2 ÜNLÜ TÜREMESİ


3 ÜNLÜ DARALMASI


II ÜNSÜZLER

A ÖZELLİKLERİ


B ÜNSÜZLERLE İLGİLİ

SES OLAYLARI ve UYUMLARI

1 ÜNSÜZ UYUMU (BENZEŞMESİ)


a ÜNSÜZ SERTLEŞMESİ

b ÜNSÜZ YUMUŞAMASI



2 ÜNSÜZ TÜREMESİ

3 ÜNSÜZ DÜŞMESİ


C ÜNSÜZ DEĞİŞMELERİ

1 b›m Değişmesi

2 ğ›v değişmesi

3 b›p DEĞİŞMESİ

4 c›ç değişmesi

5 d›t DEĞİŞMESİ


III ÜNLÜ ÜNSÜZ UYUMLARI ve ETKİLEŞİMLERİ

1 Ünlü-Ünsüz uyumu (Benzeşmesi)

2 Ulama


IV YARDIMCI ÜNLÜ ve ÜNSÜZLER

KAYNAŞTIRMA HARFLERİ


SES BİLGİSİ

Ses ve Dil Sesi

Genel anlamda kulağın duyabildiği titreşimlere ses denir Ciğerlerden gelen havanın ses yolunda meydana getirdiği titreşime dil sesi denir Dil sesleri, konuşma organlarının (ağız, burun, boğaz boşluğu ve soluk borusu) uyumlu çalışmasıyla, anlamlı kelimeler oluşturacak biçimde meydana gelir


Ses, dilin en küçük birimidir Kelimelerin söylenip yazılması ses değerlerine bağlıdır


Sesler, anlam ayırt edici özelliğe de sahiptir:

ad/at, od/ot, sac/saç, hac/haç, hala/hâlâ, dahi/dâhi


HARF ve HARF SİSTEMİ (ALFABE)

Dildeki sesleri gösteren ve alfabeyi oluşturan işaretlere harf denir Yani harf, sesin yazıdaki karşılığıdır


Bir dildeki harflerin belirli bir sıraya dizilmiş bütününe alfabe denir Alfabede bulunan harflerin dilin her sesini temsil edebilmesi önemlidir


Türk alfabesi, Lâtin harfleri esas alınarak, 01111928 gün ve 1353 sayılı kanunla tespit ve kabul edilmiştir Bu kanuna göre, Türk alfabesinde 29 harf bulunmaktadır Bunların 21 tanesi ünsüzleri, 8 tanesi de ünlüleri karşılar


Lâtin alfabesindeki “q”, “x” ve “w” harfleri alınmamış; bu alfabeye “ğ”, “i”, “ş” sesleri eklenmiştir


Türk alfabesi, her ses için ayrı bir harf ve her harf için ayrı bir ses ilkesine göre düzenlenmiştir Buna göre dilimiz, yazıldığı gibi okunan, okunduğu gibi yazılan bir dildir


Ses-Harf İlişkisi

Harf ile ses terimlerini birbirinden ayırmak gerekir Ses kulağa, harf ise göze hitap eder


Önce ses vardı Sonra yazının icat edilmesiyle sesler yazıda harflerle temsil edilmeye başladı


Bir dilin sesleri farklı alfabelerle de yazıya aktarılabilir Nitekim Türk dili sırayla Göktürk, Uygur, Arap, Lâtin ve Kiril alfabeleriyle yazılmıştır


SESLERİN Sınıflandırılması


Bir dilde bulunan sesler, o dilin ses dağarcığını oluşturur Türkçenin ses dağarcığını da 29 ses oluşturur Bu sesler, “ünlüler” ve “ünsüzler” olmak üzere ikiye ayrılır


I ÜNLÜLER

Ağzın açık durumunda (yani ses yolu açıkken), hiçbir engelle karşılaşmadan çıkan seslerdir

Tek başlarına ve uzun ünlü gibi (iki ünlü değerinde) telâffuz edilirler

Türkçede 8 tane ünlü vardır: a e ı i o ö u ü

A ÜNLÜLERİN ÖZELLİKLERİ



Ünlüler şu şekilde sınıflandırılır:




Kalın ünlüler, dilin geriye çekilmesiyle; ince ünlüler, dilin ileri doğru itilmesiyle oluşur

Dudaklar düz durumdayken çıkan ünlüler düz; büzülüp yuvarlaklaşmış durumdayken çıkan ünlüler de yuvarlak ünlüdür

Alt çenenin açık ve ağız boşluğunun geniş durumunda çıkan ünlüler geniş; alt çene az açık ve ağız boşluğu darken çıkan ünlüler de dar ünlüdür

Bu sınıflandırmaya göre her ünlünün üç özelliği vardır


*Buna göre hangi ünlünün hangi özelliğe sahip olduğuna tek tek bakalım:




Ünlülerin bu özellikleri ünlü uyumlarında ve bazı ses olaylarında karşımıza çıkacaktır


Ünlülerin kullanımıyla ilgili bazı kurallar:


Türkçede iki ünlü yan yana bulunmaz İki ünlünün yan yana olduğu kelimeler kesinlikle Türkçe değildir:

Saat, kanaat, şecaat, maarif, aile, kaide, mail, miat, dair, Siirt, buut (boyut), fiil


Kökeni Türkçe olan kelimelerde uzun ünlü yoktur Uzun ünlü, Arapça ve Farsçadan dilimize giren kelimelerde vardır

şair, numune, iman (şa:ir, numu:ne, i:man)


-Ancak Türkçede uzun ünlü bulunmadığı için birçok yabancı kelimedeki uzun ünlüler Türkçede kısa telâffuz edilir

beyaz, hiç, rahat


-Bazen bu kelimelere ünlüyle başlayan bir ek getirildiğinde uzunluk tekrar ortaya çıkar esas›esası, hayat›hayatı, kanun›kanunen (esa:sı, haya:tı, kanu:nen)



-Bazı örneklerde uzunluk ek getirildiğinde de ortaya çıkmaz

beyaz›beyazı, can›canım


-Uzun ünlüler belli durumlar dışında gösterilmez

Gösterilmeyenlere örn: adalet, badem, beraber, şive, şube;

Gösterilenlere örn: âdet, yâr, âlem, şûra, hâlâ


-Eski yazıdan çeviri yapılan bilimsel metinlerde uzun ünlüler özel işaretlerle gösterilebilir a, u


Türkçede İngilizce by, gibi ünlü bulundurmayan kelime (kısaltmalar hariç) yoktur

Türkçe kelimelerde birinci heceden sonraki hecelerde o ve ö ünlüleri bulunmaz




B ÜNLÜLERLE İLGİLİ SES UYUMLARI

Ünlülerin düzlük-yuvarlaklık, kalınlık-incelik ve darlık-genişlik özellikleri iki ses uyumunda karşımıza çıkar:


1 Büyük ünlü uyumu


2 Küçük ünlü uyumu


Şimdi bu kuralları inceleyelim:


1 BÜYÜK ÜNLÜ UYUMU

Kalınlık-incelik uyumu da denir


Bu kurala göre Türkçe bir kelimenin ünlülerinin tamamı ya kalın ya da ince olmalıdır

sevilmek, ince, denizden, kelebekler, göstermelik;

satılık, kalın, oyun, uçurtma, aşağı, sorular


Büyük ünlü uyumunda (küçük ünlü uyumunu hesaba katmazsak) hangi ünlüden sonra hangisinin gelebileceği şu şekilde gösterilebilir:

a› a, ı, o, u e› e, i, ö, ü ı› a, ı, o, u i› e, i, ö, ü


o› a, ı, o, u ö› e, i, ö, ü u› a, ı, o, u ü› e, i, ö, ü


Küçük ünlü uyumunu hesaba katarsak hangi ünlüden sonra hangisinin gelebileceği şu şekilde gösterilebilir:

a› a, ı e› e, i ı› a, ı i› e, i o› a, u ö› e, ü u› a, u ü› e, ü


Kalın ve ince ünlülerin bir arada olduğu kelimeler ya değişikliğe uğramış Türkçe kelimelerdir ya da yabancı kelimelerdir

-Değişikliğe uğramış Türkçe kelimeler:

şışman›şişman, ınanmak›inanmak, dakı›dahi, kanı›hani, alma›elma, ana›anne, karındaş›kardaş›kardeş, kangı›hangi


-Yabancı kelimeler:

kalem, cihan, insan, merhamet, afiyet, asayiş, meteoroloji,semantik


-Bazı yabancı kelimeler bu kurala uydurulmuştur

divar›duvar, kalib›kalıp, brillante›pırlanta, suret›surat


Büyük ünlü uyumu kuralına uymayan (Türkçe ve yabancı) kelimelere getirilen ekler kelimenin son hecesine uyar:

annemiz, kardeşçe, veriyordu, elmalık, dünyanın, merhametli


-Ancak bazı yabancı kelimelerde, ünlüsü kalın olan son heceden sonra ince ünlü gelir Bunun sebebi, kelime sonundaki ünsüzün ince oluşudur


alkolü, emlâkçilik, hakikati, helâkimiz, kabulüm, saatte, sadakatten


Kelime kökleri bu kurala uyduğu gibi, kelimelere (Türkçe ve yabancı) getirilen ekler de kökün ünlüsüne göre belirlenerek çekimli ve türemiş bütün kelimeler bu kurala uydurulur

yürü›yürüdüm, yürümek, yürüyen, yürüsün, yürüme


oku›okusun, okuyalım, okuyucu, okuduk



-Ancak bu kurala uymayan ekler vardır:


-yor (şimdiki zaman eki) : geliyor, biliyor, istiyor, gizliyor


-ken (zarf-fiil eki) : alırken, koşarken, bakarken[2]


-leyin (isimden zarf yapan ek): sabahleyin, akşamleyin


-(İ)mtırak (sıfattan sıfat yapan ek): yeşilimtırak[3], mavimtırak, ekşimtırak


-ki (ilgi zamiri ve sıfat yapan ek): onunki, yukarıdaki, akşamki


-Taş (isimden isim yapan ek) : meslektaş, ülküdaş


-gil (aile bildirir) : halamgil, dayımgil, baklagiller




-Ancak, bu eklerle yapılan bütün kelimeler büyük ünlü uyumuna aykırıdır denemez Öyleyse bu eklerin ünlülerinin her zaman aynı özellikte (kalın veya ince) olduğunu, bu yüzden bazı kelimelerde uyuma girmediklerini söyleyebiliriz:öğleyin, gelirken, sarımtırak, seninki, arkadaş, eniştemgil


2 KÜÇÜK ÜNLÜ UYUMU

Düzlük-yuvarlaklık uyumu da denir


Bu kurala göre bir kelime düz ünlü (a, e, ı, i) ile başlıyorsa sonraki ünlüler düz; yuvarlak ünlü (o, ö, u, ü) ile başlıyorsa sonraki ünlüler ya dar yuvarlak (u, ü) ya da düz geniş (a, e) olmalıdır:

arkadaş, karanlık, kelime, merdiven, serilmek, ıslık, ılık, ırak, sıcaklık, incelik, iyi


kova, orak, oğlak, oğlan, gözlem, önem, uğrak, uygar, uğraşmak, üzer, üçer


okul, kuru, uygun, olumlu, bozulmuş, çocuk, oğul, okul, ölümlü, öküz, uğur, ululuk, üçüz, üzüm, süzgün


Küçük ünlü uyumunun büyük ünlü uyumundan bir farkı vardır:

Büyük ünlü uyumunda kelimedeki bütün ünlülerin kalınlık ve incelik bakımlarından uyuşmaları gerekli iken, küçük ünlü uyumunda her ünlü kendinden önceki ünlüye uymak zorundadır


Meselâ, “kolaylık” örneğinde olduğu gibi “ı” ünlüsü kendinden önceki “a” ünlüsüne uyarken “a”dan önceki “o” ünlüsüne uymayabilir


Bu özellik, yuvarlak ünlüden sonra düz-geniş ünlü geldiği zaman karşımıza çıkmaktadır:

ufaklık, uzaklık, olası, önemli, üzerinde


Büyük ünlü uyumunu hesaba katmazsak küçük ünlü uyumu kuralına göre hangi ünlüden sonra hangisinin gelebileceği şu şekilde gösterilebilir:

a› a, e, ı, i e› a, e, ı, i ı› a, e, ı, i i› a, e, ı, i

o› a, e, u, ü ö› a, e, u, ü u› a, e, u, ü ü› a, e, u, ü



Büyük ünlü uyumunu hesaba katarsak küçük ünlü uyumu kuralına göre hangi ünlüden sonra hangisinin gelebileceği şu şekilde gösterilebilir:

a› a, ı e› e, i ı› a, ı i› e, i o› a, u ö› e, ü u› a, u ü› e, ü


-Bu kurala uymayan yabancı kelimeler:


alkol, daktilo, mönü, akordeon, rötar, radyo, tiyatro, otobüs, televizyon, horoz, kamyon, siroz


-Ancak bazı alıntı kelimeler bu kurala uydurulmuştur:


müdir›müdür, mümkin›mümkün, müşkil›müşkül


-Bu kurala uymayan Türkçe kelimeler:

Avuç, avurt, kavurmak, kavuşmak, savurmak, kavun, karpuz, yağmur, çamur, tavuk, kabuk

-yor ve -ki ekleri de çoğu zaman bu kurala uymaz:geliyor, onunki

JKüçük ünlü uyumuna aykırı kelimelere (Türkçe ve yabancı) getirilen ekler, kelimenin son ünlüsüne uyar:


Kavunu, yağmurluk, müminlik, müzikçi


Sonuç

Bu uyumlar Türkçenin ayırt edici özellikleridir Yani bu kurallara uymayan kelimeler çoğunlukla Türkçe değildir Ama bu kurallar uyan kelimelerin tümü Türkçedir de diyemeyiz O hâlde bu kurallar sadece Türkçe kelimelerde aranmalıdır

Ayrıca bu kurallar en az iki heceli kelimelerde aranmalıdır Tek heceli kelimelerle bitişik kelimelerde aranmaz Bitişik kelimeyi oluşturan kelimeler ayrı ayrı incelenebilir; birbirleriyle uyumlu olup olmadıklarına bakılmaz

anaerkil, ataerkil, babayiğit, pisboğaz, büyükbaş, küçükbaş (hayvan), camgöz, cingöz, paragöz, hoşbeş, yüzgöz (olmak), düztaban, Karagöz, karagöz (balığı), önayak (olmak), kafakol, tepegöz, tıknefes, günaydın, hanımeli, aslanpençesi, keçiboynuzu, yeşilbaş (ördek), dilberdudağı, tavukgöğsü, baştankara (kuş), düşeyazdım, gidedurun, çıkageldi, alabilirsin, alabildiğine (kalıplaşmış), bakıver, düşmeyegör, ölmeyegör, çöpçatan, günebakan, ordubozan, oyunbozan, yelkovan, yolkesen, akımtoplar, amperölçer, barışsever, basınçölçer, bilgisayar, sanatsever, yurtsever, vatansever karıncaezmez, kuşkonmaz, külyutmaz, varyemez


Yabancı kelimeler bu kurallara uyabilir de uymayabilir de

kalem, müzik, merasim; serbest, delil, fakat


Kelimelerin bu kurallara uyup uymadıklarına bakılırken kelimeler tek başlarına değerlendirilir Ancak “de” bağlacı ve soru eki kendinden önceki kelimeye uyarlar:

“mi” soru eki: geleyim mi, okudun mu


“de” bağlacı: sen de, o da, aldı da, özledim de


*Ek-fiilin çekimi olan “ise” kelimesiyle “ile” edatı (hem edat hem bağlaç), bitişik yazıldıkları zaman ünlü uyumlarına girerler:


alır ise›alırsa, konu ile›konuyla


Türkçe kelimeler bu kuralların her ikisine birden uyarlar (değişikliğe uğramış olanlar hariç) Ama Türkçe olsun olmasın, bir kelime bu kuralların her ikisine de uymak zorunda değildir; birine uyup diğerine aykırı düşebilir Bu yüzden bu ünlü uyum kuralları ayrı ayrı ele alınmalıdır

kavun, mönü: büu var, küu yok

mezar, nazik: büu yok, küu var


Büyük ve küçük ünlü uyumlarının ikisini de kapsayacak şekilde verilen aşağıdaki tabloda hangi ünlüden sonra hangisinin gelebileceği verilmiştir:

a› a, ı e› e, i ı› ı, a i› i, e o› u, a ö› ü, e u› u, a ü› ü, e





C ÜNLÜLERLE İLGİLİ SES OLAYLARI

1 ÜNLÜ DÜŞMESİ

İki heceli olup birinci hecesinde geniş (a, e, o, ö), ikinci hecesinde dar ünlü (ı, i, u, ü) bulunduran bazı Türkçe ve yabancı kelimelere ünlü ile başlayan veya tek ünlüden oluşan bir ek getirildiğinde kelimenin vurgusuz hâle gelen ikinci hecesindeki dar ünlünün düşmesine hece düşmesi denir Buna orta hece düşmesi de denir:


ağız›ağzı, burun›burnu, koyun(bağır, döş)›koynuna, alın›alnı, oğul›oğlu, gönül›gönlüm, beniz,›benzi,


ömür›ömrüm, cürüm›cürmü, hüküm›hükmü, fikir›fikri


ileri-le-mek›ilerlemek, koku-la-mak›koklamak,


kavuş-ak›kavşak, uyu›uyku, devir-›devril-



-Bazı durumlarda geniş ünlüler de düşebilir: nerede›nerde, burada›burda, şurada›şurda


-Bazı Arapça kelimelere (isim) yardımcı fiil getirildiğinde de hece düşmesi görülür:


kayıp›kaybolmak, emir›emretmek, keşif›keşfetmek, sabır›sabretmek


*gönülden gönüle, ağıza, buruna, babadan oğula örneklerindeki gibi ekte geniş ünlü varsa hece düşmesi olmayabilir


oyunu, koyunu vb hece düşmesi olmayan kelimelerdir


-Özel isimlerde hâliyle hece düşmesi olmaz:Gönül’e, Ömür’ü


2 ÜNLÜ TÜREMESİ

Ünlü türemesinin görüldüğü yerler:



Sonunda, sırayla bir sürekli veya süreksiz ünsüzle bir sürekli ünsüz bulunan Arapça ve Farsça kelimelerde, son iki ünsüz arasında telâffuzu kolaylaştırmak için bir ünlü türetilir Bu kelimelere ünlüyle başlayan ekler veya bitişik yazılacak şekilde yardımcı fiiller getirildiğinde türemiş olan ünlüler tekrar düşer Her ikisi de ayrı ayrı ama birbirinden kaynaklanan ses olayıdır: ünlü türemesi, ünlü düşmesi

emir ‹ emr keşif ‹ keşf


azil ‹ azl nakil ‹ nakl


hüküm ‹ hükm bahis ‹ bahs


fikir ‹ fikr nutuk ‹ nutk


sabır ‹ sabr şahıs ‹ şahs


şehir ‹ şehr ilim ‹ ilm


zehir ‹ zehr zikir ‹ zikr


–cik küçültme ekinden önce:

dar›dar-a-cık, az›az-ı-cık, bir›bir-i-cik, genç›genc-e-cik


Bazı yabancı kelimelerin başında:

ilimon, ıraf, Iramazan, İrecep, ıradıyo


3 ÜNLÜ DARALMASI

Son sesi a veya e olan fiil kök ve gövdelerine, şimdiki zaman eki getirildiğinde kelime sonundaki sesli daralır Bunun sebebi “y”nin daraltıcı etkisidir:

söyle-yor›söylüyor anla-yor›anlıyor yaşa-yor›yaşıyor


“de-” ve “ye-” fiil köklerine gelecek zaman, istek kipi, sıfat-fiil ve zarf-fiil eki getirildiğinde veya başka bir ek getirilip de araya –y– kaynaştırma harfi girdiğinde, bu sesler (a, e) daralarak ı, i, u, ü olur

de-yor›diyor de-e›diye de-en›diyen de-e-lim›diyelim ye-en›yiyen


ye-ince›yiyince ye-ecek›yiyecek


Not: deyince, deyip örneklerindeki e, yazıda korunur


Not: ne-ye›niye kelimesinde de daralma vardır


Daralma olumsuzluk ekinin ünlüsü için de geçerlidir

kork-ma-yor›korkmuyor,gel-me-yor›gelmiyor


Çok heceli kelimelerde sadece söyleyişte daralma vardır

atlayarak (›atlıyarak), başlayan (›başlıyan), yaşayacak (›yaşıyacak), atlamayalım (›atlamıyalım), gelmeyen (›gelmiyen), gizleyeli (›gizliyeli)

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.