Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Edebiyat / Dil Bilgisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
aptal, bekcioyun

Aptal Bekci-Oyun

Eski 06-21-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Aptal Bekci-Oyun



APTAL BEKÇİ


Tipler:

Karagöz

Hacıvat

1Zenne

2Zenne

Çelebi

Tuzsuz Deli Bekir

Beberuhiler

Eşek


Nâreke zırıltısı ve tef velvelesi ile göstermelik kalkar, Hacıvat Şarkı eşliğinde gelir

(Şarkı, Şehnaz Sengin Semai)


(Şarkı bittikten sonra Hacıvat perde gazelini okur)

Off hay hak

Gönül verdik perdeye dost, başlayan bir gazeldir

Hüner değilse de dünyaya gelmek ne güzeldir


Ölümlüymüş dünya, neler gelmiş neler geçmiş

Hüner, geçmişi gününde görüp güldürmededir


Gülen pek az, ağlayan ne çok, Tanrıyı saymazsak

Hüner, oynayan kim, oynatan kim, bilmededir


Tanrı gölgesini eksik eylemesin duamız

Hüner, gölgede solmadan açmayı bilmededir


Hacıvat:Ah efendim ne olurdu şu dört köşe perdede bana da bir arkadaş olsa, eli temiz, yüzü temiz, sözleri tatlıııı

Karagöz: (Evin penceresinden bakarak): Hoş geldin keçi suratlı

Hacıvat: Geliverse şu meydana, o söylese ben dinlesem, efendim haddim olmayarak bendeniz söylesem, bizi seyreden dostlar gülseler eğlenseler, iş ne imiş diyelim işimizi mevlam rast getiree (Hacıvat musiki gazeli okur)

Gelse o çeşm-i siyahım

Handeler peyda olur

Karagöz: (Pencereden bakarak) Hacıvat hayırdır yahu ezan mı okuyorsun

Hacıvat: Ah bana bir eğlence medetttttttttttttttt

Karagöz: Allah versin allah versin hadi başka kapıya

Hacıvat: Yar bana bir eğlenceeeeee

Karagöz: Hacıvat aşağıya gelirsem gösteririm sana eğlenceyi

Hacıvat: Yar bana bir eğlenceeeee

(Karagöz evden atlar, Hacıvat ile kavga ederler, Hacıvat kaçar Karagöz yerde yatar: Ahhhh amannnn, Hacıvatı kaçırdım ama galiba ben de altıma kaçırdım, sen bir daha gel bak ben sana neler yapıcam Hacıvat (Hacıvat gelir)

Hacıvat: Aman Karagözüm akşamı şeriflerin hayır olsun

Karagöz: Senin de sülaleni sansarlar boğsun (vurur)

Hacıvat: Aman Karagözüm ben sana iltifat ediyorum sen ise bana vuruyorsun yazıklar olsun sana yazık

Karagöz: Hoş geldin kazık olğlu kazık (vurur)

Hacıvat: Aman karagözüm ağzından çıkanı hiç kulağın duymuyor

Karagöz: A musibet adam, her akşam gelirsin kapımın önünde hay bana pancar hay bana pancar diyerek bağırırsın, hiç halimi sormazsın, başımdan geçenleri bilmezsin

Hacıvat: Hayrola Karagözüm ne oldu

Karagöz: Sorma Hacıvat sorma, bizim karıyla kavga ettik

Hacıvat: Yaa, sebep ne peki

Karagöz:İşte efendim komşu karının kocası ona elbiseler alırmış da çiçekler gibi gezdirirmiş de ben ona senede bir kat elbiseyi bile çok görürmüşüm de, derken iş büyüdü karı beni kapı dışarı attı

Hacıvat: Aman Karagözüm hemen kaç

Karagöz: Ben de öyle yaptım zaten Hacı cav cav

Hacıvat: Eee, sonra

Karagöz: Evden çıkınca kahveye uğradım, bir kahve içtim, birden üzerime bir ağırlık çöktü, hamama gideyim de bir yıkanayım dedim

Hacıvat: Evet karagözüm güzel düşünmüşsün, insan hamama gidince rahatlar

Karagöz: Hamama gittim, soyunup içeri girdim bir kurnanın başına oturdum, bir de baktım iki tellağın kolları arasında ipekli peştemallara sarılı birini getirdiler, göbek taşının üstüne bir havlu serdiler, o getirdikleri adamı yatırıp gittiler

Hacıvat: Evet Karagözüm her halde terlesin diye yatırmışlardır

Karagöz: Öyleymiş, adam biraz yattı, sonra ne oldu bilmem adam göbek taşından yuvarlanıp yere düştü

Hacıvat: Her halde adamcağız sıcaktan fenalık geçirmiştir

Karagöz: Hemen yanına gidip adama baktım, bir de ne göreyim Hacıvat adam tıpkı bana benzemiyor mu

Hacıvat: Olabilir Karagözüm insanlar çift yaratılmıştır derler

Karagöz: Birden aklıma bir şeytanlık geldi, usulca adamın belinden ipekli peştemalları çıkartıp kendi belime bağladım, benim peştemalları da onun beline bağladım, adamı ayağından çekip bir kurnanın başına bıraktım, geldim göbek taşının üstündeki havluya yattım

Hacıvat: Aman Karagöz hamamcılar seni tanırlar

Karagöz: Yahu tıpkı o adama benziyorum dedim ya

Hacıvat: Sonra?

Karagöz: Derken tellağın biri geldi, kese istemisiniz efendim dedi, ben de hiç istifimi bozmadım başımı salladım, tellak aldı beni bir kurnanın başına götürdü, beni bir yıkadı bir yıkadı ki Hacıvat, ben ben olalı böyle temizlenmemiştim hiç, sonra beni tertemiz ipekli havlulara sarıp o adamın soyunduğu odaya götürdü, bir güzel de kuruladı, efendim sıhhatler olsun çay kahve nargile ister misiniz diye sordu, bir nargile bir de kahve söyleyip afiyetle içtim

Hacıvat: Peki Karagözüm seni hiç kimse tanımadı mı

Karagöz: Tanımadılar, getirin benim çamaşırlarımı dedim, bir bohça getirdiler bohçayı açtım, içinden ipekli çamaşırlar çıktı güzelce giyindim, ceplerini karıştırdım bir de ne göreyim Hacıvat

Hacıvat: Aman Karagöz çabuk söyle ne gördün

Karagöz:Cepler para dolu Hacıvat, paraaaaa, beni keseleyene, kurulayana, bohçayı getirene, ayakkabıları getirene, hepsine bol bol bahşiş bıraktım, hepsi yerden temennalar eşliğinde “efendim Allah ömürler versin” diyerek beni uğurladılar, bir de baktım ki hamamın kapısının önünde son model bir fayton bekliyor, arabacı kapıyı açıp buyrun efendim dedi beni arabaya bindirdi

Hacıvat: Aman Karagöz o araba da nerden çıktı

Karagöz: O beyin arabasıymış

Hacıvat: Arabacı da seni tanımadı mı

Karagöz: Dedim ya tıpkı o adama benziyorum diye

Hacıvat: Eee sonra

Karagoz: Derken Hacıvat araba güzelll bir konağın önünde durdu

Hacıvat: Kimin konağıymış Karagöz

Karagöz: O beyin konağıymış, kapılar açıldı iki uşak geldi kollarıma girdi “efendim sıhhat afiyet olsun” diyerekten bei içeri aldılar

Hacıvat: Uşaklar da seni tanımadı mı

Karagöz: Tanımadılar Hacıvat, neyse merdiven başında iki güzel kız beni uşakların elinden aldılar yukarı çıkardılar “efendim sıhhat ve afiyetler olsun inşallah” diyerek beni yukarı çıkardılar Merdivenin başında ipekten gecelikler giymiş dünyalar güzeli bir hanım “kızlar efendimi incitmeyin yavaş çıkarın” diye kızlara çıkıştı beni kızların kolundan alarak bir odaya soktu, oda yatak odasıymış

Hacıvat: Hanım da seni tanımadı öyle mi

Karagöz: Yahu Hacıvat dedim ya sana tıpkı o adama benziyorum diye

Hacıvat: Sesinden de tanımadılar mı

Karagöz: Ben hamam yorgunuyum diye hiç sesimi çıkarmıyorum

Hacıvat: Yaaa! Sonra?

Karagöz: Hanım bana gecelikler giydirdi, “istirahat ediniz, çok yorulmuşsunuzdur” diyerek kuştüyünden yapılmış yatağa yatırdı, bir yelpaze aldı geldi başucuma oturdu yavaş yavaş yellemeye başladı, ben gözüm yarı açık yarı kapalı uyur gibi yapıyorum

Hacıvat: (ağzını şapırdatarak) Aman Karagözüm sonra?

Karagöz: Sulanma, ağzını sil tepelerim haaa

Hacıvat: Anlat Karagözüm anlat sonra ne oldu?

Karagöz: Anlatmayacağım işte

Hacıvat: (yalvarırcasına) Kuzum Karagözüm ne olur anlat sonra ne oldu?

Karagöz: Bey hamamdan geldikten sonra biraz istirahat edip kahvaltı edermiş, sofrayı hazırlamışlar hanım gelmiş beni uyandırıyor “efendim kalkar mısınız sofra hazırlandı “ diyor, ben yine gözlerim yarı açık yarı kapalı uyuyorum, hanım baktı ki ben uyanmıyorum, herhalde efendinin içine baygınlık gelmiştir diyerek bir şişe lavanta getirdi yavaş yavaş yüzüme serpmeye başladı, ben yine uyanmayınca bolca dökmeye başladı, lavanta ılık ılık yüzümden aşağı doğru akmaya başladı

Hacıvat: Aman pek de kibar bir hanımmış, sen hamamdan çıktın ya soğuk lavanta seni hasta eder diye ısıtmıştır besbelli

Karagöz: Yok yahu Hacı cav cav, meğerse bir köpek gelmiş suratıma işemiyor mu

Hacıvat: Aman Karagöz köpek de nerden çıktı şimdi

Karagöz: Ben kahveye gidip kahve içince uyuyup kalmışım, rüya görmüşüm, o sıra da kahvecinin köpeği gelmiş suratıma işiyor ben de rüyamda gördüğüm hanım bana lavanta döküyor sanmışım

Hacıvat: Aman Karagöz deminden beri anlattığın rüya mıydı?

Karagöz: Seni gidi muşmula suratlı adam seni, böyle şeyler gerçek olur mu hiç (vurur, Hacıvat gider) sen gidersin beni buraya mıhlamazlar pamuk ipliğiyle hiç bağlamazlar ben de çeker giderim, tavan arasında farelerle tavla atarım (gider)

(Muhavere burada biter, fasıl başlar)

Şarkı eşliğinde Zenneler gelir

(Şarkı Hicaz Curcuna)


(Zenneleri Hacıvat karşılar)

Hacıvat: Vay efendim hoş geldiniz safalar getirdiniz, böyle şarkılar söyleyerek ne tarafa gidiyorsunuz

1Zenne: Allah ömürler versin Hacıvat Çelebi, şöyle biraz gezmeye çıktık

Hacıvat: Anladım hanım kızım, evde otura otura canınız sıkıldı herhalde

1Zenne: Ahh evimizi hiç sormayın Hacıvat çelebi, evin damı akıyor ama ev sahibi hiç aldırmıyor, bir dolaşalım bakalım bir ev bulabilirsek hemen taşınacağız

Hacıvat: Aman hanım kızım iyi olacak hastanın doktor ayağına gelirmiş, benim elimin altında güzel bir ev var eğer beğenirseniz hemen size vereyim o evi, yeter ki evi beğenin sizden iyi kiracı mı bulacağım

1Zenne: Evi görebilir miyiz Hacıvat çelebi

Hacıvat: Hay hay evladım, buyurun (eve girerler içerde konuşurlar) işte hanım kızım burası mutfak, burası yatak odası

1Zenne: Çok güzel Hacıvat Çelebi

Hacıvat: Yukarıda da iki oda var, çok kullanışlıdır, bakınız arkada bahçesi de var

2Zenne: Tavuk kümesi de var mı efendim

Hacıvat: Elbette var hanım kızım

1Zenne: Pek güzelmiş efendim (perdeye gelirler) Kirası ne kadar Hacıvat Çelebi

Hacıvat: Evladım siz yabancı değilsiniz sizin için elli milyon olur

2Zenne: Peki efendim biz bu evi tuttuk, buyurun bir aylık da peşin veriyoruz

Hacıvat: Sağolunuz evladım güle güle oturunuz (gider)

2Zenne: Biz de gidip evi temizleyelim bari (giderler)

Şarkı eşliğinde Tuzsuz Deli Bekir gelir

(Şarkı Hicaz Düyek)


Tuzsuz: (Nâra atar) Eyy gidii felekkkk, eyyy gidii felekkk beeeeeeee

Karagöz: (pencereden bakarak) Hey gidi dümbelekk bee, bu da kim yahuu

Tuzsuz: Bana bak öyle tepeden konuşma erkeksen aşağı gel de boyunu görelimmm

Karagöz: (gelir) Ne var be ne bağırırsın ayağına basılmış ayılar gibi?

Tuzsuz: Eyytt beeee, bana bak breee sen beni tanır mısın, bana adıyla sanıyla Tuzsuz Deli Bekir derler

Karagöz: Senin tatsız tuzsuz olduğun belli zaten

Tuzsuz: Bana bak var mısın benimle bir güreşe bakalım haaa

Karagöz: Seninle değil, senden daha kabadayı pehlivan varsa o gelsin onunla güreşirim ben

Tuzsuz: Bana bak yere bir mendil ser bakalım

Karagöz: Ne olacak mendil

Tuzsuz: ben şimdi bir vuruşta senin kelleni kesicem, kellen yere düşüp toz olmasın diye, eğğ bakalım başınıııııı yere

Karagöz: Sen beni biraz bekle bakalım burda(Karagöz eve gidip bir sopa alır, sopayı arkasına saklayıp perdeye gelir) Bana bak Tuzsuz, başımı nasıl eğecektim bennn?

Tuzsuz: (Başını aşağı eğerek) İşte böyle

Karagöz: (sopayı Tuzsuz’un kafasına indirir) Al sanaaa

Tuzsuz: Aman bree kelleyi kırdınn

Karagöz: Kırarım ben, sana Tuzsuz Deli Bekir derlerse bana da Karagöz pehlivan derler

Tuzsuz: helel sana bee, ben kendimi kabadayı sanırdım meğer sen benden daha kabadayı imişsin

Karagöz: Elbetteee öyleyim

Tuzsuz: Sen hakikaten kabadayı bir adama benziyorsun, bana bak ben seni bu mahalleye bekçi yapıyorum tamam mı,

Karagöz: Olur Tuzsuz efendi olurr,

Tuzsuz: Yalnız şu karşıdaki eve yeni taşınan zennelere dikkat et, yabancılar girmesin haydi eyvallah (gider)

Karagöz: (eve gider başına bir külah takıp perdeye gelir) haydi bekçi vereliimmmm, peynirli, kıymalı, sade bekçiiiiiiii

Zenne: (içerden) Aaa gündüz vakti de bekçi dolaştığını bu mahallede gördüm ayoll

Şarkı söyleyerek Çelebi gelir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.